PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Sevgi Sofrası


AlpikE
20 March 2009, 04:16
Bir gün sormuşlar ermişlerden birine: -Sevginin sadece sözünü edenlerle[Only Registered Users Can See Links] onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? -Bakın göstereyim[Only Registered Users Can See Links] demiş[Only Registered Users Can See Links] ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da 'derviş kaşıkları' denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş sofradakilere[Only Registered Users Can See Links] "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz." diye bir de şart koymuş. Peki!" deyip içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar[Only Registered Users Can See Links] öylece aç kalkmışlar sofradan. > Bunun üzerine[Only Registered Users Can See Links] "Şimdi.." demiş ermiş: -Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe. Yüzleri aydınlık[Only Registered Users Can See Links] gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyurun." denilince[Only Registered Users Can See Links] her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp[Only Registered Users Can See Links] sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan. "İşte!" demiş ermiş ve eklemiş: -Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayısı düşünürse[Only Registered Users Can See Links] o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa[Only Registered Users Can See Links] o da kardeşi tarafından doyurulacaktır. Şüphesiz ve şunu da unutmayısın[Only Registered Users Can See Links] hayat pazarında alan değil[Only Registered Users Can See Links] veren kazançtadır daima.