eLanuR
18 October 2008, 21:26
Sanal mı Sevdiğim
Buz gibi bir ekranda sıcak bir merhabaydın sen. En gerçekten daha gerçektin. Rotasını[Only Registered Users Can See Links] klavyeye dokunan parmaklarımızın çizdiği yolculukta ayni durakta karşılaştık biz. Sıcacık bir merhabaydın sen buz bir ekranda.
Yalnızdık[Only Registered Users Can See Links] yolu yok yalnızdık. Bir şekilde yalnız. Gerçek yasam içindeki sanallığımızdan kaçıp[Only Registered Users Can See Links] sanal yasamdaki gerçekliğe soyunmamış mıydık cebimizdeki yalnızlık ağırlaşınca. Sonra çıplaklığımıza kelimelerimizi giyinmemiş miydik!
Açıp tüm gizlerimizin önünü[Only Registered Users Can See Links] istediğimizce özgür[Only Registered Users Can See Links] dilediğimizce deli[Only Registered Users Can See Links] yaşayamadığımızca çocuk[Only Registered Users Can See Links] inandığımızca kendimiz[Only Registered Users Can See Links] nasıl aktık birbirimize zaman içinde[Only Registered Users Can See Links] kol bulmuş nehirler gibi. Söylenememiş biriktirdiklerimizi[Only Registered Users Can See Links] kırılmış umutlarımızı[Only Registered Users Can See Links] bedeli ödenmiş vakitlerimizin bıraktığı fermanı[Only Registered Users Can See Links] yitirdiklerimizi sormadık mı[Only Registered Users Can See Links] anlatmadık mı birbirimize güvenerek!
En gülünmeyecek şeylere bile gülmedik mi çocuklar gibi bir masalın içinde kahkahalarla[Only Registered Users Can See Links] haytaca[Only Registered Users Can See Links] tüm günün ciddiliğini fırlatıp bir kenara! Olabildiğimizce özgür[Only Registered Users Can See Links] kırabildiğimizce rahat[Only Registered Users Can See Links] umursamazca kati[Only Registered Users Can See Links] tüm öfkemizle[Only Registered Users Can See Links] yığılan isyanlarımızın hırsını çıkarmadık mı birbirimizden[Only Registered Users Can See Links] başka bir hayattan toplayıp getirdiğimiz nefretlerimizle sessiz harflerde avaz avaz bağırmadık mı! Vurgulardaki samimiyete sığınıp[Only Registered Users Can See Links] bir dost göğsü hasretiyle kelimelerimize yaslanmadık mı[Only Registered Users Can See Links] sarılmadık mı birbirimize soğuk gecelerin siyah yalnızlığında[Only Registered Users Can See Links] ağlamadık mı harf harf!...
Yağmuru yağdırdık birlikte[Only Registered Users Can See Links] güneşi doğdurduk[Only Registered Users Can See Links] ayrı mevsimlerde ayni mevsimin soğuğunda üşüdük[Only Registered Users Can See Links] sıcağında ısındık[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz. Herhangi bir günün yorgun aksamında dudağımıza değmeyen bir fincan kahvenin tadını bildik[Only Registered Users Can See Links] birbirimizin sigarasını yaktık[Only Registered Users Can See Links] ayrı koltuklarda yan yana oturduk[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz.
Dost ziyaretlerine gittik[Only Registered Users Can See Links] alışveriş yaptık[Only Registered Users Can See Links] saatleri durmuş zamanlarda sokaklarda gezdik[Only Registered Users Can See Links] bilmediğimiz şehirlerin uykusuz evlerinde uyuduk[Only Registered Users Can See Links] uyandık birbirimize rüyalarımızı anlattık[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz. En gerçekten daha gerçektik. Kelimeler yetersiz kaldığında ekranı bir kağıt parçası gibi buruşturup bir kenara atmayı[Only Registered Users Can See Links] daha yakında olabilmeyi de istedik. Ama...
