Konu
:
Hamilelikte Tehlike Sinyalleri
Tekil Mesaj gösterimi
19 January 2009, 11:11
ceyLin
Guest
Mesajlar: n/a
Hamilelikte Tehlike Sinyalleri
Birçok anne adayı hamileliğini önemli şikayetleri olmadan geçiriyor. Ancak bazıları için bu 9 aylık deneyim hiç de kolay değil. Peki
hangi yakınmaların hem sizin hem de bebeğinizin sağlığını tehdit ettiğini biliyor musunuz?
Hamilelikte görülen vajinal kanamaların sebebi nedir?
Gebelikte görülen kanamalar
gebeliğin dönemlerine göre sınıflara ayrılır. Gebeliği üç döneme ayıracak olursak bunları 1.
2.
ve 3. trimestir kanamaları olarak değerlendirebiliriz. İlk trimester kanamaları
düşük tehdidinde
komplet (tam ) ya da inkomplet ( tam olmayan ) düşüklerde
ektopik (dış ) gebelikte
mol gebeliği dediğimiz gebeliğin özel bir patolojik durumunda
rahim ağzının iltihapları ve lezyonlarında
ve bazı kadın genital organ kanserlerinde görülür.
Gebeliğin son trimestirinde ise kanamalar anne ve bebek için daha tehlikeli seyredebilir.Bu kanamaların en sık görülen sebeplerinden biri
plasentanın yani anne ile bebek arasındaki madde alışverişini sağlayan dokunun normalden daha aşağıya
rahim ağzını kısmen ya da tamamen kapatacak şekilde yerleşmesi durumudur ki plasenta previa adı verilen bu durumun görülme sıklığı 1/200’dir. Diğer neden 1/120 oranında rastladığımız plasentanın zamanından önce ayrılması durumudur.(Abruptio placenta)
Son dönem kanamalarının daha nadir rastlanılan diğer nedenleri ise uterin rüptür dediğimiz rahim yırtılması
annedeki bazı pıhtılaşma bozuklukları olabilir. Doğumun habercisi sayılan nişan da hafif kanama şeklinde görülebilir.
Hangi durumlarda düşük tehdidinden söz edilir?
Yirmi haftadan önce gebeliğin sonlanması durumuna abortus (düşük) diyoruz. Alt batın bölgesinde ağrı ki -kramp tarzında ya da devamlı olabilir-
rahim kasılmaları ve vaginal kanama durumlarında düşük tehdidinden bahsetmek mümkündür. Bebek canlı ise
annenin hafif kanama ve ağrı şikayetleri mevcut ise ve yapılan muayenede rahim ağzında açılma yok ise ‘abortus imminens’ dediğimiz düşük tehdidi durumu ortaya çıkar.Bu durumda gebelik devam edebilir
bu şikayetleri olan anne derhal doktora başvurmalıdır.
Düşüklerin %60’ı bebekte anormal genetik yapı sonucu meydana gelir
diğer nedenler enfeksiyonlar
annenin anatomik yapısal bozuklukları
hormonal veya immünolojik nedenler olabilir.
Erken doğum sinyalleri nelerdir?
Erken doğum 40 hafta olarak hesaplanan gebelikte
37. haftadan önce meydana gelen doğumlar için kullanılan bir tanımlamadır. Bu haftadan önce doğan bebek
prematür yani gelişmesini henüz tamamlayamamış bebek olarak değerlendirilir.Bu bebeklerdeki sorunlar doğum öncesi ve yeni doğan döneminde hastalık ve ölümlerin % 83’ünü oluştururlar. Erken doğumun belirtileri 37. haftadan önce her 10 dakikada en az iki kez rahim kasılması
bu kasılmaların en az 30 saniye sürmesi
rahim ağzında ilerleyici değişim ( 2 cm.den fazla açılması
%80 oranında incelmesi) olmasıdır. Anne adayı erken doğumun belirtilerini
bel ağrısı
adet sancısı tarzında kramplar
uyluğa vuran ağrı
vaginal akıntıda değişiklikler şeklinde yaşayabilir.
Ne zaman yüksek tansiyon riskinden söz edilir?
Gebelikte tansiyon takibi çok önemlidir. Gebenin ard arda ölçülen iki tansiyonunun 140/90 mmHg ve üzerinde bulunması durumunda hipertansiyondan söz edebiliriz. Ya da düzenli olarak takip edilen gebenin tansiyonunun daha önceki ölçümlere göre sistolik (büyük tansiyon olarak tabir edilen) basıncında 30 mmHg.lık
diastolik (küçük) basıncında 15 mmHg.lık artış olması durumu gebenin hipertansif olduğunu gösterir ve hem anne hem de bebek için ciddi sonuçlara neden olabilir.
Gebelikte neden ödem oluşur? Ne zaman tehlikelidir?
