PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : İLişme Yalnızlığıma ...


Syst3m
16 June 2009, 12:48
[Only Registered Users Can See Links]
İlişme Yalnızlığıma
Diyorsun ki;
İçimde sana dair henüz oluşmaya başlayan bir kıpırtı var.
Diyorsun ki;
Seni hayatıma katmak istiyorum.
Diyorsun ki;
Mutluluk varılacak yer değil yürünen yolsa gel beraber yürüyelim.
Kulağa çok hoş geliyor söylediklerin biliyor musun?
Bilinmeze açılan yolun karşı konulmaz çekiciliği, sınırsızca paylaşabilmek, bu yolculuğun daha bir çok yolculuğu beraberinde vaat ettiği masmavi bir ufuk düşlemek.
En çok da özlemlerimin ve tüm yaşamak istediklerimin gerçekleşme olasılığı sımsıcak bir düş gibi tepemde dolanıyor.
Boğazda bir vapur düşlüyorum sonra.
Vapurda omzumun yanıbaşında başka bir omuz. Yanımda durmasından sevinç duyduğum.
Yüzümü okşayan rüzgar. Sevebileceğim başka bir yüzle paylaşmaktan gocunmadığım.
Bedenimde dolanıp dizlerimin bağını çözdüren tatlı bir telaş düşlüyorum.
Güzellikler kuşanıyorum sözcüklerinden. Dünyayı kurtaracak güzellikler hem de.
Diyorum ki;
Yalnızlığımdan hoşnutum ben.
Diyorum ki;
Kendini ve o kıpırtını alıp gidebildiğince uzağa git benden.
Yalnızlığıma ilişme..

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:48
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:49
[Only Registered Users Can See Links]
Aramıştım seni, dardaydım. Bir yanımda parçalanan aileler,ayrılıklar bir yanımda sevda... Kalbimin kenarında ince bir kağıt kesiği...Kan damlamadığından, kimseyi inandıramadım acıma.
Herşeyin farkındaydım, kimseyi beklemedim ki ben. Usulca dokundun omzuma, parmaklarının ucuna kadar gelmiş gözlerin. “Susma” dedin. Kapak açıldı. Kalbimin kesiğine düştü harfleri, kanıma karıştı... oyun başladı... ne zamandan beri susuyordum, ne olmuştu da susmuştum hiç hiçbirini hatırlamıyordum... unutmak aşkın morfiniydi, yüksek dozda aldığım... Herşeyin farkındaydım, sürmesini beklemedim , usulca dokunmak istedim omzuna, parmaklarımın ucuna kadar gelmiş “gitme”ler...“sus” dedin. Kapak tüm ağırlığıyla kapandı üstüme

... Sustum... Ne zamandan beri sustuğumu, ne olup da sustuğumu hatırlamamak üzere...

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:49
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:50
[Only Registered Users Can See Links]

Ölsem,
Ölüp gitsem mesela,
Nasıl öldüğümü bilmeden, aniden.
Sen gelirsin aklıma yine...
Ölüp gittiğime değil de
Seni burda yapayalnız, bensiz
Koyup gittiğime yanar, yanar içim...
Sen aklıma gelince
Sessizce akar süzülür gözyaşım.
Sevdiğim, yoldaşım, aşkım...
Burkulur yanar içim...

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:50
[Only Registered Users Can See Links]

‘’Yalnızlığını anlat bana… ‘’

Aldım elime kalemi, boş bir sayfa buldum sen’li yazılarımın arasında…
Yalnızlığı beklemeye koyuldum, beyaz düşlerime esir olan karanlık odamda…
Geldi, sensizliğin çarpıcı boşluğunda..
Nefesim daraldı, yuttum içimde her ne varsa…
Dört duvar dillendi sessizliğimden !

Sustu yakarışlar…
Taştı sessizlik içimden…
Kelimeleri karanlığa bıraktım hissedilebildiğince !
Ben konuştum, ‘o’ dinledi…
Ansızın, sustum… Sessizliğini dinledim..
Dinledikçe,
Sevdim sonu çığlık olan yalnızlığı..

Sarıldım kuytu gecelerde birtek o’na…!
Ne bir şikayet ne bir bıkkınlık..
Sevdim gecelerimde, adı yalnızlık olan, sessiz çağrını…
O’na rehin bıraktım ruhumun derinliklerini..

Yine yalnızlığa alabildiğine konuştuğum bir gecede,
Hayallerim düştü gözlerimden birer birer..
Yüreğimi gördüm karanlığın en ücra köşesinde..
Lime lime oldu gözlerimin önünde..
Tutamadım..
Yetişemedim yüreğime !

İşte o gece, yalnızlığa yakardım sayfalarca..
Ben konuştum..
Yine ‘O’ dinledi..

Öyle sessizdi ki..
İsyana meyilli sorularıma, cevap olamadı yalnızlığım..
O sustukça, ben haykırdım çaresizce..
Olmadı..
Sensizliğe çare olamadı…

Duvarlarım yıkıldı benliğimin üzerine..
Nefesim daraldı, bu kez acıyla…
Yutkundum, her kelimeyi yüreğime batırırcasına !
Sebebim oldu, her hecesi yüreğimi yakan kelime…

Yalnızlığı, yalnızlığa anlattım gecelerimde...

Pabucu dama atılmış hayallerime ağladım karanlığın yaralayıcı boşluğunda …

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:51
[Only Registered Users Can See Links]


Gittiğin gün,
Mevsim tersine döndü..
Öksüz kaldı çiceklerim, hissedince gittiğini..
Soldu yalnızlığım, sensizliğimin kıyısında...

Olmaz ya…
Belki duyarsın diye ‘gitme’ dedim, yüreğine…
İçimde; bir sağa, bir sola savruldu çığlıklarım..

Duymadın…
Gittin...

Bir adım..
Bir adım daha..
Belki dönersin yüreğime diye,
Bakamadım ardından, sen giderken…

Dönmedin…
Gittin…

Geride bir ‘’ben ‘’ kaldı,
Seni,
Sensizliği, gittiğin günde bırakan …

Bir ‘’ben’’ kaldı,
Dönmeni gittiğin gün ki hasretiyle bekleyen…

İkiside yorgun..

Şimdi,
Yüreğine sualim…

Hangisini hak ediyorum…

Ve en önemlisi ‘’sen ‘’ hangisine değiyorsun…?

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:52
Sensizlikmiş Yalnızlık..!

Bu sevdaya düşmeden önce, bilmezdim nasıl da bir başına kalınır o koskoca kalabalıklarda. Onca insanın ortasında olup da, onca yürekte yer bulup da, nasıl kimsesiz kalınır bilmezdim, gülerdim kahkahayla. Kulak arkası ettiğim sevgiler, ilgiler ve çiçeklerinden önce yapraklarını, dallarını göremediğim ağaçlar, ya da güneş, hep gün batımı denk geldiğim, bu derttendir belki de.....

Yalnızlıkmış sensizlik, bilemedim...

Bilmezdim nasıl da kördüğüm olursun kimsesizliğinle, bu sevdaya düşmeden önce. Koşup koşup da koparmış gibi ipini, bilmezdim nasıl da varamazsın kendine, düşe kalka, yara bere dizlerin dirseklerin. Kan çanağı gözlerin, ağlayamazsın. Her yeni günle beraber sızmak için pencerenden odana, bekliyorum geceyle gündüzün sessiz buluşmasını, gözkapaklarım hasret birbirine, bu derttendir belki de.....

Yalnızlıkmış sensizlik, anlıyorum...

Bu sevdaya düşmeden önce, nasıl da yetmezmiş güç kırmaya zincirlerini bilmezdim, bundanmış kaçamayışım kendime. Ellerime, kollarıma yapışan bir şeyler var, ayak bileklerime kenetlenen eller, bir silkinişle geride bıraktığım kimseler var, bir de yüreğimde yer edenler. Bilmezdim sorumlu dünlerin sorunsuz bir yarın hediye edeceğini bana. Benim yarınlarım onların dünlerine benzemesin diye bekliyorum henüz, ışıyacağım elbet, alacakaranlık vaktidir şimdilik, bu derttendir belki de.....

Sensizlik yalnızlıkmış, biliyorum...

Nasıl da sabahlar gözbebeklerimde biri bilmezdim, bu sevdaya düşmeden önce. Bilmezdim bir adımlık bakış kadar yakınken bana, nasıl da uzak kalırsın. Ah bu mesafe geçer sevdamı da. Ufacık kareler var hayatımdan alınma; kiminde bir kaçamak bakışın, gülümseyen yüzün ya da, şöyle uzaktan yürüyüp gidişin kimindeyse. Öyle büyütürüm ki gözümde, hep gözümde, bu derttendir belki de.....

Sensizlikmiş yalnızlık, bilmezdim...

Gözlerimi bir kırpışımla yanaklarımı ıslatan sanma ki yağmurdur. Onda da bir parça sen var, bir parça düş ve gelecek bir parça. Anlayacağın, üç nokta (...). saçlarımdan tel tel süzülendir yağmur. Nasıl da ıslakmış yaşamak bilmezdim, bu sevdaya düşmeden önce.....

Bu sevdaya düşmeden önce, bilmezdim...

Sensizlikmiş yalnızlık...

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:52
[Only Registered Users Can See Links]

yar
yaralarıma sebebsin
yaralarıma merhem

yokluğunda yok oluşlarımı mı
anlatayım sana
hasretinle geçen her an
yok olan umutlarımı mı?

karabasan gecelerde
gözlerimden yağarken kanlı yağmurlar
hep aynı sahne beynimde
gidişin tek kelime etmeden

her gidiş bir bitişmiş
her bitiş bir yok oluş
anladım

yar
yüreğimde kangrene dönüşmüş
yaralarıma sebebsin

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:53
[Only Registered Users Can See Links]

Kendimi kaybettim...kaybettikLerimin hesabını kaLbimden çekin biLdiğim kadarıyla Limitsizim ,enkaz doLusu depRemsiyonLaRdayım....

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:54
Seni düşünürken kor ateşlere salıyorum yüreğimi…
Yanıyor, yanıyorum…
Gözlerini çiziyorum, arkasına saklandığım cümlelerime…
Söndürüyorum ışıklarını yalnızlığın, rüzgarına kapılınca hayalinin…
Seni görebilmek adına gözlerimi yumuyorum geceye…
Dalıyorum bitmesini istemediğim derin uykulara..

