1949 yılında Komünist Çin’in işgali altına giren 35 milyon Müslüman Türk’ün yaşadığı Doğu Türkistan, Çin’in uyguladığı kültürel ve fiziki soykırım altında zor günler yaşıyor.

1946 Yılında Çin Komünizmi’nin işgaline uğrayan 35 milyon nüfuslu Doğu Türkistan Türkleri, kendilerine karşı uygulanan fiziki ve kültürel soykırıma karşı Türkiye’den ve tüm insanlıktan yardım bekliyor. SÜ Bilişim Topluluğunun düzenlediği Doğu Türkistan Konferansı’nda Türkiye’den 5 bin kilometre ötede yaşayan Müslüman Türkler’den oluşan Doğu Türkistan halkının yaşadığı soykırım ve işgal gündeme getirildi.
ÇİN’İN UYGULADIĞI SOYKIRIM GÖRMEZDEN GELİNİYOR
Konferansa konuşmacı olarak katılan Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı ve Dünya Uygur Kurultayı Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk, Çin baskısı altında yok olmama mücadelesi veren Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin yaşadıklarını anlattı. Doğu Türkistan’ın 1949 yılından bu yana Çin’in planlı bir soykırımı altında olduğunu vurgulayan Tümtürk, “Doğu Türkistan’daki milyonlarca Müslüman Türk kardeşlerimiz Çin tarafından katledildi. Binlerce Doğu Türkistanlı aydın ve din adamı idam edildi. 18 yaşından küçük Doğu Türkistanlıların camilerde namaz kılması, üniversitelilerin oruç tutması, ülkede Türk ya da Doğu Türkistan denmesi yasak. Ben Doğu Türkistanlıyım diyen terörist muamelesi görüyor. Binlerce yıldır Türk toprağı olan Doğu Türkistan Topraklarına milyonlarca Çinli yerleştirildi. 1949 öncesinde yüzde 2-3 olan bu bölgedeki Çinli oranı şuanda yüzde 50’nin üzerine çıktı. Yani Türk kardeşlerimiz kendi topraklarında azınlık konumuna getirildi. Çin, kardeşlerimizin dini ve milli kültürünü yok etmek için elinden gelen her şeyi yapıyor” diye konuştu.
YOK OLMAMA MÜCADELESİ VERİYORLAR
Tümtürk, 35 milyon Doğu Türkistanlı Türk’ün tarih sahnesinden silinmeme ve yok olmama mücadelesi verdiğinin altını çizerek, yapılan bu katliamların tek sebebinin bölgenin zengin, petrol, uranyum ve altın rezervleri olduğunu ifade etti. Doğu Türkistan’da uygulanan soykırıma hiç kimsenin karşı çıkmadığına dikkat çeken Tümtürk, “Burada yaşanan soykırım sadece Doğu Türkistanlıların sorunu değildir. Yaşanan soykırım, tüm Türk dünyasının, İslam dünyasının ve de tüm insanlığın sorunudur. Burada yaşanan katliama hiç kimsenin ses çıkarmaması Çin’i daha da kuvvetlendiriyor. Dünya soykırımın her türlüsüne maruz kalan kardeşlerimizi görmezden geliyor. 35 milyon kişinin 1 milyar nüfuslu Çin’e karşı mücadelesine dünya devletlerinin de el atması gerekiyor” dedi.