Gebelikte toplardamar sisteminde meydana gelen dolaşım bozukluğu ve büyüyen rahmin bacaklardan kalbe dönen kan akımı üzerine baskı yapması
ayak bileklerinde ödem adını verdiğimiz şişmelere neden olur. Normal gebeliklerin %80’inde orta derecede ödem görülebilir. Ancak ödem
yüzü
elleri
bacakları kapsayacak şekilde yaygınlaşırsa normal olarak kabul edilmez
yüksek tansiyonla giden
damar hasarı neticesinde damar dışına sıvı kaçışı ve protein kaybı sonucu meydana gelebilir ve preeklampsi denen hastalığın belirtisi olabilir. Bu durumda ödemin varlığı ciddidir ve araştırılması gerekir.
Hamilelikte neden yorgunluk hissedilir?
Gebelikte yorgunluğun nedeni annede meydana gelen bir çok fizyolojik değişimin sonucu olabilir. Gebede kan hacmi % 36 oranında artar. Ancak artan plazma dediğimiz kanın şekilli elemanlarını içermeyen bölümüdür
eritrosit yani alyuvarların hacmi ise ancak %17 oranında artar; bu durum hemodilüsyon dediğimiz duruma yol açarak anemiye neden olur. Bu durumda dokular yeterli beslenemez ve yeterli oksijenlenemez. Bu ise
gebede halsizlik
yorgunluk
efor ile çabuk yorulma ve solunum güçlüğüne neden olur. Gebelerin bu nedenle ek demir takviyesine ihtiyaçları vardır.
Bulantı ve kusmaların nedeni nedir? Nasıl önlem alınır?
Gebelikte sabah bulantıları ilk dönemlerde yaklaşık %70 oranında görülür. Genellikle gebeliğin 4 ile 6. haftalarında başlar
8-12. haftalarda şiddetlenir
20. haftada ise gerileyerek kaybolur. Çoğu vakada sabah bulantıları kendini sınırlar ve sıvı elektrolit dengesi bozulmaz. Bu durumun gerçek nedeni tam olarak bilinememekle birlikte
HCG
Tiroksin
Kortizol
ve diğer steroid hormonların seviyelerindeki değişmelerin beyinde CTZ olarak belirlenen özelleşmiş bir bölgeyi uyarması suçlanmaktadır.
Gebelerde artmış koku hassasiyeti
psikolojik-emosyonel-sosyal faktörler de sebepler arasında olabilir.
Bulantı ve kusmanın ciddi formu olan ve uzun süre devam eden ‘hiperemezis gravidarum’ annede sıvı elektrolit dengesini bozup ciddi seyredebilir. Bu vakalarda Helycobacteri pylori adı verilen bir mikroorganizma da sebepler arasında sayılmaktadır.. Hiperemezis gravidarumlu hastalar hastanede yatırılarak sıvı elektrolit tedavisine alınabilirler.
Hamilelik sırasında sık rastlanan çarpıntının sebepleri nelerdir?
Gebelerde görülen çarpıntı
6. soruda mekanizması açıklanan anemi nedeniyle olabilir. Anemi dokuların az beslenmesi ve yetersiz oksijenizasyonuna neden olduğu için kalp bunu kompanse etmek için daha fazla çalışmak zorunda kalır
bu da çarpıntıya neden olur. Aynı şekilde gebelikte fizyolojik olarak artan sıvı hacmi
kalbin yükünü arttırarak kalbin iş yükünü ve hızını arttırır.
Bazı anne adaylarında neden bayılma görülür?
Gebeliğin ilk dönemlerinde anne adayı hipotansiftir yani tansiyonu düşük seyreder. Bu
damarlardaki direncin fizyolojik olarak azalması sonucu olur.İlk 24 haftada sistolik ve diastolik kan basınçları 10 mmHg düşer
bu düşüş bazı gebelerde daha da fazla olabilir
bu gebelerde bayılmalara rastlanabilir.
Son dönemlerde ise bayılma
sırt üstü yatan gebede rahmin
büyük toplar damarlar üzerine bası yapması ile dolaşımın bozulmasına neden olarak ortaya çıkabilir. Bu durum tıpta ‘supin hipotansiyon sendromu’ olarak adlandırılır.
Bazen bayılma ileri tetkik ve tedavi gerektiren bir sistemik ya da nörolojik hastalığın habercisi olabilir.
İdrarda yanma neyin belirtisidir?
İdrarda yanma ve zorluk
üriner sistem dediğimiz idrar yollarının ilthaplanmasının belirtilerinden biridir. Gebelikte en sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Gebelik sırasında idrar borusunda genişleme
idrar miktarında artış
idrar içeriğinin glikoz ve proteinden daha zengin olması ve mikroorganizmalara uygun besiyeri ortamı yaratması gibi bir çok neden bu infeksiyonların artmasına neden olur. İltihap mesanede
idrarın dışarı boşalmasını sağlayan üretrada ya da böbreklerde olabilir. Akut pyelonefrit denilen böbrek iltihabında idrar yaparken yanmaya titremeyle yükselen ateş
bulantı
kusma
bel ağrısı eşlik edebilir. Bazen bu infeksiyonlar erken doğumu başlatarak bebek ve anne için istenmeyen sonuçlara neden olabilirler.
ceyLin