ceyLin
7 February 2009, 20:12
Renkler nasıl insanlar için çevrelerini tanımakta önemli iseler aynı şekilde diğer canlıların yaşamlarını sürdürmeleri için de vazgeçilmezdirler.
[Only Registered Users Can See Links]ılar sahip oldukları ışık ve algılama sistemlerine göre işleyen bir "renk dili"ne sahiptirler. Yani her canlı türü için renklerin ifade ettiği anlamlar değişmektedir. Her canlının yaşamını sürdürebilmesi için yaşadığı ortamdaki renklerin dilini bilmesi zorunludur. Çünkü yaşamsal faaliyetler ancak bu dilin algılanmasıyla yönlendirilir.
Peki canlılar bu renk dilini nasıl kullanırlar?
[Only Registered Users Can See Links]Öncelikle canlıların çok büyük bir bölümü besin bulabilmek için renklerin yardımına ihtiyaç duyarlar. İkinci olarak deri[Only Registered Users Can See Links] pul veya kürk gibi oluşumlarında bulunan renkler[Only Registered Users Can See Links] özellikle ısıyı yayma veya tutma gibi özellikleriyle canlılığın devamı açısından çok önemli bir rol oynarlar. Ayrıca canlılar düşmanlarından korunurken de renklerini kullanırlar. Yaşadıkları çevreyle uyum içindeki renkleri sayesinde kamufle olur[Only Registered Users Can See Links] düşmanlarından gizlenebilirler. Veya üzerlerinde taşıdıkları renkler ve desenler düşmanları açısından caydırıcı bir görünüm oluşturabilir. Rengin yardımcı olduğu bir başka nokta da canlıların eşlerini veya yavrularını tanımalarıdır. Örneğin anne kuş yavrusunun besin ihtiyacını gagasının rengi sayesinde (yanda) anlar. Aynı şekilde yavru da annesini bu şekilde tanır ve besinin geldiğini anlar. Doğadaki bu örneklerde de görüldüğü gibi canlılar[Only Registered Users Can See Links] yaşamlarını sürdürebilmek için renklerin anlamlarını doğru olarak bilmelidirler. Bu bilgiyi doğru olarak alabilmeleri için de[Only Registered Users Can See Links] bunu algılayabilecekleri uygun sistemlere sahip olmaları gerekir. Eğer bu sistemler olmasa dış ortamı algılayamaz ve hayatlarını sürdürmeleri için gereken faaliyetleri yapamazlardı. Besinlerini tanıyamazlardı[Only Registered Users Can See Links] düşmanlarını ayırt edemezlerdi. Dolayısıyla dış dünyadan kopar[Only Registered Users Can See Links] ölüme mahkum olurlardı.
Canlıların sahip olduğu bu detaylı sistemin rastlantısal bir biçimde meydana geldiği asla iddia edilemez. Çünkü her sistem[Only Registered Users Can See Links] her uyum[Only Registered Users Can See Links] her tasarım[Only Registered Users Can See Links] her program[Only Registered Users Can See Links] her plan[Only Registered Users Can See Links] her denge bir düzenleyici tarafından yaratılmak zorundadır. Bu uyumu en mükemmel biçimde canlıların içine ve yaşadıkları çevreye yerleştiren bir irade ve güç mutlaka vardır. Bu gücün sahibi[Only Registered Users Can See Links] üstün bir bilgi ile hem ortamı hem canlının kendisini hem de kullandığı sistemleri sarıp kuşatmıştır. Bu gücün sahibi alemlerin Rabbi olan Allah'tır.
