eLanuR
28 October 2008, 10:00
Yüreğime çöreklenen sızılara hiç şaşırmadım. Hayatımın dışına çıkarken adımların[Only Registered Users Can See Links] gözlerindeki o en kahve sızıdan acı değildi elbet. Keşke[Only Registered Users Can See Links] böyle itinasız yaşanmış bir Nisan akşamında[Only Registered Users Can See Links] niçin ağladığımı sorabilseydin. O en tanıdık dokunuşların çekilirken tenimden[Only Registered Users Can See Links] o abanozdan yelkenli gibi baktığın gözlerini en zifiri gecelerde ararken[Only Registered Users Can See Links] elbette ışıksız kalacaktı sen yanım. Elbette[Only Registered Users Can See Links] yalnızca ben sarhoş olacaktım şarap içtiğin o kadehi elimde bomboş tutarken. O şaraba deli olan Hayyam’dan daha tutkunum sana derken[Only Registered Users Can See Links] elbet ağlayacaktım.
Çünkü senden öte köy yoktu bu cihanda. İçimdeki seni susturup[Only Registered Users Can See Links] beni asude bir sabahın koynuna bırakmaya yetmezdi kederim. Umuduma en açık gülüşlerine hasret kaldıkça ve eğer bizimde bir öykümüz olmuşsa[Only Registered Users Can See Links] elbette vazgeçmeyecektim senden.
Keşke[Only Registered Users Can See Links] bıraktığın sancıları hala niye çektiğimi sorabilseydin! Bu arsız ayrılıkla başa çıkarken yine sen olacaktın elbet[Only Registered Users Can See Links] ömrümün tek öznesi. Gözümdeki puslu bebekleri yokluğunda daha çok kısıyorken ve birazda değil adamakıllı korkuyorken kendimden[Only Registered Users Can See Links] elbette sıçrayacaktım uykularımdan. Ve elbet bir benim çekilecekti yıldızlarım[Only Registered Users Can See Links] ellerimle haykırdığım sonsuz semadan. Çünkü sende bedeni cahil eden bir şey vardı[Only Registered Users Can See Links] göremediğin. Nefes almayı unutuyordu ciğerlerim[Only Registered Users Can See Links] vücuda kan gitmiyordu[Only Registered Users Can See Links] belki bu yüzden ısınmıyordu şu ellerim!
Ey yoksul yüreklerde gezgin sevgili[Only Registered Users Can See Links] bir tek sen sağ çıktın[Only Registered Users Can See Links] aşklarımın keşfettiğim enkazlarından. Ve bir kere tutunmuştu oysa hayallerim[Only Registered Users Can See Links] uçmasına acemi kanatlarından. Bil ki buda yetecek bana[Only Registered Users Can See Links] sevginden taşanlara bile razıyım artık.
Çünkü bu sensiz geçirdiğim beşinci Nisan
Ve bir Nisan yağmuruna[Only Registered Users Can See Links] ancak bu kadar tutulur insan!
Çünkü senden öte köy yoktu bu cihanda. İçimdeki seni susturup[Only Registered Users Can See Links] beni asude bir sabahın koynuna bırakmaya yetmezdi kederim. Umuduma en açık gülüşlerine hasret kaldıkça ve eğer bizimde bir öykümüz olmuşsa[Only Registered Users Can See Links] elbette vazgeçmeyecektim senden.
Keşke[Only Registered Users Can See Links] bıraktığın sancıları hala niye çektiğimi sorabilseydin! Bu arsız ayrılıkla başa çıkarken yine sen olacaktın elbet[Only Registered Users Can See Links] ömrümün tek öznesi. Gözümdeki puslu bebekleri yokluğunda daha çok kısıyorken ve birazda değil adamakıllı korkuyorken kendimden[Only Registered Users Can See Links] elbette sıçrayacaktım uykularımdan. Ve elbet bir benim çekilecekti yıldızlarım[Only Registered Users Can See Links] ellerimle haykırdığım sonsuz semadan. Çünkü sende bedeni cahil eden bir şey vardı[Only Registered Users Can See Links] göremediğin. Nefes almayı unutuyordu ciğerlerim[Only Registered Users Can See Links] vücuda kan gitmiyordu[Only Registered Users Can See Links] belki bu yüzden ısınmıyordu şu ellerim!
Ey yoksul yüreklerde gezgin sevgili[Only Registered Users Can See Links] bir tek sen sağ çıktın[Only Registered Users Can See Links] aşklarımın keşfettiğim enkazlarından. Ve bir kere tutunmuştu oysa hayallerim[Only Registered Users Can See Links] uçmasına acemi kanatlarından. Bil ki buda yetecek bana[Only Registered Users Can See Links] sevginden taşanlara bile razıyım artık.
Çünkü bu sensiz geçirdiğim beşinci Nisan
Ve bir Nisan yağmuruna[Only Registered Users Can See Links] ancak bu kadar tutulur insan!