Sen değil,
Sana yakıştırdığım sevgi(m), huzuru getiriyor dünyama…
Sevginin tonlarını iliştiriyor, ruhuma…

Açıyorum gözlerimi, gideceğini bilerek..
İzin veriyorum, bensizliğe hazır duygularına…
Beni hissetmiyorsa yüreğin,
Ne gerek var, içi boş varlığına…?
İşte şimdi uyandım…

Sen’li hayatın ortasını bulamadım ki..
Bir o yana, bir bu yana çekiştirirken sevgim(n)i,
Kırık dökük aynalara takıldı gözlerim..
Gizli kapılar arkasına tutundu umutlarım…

Sen bilmiyorsun..
Kendimden bile gizlediğim kuytuları var, gülen gözlerimin...
Hüzüne çalan renkleri var yüreğimin…
Senin göremediğin, yıkıntılarım,
Sende tutuklu korkularım var benim…

Birde,
Sebebine dahil olamadığın, mutlulukları var yüreğimin…

Görmesen de ‘sana’ kapalı kapılarım var benim…

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:55
[Only Registered Users Can See Links]

Ben her zaman ağlamam ama sen giderken iş değişiyor .

Bitiyordu.
...
Bitiyordum.

Bana ait ne varsa ya eksiliyor,
Eskiyor.

Yaşlanıyorum.

Hiç kurumadan,
Güneş yüzü görmeden...

Yaşlanıyorum.


Bir hüznün gölgesindeyim. Adın duyulmuyor ve adımı haykırmıyorsun. Bitmiyor karabasanlarda adını haykırışlar, aynı sancıyla geceyi sabaha katışlar, yalnızlık!

Bu eksiklikte gel de yaşlanma! Sonra uzak bir ülkeden haberler salıp, bilmem hangi gelecek zamanda, güzel olacağından bahsediyorsun anların.

Lakin...

Geçiyor ömründen anlar,
Anlarda dünler,
Bugünler dündeler,
Yarınların geleceği de farksız...

Buna rağmen! Koca koca adımlarla sana göndürüyorum damlaları...

dediğim gibi işte;Ben her zaman ağlamam ama sen giderken iş değişiyor .

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:55
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:56
[Only Registered Users Can See Links]

Gün yine yokluğunu giydi üzerine… Her zaman olduğu gibi bugünde sensizim. Sensizliğin o soğuk duvarı ile karşı karşıyayım.

Sonbahar mevsiminde olalım veya yaz mevsiminde olalım benim için sen yoksan, ben halen soğuk günleri yaşıyorum, yanımda olsaydın eğer mevsim yaz olmuş ya da kış olmuş fark etmezdi benim için, içimi ısıtan sen olduktan sonra isterse bedenim soğuktan tir tir titresin umurumda değil.

Ellerim ve yüreğim üşüyor…

Şimdi yokluğunu soluyorum aldığım her nefeste. Isıtamıyorum yüreğimi, sen yokken yanımda, sen yanımdaymışsın gibi yapamıyorum. Her gün bir önceki günden farksız, her şey anlamını yitirmiş, ben kendi içimde kaybolmuşken bu kadar ya sen neredesin?

Ne yüzünü, ne ellerini, ne de yüreğini hissedebiliyorum bu soğuk sonbahar mevsiminde. Oysa seninle tanıştığımda etraf karlarla kaplıydı o gün yüreğimi ısıtmıştın.

Seni seviyorum derken. Soğuk olan ellerim ellerinde kaybolmuştu. Oysa şimdi, şimdi yokluğun hâkim bende, seni yüreğimin en güzel yerinde yaşamak isterken, senli düşleri yaşamak niye? Her yeni günde sana uyanmak varlığını solumak istiyorum.

Varlığınla bu acıları yüreğime ektin, şimdi yoksun. Neredesin? Çok mu uzaktasın? Yüreğim halen sendeyse bu kısa mesafelerde uzak olmak niye?

Yüreğime ektiğin sevgin artık durmadan kan kaybediyor, ilacı olsa, merhemi olsa, doktor çare bulsa gideceğim yüreğimde ki kanayan yaramı iyileştirmeye, ama yok, yok işte. Yüreğim senin sevginle mutlu olmayı isterken bıraktığın acılarla birlikte kan kaybediyor. Canım çok acıyor.

Verdiğin ya da bana veremediğin sevginle kapanmayan bir yara açtın sevgi dolu olan yüreğime. İnan bedenimi bir kör bıçakla kesseler bu kadar acı çekmezdim. Paramparça etseler bedenimi canım inan bu kadar çok yanmazdı.

Yavaş yavaş ölüyorum sanki hiçbir şeyden tat alamıyorum, hiçbir şey zevk vermiyor bana. Sevgi denilen o güzel duyguya lanet ediyorum bazen. Sevmeye, sevgilinin yanında olmaya lanet ediyorum işte. O kadar soğudum ki; bir buz dağı oluştu yüreğimde.

Yüreğimde hissettiğim duygular birer birer sönüyor, sevgi, mutluluk, huzur… Bana kalan duygular ise hüzün, gözyaşı, acı…

Oysa ne umutlarla, sevgi dolu kalbimle çıkmıştım senin karşına. Seni çok sevmeye söz vermiştim kendime. Seninle olmak, seninle gülmek, omzunda ağlamak...

Seninle paylaşmak istedim bu hayatı… Ben sen dedikçe yok saydın beni, sen benim küçük ama içinde kocaman sevgi barındıran kalbimi görmedin. Nasıl yanmasın yüreğim, nasıl dolmasın gözlerim.

Ağlamak her şeyi düzeltmiyor. Sadece kendimi üzüyorum, kendi yüreğimi eritiyorum günden güne.

Gece yine bana seni hatırlatan “sensizliği” giydi üzerine.

Yine her gece olduğu gibi seni anlatıyorum yıldızlara, sensizliği soluyorum her nefes alışımda. Sana olan bu derin sevgimi, özlemimi anlatıyorum gecenin hüzün kokan sessizliğinde.

Sen bana bu kadar uzakken çareyi gecenin karanlığında yıldızlarda arıyorum çaresizliğimi.

Gecenin karanlığında resmini çiziyorum soğuk taştan duvarlara, gerçekleşir ümidiyle. Yanıma gelip ellerimi tutarsın diye, sensizlikte buz tutan yüreğimi gülüşünle ısıtırsın ümidiyle…

Umutlarımı iyice yitirdim son günlerde… Döneceğine dair umutlarım bitmek üzere, sana olan özlemimi anlatıyorum beyaz kâğıtlara, oysa sana anlatmak isterdim içimde sana karşı atan sıcak yüreğimin özlemle solan çiçeklerini.

Ya “Kal” de, ya da “Git.” Artık sonu olmayan bu çıkmaz sokaklardan kurtar beni. Varlığında yokluğunu yaşamak ne kadar can yakıcı biliyor musun?

Bu mahkemede en ağır cezayı ben alacağım, cezam ise seni yüreğimde saklamak olacak. Seni seveceğim her an. Gülüşüne, ellerine hasret seni yaşayacağım ama sensiz…

Her geçen saniye kanayan bu yaramı daha da büyütecek, kanayan yaralarıma inat ben seni seveceğim… Gitsen bile sevgili. Sen benden gitmedin, halen yüreğimde yaşamaktasın anlatılmaz bir sevgi ile…

Ödediğim bedel sensizlik, yalnızlık, aşksızlık. ve dedim ya bugün dilimde bir şarkı var adı oldu yalnızlık...

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:57
[Only Registered Users Can See Links]

ßugün yine yalnızım..yalnızlıkların bilemeyeceği kadar bir yalnızlık..

nefes alsam sesimi duyuyorum..nefes alamamaklar oluyor sesim...

nefeslerken bile, gözlerimde SEN varsın..

gözlerimin sokaklarındaki SEN...

çıkamıyorsun benden..gözlerimle soluduğum sesimden...

bilmeliydim küçük harflerle "ben" yazılmasını, ve "sen" yazılmasını...

UNUTMA...gözlerimdeki çıkmaz sokaklardasın..

sokaklar sesim..SEN ise, NEFESİM...

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:58
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:58
[Only Registered Users Can See Links]

Nicedir sensizliği görmez olmuş gözlerim…
Sayfalarım boş…
Ben, sensiz anlamsız…
Ama bir okadar anlamlı gidişine, kelimelerim çığlık çığlığa…

Yazdıkça, çoğalıyor..
Çoğaldıkça, kanıyor..
Kanadıkça, ağırlaşıyor sensizliğim !

Ve yine..yeniden…

Gidişini yüreğime yazıyorum, sensizliğin bilmem kaçıncı durağında…
Ayrılığın kokusu tenimde, bırakıyorum ‘’sen’’i puslu gölgelere…

Gecede saklı firari korkularım…
Gizleniyor yıkıntılarım, sen’li caddelerimde…

Yürüyorum yorgun yüreğime..
Yetişemiyorum dilsiz düşlerime !

Susuyorum…
Sustukça, boğuluyorum…!





Sensizliğe çare yine ‘’sen’’…
Ama bensizliğime çare yine ‘’sen ‘’…

Ve yine.. yeniden…

Sessiz bir gecede hatırlanmak üzere,
Kapatıyorum sensizliği tozlu sayfalara…

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:59
[Only Registered Users Can See Links]

Ayrılık düşer bazen merhabalarımıza…
Oluşturduğumuz “biz” kalıpları çöker…
Var olan iki ayrı kutuptur artık…
Ya “vazgeçen” oluruz bu ayrılıkta..
Ya da “ vazgeçilen”…

Bir tercihtir vazgeçmek..
Eksilmiştir yüklediğiniz değerler, gidip de dönmemeyi, dönüp de bakmamayı göze almışsınızdır…
Oluşturduğunuz o “biz” kalıbından kendinizi alır ve gidersiniz bu merhabadan …
Hayata başka bir yerden, başka bir noktadan başlamaktır vazgeçmek…
Yeniden başlamaktır..
Yarın vardır önünüzde..
Ve yarına ait umutlar…

Seçeneksizliktir vazgeçilen olmak…
Giden gitmiştir ardında boşluğunu bırakarak…
Ve siz kalansınızdır…
Orda…
Öylece…
Eksilmektir vazgeçilen olmak…
Bir yokluğun sızısını yüreğinizde anbean taşımaktır…
Vazgeçenden geriye kalan tenhalığı,ıssızlığı kalabalıklarla….
Sessizliği hiçbir sesle dolduramamaktır…
Nedenler ve niçinlerle daha da kararıp uzayan gecelerdir…
Bir sızıyla bölünen uykulardır…
Dağılmak, parçalanmaktır çokça…
Unutmak için zamana umut bağlamaktır…

Zaman akıp giderken hayatımızdan…
Kimi zaman ” vazgeçen” oluruz bir merhabada…
Bir başkasında “vazgeçilen” belki…

Vazgeçmenin umursamazlığında da olsak…
Vazgeçilmenin umarsızlığında da…
Anlar ve anılardır yanımızda kalan…

Sonra…
Bir maske takıp yüzümüze…
Sevginin çıplaklığını örtsün diye…
Katılırız akan zamana yine de…

Yorgun Yürek
16 June 2009, 12:59
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:00
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:01
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:03
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:03
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:04
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:04
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:05
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:05
Yolum Açık Olmayacak...