Canlıları incelediğimizde renklerin dilini ustalıkla kullandıklarını görürüz. İşte canlıların yaşamlarında önemli bir yer kaplayan renklerin dilinden örnekler:
[Only Registered Users Can See Links]üzündeki bütün renkleri yaratan Allah’tır. Gökyüzü[Only Registered Users Can See Links] dağlar[Only Registered Users Can See Links] ekinler[Only Registered Users Can See Links] kelebekler[Only Registered Users Can See Links] kırmızı elmalar[Only Registered Users Can See Links] portakallar[Only Registered Users Can See Links] sülünler[Only Registered Users Can See Links] mor üzümler[Only Registered Users Can See Links] ağaçlar kısacası çevrenizde gördüğünüz her şey Allah dilediği için bu renklere sahiptirler. Allah bir ayetinde bu gerçeği bize şöyle bildirir:
Allah’ın gökyüzünden su indirdiğini görmedin mi? Böylece Biz onunla[Only Registered Users Can See Links] renkleri değişik olan meyveler çıkardık. Dağlardan da beyaz[Only Registered Users Can See Links] kırmızı renkleri değişik ve siyah yollar (kıldık). İnsanlardan[Only Registered Users Can See Links] hayvanlardan ve davarlardan da renkleri böyle değişik olanlar vardır. Kulları içinde ise Allah’tan ancak alim olanlar ‘içleri titreyerek-korkar’. Şüphesiz Allah[Only Registered Users Can See Links] üstün ve güçlü olandır[Only Registered Users Can See Links] bağışlayandır. (Fatır Suresi[Only Registered Users Can See Links] 27-28)
Kamuflaj
Hayvanlardaki savunma taktiklerinin en önemlilerinden biri de kuşkusuz ki kamuflajdır. Kamuflaj yapan canlılar yaşadıkları ortama son derece uyumlu şekilde yaratılan vücut yapıları ile adeta özel bir koruma altına alınmışlardır. Bu canlıların vücutları bulundukları ortamla o kadar uyumludur ki[Only Registered Users Can See Links] resimlerine bakıldığında bazılarının bir bitkiye mi yoksa bir hayvana mı ait olduğunu anlamak ya da aynı ortamda bulunan hayvanla bitkiyi birbirinden ayırt edebilmek neredeyse imkansızdır.
Yaşadıkları ortamın renklerine göre kendi renklerini değiştiren canlılar her zaman bilim adamlarının ilgisini çekmiştir. Yapılan araştırmalar[Only Registered Users Can See Links] bir canlının nasıl olup da kendisinden tamamen farklı yapıdaki bir canlıya tıpatıp benzediği sorusunun cevabını bulabilmek içindir.
Örneğin bahçede yürürken yaprak zannettiğiniz için üzerine basmaktan son anda kurtulduğunuz kurbağanın ne gibi işlemler yaparak o desenlere ve renge sahip olduğunu hiç düşünmüş müydünüz? Kurbağanın yaptığı kamuflaj onun için çok önemli bir savunma aracıdır. Bu sayede bulunduğu ortamda görünmez hale gelen kurbağa düşmanlarından kolaylıkla kurtulmuş olur.
Yedi gök[Only Registered Users Can See Links] yer ve bunların içindekiler O’nu tesbih eder; O’nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur[Only Registered Users Can See Links] ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz. Şüphesiz O[Only Registered Users Can See Links] halim olandır[Only Registered Users Can See Links] bağışlayandır. (İsra Suresi[Only Registered Users Can See Links] 44)
Pembe bir çiçeğin üzerindeki pembe örümcek[Only Registered Users Can See Links] çiçekteki açıklı koyulu pembe rengi aynı tonları ile tutturabilirken aynı tür örümceğin başka bir üyesi farklı bir çiçeğin üzerinde -örneğin sarı bir çiçeğin üzerinde- aynı rengi alabilmektedir. İnsan bir dala bakıp üzerinde hiçbir şey yok zannederken aniden bir kelebek uçup gidebilir. Bir saniye önce[Only Registered Users Can See Links] üzerindeki kurumuş ve kopmuş bölgelere kadar tam bir yaprak görünümünde olan bu kelebek[Only Registered Users Can See Links] kamuflaj mucizesinin kusursuz bir örneğidir.
Resimde ağaç kabuğunu taklit eden bir çekirge görülmektedir. Çekirgenin uyguladığı kamuflaj o kadar kusursuzdur ki ağacın üstündeki likenlerin desenleri dahi çekirgede eksiksiz vardır. İşte bu[Only Registered Users Can See Links] Allah’ın kusursuz yaratışıdır.
