| 
			 
			
			
			
			
			
			
		 
			
			 
			
				15 December 2008, 18:36
			
			
			
		 | 
	|  | 
	
	| 
				 Kung Fu neDiR_? 
 
			
			Kung:fuNefsine hakim  olma,alçak gönüllülük,gelenek ve göreneklere uyma, doğruluk Kung-fu'nun temel  taşlarıdır.Dini öğretim,felsefe, genel kültür,insan vücudunun ve vücut  sistemlerinin bilinmesi ve tüm bunların yanı sıra muhtelif aletlerin silah  olarak kullanılması ve geleneksel silahsız Chuan-Fa öğretimi, işte kung-fu tüm  bu saydıklarımızın uygulamasıdır.Kung-fu sporcusu doğu ahlakını  taşır.Kung-fu'nun mükemmel bir şekilde öğrenilmesi için öğrenci ile öğretmen  arasnda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamalıdır.
 Kung-fu yalnızca  bir mücadele sanatı olarak düşünülmemelidir. Kung-fu'nun özünde toplumsal açıdan  çok önemli bir öz şam felsefesi gizlidir.Gerekli eğitimini almış bir kung-fu'cu  ancak gerçek bir tehlike durumunda fiziki reaksiyon gösterir ve bu reaksiyonda  amaç saldırganı öldürmek ya da yok etmek değil aksine ona önemli derecede zarar  vermeksizin onu etkisiz hale getirebilmek olmalıdır.Şunu belirtmekte yarar  vardır ki,alçak gönüllü olmayan,kibirli,fesat, riyakar insanlar asla Kung-fu  sanatını öğrenmeye ve öğretmeye muvaffak olamazlar.Zira Kung-fu ince ve asil bir  ruh yapısı ister.
 Yüzlerce Kung-fu  stilinin kurucuları,kendilerine özgü dövüş biçimlerini oluştururken o günlerde  bilinen insan iskeleti yapısından ve geleneksel tedavi yöntemlerinden de  faydalanmışlardır.Çin'li uzmanlarca uygulanan tedavi yöntemlerden birisi de  acının bedendeki sinirlere bastırılmak süratiyle durdurulmasıdır.yani acının  dindirilmesidir ve buna tıp ilminde akupress denir.Bu uç basınç yöntemini çok  iyi bilen Kung-fu ustaları basınç noktalarını ve canlı sinir bölgelerini  bastırmak konusundaki bilgilerini savunma aracı olarak dövüş yöntemlerinde de  uyulamaya başladılar.
 Kung-fu da tatbik  edilen hareketlerin hemen hepsi vahşi hayvanların hareketlerinde  alınmıştır.Kung-fu'nun daha etkili bir dövüş sanatı olmasında başlıca rol  oynayan hayvanlar;kuş,kartal,flamingo kuşu ve turna  kuşu,maymun,kaplan,geyik,ayı,yılan,kedi ve benzeri  hayvanlardır.
 Kung-fu ustaları  ormanlarda uzun süren gözlemler yapmışlardır, hayvanların kendi türleri ile olan  mücadeleleri izlemişler ve onların vurucu teknikleri ile özelliklerini  incelemişlerdir.
 Bodhibharma'nın  geliştirmiş olduğu 18 ahip egsersizi ve 24 kas oyunu yagınlaşmıştır.Kung-fu'nun  yayılmasında etkin olan diğer bir usta ise Chang-San-Feng'dir.(13. ve 1. yüzyıl)  Chang usta "Yumuşak el" Tai-Chi stilinin kurucusu olarak bilinmektedir.Bu usta  Hupei eyaletindeki Wu-Tang dağında derin meditasyon içerisinde yaşamaktaydı.O  burada Shaolin gölge boksu adını verdiği Wu-Tang Fai stilini geliştirmiştir.Daha  sonra Tai-Ci-Chuan ortaya çıkmıştır.
 Hayvanlar  yüzyıllar boyunca Kung-fu ustalarına ilhan kaynağı olmuşlardır.Ve bu ustalar bir  takım vahşi hayvanların özelliklerini kavrayarak bunları mücadele sanatları ile  birleştirmiş ve böylelikle kendilerine özgü dövüş biçimleri doğal yır içerisinde  gelişmiştir.bunları kısaca özetleyecek olursak:
 Kaplan: Gücü ve  hızı sayesinde ormandaki diğer vahşi hayvanlar karşısında üstünlük  sağlar.
 Kaplan itili  kemikleri güçlendirir.
 Turna kuşu: Kanat  vuruşu ve gaga atması ile düşmanı yener.
 Turna kuşu stili  sinirleri güçlendirir.
 Maymun: Diğer  hayvanlardan korunmak için dikkati dağıtmak, şaşırtmak gibi yeteneklere  sahiptir.
 Maymun stili  çevikliği ve esnekliği geliştirir.
 Yılan: Durur uygun  pozisyonu bekler ve fırsatını bulunca darbesini indirir, yani  sokar.
 Yılan sitili iç  enerjiyi geliştirir.
 Geyik: Sıçrayarak  tekme atar ve böylelikle kendini savunur.
 Ayı: Acı kuvveti  ve tırnakları ile rakiplerini perişan eder.
 Ayı stili vücudun  direncini ve fiziksel gücünü arttırır.
 Leopar stili  kaplan özelliklerini taşır üretkenliği arttırır.
 Peygamber devesi  stili refleksleri geliştirir ve ani atakları da geliştirir. Sadece bu  hayvanların değil, ormandaki tüm hayvanların (karıncadan kelebeğe) kendine has  bir savunma mekanizması vardır. Onların bu hareketleri incelendi, denendi ve  zamanla kung-fu nun temel hareketlerini oluşturdu.
 Canlı basınç  noktalarını incelemek, organik gücü kullanmak ve düzgün soluk alıp vermenin  sağlık açısından faydası kung-fu eğitimini oluşturan parçalar idi. Tüm bu  konulara eşit oranda önem verilmektedir. Bu yüzden değişik kung-fu stilleri  ortaya çıkmıştır.
 Hatta, bazı büyük  ustaların düşmanlarına acısını sonradan hissettiren vuruşlar yaptığı rivayet  edilir. Yani darbeyi alan kişi bir müddet sonra acı çekmeye başlardı. Günümüze  kadar gelen bu söylentilerin gerçek yada gerçek dışı olduğunu kimse ispat  edemez.
 Klasik kung-fu  günümüze kadar "öldüren dokunuş","çelik el" gibi öykülerle gelmiştir. Yani el  çelik gibi olmalıydı ve bu güce erişebilmek için dövüşçünün bir çok deneyden  geçmesi gerekiyordu. "ölüm vuruşu" veya "öldüren dokunuş" ise kung-fu ustasının  bir parmak darbesiyle rakibini öldürebileceği inancı  idi.
 Kung-fu  stillerinin her biri genelde bu hayvan stillerini bir yada bir kaçına dayanır.  Her stilin ayrı bir özelliği olduğu için Çin de ustalar bu stillerin bir kaçını  birden öğrenmeye çaba gösterirlerdi. Zira bu stillerden bir kaçını bilen artık  ölümsüz yenilmez bir dövüşçü olarak kabul edilirdi.
 İkinci Dünya  Savaşından sonra Çin de koministlerin ve milliyetçilerin mücadelesi sırasında  kung-fu ustalarının büyük bir kısmı Mao yönetimindeki Kızıl Çin de kalırken, bir  kısmı da milliyetçilerin komutanı Maraşal Çan Kat Şek (chan Kai Şhek) ile Tayvan  adasına (Milliyetçi Çin) yerleştiler.    
			
			
			
			
				  |