Ayaz vuruyor yüreğime,üşüyorum.Biliyorum senin şehrin sıcak ama bu kez değil sevgili bu kez değil.Ayrılığın bu kadar üşütücü olacağını söyleseler inanmazdım bak buz kestim karşında kımıldayamıyorum.Bundan sonra ayaz olacak tüm geceler benim şehrimde.Isıtmayacak ellerimi yüreğimi kimse ve hiç birşey.Sen sıcacık şehrinde sıcak tut yüreğini.Ama yaralama kimseyi emi.

Bu sana son mektubum... Geldiğim gibi sessizce giderim demiştim ya sana, o kadar sessizlik sinmedi içime.Benden ne bırakabildim sana, ne kattım yaşantına bilmem ama cümlelerim kalsın istedim.Ta bi sen istersen belki yırtıp atacaksın belki de gözünün ilişmeyeceği bir yerde saklayacaksın bilmiyorum.Yazıyorum yine de bunlar seni seven bir kadının cümleleri ,bunlar ayrılığı içine sindirmeye çalışan içimdeki küçük çocukların sözleri sadece dinle.

Gideceğimi anlamadığını biliyorum kim gideceği akşam böylesi sarılır ki sevdiğine,kim öpücüklere boğar, kim sözleriyle sarmalar ki.Benden başka bir deli yapmazdı zaten.İstedim ki son gecem güzel geçsin, ilerde hatırına düştüğümde istedim ki hüzünle anma beni Deliydi de geç git.
Az önce parmak uçlarımda sessizce ilerleyerek balkona çıktım, senden önce sana ait bu şehirle vedalaşmalıydım.Bir sigara yaktım ,biliyorum bırakacağıma söz vermiştim şu mereti ama ben sözlerimi tutamadım sevgili.Ben bana verdiğim sözleri bile tutamadım ki ağlamayacaktım sözde ama bak tutamadım işte.Tutunamadım....

Gözyaşlarımı silip yanına uzandım bir müddet ,o kadar güzeldin ki uyurken yüzünde dans eden gölgeleri bile kıskanacağım kadar güzel.Yüzünde belli belirsiz gülümseme.Gülmek bu kadar mı yakışır bir surete. Gelsem dokunsam dedim ,sıkıca sarılsam.Gidiyorum ,kalk beni durdur diye sarssam yapamadım Yalpaladım

Eşyalarımı toparladım sonra ve şimdi oturmuş sana bunları yazıyorum.Gidişime anlam veremeyeceksin belki.Sabah uyandığında ben yerine bir kağıt parçasına sarılacaksın.Ve bu mektubun sonuna gelene kadar anlamayacaksın Tökezledim işte.yapabilirim sandım.Sevgim ikimize yeter dedim.Oysa olmazmış tek taraflı yaşanmazmış aşk..O şarkıdaki gibi “ne sevdiğin belli ne sevmediğin” derken yara almışım yaralanmışım.Belki yarın diye aldanmışım kendimi aldatmışım Yarın belki derken yarınları tükettim. Yanıldım.Kaderim dediğim sevgili.Bir gece ansızın karşımda bulduğum ve bir sabah yitirdiğim seni yeniden karşıma çıkaran kaderdi öyle inandırmıştı çocuk yanım beni işte.Yine bir guzel akşamı tanişmıştık ve yine öyle bakakalmıştık.Ve şimdi yine soğuk bir ruzgar sabahı çıkıyorum hayatından.Açi tekerrürden ibaret dedikleri bu olmalı komik geliyor ama gülemiyorum

Şimdi çıkacağım bu kapıdan seni ardımda bırakacağım.Her zaman ıkına sıkına gittiğim terminale gideceğim koşar adım.Tüm yollara dinamitler yerleştirip her geçişimde patlatacağım.Dönülecek yol kalmayacak sana çıkmayacak artık yollar.Gurursuzca sana her gelişime şahitlik etmeyecek hiç kimse.Kimse acıyarak bakmayacak yüzüme Gidiyorum,arkamdan su dökemeyeceksin

Ve ben dönmeyeceğim bir daha

Ardımdan gözyaşlarıma bahane yağmurlar yağmayacak Senin şehrin sıcak
Biliyorum Sevgili biliyorum

Yolum açık olmayacak



Hoşça kal bulup bulup yitirdiğim sevgili
Hoşça kal yüreğimdeki deli esinti

Hoşçakal zorlu sevdam

Sensizlik kolay olmayacak

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:06
[Only Registered Users Can See Links]

Bu defa yorgunum ...
Bu defa üzdüler beni
Kırdılar, belkide görmediler
Bu defa da ezip geçtiler ..

Kaybettiklerimi, parçalanmışlıklarımı bir kenara atmak istedim ama

BU DEFA CANIM ÇOK ACIDI

Yorgun Yürek
16 June 2009, 13:06
[Only Registered Users Can See Links]


Bir delinin hatıra defterindeki,
İmla hatalarıyla dolu,
Herhangi bir sayfayım ben...
Bu yüzden,
Belayı seviyorum futursuzca.
Yok olmamayı seviyorum,
Ölmemeyi hesapsızca!
Meydan okuyabilmeyi seviyorum
Hayata,
Zamana,
Azraile,
Deli cesaretiyle...

Belki de,
Bu yüzden
Hep ben galip geliyorum,
Ve
Belki de,
Bu yüzden,
Bir tek kendime kaybediyorum...

Yorgun Yürek
17 June 2009, 17:13
[Only Registered Users Can See Links]
Yine akşam oldu yine sustu herkez

Şehrin karanlık, sessiz gecelerinde; belki bir ses, bir fısıltı duyarım diye bekliyorum
Ama kendi karanlığımda gittikçe kayboluyorum...


Burası çok kalabalık, burası çok sessiz

İnsanların sahte kahkahaları sağır etti beni

Artık herşeyden kaçyorum
Canlı_cansız tüm bedenlerden nefret ediyorum

Ben ağlamak istemiyorum. Gözyaşlarımın isyanı bunlar..

Yorgun Yürek
17 June 2009, 17:14
[Only Registered Users Can See Links]

Zaman yaşlanır, umutları eskitir,
Yine umutlanırım...
Sevdalar geçer yıkılır, yenilir,
Yine ayaklanırım...

Çığlıklara hapsettiğim şarkılarım var benim.. Sessizliğin içinde ağır aksak yürüdüğüm yollarım var. Bir yerlerde takılıp düşsem de, tekrar kalkabiliyorum ayağa.. Ama dizlerimde yaraların izleri kalıyor, silinmiyorlar.

Yarım kalmış hikayelerin tamamlanmamış cümlelerinde buluyorum kendimi.. Ne tamamlayabiliyorum, ne tamamlanabiliyorum.. Bir yanım hep ek**** hep kırık.. Dünyam bir bir yitirdi renklerini.. Ne deniz mavi eskisi gibi, ne de gökyüzü.. Korkularım bırakmıyor peşimi.. Adımlarıma yapışmışçasına nereye gitsem benimle geliyorlar adeta.

Sesleri duymaktan yoksun kulaklarım, sözcükleri söylemekten korkan dudaklarım var. Zaman hiç bir şeye aldırmadan devam ediyor yoluna..

Ya ben gecikiyorum zamana, ya da geç kaldıklarım erken çıkıyor karşıma...

Alıştım sanırken acılara..
An olur bazen tutamam kendimi,
Delirir isyanım...

Bu sensizliğim mi, yoksa yalnızlığım mı bilmiyorum.. Bir bilsen.. Seni her özlediğimde bir nokta bıraktım duvarlarıma.. Eğer bir gün gerçekten tutarsam ellerini, bakıp ta görürsem gözlerindeki o sevdalı hali, o noktaları birleştirip sevdanın kalemiyle, mutluluğun resmini çizeceğim dünyaya..

İşte o gün yine masmavi, berrak bir güne uyanacak deniz.. Bulanıklığını benden uzağa atacak.. Bütün gecelerim sabaha varacak.. Ve bir daha hiç gece olmayacak...

Sensiz geçen günlerimin hesabını yarınlardan soracağım.. Sevinçlere boğulacak içimdeki çocuk.. Yeniden seveceğim yağmurları.. Hiç söylenmemiş, hiç dillenmemiş kelimeler fısıldayacak rüzgar. Hiç kimseler bilmeyecek, duymayacak, anlamayacak..

Bunlar olacak değil mi?

Bu garip fani beden,
Bu deli ruh benim..
Atamam, satamam,
Dert benim, dertler benim...

Bu acı kızgın hüzün,
Kırık düşler benim..
Susamam, susturamam,
Söz benim, sözler benim...

Korkuyorum işte.. Korkularımı büyütüyor zaman gitgide.. Ne olur izin verme korkmama, kendimden kaçmama..

Geç kalmama izin verme kendime, geç kaldıklarımınsa önünde bırakma...

Yorgun Yürek
17 June 2009, 17:15
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
17 June 2009, 17:17
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
21 June 2009, 20:16
[Only Registered Users Can See Links]

Ana dili yorgun yüreğim olan duyguların esiriyim yine bu gece.
Zaman denen hızlı anların düşüncelerim de öpmediği yerleri arıyorum ilerlemiş saatlerde.
Zaman unutturacakken geçmiş zamanların verdiği sıkıntıları...

Nerede unutmak istediğim duygular. Hiç birinin yok olmasını isteyen kim? Hepsi gerçek hepsi yaşanmışlıklarım. Yaşadığım her anda ben varım...