[Only Registered Users Can See Links] İlerleyen sayfalarda görüleceği gibi[Only Registered Users Can See Links] canlıların üzerlerinde bulundukları cisimlere benzemesi düşmanlarının onları fark etmelerini önler. Elbette kamuflaj yapan canlılar[Only Registered Users Can See Links] korunmak amacıyla vücutlarını yaprağa[Only Registered Users Can See Links] bir dala ya da bir çiçeğe kendi kendilerine benzetmiş değildirler. Hatta onlar bu benzerlikler sayesinde korunduklarının bile farkında değildirler. Ama buna rağmen istisnasız bütün örneklerde kamuflaj çok ustaca yapılmaktadır. Çiçeğin rengiyle aynı olan bir böcek[Only Registered Users Can See Links] yaprak dalı gibi hareketsiz duran bir yılan[Only Registered Users Can See Links] ıslak zeminin rengini alan bir kurbağa kısacası kamuflaj yapan tüm canlılar[Only Registered Users Can See Links] kamuflajın özel olarak yaratılmış bir savunma taktiği olduğunu kanıtlayan birer delildir.
Hiçbir canlı böyle bir işlemi kendi kendine ya da tesadüfen gerçekleştiremez. Elbette ki canlılara kamuflaj yeteneğini veren[Only Registered Users Can See Links] renk değişimini gerçekleştirecekleri kimya laboratuvarlarını vücutlarına yerleştiren üstün akıl ve bilgi sahibi olan Allah'tır.
[Only Registered Users Can See Links]ç örümceklerinin solda görülen Misumena varia türü[Only Registered Users Can See Links] üzerine konduğu çiçeğin rengine bağlı olarak sarıdan beyaza kadar değişen pek çok rengi vücudunda oluşturabilir.
Sağda görülen örümcek türü ise kendisini en iyi gizleyecek rengi buluncaya kadar durmadan ilerler.
[Only Registered Users Can See Links] Yandaki resimde üzerinde yaşadıkları bitkinin rengine tıpatıp benzer bir renge sahip olan iki tesbih böceği bulunuyor. Bu böceklerdeki kamuflaj yeteneği yalnızca yetişkinlerle sınırlı değildir. Tesbih böceklerinin yumurtalarında da kamuflaj yapabilecekleri sistemler vardır. Yetişkinlerin yaşadıkları bitkinin zemininde bulunan böcek yumurtaları sebze tohumlarını andırırlar. Bu sayede düşmanlarından korunmuş olurlar.
[Only Registered Users Can See Links] . [Only Registered Users Can See Links]ın kuru otlarında avlanan bir aslan neredeyse görülmezdir. Çünkü aslanın renkleri çevre ile karışır. Uzun otlarda bir çitayı ayırt etmek de çok zordur; bunun sebebi yüzlerce küçük noktanın hayvanın vücudunu netleştirememesidir. Ayrıca çitanın siyah noktaları güneş ile belirginleşir ve vücudunu olduğundan daha büyük gösterir.
. [Only Registered Users Can See Links] ayılarının yoğun beyaz kürkleri onları aşırı soğuklardan korur. Ayrıca kürkün rengi de ayı avlanırken iyi bir kamuflaj sağlar. Aynı şekilde beyaz kürk karda yaşayan tavşanlar için de iyi bir koruma sağlar.. [Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]
Kamuflaj sadece deride gerçekleşen bir olay değildir. Örneğin Güney Amerika’nın tropik ormanlarında yaşayan kurbağaların (ortadaki resim) bazı türlerinin kasları renklidir. Bundan başka kanları da oksijen taşıyan hücreleri ihtiva eder. Bu yüzden renk değişiminin yalnızca deri yüzeyinde değil[Only Registered Users Can See Links] vücudun içinde de gerçekleşmesi gerekir.
Kopmuş olan ince dal ve yapraklar ıslanınca koyu bir renk alırlar. Aynı şekilde birçok kurbağa ve kara kurbağası da nemli havalarda renk değiştirerek kararırlar. Bu halleriyle tıpkı ıslanmış yapraklara ve dallara benzerler.Bu şaşırtıcı uyumun rastlantı olması mümkün değildir. Soldaki ve sağdaki resimlerde havanın yağış durumuna göre renk değiştiren kara kurbağası görülmektedir.