Buz gibi bir ekranda sıcak bir merhabaydın sen. En gerçekten daha gerçektin. Rotasını[Only Registered Users Can See Links] klavyeye dokunan parmaklarımızın çizdiği yolculukta ayni durakta karşılaştık biz. Sıcacık bir merhabaydın sen buz bir ekranda.
Yalnızdık[Only Registered Users Can See Links] yolu yok yalnızdık. Bir şekilde yalnız. Gerçek yasam içindeki sanallığımızdan kaçıp[Only Registered Users Can See Links] sanal yasamdaki gerçekliğe soyunmamış mıydık cebimizdeki yalnızlık ağırlaşınca. Sonra çıplaklığımıza kelimelerimizi giyinmemiş miydik!
Açıp tüm gizlerimizin önünü[Only Registered Users Can See Links] istediğimizce özgür[Only Registered Users Can See Links] dilediğimizce deli[Only Registered Users Can See Links] yaşayamadığımızca çocuk[Only Registered Users Can See Links] inandığımızca kendimiz[Only Registered Users Can See Links] nasıl aktık birbirimize zaman içinde[Only Registered Users Can See Links] kol bulmuş nehirler gibi. Söylenememiş biriktirdiklerimizi[Only Registered Users Can See Links] kırılmış umutlarımızı[Only Registered Users Can See Links] bedeli ödenmiş vakitlerimizin bıraktığı fermanı[Only Registered Users Can See Links] yitirdiklerimizi sormadık mı[Only Registered Users Can See Links] anlatmadık mı birbirimize güvenerek!
En gülünmeyecek şeylere bile gülmedik mi çocuklar gibi bir masalın içinde kahkahalarla[Only Registered Users Can See Links] haytaca[Only Registered Users Can See Links] tüm günün ciddiliğini fırlatıp bir kenara! Olabildiğimizce özgür[Only Registered Users Can See Links] kırabildiğimizce rahat[Only Registered Users Can See Links] umursamazca kati[Only Registered Users Can See Links] tüm öfkemizle[Only Registered Users Can See Links] yığılan isyanlarımızın hırsını çıkarmadık mı birbirimizden[Only Registered Users Can See Links] başka bir hayattan toplayıp getirdiğimiz nefretlerimizle sessiz harflerde avaz avaz bağırmadık mı! Vurgulardaki samimiyete sığınıp[Only Registered Users Can See Links] bir dost göğsü hasretiyle kelimelerimize yaslanmadık mı[Only Registered Users Can See Links] sarılmadık mı birbirimize soğuk gecelerin siyah yalnızlığında[Only Registered Users Can See Links] ağlamadık mı harf harf!...
Yağmuru yağdırdık birlikte[Only Registered Users Can See Links] güneşi doğdurduk[Only Registered Users Can See Links] ayrı mevsimlerde ayni mevsimin soğuğunda üşüdük[Only Registered Users Can See Links] sıcağında ısındık[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz. Herhangi bir günün yorgun aksamında dudağımıza değmeyen bir fincan kahvenin tadını bildik[Only Registered Users Can See Links] birbirimizin sigarasını yaktık[Only Registered Users Can See Links] ayrı koltuklarda yan yana oturduk[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz.
Dost ziyaretlerine gittik[Only Registered Users Can See Links] alışveriş yaptık[Only Registered Users Can See Links] saatleri durmuş zamanlarda sokaklarda gezdik[Only Registered Users Can See Links] bilmediğimiz şehirlerin uykusuz evlerinde uyuduk[Only Registered Users Can See Links] uyandık birbirimize rüyalarımızı anlattık[Only Registered Users Can See Links] paylaştık biz. En gerçekten daha gerçektik. Kelimeler yetersiz kaldığında ekranı bir kağıt parçası gibi buruşturup bir kenara atmayı[Only Registered Users Can See Links] daha yakında olabilmeyi de istedik. Ama...