Yalnızlığın ortasında yokluğumla hissettiğim duygular ile konuşuyorum sessiz cümlelerle.

Hayaller dinlenen şarkıların ortasında umutsuzluk tadında bir yorgunluk sadece.

Bir yanda umudum bir yanda karanlık. Bir bütünün parçalara ayrılmış iki parçası sanki...
Birinin yanında yer almak isterken ikisinin arasında kalıyorum
birinden uzaklaşsam birindeyse tamamen kayboluyorum...

Yüreğinde yaşattığın sevgilerin aynı göğün altında aynı yağmurlarla yıkanıp aynı bulutların altında yaşadığı gibi.

Eğer olsaydı ağır bir beste gibi ana dili yorgunluk olan duyguların esiri ömür boyu sürmezmiydi masum bir öpücüğün etkisi?
Sürmedi süremedi...


Kapılarımı kapatıyorum perdelerimi çekiyorum usul usul. Pencereleri açıyorum asık bir suratla gökyüzüme. Kendimi çağırıyorum ama kayboluyorum.

Ben yaşadığım her güne senin için parmak izi bırakıyorum. Bu sevda kendi çıplaklığından yorgunluğumu alıyor yalnızlığımın.

Uzatıyorum ellerimi.
Sen tuttuğun anda ben yalnızlığımda kayboluyorum.


Fırtınalara alışan bir yüreği topluyorum sokaklardan şimdi.
Liğme liğme edilmiş birçok duygu var beynimde.


Gel desem biliyorum, hemen geleceksin hemen gecelerime. Ama istemiyorum isteyemiyorum..

Yalnızlığa alışır elbet bedenim...
Ne kadar özlediğimi bilemeyeceksin seni dağınık gecelerimde...

Yorgun Yürek
21 June 2009, 20:18
[Only Registered Users Can See Links]

içimde gece yarısı
deli sağnaklarda gözlerim
üşür şiirim,kalbim kırık
yalnızım,
yarınsızım,
utanmasam ağlasam
ağlasam aşkın aksa
gözyaşım ve umudum kurtulurmu sabahsız karanlıklardan
ellerim unutsa önce ellerinin sıcaklığını
yüreğim vazgeçmez ki gönlünün sokağından..

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:09
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:09
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:10
[Only Registered Users Can See Links]


Gece örter her pisLiği.
Rengi zifiridir çoğu zaman.
Üstünü acıyLa örtersin.
Nefesin yaLnızLık kokar.
A$K hastaLığı bu iLacı yok kokuyu gideremezsin..

BeLirsizLikLer içinde kaLdım.YaLnızım desem değiLim,onunLayım desem hiç değiLim.
Ba$ı sonu nerdeydi biLmiyorum sanırım ben ortaLarda bir yerLerdeyim.
Benim a$kımın kıyameti koptu.
Hesabımıda verdim.
A$kın cehennemine katLandım sonunda cennet var sandım ama ben haLa cehennemdeyim..

Diri diri yanıyor yüreğim
Bir damLacık su biLe değiLmisin?
Hadi yine git bakaLım.
Ben bunuda görmezden geLdim.

BiLiyorum yine geLeceksin.
Ba$ımın üstünde yerin var demek yine zor geLmeyecek bana.
Merakımı mazur gör ama canımı daha ne kadar yakacaksın?

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:10
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:11
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:11
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:11
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:12
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:13
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:13
[Only Registered Users Can See Links]


Her sabah hüzünle karışık bir umut var içimde.
Sensizliğin hüznünü, yeni bir günün seni getirmesi umuduyla bastırıyorum.
Her doğan gün yeni bir umut, yeni bir arayış benim için.
Belki sana kavuşacağım ana bir gün daha yaklaşıyorum, bugün değilse yarın...
Kim bilir belki de yanlızca kendimi avutuyorum.
Gittiğinden beri hep yanlızlık şiirlerine takılır gözüm.
Bir başıma değilim, sensizlikten yanlızım...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:14
[Only Registered Users Can See Links]

"Her şafakta
Her yudumda
Hasret sancıdır
Yol olsa da
Ses duysa da
Dağ aşsa da
Her adım son
Her an son adımdır

Tek başına yalnızlık bir yankıdır."



Dinleyin dilersiniz o çıldırtan sessizliği yalnızlığınızda, ya da boşverin gitsin. Gönlünüzce güzellikler, size hep eşlik etsin. Bakmayın siz bana. Bir yangının külüyüm ben! Bir aşıkın sarhoşuyum!


Geçici karanlıkların, müebbet hapsindeyim.


Yüreğimin yandığı yerde,
küllerimle şiirler yazdım sana.

Toz olup dağıldı adına yanan her harf/hece/kelime/ben! Oysa ilk kez yola çıkmıştık sana varabilmek, anlatmaya çalışmak için.


Çok, çok zormuş bir hayat çıkarmak yokluğunun hükümranlığında. Gözlerim dargın yaşanan her ana.Şimdi sürgün sen misin ayazlara mahkum odalarda? Yoksa ben miyim bu koca şehir, bu sesi susmaz insanlar, bu senden yoksun soluğumla.

Geçmez sandığım günler bir bir geçerken, yaşanmaz sandığım ömür tükeniyor bir hayalin izinde. Sabaha varmayan gece, geceye varmayan sabah olmadı, evet. Lakin; bundan öte birşey benim aydınlığım. Benim aydınlığım sen, gecem sürgünlüğüm sensizliğe.

İçimde bu boylu boyunca büyüttüğüm senli düşlerken, canımın yüreğime çaresi yok!

Bana eşlik eden tek şey, düş korkuluğu siluetim.Bir de yankılanan Sensizliğim. Yalnızlığım...

Sana yangınım için pişman değilim...

Bu yankı dinecek, yalnızlık da küsecek bir gün... İşte bunun düş'ündeyim.

Peki düş'ünde miyim?

[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:14
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:15
[Only Registered Users Can See Links]

Kendi sessizliğinde kulakları çınlayan, etten kemikten bir histir yalnızlık, hem korkak hem inatçı... Hiçbir düşüncenin kendi teorisini çürütmesine izin vermemek için, içine kapanıktır. Mutlak bir yitmişliğe giden merdivenin ilk basamağıdır, kararların alındığı bir karargah... Bundan sonrası; aynı nitelikteki adımların atılmasıyla bütüne gitme telaşıdır. Yitmişliğe gelindiğinde resim tamamlanır. Resimdeki nesnelerin tüm anlamı kişinin kendisi ile merdiven basamaklarında saklıdır.

Yalnızlık da bir ilaç gibidir, kullanma talimatı içimizde gizli...

Aşırı dozda (ruhu) öldürür...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:15
[Only Registered Users Can See Links]

Hayata yenikliğim
Bildiklerinizden değil.
Hani varya anlatamadıklarım,
Kendimin bile bilmediği,
Ondan işte tüm kayıplarım.
Işıklar sönük.
Ben neyin nöbetindeyim.
Rüzgar bile kesti öfkesini.
Ben neyin isyanındayım ki hala.
Sessizlik en büyük çığlık bana.
Uykusuzluğumun nedeni de derin çığlıkların.
Ağrılı gecemde
Ey, başa çıkamadığım dertler,
Toplu intihar zamanı...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:15
[Only Registered Users Can See Links]

İçimi kemiren bir duygu var...
Sebebini bilmediğim bir yalnızlık duygusu,sebebini bilmediğim bir huzursuzluk...Önceden sadece geceleri ağlardım,artık gündüzde ağlıyorum.Eskiden sadece kendime kızardım,şimdi herşeye kızıyorum.
Farkında olmasamda büyüyorum.Uzaklara olan özlemimde benimle birlikte.Bir "uzak" sevdasıdır tutturmuşum.Neden,niçin,niye? diye sormadan..
Hayata devam ediyorum.Hiç bir tat,hiçbir lezzet almadan...
Etrafıma bakıyorum,zaman çok çabuk geçmiş..
Eskiye oranla daha çok insan tanıyorum,ama eskiye oranla daha yalnızım.Demek ki diyorum önemli olan çok değilmiş,önemli olan "ASIL OLAN" mış...
Yoldayım henüz,eve gidiyorum.Kafamı kaldırıp şehre daldığımda bir kalabalık görüyorum...
Bu kalabalık arasında ben yalnızım.Uzakta çok uzakta beni anlayan birisi var aslında,ama dedim ya çok uzakta...
Yıldızlar bu gece de küsmüş Ankara'ya.Gökyüzünün o lacivertini örtü yapmışlar kendilerine.Belkide onların içindeki ışıkta sönmüştür.Tıpkı benim gibi..Tıpkı benim ışığım gibi...
Hafızamı yokluyorum.Kimler vardı hayatımda,kimlerdi hiç ayrılmayacağım arkadaşlarım? Kimlerdi unutamadıklarım? Hani neredeler? Hayatımın neresindeler?
Hayallerim, vazgeçilmezlerim...Sizlerdemi terkettiniz beni,sizdemi vazgeçtiniz benden? Yoksa benmi vazgeçtim sizden???
Neredesiniz hayallerim,hayatımın neredesindesiniz? Yada siz varsınızda benmi yokum?Cevap verin bana...
Bir çığlık atıyorum gecenin karanlığında,geri dönmüyor bana.Boşlukta kaybolup yitiyor.
Bir bakış atıyorum şehre,gözlerim aradığını bulamıyor...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:16
[Only Registered Users Can See Links]

Sessizliğin sesini duyabiliyorum bugün
Hiç ötmeyen kuşlarında
Sustukça konuşuyorum
Susarak konuşuyorlar sanki..
İyi de hissediyorum kendimi
Damarlarımda hafif müzik
Parmaklarımda biraz yorgunlukta var.
Beyaz bir sayfa açılıyor gözlerimde
Bacaklarımıda hissedemiyorum sanki yoklar
Hissemediklerimi hissedebiliyorum artık
Farklı bi duygu.

Müziğin sesi arttı,
Vücudumu ise ellerim dışında hissedemiyorum artık
Yeni bir son gibi belki başlangıç.
Hafızam ise yitik ve mutluyum..
Bir an..Bir an herkesin bana baktığını hissettim...
Sonra yanımda kimse yoktu..
Yalnızdım...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:16
[Only Registered Users Can See Links]


şimdi bütün geçmiş zamanları toplayıp gidiyorum
sonsuz bir karanlığa doğru..

.. yarım kalan ezgilerimi de martılara bırakarak
vuruyorum kendimi yalnız sokaklara..

