Tekil Mesaj gösterimi
  #8  
Alt 3 January 2009, 12:36
HaZzAn HaZzAn isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Banned
 
Kayıt Tarihi: 26 September 2008
Mesajlar: 0
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Standart Cvp: Hukuk Sözlüğü

H


hacet: gerek; gereklilik

hâcir: hicret eden; bir yerden başka bir yere göçen; sayıklayan (hasta)

haciz: Borçlunun borcunu kendi arzusu ile ödememesi durumunda alacaklının talebiyle borçlunun (borca yetecek miktardaki) mal ve haklarına devlet aracılığıyla (icra dairesi tarafından) el konulması.

hâdis: meydana gelen; çıkan; yeni çıkan

hafiyyen : gizli olarak; saklı olarak; gizlice

hafriyat : kazı; kazılar; toprak kazma; toprak çıkarma

hail : duvar çit parmaklık tahta perde gibi taşınmazları birbirinden ayıran işaret ve engeller

haiz : sahip; elde bulunduran; taşıyan

hak: Hukuk düzeni tarafından şahıslara tanınmış olan yetkilerdir

hakikiye: hakikate mensup; gerçek; sahici; doğru; gerçekten

hakk: doğruluk ve insaf; bir insana ait olan şey; dava ve iddiada hakikate uygunluk; harcanmış emek; pay; hisse

hakkaniyet: hak ve adalete uygunluk; doğruluk

hak ehliyeti: Sağ doğmak şartıyla ana rahmine düştüğü andan ölüm anına kadar olan dönemde herkesin sahip olduğu medeni haklardan (evlenme mülk edinme vb.) yararlanma yeteneği.

hakk-ı mesil: su yolu hakkı

hakk-ı mürûr: geçit hakkı

hakk-ı şuf'a: önalım hakkı

hakk-ı şürb: içme hakkı; sudan yararlanmada sıra hakkı

haksız fiil: hukuk düzeninin izin vermediği zarar verici eylemlerdir

halel: bozma; bozukluk; eksiklik; zarar

haleldar olmak: bozulmak; çiğnenmek

hali sabıka irca: eski hale getirme

halita: karışım

harâc-ı mukaseme: arâzî-i hâriciyye mahsullerinden onda birden yarısına kadar alınan vergi

harâc-ı muvazzaf: arâzî-i hâriciyye üzerine yerin tahammülüne göremaktûiyet veçhile tayin olunan vergi

Hariciye Vekâleti: Dışişleri Bakanlığı

hârîm: başkasının giremeyeceğigirilmesine izin verilmeyen ev bölümü; harem

harnup: keçi boynuzu

hartama: pedavra; köknar ve lâdin ağaçlarından elde edilen çatı örtüsü olarak kullanılan ince tahta;

has: sıkıştırmadan bir yerin içine alma; hareketten menetme; etrafını çevirme; vakfetme

hasârât: zararlar; ziyanlar; hasarlar

hasb-el-kanun: kanun gereği


hasb-el-memuriyye: memuriyet gereği

hasebiyle: yüzünden; dolayısıyla; bu nedenle


hasılat Kirası: Kiraya verenin bir bedel karşılığında hasılat veren bir malın veya hakkın kullanımını kiracıya bıraktığı sözleşme; ürün kirası.

hasîm: iki düşmandan herbiri

hâsim: hasmeden; kat'eden kesip atan

hasren: muhasara ederek; etrafını çevirerek

hâss: özgü

hatîa: günah; kabahat; suç; yanlış; yanlışlık

havale: Yollama ödeyicisinin para değerli kağıtlar veya benzeri nesneleri yollayıcı hesabına yollama alıcısına ödemek ve yollama alıcısının da bunları kendi adına teslim almak üzere yetkili kılındığı sözleşme.

hâvi: kapsar; kapsayan; içeren; içerir

havza-i fahmiyye: kömür havzası; kömür bulunan bölge

haylûlet: engel olma; araya girme; yolu kapama

hayr (hayır): iyilik; iyi; faydalı iş; yarar

hayrât: sevap kazanmak için yapılan hayırlı işler; sevap için kurulan müessese

hazine: Devletten ayrı bir kişilik oluşturmamakla beraber bir taraftan bütçenin uygulanmasına ilişkin işlemleri diğer taraftan da kamu gelir ve giderlerinin zaman olarak uygunluğunu sağlayan merkezi örgüt; Maliye Bakanlığı ve maliye dairelerinden oluşan örgüt; devlet kasası.

heder olma: ziyan olma

hedm: yıkma; harap etme

hidematı amme: kamu hizmeti

hıfz: saklama; koruma

hibe: bağışlama

hilafı: tersi; aksi; zıddı

hilkat: yaratılma; yaratılış; tabiat

himaye: koruma; korunma; birine arka çıkma

hini dava: dava sırasında

hini hacet: gerektiğinde

hisse-i şayia: yaygın hisse; ortak pay

hitâm: son; bitim; tükenme; nihayet


hizmet sözleşmesi: İşçinin belirli veya belirsiz bir zaman süresi içinde iş görmeyi ve işverenin de ona bir ücret vermeyi üstlendiği sözleşme.

hod-be-hod: kendi başına;kimseye danışmadan;kendiliğinden

huda: aktarma

hudûs : sonradan peyda olma

hukuki işlem: Bir veya birden çok kişinin hukuksal bir sonuca yönelttiği irade açıklaması.

hukukun şeklî kaynakları : Hukuk Kurallarının hangi şekillere bürünmüş olarak bize verildiğini ve nerelerde bulunduklarını göstere kaynaktır.

hulâsa :özet

hulûl : gelip çatma; girme; borcun vadesinin gelmesi

hüsnü ceryan: iyi icra etmek

husule gelmek: doğmak; ortaya çıkmak; meydana gelmek; oluşmak

husûmet: hasım olma durumu; hasımlık; düşmanlık; (davada) karşı taraf olma

husûsat: bakımlar; işler; şekiller; yollar; konular; meseleler; maddeler

hususî: özel; kişiye ait

hüccet :senet; delil; belge

hükkâm: hakimler; yargıçlar

hükmî şahsiyet: tüzel kişilik

hükümsüzlük: bir hukuki işlemin kanunun öngördüğü şekilde yapılamaması veya kanuna aykırı olarak yapılması halinde hukuki sonuç doğurmamasıdır.
Alıntı ile Cevapla