[Only Registered Users Can See Links]ılar sahip oldukları ışık ve algılama sistemlerine göre işleyen bir "renk dili"ne sahiptirler. Yani her canlı türü için renklerin ifade ettiği anlamlar değişmektedir. Her canlının yaşamını sürdürebilmesi için yaşadığı ortamdaki renklerin dilini bilmesi zorunludur. Çünkü yaşamsal faaliyetler ancak bu dilin algılanmasıyla yönlendirilir.
Peki canlılar bu renk dilini nasıl kullanırlar?
[Only Registered Users Can See Links]Öncelikle canlıların çok büyük bir bölümü besin bulabilmek için renklerin yardımına ihtiyaç duyarlar. İkinci olarak deri[Only Registered Users Can See Links] pul veya kürk gibi oluşumlarında bulunan renkler[Only Registered Users Can See Links] özellikle ısıyı yayma veya tutma gibi özellikleriyle canlılığın devamı açısından çok önemli bir rol oynarlar. Ayrıca canlılar düşmanlarından korunurken de renklerini kullanırlar. Yaşadıkları çevreyle uyum içindeki renkleri sayesinde kamufle olur[Only Registered Users Can See Links] düşmanlarından gizlenebilirler. Veya üzerlerinde taşıdıkları renkler ve desenler düşmanları açısından caydırıcı bir görünüm oluşturabilir. Rengin yardımcı olduğu bir başka nokta da canlıların eşlerini veya yavrularını tanımalarıdır. Örneğin anne kuş yavrusunun besin ihtiyacını gagasının rengi sayesinde (yanda) anlar. Aynı şekilde yavru da annesini bu şekilde tanır ve besinin geldiğini anlar. Doğadaki bu örneklerde de görüldüğü gibi canlılar[Only Registered Users Can See Links] yaşamlarını sürdürebilmek için renklerin anlamlarını doğru olarak bilmelidirler. Bu bilgiyi doğru olarak alabilmeleri için de[Only Registered Users Can See Links] bunu algılayabilecekleri uygun sistemlere sahip olmaları gerekir. Eğer bu sistemler olmasa dış ortamı algılayamaz ve hayatlarını sürdürmeleri için gereken faaliyetleri yapamazlardı. Besinlerini tanıyamazlardı[Only Registered Users Can See Links] düşmanlarını ayırt edemezlerdi. Dolayısıyla dış dünyadan kopar[Only Registered Users Can See Links] ölüme mahkum olurlardı.
Canlıların sahip olduğu bu detaylı sistemin rastlantısal bir biçimde meydana geldiği asla iddia edilemez. Çünkü her sistem[Only Registered Users Can See Links] her uyum[Only Registered Users Can See Links] her tasarım[Only Registered Users Can See Links] her program[Only Registered Users Can See Links] her plan[Only Registered Users Can See Links] her denge bir düzenleyici tarafından yaratılmak zorundadır. Bu uyumu en mükemmel biçimde canlıların içine ve yaşadıkları çevreye yerleştiren bir irade ve güç mutlaka vardır. Bu gücün sahibi[Only Registered Users Can See Links] üstün bir bilgi ile hem ortamı hem canlının kendisini hem de kullandığı sistemleri sarıp kuşatmıştır. Bu gücün sahibi alemlerin Rabbi olan Allah'tır.