..her kente ayrı bir düş bırakıyorum artık
ve salıyorum kendimi umulmaz sevgilere..

..yalnızlık susuyor şimdi
ve kendince gülüyor olur olmaz şeylere..

..ben ise şarkılar söylüyorum
sokak lambalarının gölgesinde..

..kelimeler birer birer geçiyor aklımdan
güneş aşıp giderken maviliklerden..

..bazen öyle bir hüzün büyüyor ki içimde
kendimi akşam üstü sessizliklerine benzetiyorum...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:17
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:18
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:18
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:19
[Only Registered Users Can See Links]

Bırak Beni YaLnızLığıma. . !

Belki bir hayaldi öncesinde. .
Adın konmuş aşk dilinde. .
Bense senin sadece imkansızındım. . .

Seni gördüğüm ilk anda başladı her şey ve sonrasında tanımadığım bir heyecan, tatmadığım bir mutluluk oldun. Gözlerimi kapadım, bu mutluluk hiç bitmesin istedim. Gözlerimi öyle sıkı kapadım ki sen giderken bile açmadım onları. Bir gün dönecek dedim. Evet bir gün dönecek ve ben gözlerimi tekrar heyecanla ve mutluluğa açacaktım. .

Kelimeler tükenirken dilimde. .
Bir sen bitmedin bak içimde. .
Aslında bunu senden beklemezdim ki. . .

Birinin hayata gözlerini kapaması ne demek bilir misin? Hayatla bağlarını koparması artık bir hayali yaşaması. İçindeki umudu hiç yitirmeden yaşatması.. Ve her sabah o hayalin gülüşü ile güne başlaması. .

Hangi yalan. . ? Hangi sebep. . ?
Cevabın yok. . Bitti demek. . .
Kim bilir belki de ben senin korkularındım. . .

Zaman geçiyor ve ben bu geçen zamana inat seni daha büyük bir özlemle, daha büyük bir sevgi ile bekliyorum. Gözlerimi açmak, gerçekleri kabullenmek istemiyorum. Ben kendi gerçeklerimi seviyorum, onlar yakmıyor canımı. Düşünsene geliyorsun kapıyı açıyorum karşımda sen.. Tek kelime etmeden sarılıyorum. Yine sana dokunmaya bile kıyamıyorum ve saatlerce seni izliyorum. .

Zorundasın, zorundayız. .
Sense hangi yolun sonundasın. . ?
Belki de sakladığın birşey var. . .

Biliyorum ki zaman ilerledikçe değişecek her şey. Kendi gerçeklerim kanatacak yaralarımı yeniden. Gözlerimi açarsam bu acı biraz olsun diner mi diye düşünüyorum. Senin istediğin gibi gidişini kabullenebilir miyim. . ?

Şayet biri varsa aramızda. .
Çığlıklarım yalnızlığa. .
Bu ayrılık akşamında. .
Gözyaşıma boğuldu dünya. . .

Ve bir gün gözlerimi açtım. İşte o an canım hiç acımadığı kadar acıdı... Keşke gözlerimi hiç açmasaydım, keşke umudumu yok etmeseydim. Görmeye başladığım an umutlarımın bittiği, görmediğim zamanlarda anlamı olan şeylerinde anlamını kaybettiği an oldu. Seviyordum, sevginin kör olmak olmadığını da biliyordum. .

Geçte olsa görmeye başladım. .
Beni sevmediğini artık beni istemediğini gördüm. . Sonum oldu. . .
Benim sonum senin doğum günün olsun. . Doğum Günün Kutlu Olsun. . !

Sorma bana sensizliği. .
Sorma bana gücün yoksa! . .
Gelen aynı. . Giden aynı. . .
Bırak beni yalnızlığıma! . .

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:19
[Only Registered Users Can See Links]

Neyim varsa sevdama dair;
Yaşanmış,yarım kalmış
Bırakıp gidiyorum.
Kapıyı kapatmak kadar kolayca

Yolları,kaldırımları
Beni sana taşıyan vapurları,dolmuşları
Beni senden koparıp alan
Taksileri,caddeleri
Bırakıp gidiyorum.

Bir madalya gibi;
Yanlızlığı koyup koynuma
Çekip gidiyorum,bu kentten
İLK OTOBÜSLE...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:20
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:20
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:20
[Only Registered Users Can See Links]

Yine gidiyorsun hiç birsey bırakmadan

Ve ben son kez bakıyorum ardından...

.....

Eger aşk buysa sevgi buysa

istemiyorum...

Bu sehir sensiz yasanmaz oldu...

Dayanamıyorum...



Böylemi olmalıydı... Bizim yıkılmamıza yok olmamıza Ben mi(?) Sebep olmalıydım... Herşeye oldugu gibi bunuda sebep...Binlerce dert içinde ayrılık mı vurmalıydı beni... Sensizlik çok zor sevdigim çok zor ! Dayanmak diye bişey yok... Yoklugun acısı heşeyi siler atarmıs! Ne ümit...Ne umut... En ihtiyacın olanlardan uzak kalırmıssın ya senden çok uzagım,içimdeki acı yoklugun kadar gerçek...


Hani herşeyindim
Bensiz sen yoktun...
Ayrılamazdık yar...
Gül dudaklım,sihir gözlümdün...

Nereye basımı cevirsem acı nereye baksam mutsuzluk... Gitgide tükenen bi sevgi.. Gitgide çogalan yalnızlık... Hayat düşündügüm kadar adil degilmiş!!! Yada ben hayat için hiçbirsey düşünmemişim...
Yok olmaya zaten megil tutmusum... Ve hayat gelmiş beni bulmuş. Acımı açıga cıkarmıs,beni sensiz bırakmış... Yaptıklarım yanında çokmu(?) Sensiz olmak bu kadar zormu...

Yetinmeyi bilir misin ?
Sana verdigi kadarıylan hayatın...
Hoş bilsende bilmesende...
Yara bere içinde bu yollardan gececeksin!!!
.....
Kazanmayı isterdim kaybetmeyi degil ama...
Olmadı yar...

Bir yok oluş,bir kaybolusun daha hikayesi... Bir bitmez dedigimin daha bitisi... Daha ne kadarıylan karısılayacak beni hayat!!!! Daha ne kadar daha yara-bere verecek bana... Daha nekadar nefes alamıcam (!) Sende yenil hayata Sevdigim adam ! Sende yok ol.. Ben binlerce ask yasatırım içimde sana.. Sen yenil-kaç-git... Ben beklerim..


Her saat sesinde...Gitmelerin korkusu
Her günün sonunda birikir yoklugunun tortusu
....
Dilimden düşmüyor kolaysa gelde al
İçimden söküp aşkını...
Çektiysen kahrımı helal et hakkını
Zorlu sevdam hoşçakal (!)

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:22
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:22
[Only Registered Users Can See Links]

Uyanmamak için kendimi çok zorlamıştım oysa.
İçimde yalnızca hüzün var şimdi.
Aldığım her nefes, dayanılmaz bir acıyla yayılıyor bedenimim tüm hücrelerine.
Ben bu acıları bile çok seviyorum, biliyor musun? Her saniyesinde sen varsın çünkü.
Senin sesin, bakışın, gülüşün var.

Bir düşten uyandım ben.
Nisan yağmurları kadar taze, nisan yağmurları kadar güzel ve nisan yağmurları kadar kısa...
Her şeye rağmen ömre bedel bir düşten...
Güneş her zamankinden büyük, yıldızlar daha parlak, gökyüzü alabildiğine engindi.

Şimdi her şey sönük.
Tıpkı yaralı yüreğim gibi.
Yalancı baharı bilir misin ?
Güneşin erken parladığını gören meyve ağaçları çiçek açar birden bire. Tıpkı benim gördüğüm düş gibi.
Sevinirler bahar geldi diye.
Gülümserler tüm güzellikleriyle, tıpkı bir melek gibi
Masumca...
Ardından gelen acı bir soğuk alır götürür tüm sevinçlerini, umutlarını bu çiçeklerin.
Onlar da uyanırlar düşlerinden, tıpkı benim uyandığım gibi...
Bir dahaki bahara kalır sevinçleri, bir dahaki bahara kalır umutları, yarınları...

Bir dahaki bahara kalır sevdaları...

Keşke yalnızlığım kadar yanımda olsaydın

Yalnızlığımla paylaştıklarımı seninle paylaşsaydım.

Keşke senin adın yalnızlık olsaydı da

Ben hep YALNIZ kalsaydım...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:23
[Only Registered Users Can See Links]



'Yeter artık gelmeyin üstüme...Yormayın kalbimi daha fazla!'dedim,anlamadılar beni,anlık bi sinir hali iki güne kalmaz geçer dediler...Kaldı,hemde hiç gitmemek üzere...!Tükettiler yüreciğimi tüm ikazlarıma rağmen...!


Aslında onlar değildi ihtiyacım olan,Kızdıklarımdı,inceden inceye nazlandıklarımdı,incitenlerdi onlar beni...!'Durun,daha fazla acıtmayın,hal kalmadı yürekte,gelmeyin üstüme!' dedim,anlamak istemediler beni...İşlerine geldi her zulme boyun eğen ben...!Kimseye,artık ona bile ihtiyacım yok çünkü en fazla kendime hasret kaldım ben...!

Yine kendime kaldım sonunda..Hiç kimseyi değil,kendimi sınıyorum bu ele avuca sığmayan yanlızlığımda...Şikayet etmiyorum!İsyan etmiyorum..Ah etmiyorum bu hale gelmemde katkısı olan hiç bi 'İnsancığa'...!Suçlamıyorumda kimseyi...İzin veren bendim bunlara;Hakkım yok ki...!

Yüreğimi susturdum dün gece koyuldum yola...Daha çok yeniyiz ama kararlıyız bu hayat yolunda...Sevmekse;bidaha seveceğim...Ölmekse bu sefer kendim için öleceğim...!Susturdum;Hayatımın sazanlarını,hırsızlarını,oyuncularını...!


Şimdi bi ben yeterim bana,susmayacağım asla kendime bidaha...!

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:23
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:24
[Only Registered Users Can See Links]

Eskiden kücük bir tebessüm beni mutlu etmeye yeterdi..
Hersey öyle cok degismis ki
Ne ben bir tebessüm görüyorum, nede artik tebessümler beni mutlu ediyor..

