Yorgun Yürek
31 March 2009, 09:05
1Gitmek eylemi.
"Dolu rüzgârla çıkıp ufka giden yelkenli / Gidişin seçtiğin akşam saatinden belli." -
"Oraya bir taşın üstüne oturup, gidenlerin, küçük dağları biz yarattık dercesine gidişlerine baktı baktı, içini derinden çekti." -
Böyle haber vermeden gidişine şaştım.
2Gitme biçimi, °tempo.
Bu gidişle ancak akşama varırız.
3Tutum, durum, davranış.
"Bakın söylüyorum, ben bu gidişle sınıfta çakarım."
- Bu adamın gidişini beğenmiyorum.
4(Devlet adamları için) Bir yere resmi olarak gitme.
"Dolu rüzgârla çıkıp ufka giden yelkenli / Gidişin seçtiğin akşam saatinden belli." -
"Oraya bir taşın üstüne oturup, gidenlerin, küçük dağları biz yarattık dercesine gidişlerine baktı baktı, içini derinden çekti." -
Böyle haber vermeden gidişine şaştım.
2Gitme biçimi, °tempo.
Bu gidişle ancak akşama varırız.
3Tutum, durum, davranış.
"Bakın söylüyorum, ben bu gidişle sınıfta çakarım."
- Bu adamın gidişini beğenmiyorum.
4(Devlet adamları için) Bir yere resmi olarak gitme.