PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : İki Şehir, Bir Yol Etmiyor Aramızda


eLanuR
16 October 2008, 07:50
İki şehir[Only Registered Users Can See Links] bir yol etmiyor aramızda
İki dün[Only Registered Users Can See Links] bir yarın…

Verilmiş bir kararın suçlusu gibi
Dalıp gidiyor gözlerimiz boşluğa
Garip bir sarhoşluğa düşerken yüreğimiz
Benliğimiz sarsılıyor
İki sus[Only Registered Users Can See Links] bir söz etmiyor aramızda…

Sen telaşlı bir sabaha açıyorsun gözlerini
Akşamdan kalma düşlerini alıp yanına
Yine kendinden kaçıyorsun…
Her hangi bir yer[Only Registered Users Can See Links] her hangi bir zaman
Yağmur kokuyor tenin
Saçların ıslak
İçinde bin bir yasak taşıyorsun…

Ben öfkemi yudumluyorum bardaktan
İzmarit kokuyor parmaklarım
Aklım karışıyor…
Her hangi bir yer[Only Registered Users Can See Links] her hangi bir yalan
Kendime söylediğim
Mendil satan çocuk gözlerime bakıyor
İçimdeki benle barışıyorsun…

İki uzak[Only Registered Users Can See Links] bir yakın etmiyor aramızda
İki hüzün[Only Registered Users Can See Links] bir sevinç…

Beynimin ortasında yaşadığım linç
Öldüremediğim şehir[Only Registered Users Can See Links] sevemediğim sokak
Gölgem[Only Registered Users Can See Links] kaldırımda yatan sahipsiz bir piç…
Gövdem yorgun[Only Registered Users Can See Links] yokluğun ağır aksak
İki deniz[Only Registered Users Can See Links] bir damla etmiyor aramızda…

Sen çekip gitmelerde arıyorsun beni
Küfürbaz saatler çalıyorsun yastığından
Tuz kokuyor tenin…
Ben yazdığım her şiiri siliyorum baştan
Dudağından çaldığım neme tütün basarken
Aklımda gözlerin…

İki namlu[Only Registered Users Can See Links] bir kurşun etmiyor aramızda
İki yaşam[Only Registered Users Can See Links] bir ölüm…

Hazan mevsimi dalından kopan
Solgun yaprak gibi avucuma düşüyorsun
Dal kırığı bir yangına değdikçe tenim

Üşüyorsun…