Artik gülümsemeler canimi yakiyor, bakislar kalbimi sizlatiyor..
Nasil geldim bu hale bilmiyorum...
Yaptigim yolculuklarmi yanlisdi yoksa,
Yoksa gönlümün kapisindan iceri aldigim insanlar mi yanlisti..

" Sen varken gücüm olurdu zaman akmadan dururdu hatirlasana... "

Bana huzur veren seyler artik canimi aliyor..
Beni mutlu eden seyler artik canimi yakiyor..
Benim güclü olmami saglayan seyler artik beni yerden yere vuruyor..

Hic bir tesellinin faydasi yok artik..
Kim ne yaparsa yapsin gecmisimden gelenlere yüregimin kapilarini aralayamiyorum...
Bir anda yok ediyorum icimdeki herseyi..
Öldürüyorum o eski beni ve ona ait herseyi...

" Simdi eskiye dönermi dönsede buna degermi cevaplasana... "

Gidebilirsiniz hayatimdan..
Belkide coktan gitmissiniz...

Yinede ;
Uzak durun benden kimseyi istemiyorum, canimi yakamiyacak hicbir canli...
Yaralarimi zorda olsa saracagim kanini donduracagim yeter bu kadar kan kaybi..

" Artik Ben Vazgectim Yalnizligi Sectim Hersey Bitti Anlasana Dokunma Bana..Dokunma Bana !!!! "

Varsa adam gibi yürekten deger verecek buyursun girsin yüregime..
Varsa diliyle degil herseyiyle yanimda olacak,Benimde icten gülebilecegimi gösterecek biri...

Özgür birakiyorum yüregimi, düsüncelerimi ve benligimi..

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:24
[Only Registered Users Can See Links]

bir kere daha gitme...
öldürme içimdeki SEN i...
Ölme ne olur..
bırakma ellerimi..
küçücük yüreğimi sığsın diye o büyük sevgin yüreğime,
kanata kanata büyüttüm..
SEN ölme diye...
GİTme diye..
Vazgecemen anlamıyorsun!!!
yapamam..
kopamam..
aslında belkide anlıyorsun!!!

Ve SEN bu yüzden gidiyorsun...
benim o herşeyi bir kenara atabilecek kadar büyük olan sevgimden...
korkuyorsun,kaçıyorsun...
ama ben her gecen gün sana biraz daha asık ölüyorum...
baktıgında gözlerinden başka herşeyin anlamsızlaştıgını biliyorsun..
ve SEN benden,bizden kaçıyorsun..

terketme...
edemezsin..
beni..
içimdeki seni..
bizi..
sevgimi..
yüreğimi..
herşeyimi benden alıp gidemezsin..


GİDER MİSİN?

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:25
[Only Registered Users Can See Links]

Sensizliğin en koyu yerindeyim bugünlerde
Gündüzleri ne gökyüzü mavi
Ne de yıldızlar var geceleri
Var olan sadece yalnızlık...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:25
[Only Registered Users Can See Links]

"Sen gidince...
En sıcak,en masum ve en saf cümlelerimi başka bedenlerde unuttum..
Nolur artık gel..."

Yalnızlığım...
Senden arta kalan tek yadigarım..
Ya gel ısıt yüreğimi.
Ya da geri ver;giderken aldığın bendeki seni..

Sen yoksun ya..!
Yalnızlığım üşür avuçlarımda...

-Ağlarım...
.
.

Düşlerin bittiği yerde.
Yalnızlık sarar tüm bedenimi..
Sendelerim..
Korkarım..
Üzülürüm..

Sırtımı dayadığım hayallerim yokken..
Uyanırken ani bir irkilmeyle düşümden..
Yani sensizken..
Yani yalnızken..
Hani kadehim dudağımı öperken..

Senli günler gelir aklıma..

-Ağlarım..
.
.

Tenime dokunurken bıraktığın izleri görünce..
Yüreğimde can çekişmeye başlar birşeyler..
O an..
Hani sıcak nefesinle tenimi yaktığın an..
Hani giderken öpüşündeki "ELVEDA" nın bedenimi üşüttüğü an..
İşte o an..
Bütün mahremiyetimle..
Herşeyden esirgeyişimle..
Yüreğimin en yanan yerinde..

-Saklarım seni..

VE aklıma düşersin ..
VE ben yine..
-...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:26
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:26
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:27
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:27
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:27
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:28
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:29
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:29
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:30
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:30
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:31
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:31
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:31
[Only Registered Users Can See Links]

Bavulları diyorum ,hep toplu durmalı insanın...
Bir gün telefonların hiç çalmayabileceği hesaplanmalı...
Tül perde arkasından misafir yolu gözlemekten vaz*geçmeli...
İhanetlere, terkedilmelere, bir başına bırakılmalara hazırlıklı olmalı...
Yalnızlığa alışmalı...

Telesekretere \"şu anda size cevap verebilecek kim*se yok\" denmeli, \"... belki de hiçbir zaman olmaya*cak...\"
Cevapsızlığa, sessizliğe ısınmalı...
Oysa sessizlik haksızlığa alkıştır.
Haklılığın onuru yaşatır insanı... Susmanın utancı öldürür.
O yüzden en sessiz gecelerde \'\'doğruydu, yaptım\"la teselli bulmalı insan...
Feryada komşuların yetişmemesine, soğuk duvar diplerinde sessizce ağlaşmaya alışmalı...Kendiyle he*saplaşmaya çalışmalı...
Gece yastıkla ağlaşmaya, sabah aynayla gülüşmeye, kendiyle hüzünlenip, kendiyle keyiflenmeye hazır ol*malı...
Hep başını alıp gidebilecek kadar cesur, ama hep kalıp savaşacakmış kadar gözüpek olabilmeli...
Sessizliği, sese dönüştürebilmeli...
Ve sırt çantasını her daim hazır tutmalı insan...
Yollarla barışmalı...
Yalnızlığa alışmalı...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:32
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:33
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:33
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:34
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:34
[Only Registered Users Can See Links]

Bir sayı daha düşüyor sıfırlanmış ömrüme. Bir yıl daha büyüyorum kendime. Uçurumlara sürgün ediyorum düşsel kırıklarımı. Varlığımın üstünden bir yıl daha geçiriyor zaman. Yokluğuma bir adım daha yaklaşıyorum.Kendimden kilometrelerce uzağım. Kendime tam zıt yönde yabancı. Acı bir mutsuzluğun ortasından ellerim. Kurtaramıyorum. Ki kurtarmaya kalksam tüm acı mutsuzluklarda bulunur parmak izlerim.Yeni düşler büyütüyorum. Düşlerimi katledenlere inat. Masallarda büyüttüğüm düşlerime küçük gelenlere inat. Şimdi tüm masallardan kaçıyorum, aslımı oynamak için. Mutlu sonla bitmeyecek hikâyemi masalsı düşlerden gerçeğin içine hapsediyorum. Yine varlığım büyüdükçe yokluğumun sığınağına ilerliyorum.

Yeni bir gün doğuyor penceremden içeriye. Bense hep beklenenlerin gelmeyeceği öğretisi ile acı damlatıyorum içime. Önceme ve sonrama ağıtlar yakıyorum harf diliyle. Yalnızlığımın çözülmesi zor denklemleri içinde boğuluyorum. Hayatımda, hep çok şey sandığım insanların “hiçbir şey” oluşunun yükünü taşıyorum.Yine doğuyorum. Ve yine sen olmuyorsun. Beni anlamıyorsun. Büyük düşlerime küçük geldin “anne”. Büyük düşlerimin altında ezildin.
Baştan aşağı ölüme boyanmış bir doğumun failiyim. Doğdum mu öldüm mü anlayamadım. Sade bir susuş kadarım şimdi. Solmuş bir güz yaprağı kadar bitkin.“İyi ki doğdun”lara sığınmıyorum. İyi ki sini keşfedemedim henüz ömrün. Bir yıl daha büyüyorum. Bir yıl daha küçülüyor içimdeki neşe. Bir yıl daha satır arasına sıkıştırıyorum hayallerimi.

Binlerce salisenin üstünden geçiyorum. Gidiyor giden, göz yumuyorum. Zincire bağlı özgürlüklerin yamacındayım. Bir ayağım kaysa düşeceğim mahkûm cesetler üstüne. Tutan olmayacak bedenimi. Yine doğduğum gün öldüm bileceğim. Yanlış hayatlardan doğru bir son yazacağım günlüğüme. Günümü pembe düşlerle boyayacağım. Kara kâbuslar üstümden geçecek biliyorum. Kara mürekkepler yüzüme sıçrayacak, tüm mutlulukları kara görmem için.Kurtarın asimile olacak dünyamı!
Yine yabancı dünyaların içinde bulunuyor yerim. Yine yalnızım, yine…
Tanıdık bir ses değil geçmişim. Rüyalarımda bile yer bulmayan, bana uzak yüzler. “anne” sen bile tanımadığımsın. Yüzün sisler içinde kalıp kayıpları oynuyor benim sahnemde. Sana düşen bir söz yok, susman için girdin dünyama. Terk etmek için çaldın kapımı. Yabancımsın. En tanıdığım olman gerekirken; en tanımadığımsın. Bu gün doğum günüm “anne”. Söylesene aklının bir yerlerinde var mıyım? Hayatına almadığın yabancı bir yüzü hatırlar mısın? Koyu bir unutkanlığın ellerini tutuyorum. Seni unutmanın eşiğindeyim. Bir yıl daha geçiriyor zaman üstümden ve bir kez daha düşüyorsun gözümden.
Bir yıl daha üşüyorum yapayalnız. Bir kez daha doğduğumun ölüm yamaçlarında farkına varıyorum. Bu gün doğmuşum meğer diyorum. Bu gün doğmuşum meğer.
Nice yıllara hüznüm. Bende olduğun müddetçe usanmadan büyüteceğim seni…

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:35
[Only Registered Users Can See Links]

Yar... bakma gözlerime öyle..Göremezsin orada savaştan öte bir şey.Okunmaz bende mutluluğun izi..Saçlarımdan süzülür ayrılığın tadı.Gitmeler yer tutmuştur yüreğimde, hasret delip geçmekte ruhumu..

Ve aklım terk etti beni, senin ardından..


Yar...susma bana öyle , bir şey de..gel de geleyim, git de gideyim.Ama batırma içime bu sessizliği..