SOYKIRIMIN HER TÜRLÜSÜNE MARUZ KALIYOR
Doğu Türkistan’daki eğitimlerin şuanda tamamının Çince olduğunu belirten Tümtürk, bu sayede ülkenin milli değerlerinin yok edilmek istendiğini binlerce yıldır kullanılan Uygur Türkçesi’nin bile unutulmak üzere olduğunu söyledi. Tümtürk, Çin’in Doğu Türkistan’da büyük bir ahlaki soykırım çalışması da başlattığını vurgulayarak, bölgede uyuşturucu denetiminin neredeyse hiç yapılmadığını anlattı. Çin’in Doğu Türkistanlıların sağlıkları ile oynayarak insanların ölümüne neden olduğunu açıklayan Tümtürk, şunları söyledi: “Çin bölgeye yeterli sağlık hizmeti sunmayısarak insanlarımızın ölümüne neden oluyor. Türkiye’de verem (Tüberküloz) neredeyse bitmişken Doğu Türkistan’daki her üç evden birinde verem hastası var. Çin tüm nükleer santrallerini bu bölgede yaparak kardeşlerimizin sağlıklarına zarar veriyor. 35 milyon insanın yaşadığı Doğu Türkistan’da görülen kanser vakaları 1 milyar insanın yaşadığı Çin topraklarındaki vakalardan üç dört kat fazla. Bölgede yaşanan AİDS vakaları Çin’de yaşanan vakalardan üç kat daha fazla. Müslüman olan ve dışarıya çıkması yasak olan bir toplulukta bu kadar AIDS vakıasının görülmesinin sebebi Çin’in bir takım kimyasallarla insanları bu hale getirdiğini düşündürüyor.”
UYGUR TÜRKLERİNİN EN BÜYÜK UMUDU TÜRKİYE
Tümtürk, Doğu Türkistanlıların en büyük umudunun Türkiye olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu insanlar için ideal ülke ve abi niteliğinde olduğunu kaydetti. Osmanlı Devleti döneminde ve Cumhuriyet’in Atatürk döneminde Doğu Türkistanlılara sahip çıkıldığını hatırlatan Tümtürk, “Türkiye bin yıl önce aynı topraklarda yaşadığı kardeşlerine sahip çıkmalı. Doğu Türkistanlılara nereyi görmek istiyorsun diye sorsanız. Önce kutsal toprakları sonra da Türkiye’yi görmek istediğini söyler. Türkiye Cumhuriyeti Doğu Türkistan’a sahip çıkar, Türklük ve İslam kimliğini kullanırsa dünyanın en büyük gücü olabilir. Fakat maalesef bu gücünün farkında değil. Özellikle son 20 yıldır Türkiye siyasetindeki yöneticiler Doğu Türkistan’a hiçbir katkıda bulunamadı” diye konuştu.
Doğu Türkistanlıların maruz kaldığı bu soykırım ve işgale karşı sürekli direniş içinde olduğunun altını çizen Tümtürk, fakat bu direnişin Çin denetimindeki haber akışı nedeniyle dünyaya hiç duyurulmadığını, dünyanın Doğu Türkistan’ı işgali kabul etmiş olarak gördüğünü söyledi. Tümtürk, Çin’in Doğu Türkistanlı direnişçileri Müslüman Terörist olarak dünyaya tanıtmayısa çalıştığını açıkladı.
DOĞU TÜRKİSTAN YOK OLURSA ÇİN TÜM DÜNYAYI TEHDİT EDER
Doğu Türkistan’ın Çin’in önündeki bir set konumunda olduğunun altını çizen Tümtürk, Çin’in bu bölgeyi tamamen hâkimiyeti altına alması ile Orta Asya’daki diğer Türk ülkelerini de zapt edeceğini bunun sonucunda önümüzdeki 20- 30 yıl içinde Türkiye’ye komşu bile olacağını vurguladı. Dünyanın Doğu Türkistan’a sahip çıkarak büyüyen Çin tehdidine karşı durması gerektiğine dikkat çeken Tümtürk, bu sağlanmazsa dünyanın Çin işgaline maruz kalabileceğini söyledi. Tümtürk, dünyanın dörtte bir nüfusuna sahip olan Çin’in yeryüzünün onda birinde yaşamayısı kabul edemediğinin altını çizerek, bu yüzden topraklarını büyütmek için çaba sarf ettiğini anlattı.
Mehmet GÜLÜM
Araştımacı-Yazar