Canlıları incelediğimizde renklerin dilini ustalıkla kullandıklarını görürüz. İşte canlıların yaşamlarında önemli bir yer kaplayan renklerin dilinden örnekler:
[Only Registered Users Can See Links]üzündeki bütün renkleri yaratan Allah’tır. Gökyüzü[Only Registered Users Can See Links] dağlar[Only Registered Users Can See Links] ekinler[Only Registered Users Can See Links] kelebekler[Only Registered Users Can See Links] kırmızı elmalar[Only Registered Users Can See Links] portakallar[Only Registered Users Can See Links] sülünler[Only Registered Users Can See Links] mor üzümler[Only Registered Users Can See Links] ağaçlar kısacası çevrenizde gördüğünüz her şey Allah dilediği için bu renklere sahiptirler. Allah bir ayetinde bu gerçeği bize şöyle bildirir:
Allah’ın gökyüzünden su indirdiğini görmedin mi? Böylece Biz onunla[Only Registered Users Can See Links] renkleri değişik olan meyveler çıkardık. Dağlardan da beyaz[Only Registered Users Can See Links] kırmızı renkleri değişik ve siyah yollar (kıldık). İnsanlardan[Only Registered Users Can See Links] hayvanlardan ve davarlardan da renkleri böyle değişik olanlar vardır. Kulları içinde ise Allah’tan ancak alim olanlar ‘içleri titreyerek-korkar’. Şüphesiz Allah[Only Registered Users Can See Links] üstün ve güçlü olandır[Only Registered Users Can See Links] bağışlayandır. (Fatır Suresi[Only Registered Users Can See Links] 27-28)
Kamuflaj
Hayvanlardaki savunma taktiklerinin en önemlilerinden biri de kuşkusuz ki kamuflajdır. Kamuflaj yapan canlılar yaşadıkları ortama son derece uyumlu şekilde yaratılan vücut yapıları ile adeta özel bir koruma altına alınmışlardır. Bu canlıların vücutları bulundukları ortamla o kadar uyumludur ki[Only Registered Users Can See Links] resimlerine bakıldığında bazılarının bir bitkiye mi yoksa bir hayvana mı ait olduğunu anlamak ya da aynı ortamda bulunan hayvanla bitkiyi birbirinden ayırt edebilmek neredeyse imkansızdır.
Yaşadıkları ortamın renklerine göre kendi renklerini değiştiren canlılar her zaman bilim adamlarının ilgisini çekmiştir. Yapılan araştırmalar[Only Registered Users Can See Links] bir canlının nasıl olup da kendisinden tamamen farklı yapıdaki bir canlıya tıpatıp benzediği sorusunun cevabını bulabilmek içindir.
Örneğin bahçede yürürken yaprak zannettiğiniz için üzerine basmaktan son anda kurtulduğunuz kurbağanın ne gibi işlemler yaparak o desenlere ve renge sahip olduğunu hiç düşünmüş müydünüz? Kurbağanın yaptığı kamuflaj onun için çok önemli bir savunma aracıdır. Bu sayede bulunduğu ortamda görünmez hale gelen kurbağa düşmanlarından kolaylıkla kurtulmuş olur.
Yedi gök[Only Registered Users Can See Links] yer ve bunların içindekiler O’nu tesbih eder; O’nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur[Only Registered Users Can See Links] ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz. Şüphesiz O[Only Registered Users Can See Links] halim olandır[Only Registered Users Can See Links] bağışlayandır. (İsra Suresi[Only Registered Users Can See Links] 44)
Pembe bir çiçeğin üzerindeki pembe örümcek[Only Registered Users Can See Links] çiçekteki açıklı koyulu pembe rengi aynı tonları ile tutturabilirken aynı tür örümceğin başka bir üyesi farklı bir çiçeğin üzerinde -örneğin sarı bir çiçeğin üzerinde- aynı rengi alabilmektedir. İnsan bir dala bakıp üzerinde hiçbir şey yok zannederken aniden bir kelebek uçup gidebilir. Bir saniye önce[Only Registered Users Can See Links] üzerindeki kurumuş ve kopmuş bölgelere kadar tam bir yaprak görünümünde olan bu kelebek[Only Registered Users Can See Links] kamuflaj mucizesinin kusursuz bir örneğidir.
Resimde ağaç kabuğunu taklit eden bir çekirge görülmektedir. Çekirgenin uyguladığı kamuflaj o kadar kusursuzdur ki ağacın üstündeki likenlerin desenleri dahi çekirgede eksiksiz vardır. İşte bu[Only Registered Users Can See Links] Allah’ın kusursuz yaratışıdır.