şimdi hangi şehre sığınırım, hangi kapılarda bulurum izini…

Hayat küsmüş, seninle basıyor üstüme, ölüm uzuyor içimdeki yollara. Ve ben yavaş yavaş düşüyorum gidişine astığın uçuruma… Şimdi ne okunur, ucuna kan bıraktığın dudağımda. Gözlerime yuva yapmış hüzün kırıkları, bata çıka yaşıyorum bu koca yalnızlığı…En keskin susmalarda öldürdün beni,harflerimi de adıma gömdün. Kara yazılarda okudum hikayemi..


Duvarlarda çürüdü parmak uçlarım.Soğuk bir hücre ayazına gömdüm, yüzümde açan gölgeni…



Yar... durma öyle uzakta, öteden estirme ayrılık rüzgarını.Hazan değdirme yaralarıma.Şimdi yalvarışlar dizilmiştir gözlerime, yüzüme bir bıçak gibi bakma ! Vurma içime bu soğuk sabahı.Unut gecenin en derin yaralarını.Varlığınla ört yüreğimi, uykuma geçit ver.Solgun düşler derledim yarına, saklımda büyüttüm ismini..


Yokuşlara dayanmaz ömrüm,idam et bu ayrılığı.


Yol ver gideyim, içimin en titrek yanına seni nöbet bileyim.hem daha mı çok benden kanayan yaraların?Bir yol ver,bir şey de ama susma !

İniltisinden durulmaz yoksa bu ayrılığın.Ve dokunmaz ellerim sana, sen aldırmasan da…

Gözlerindeki kor acıtmasın yüreğimi, ben unuttururum varlığımı…



Yar... yakma bu sonbahar düşkünü hayatımı,gömerim geçmişe adımı.Ama bitmesin bu ayrılığın son mısraları.Çünkü bu ;yarası içinde saklı bir bedenin son duaları…

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:35
Ağlat beni...
Sanada bu yakışır!
İnsan bu elbet, buna da alışır...
Bela oldu zaten başıma,
Git...
Gidişin aslında benim kurtuluşumdur!..

Hadi durma yine ağlat beni... Senin için hiç bir değeri olmayan o damlaları akıt yine... Ne gelir ki elinden başka?! Ne de güzel yakıştırırsın üstüne o ağır sözleri, o yürek burkan cümleleri, o çekip gitmeleri... Ardına bile dönüp bakmadan! Ağlat hadi... İlk kez yaptığın bir şey mi? Acıt yüreğimi, bedenimi, gözlerimi... Öylesine alıştım ki bu hallerine, öyle alıştırdın ki beni... Sanki tek gözlerim değilde, bütün bedenim ağlıyormuş gibi o an'larda sanki! Çok zor oldu kabullenmek başlarda, ölüm gibi soğuk ve keskindi tavrın, umursamazlığın! Sonra gittin... Ben yaşamam sandım... Gidişinin gözlerimde kalan resmi kabuslarım oldu, başımın belası kabuslar! Madem gittin, ne diye hayalini burda bıraktın? Onuda alsaydın ya! İliklerime kadar işleyen Sen'ide çekip çıkarıp öyle gitseydin ya! Bela mısın ya? Bela mısın başıma?! Gidişin bari adam gibi olsun... Ne varsa bıraktığın bende hepsini toplada git! Beni senden kurtarda git! Son bir iyilik yap bana ve bırakma geride hiçbirşey... Gidişin ölümüm değil, kurtuluşum olsun!..

[Only Registered Users Can See Links]

Aradan günler, aylar geçmiş o günden sonra... "Kurtar beni, ben alışırım!" demişim sana! Ama hiç unuturum dememişim... Evet gittin ve alıştım... Kabuslar bitti, belki de bir köşeye sindi... Bilmiyorum... Bildiğim tek şey;

Gittiğinde öyle çok acıdı ki canım... Ben bu acıyla yaşamaya alıştım... O acı sanki elim oldu, kolum oldu...!!!

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:36
[Only Registered Users Can See Links]

Sen böyle gitmeler içinde iken
umutlarım
suya değen kar taneleri gibi erir
ben yok olurum

Dudaklarımda söylenmemiş onca söz varken
bıçak ağzı bir yalnızlıktır gidişin
her dalışta yeni vurgunlar
geceden sabaha hiç değişmeyen

Tut ki gitmemişin
tut ki hıdrellez gecesi
gül ağacının altına gömülen dilekler gibi
bırakmışım senli umutlarımı
öpüşülmedik zamanlara inat dört bir yanını öperek
De ki yetişirmiş umutlar gül dalında
de ki uzanıp yatmışız toprağa yan yana

Senin böyle zamansız gidişinle
anılar renklerini yitirip
kararan bulutlarla beraber çoktan tutmuşken göç yollarını
düşerim yarıda kalır
senli rüyalarıma pusu kurar erken doğan şafak

Rüzgarın önünde savrulup
tadına varılamamış günlerse Hayyam’ın neyine meze olur
ıslak gece sessizliğinde

Böyle sessiz karanlıklar içinde yalnız kalınca
hüzün düşer yanaklarıma inceden
Ellerim üşür
yüreğim üşür
ben üşürüm...

[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:36
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:37
saatleri ileri alsak ömrüm zarara mı girer
kim çıkardı bu yalnızlığı...
yahu bir duman çeksem
kül tablasında ki haykırışlarımdan
kim bilir kaç milyon hücrem ölür gider beynimde?
ama sen ölmüyorsun!
kuru bir inat var yüreğimde
bu yüzden unutmaya yeltenemiyorum seni.
hay ben bu aşkın gelmişini geçmişi diye
dilimin altında eski bir küfür var,
ama ne zaman sana yaklaşsa ağzı bozuk niyetlerim
iyice etkisini kaybediyor
ve ne zaman bir nefretten koşar adım gelmeye çalışsam sana,
seni seviyorumlara takılıp düşüyorum.

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:38
[Only Registered Users Can See Links]


Sana neyi anlatayım?
-evet..yalnızım..

Sadece bunu söyleyip susmak isterdim...Ebediyyen susmak.Çünkü canım acıyor...Konuştukça,arzuladıkça,özledikçe,en kötüsü yaşadıkça canım acıyor."

Ruhumu yaktıktan sonra şimdi de damarlarımda dolaşan sensizliğin etimi yakan acısını mı?O acıyı uyutsun diye sığındığım,ama sevgini orada da hep ama hep kaybettiğim soğuk rüyalarımı mı?Odamın tavanındaki yoksulluğumu ve kimsesizliğimi harç yapıp içine doldurduğum o derin,o sonsuz çatlakların altında ,sen,diye her gece koynuna girdiğim o zamansız ölümlerimi mi?

Şimdi burada değilsin.Ama beni duyabiliryorsun,biliyorum.Kapat gözlerini benim için ve dinle n'olur.Çünkü bunu sana ancak bir kez söylemeye cesaretim var.Seni ait olduğun çevre için değil,bana ait olman için değil,karşılığında beni sevmeniz için değil. Sadece sen olduğun için sevdiğimi söyleyebilseydim...Ne zaman sevgine acıksam kendi kalbimi yedim.

Kendi etimi...Aşkımı....Ruhumu yedim.

yüreğimin en saklı yerinde yalnızca senin elin dolaşmıştı


Seni yollarca,şehirlerce uzağından sevdim.


Seni kelimelerce,şiirlerce yakınından sevdim.


Seni,dünya üzerinde sanki ilk kez benim için kalemi eline alıp yazdığın mektuplarca sevdim.


Seni umutsuzca, beklentisizce, hayallerce sevdim uzağından.


Zamanla kırgınlık kimlik değiştirdi ve vazgeçiş oldu benim için.Unutmanın en ağırı unutamadan unutmaktır.Seni sonsuza kadar kaybetmek,kimlik değiştirdi ve unutmak oldu benim için...

Anlamadın mı artık,varlığım sana acı vermek iin değil,sadece seni sevebilmek için yaşadım ben...Hala seninle geçireceğim anların telaşıyla ,tüketir gibi yaşıyorum sensiz geçen günlerimi...Seninle geçen zaman bir daha tekrarı mümkün olmayan,doğaçlama bir melodi gibi benim için.Sanki birlikte yazılmış kaderimizin sayılı dakikalarından an çalıyorum.Öyle birikmişsin ki içimde...Seni yaşamakla tüketmem,seni sıradanlaştırmam mümkün değil.İçime çektikçe çoğalıyorsun sevgili...

"Sevgilim,beni bensiz bırakma olur mu?Çünkü sen nereye gidersen git,ben oradayım.Benim başka gidecek bir yerim yok.
Benim senden başka gerçeğim yok.Sende yaşıyorum ben sadece..."

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:38
[Only Registered Users Can See Links]


yalnızlığın çığlıkları susun artık!

ne teselli verenim var ne yaslanacağım bi omuz...bir de sen yalnızlık; üstüme gelme zaten harabeyim geçmişin sancılarıyla...paslanmış anıların, küllenmiş acıları hala mı acı verir insana?kaç gece yanar yürek ateşlerde?gelir mi diye saniyeleri saymalar ne zaman biter?

yüreğim iflaslarda mutluluğa dair...
korkuyorum, kırgınım bir de yalnızım
kuytu kederlerin avcundayım bir başıma...

isyanlarını bastırıyorum ruhumun
zincire vurdum hayallerimin sana dair olanlarını
canım acıyor hissediyor musun?

sonsuz derdik bir zamanlar sonsuzluğa hakaret edercesine
hani sonsuz yanımda oluşların bu muydu?
gün değil ay değil kaç zaman geçti sensiz....

bir de yalnızlık ayrılığa dayanamıyorum bir de sen gelme üstüme...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:39
[Only Registered Users Can See Links]

Ellerim üşüyor; ellerini ödünç verir misin?
Yüreğim üşüyor; yüreğini yüreğime serer misin?

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:39
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:40
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:40
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:41
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:42
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:42
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:43
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:44
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:45
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:45
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:46
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:47
[Only Registered Users Can See Links]

Bugünüm senden geçti
Zaman geçmeyecek artık
Ellerim ke**** bedenim hissiz
Yarım kalmış bir cümleyim artık..(alıntı)

mutlumusun hissetmiyorum ben kendimi,tamamlıyamıyorum kelimeleri sana ait adadığım düşleri bitiremiyorum.özüm gitti bir yalan kaldı bedenimden.acı kaldı senin sevginden...