[Only Registered Users Can See Links] İlerleyen sayfalarda görüleceği gibi[Only Registered Users Can See Links] canlıların üzerlerinde bulundukları cisimlere benzemesi düşmanlarının onları fark etmelerini önler. Elbette kamuflaj yapan canlılar[Only Registered Users Can See Links] korunmak amacıyla vücutlarını yaprağa[Only Registered Users Can See Links] bir dala ya da bir çiçeğe kendi kendilerine benzetmiş değildirler. Hatta onlar bu benzerlikler sayesinde korunduklarının bile farkında değildirler. Ama buna rağmen istisnasız bütün örneklerde kamuflaj çok ustaca yapılmaktadır. Çiçeğin rengiyle aynı olan bir böcek[Only Registered Users Can See Links] yaprak dalı gibi hareketsiz duran bir yılan[Only Registered Users Can See Links] ıslak zeminin rengini alan bir kurbağa kısacası kamuflaj yapan tüm canlılar[Only Registered Users Can See Links] kamuflajın özel olarak yaratılmış bir savunma taktiği olduğunu kanıtlayan birer delildir.
Hiçbir canlı böyle bir işlemi kendi kendine ya da tesadüfen gerçekleştiremez. Elbette ki canlılara kamuflaj yeteneğini veren[Only Registered Users Can See Links] renk değişimini gerçekleştirecekleri kimya laboratuvarlarını vücutlarına yerleştiren üstün akıl ve bilgi sahibi olan Allah'tır.
[Only Registered Users Can See Links]ç örümceklerinin solda görülen Misumena varia türü[Only Registered Users Can See Links] üzerine konduğu çiçeğin rengine bağlı olarak sarıdan beyaza kadar değişen pek çok rengi vücudunda oluşturabilir.
Sağda görülen örümcek türü ise kendisini en iyi gizleyecek rengi buluncaya kadar durmadan ilerler.
[Only Registered Users Can See Links] Yandaki resimde üzerinde yaşadıkları bitkinin rengine tıpatıp benzer bir renge sahip olan iki tesbih böceği bulunuyor. Bu böceklerdeki kamuflaj yeteneği yalnızca yetişkinlerle sınırlı değildir. Tesbih böceklerinin yumurtalarında da kamuflaj yapabilecekleri sistemler vardır. Yetişkinlerin yaşadıkları bitkinin zemininde bulunan böcek yumurtaları sebze tohumlarını andırırlar. Bu sayede düşmanlarından korunmuş olurlar.
[Only Registered Users Can See Links] . [Only Registered Users Can See Links]ın kuru otlarında avlanan bir aslan neredeyse görülmezdir. Çünkü aslanın renkleri çevre ile karışır. Uzun otlarda bir çitayı ayırt etmek de çok zordur; bunun sebebi yüzlerce küçük noktanın hayvanın vücudunu netleştirememesidir. Ayrıca çitanın siyah noktaları güneş ile belirginleşir ve vücudunu olduğundan daha büyük gösterir.
. [Only Registered Users Can See Links] ayılarının yoğun beyaz kürkleri onları aşırı soğuklardan korur. Ayrıca kürkün rengi de ayı avlanırken iyi bir kamuflaj sağlar. Aynı şekilde beyaz kürk karda yaşayan tavşanlar için de iyi bir koruma sağlar.. [Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]
Kamuflaj sadece deride gerçekleşen bir olay değildir. Örneğin Güney Amerika’nın tropik ormanlarında yaşayan kurbağaların (ortadaki resim) bazı türlerinin kasları renklidir. Bundan başka kanları da oksijen taşıyan hücreleri ihtiva eder. Bu yüzden renk değişiminin yalnızca deri yüzeyinde değil[Only Registered Users Can See Links] vücudun içinde de gerçekleşmesi gerekir.
Kopmuş olan ince dal ve yapraklar ıslanınca koyu bir renk alırlar. Aynı şekilde birçok kurbağa ve kara kurbağası da nemli havalarda renk değiştirerek kararırlar. Bu halleriyle tıpkı ıslanmış yapraklara ve dallara benzerler.Bu şaşırtıcı uyumun rastlantı olması mümkün değildir. Soldaki ve sağdaki resimlerde havanın yağış durumuna göre renk değiştiren kara kurbağası görülmektedir.