Yarım bıraktın, yarsız bıraktın beni
Yalnız değil ıssız bıraktın beni
Yarım bıraktın, yarsız bıraktın beni
Yalnız değil ıssız bıraktın beni...(alıntı)


isteğin oldu,artık yalnız değilim,yalnızlığı unutmuş haldeyim.gururmu istiyorsun..gururun tükendiği kalp ile seni sevdim...yenildim. bir haine olacak en büyük kini ben sana besledimmm...senide benide bizide bitirdim.....

yinede aşka yenilmeyi kendimden defetmedim..şimdi başka ellerdeyim..

yarım bıraktın yarım bıraktında boşluğunu dolduramadım.
öyle büyük bir boşlukmuş ki şimdi anladım...
o boşluğu ben çoktan hayatımdan sattım...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:47
Üyelik Tarihi: Mar 2007
Bulunduğu Yer: Bitmiş Sevdaların Kayıp Şehri
Mesajlar: 18.621
Teşekkür Etme: 4.137
6.141 Mesajina 17.678 Defa Tesekkur edildi
Blog Yazıları: 126 ([Only Registered Users Can See Links])
Tecrübe Puanı: 107375478 [Only Registered Users Can See Links]


[Only Registered Users Can See Links]
permalink ([Only Registered Users Can See Links])

[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:48
[Only Registered Users Can See Links]


Karla karışık yağar hüzün
Üstüm başım hep uzun kollu
Benden iyi bilirsin
Anlatmama lüzum var mı ?

Gözlerim senden sonra
Hep parçalı bulutlu
Sen de baksan görürsün
Bakmaya yüzün var mı ?

Mutlu muyduk ki ? Sade nefes aldık
Bıktım artık uzatma, yaslan bana ağla

Kal yanımda böyle sonbahar gelince
Soysuzlar içinde kalma yalnızlığım
Bak yenildik işte
Zamanı gelince kalkarız belki de
Dayan yalnızlığım

Uzun yola gitmeden
İki koltuk ayırttım
Seninkisi cam kenarı
Sormana lüzum var mı ?

Farkı yok ki geçmişten
İlk kez görmüş değilsin
Hiç kuraya girmeden
Hep kısa çöpü çekmişsin

Mutlu muyduk ki ? Sade nefes aldık
Bıktım artık uzatma, yaslan bana ağla

Kal yanımda böyle sonbahar gelince
Soysuzlar içinde kalma yalnızlığım
Bak yenildik işte
Zamanı gelince kalkarız belki de
Dayan yalnızlığım ...


Emre Aydın

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:48
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:49
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:49
[Only Registered Users Can See Links]

Alın yazısı gibi yazıldın alnıma
Git başımdan yalnızlık dokunma bana
Her sığındığım terk ettiyse
Nankörlük her kişinin elindeyse
Benim suçum ne yalnızlık.

Denizlerdeki dalgaların hışmı gibi
Gelme üzerime yalnızlık
Her dağ çiçeği solar elbet
Ama deli rüzgâr gibi esme bana yalnızlık
Daha çok erken şimdilik git yalnızlık.

Daha bir sevenim ellerimi tutanım bile yok
Ne bir şarkı seçtim kendime
Nede şiirlerimi bitirebildim
Kara geceler gibi gelme üzerime yalnızlık
Daha ne sevebildim ne sevdim.

Takvimlerimi yırtmadım daha
Sevdamı yakmadım
Yeni bir sevdam var tertemiz
Umurumda değil dünyaları önüme serseniz
Bu şiirim sana git başımdan yalnızlık
Sevdam yeter bana.

Handan Koca

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:50
[Only Registered Users Can See Links]


Kalır Geride Bir Bavul Dolusu Yanlızlık

Hani düşünmez olursun gerçekleri...
Anılar yakar seni, anlamsız düşünceler sarar
bedenini fırtına misali, savrulursun, yorulursun...
Acır yüreğin hiç acımadığı kadar...

Dalar gider bakışların yağmur damlalarına...
Suskun dudakların kilitlenir, konuşamaz...
Bilir konuşursa yaşlar saracak yanaklarını...
Damlalar akamaz gözlerinden, tutarsın kendini,

Yalancı bir tebessüm gelir yerleşir dudaklarına...
Yağmur bile utanır yağmaya, uzanamaz avuçladığın topraklara...
Bağırmak istersin ansızın, isyan edersin...
Bomboş caddelerde elinde içi yalnızlık dolu bir bavulla...
Yürürsün karanlık sokaklarda, gölgen bile terketmiştir seni...

Bir şarkı gezinir dudaklarında ağlamaklı, hatıraların hapsolduğu...
Bakışlar susmuştur, bir veda bile çok gelmiştir kanayan yüreğine...
Kaçıp gitmek istersin yüreğine acılar dolduran bu şenirden.
Yumarsın gözlerini, gerçekleri görmekten kaçarsın,
bir damla yaş süzülür yalnızca gözlerinden, alev alev yanar için,
duymak isteyipte duyamadığı sözcükler bulandırır beynini...
Kurtulamazsın sevdandan, yapışmıştır yakana bir kez
ayrılık vakti gelir dayanır kapına, kurtulamazsın
ayrılık denen amansız, hoyrat rüzgardan...
Savurur seni yaşadığın rüyanın dışına...

Gelincik gibi bir başına rüzgara direnmeye çalışırsın,
ince ve savunmasız bedeninde kabullenir yüreğin gibi bu gidişi...
Ne gündüzün nede gecen vardır artık...
Yaşadığın her saniye çekilmez olur...
Bitsin dersin, bitsin istersin bu işkence...
Gitmeler bu kadar çok açıtmamalıdır yüreğini...
Kaçmak istersin her köşesi acı dolu bu şehirden.
Ama bütün yollar seni getirir terkeder tekrar kaçtığın bu şehre...
İsyan edersin geceye...
Bağırmak, haykırmak istersin yıldızlar alsın götürsün bedenini diye...
Onlar da duymaz olur yakarışını...

Yalnızlıktır bu gelir yerleşir yüreğinin en kuytu köşesine... Kenetlenir kalır orda...
Daha çok sıkar damarlarını her anıda, kan dolaşmaz oluncaya kadar...
Bir şiir gibi yaşayıp bitmek istersin bu hayatta...
Sokak lambaları da söner bir bir umutların misali...
Yalnızlık sarar sımsıkı, kaçmalar fayda etmez yüreğine...
Tükenirsin yavaş yavaş, acı ağır gelmiştir,
dayanamamıştır yüreğin vedasız gidişlere...
Gücün bitmiştir, umutların tükenmiştir artık,
yumarsın gözlerini yarın doğacak güneeşe kadar...
Bulut olur, yağmur olursun, yalnızlık olup yağarsın geceye...

Senden geriye rutubet kokusu sinmiş boş bir oda
bir de içi yalnızlık dolu bir bavul kalır, acıyla sönen hayata hatıra...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:50
[Only Registered Users Can See Links]

Beni unutamazsın bilirim, beni unutamazsın
Denizin durgunluğu, gözlerimi
Coşkunluğu, saçlarımı hatırlatır
Kulaklarını tırmalar sesim, hayatından silemezsin
Beni unutamazsın bilirim.
Parkın tozlu yollarında yalnız dolaşacaksın
Mutsuz gökyüzünde bir iki yıldız, ışık tutacak karanlığına
Delikanlının biri uzanacak ellerine ansızın
Çaresizliğine, yalnızlığına irkileceksin
Ve daha sonra tarakta kalan saçlardan anlayacaksın ihtiyarladığını
Dudaklarının pembeliği solacak
Cilâsı çıkmış bir mobilya gibi eskiyecek güzelliğin
Kahrolacaksın!
Ve bir gün gelip, beni anlayacaksın.
Oysa; vakit çoktan geçmiş olacak
Ama sen yine de sözlerime aldırma.
Gözlerin zamansız ıslanmasın.
Çünkü, artık çocuk değilsin
Güneşin nereden doğduğunu bilirsin
Başka bir İstanbul olmadığını bilirsin
Ve seni nasıl sevdiğimi bilirsin
Ama gitmek istiyorsan, yine de sen bilirsin..

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:50
[Only Registered Users Can See Links]

Gittin,
gidişin
yarama tuz basılmış acı
gidişin
karlı kış gecesi
gidişin
dağbaşı ıssızlığı
çiçeksiz, renksiz
ve uğul uğul bir rüzgar başımda

Gittin öyle apansız
hayaller birikti gözlerime ıpıslak
büyüdü gitgide yalnızlığım
yıldızlarda terketti beni, ay küs
ardında yalnızca anılar kaldı
kırık dökük
boynu bükük anılar

Yoksun işte
gözlerin yok
ellerin yok
kar yağıyor anılara
üşüyor hayat

Her gece
ırmaklara salıyorum gözlerimi
denizler ortasında,
kaybolmuş bir sandal gibi
binlerce kıyıya çarpa çarpa
öylesine yitik, öylesine çaresiz
öylesine perişan yaşıyorum…

Sen bu şehirde bulutlarla gittin
zifiri geceydi,yağmur yağıyordu
bütün sokaklar ağlıyordu
gittin işte, gidiş o gidiş
bir daha dönmedin
bu yürek yara şimdi, bu hayal kırık
ömrüm sokaklarda bir yaprak artık
gelme, öyle yorgunumki…
zemheri karlarını bekle…

Gözlerimde sessiz bir gözyaşı
bekler öylesi
dağ sevdalı
rüzgara hasret bir ince dal aşkına.
gülsem gül incinir
ağlasam dal
gelme, seni çok özledim…
nisan yağmurlarını bekle…

Ben ki, unutulmuş gökyüzü masalıyım
uzak iklimlerin güz çiçeği
ve ben hala o gözleri sürgün
hüzün bakışlı çocuğum
öylesine sessiz, öylesine dilsiz.
ne analar kucaklıyor beni artık
ne de hasret kokan ıssız geceler

Bir gün tarih düşülürse
çizilirse aşkın miladı
yapraklar düşerse, kuşlar göçerse
ve sen dönersen
kilitlenirse gözlerim gözlerine
işte asıl o zaman ölürüm ben...
işte asıl o zaman ölür...
işte asıl o zaman…
işte asıl o...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:51
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:52
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:52
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:53
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:53
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:54
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:54
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:55
[Only Registered Users Can See Links]

Yoruldum sorularima cevap aramaktan...
Aci rüzgarlarlarin yönlerini degistirmeeye cabalamaktan biktim...

Biraksam kendimi ya daha derinlere batacagim, yada bilmedigim acilara savrulacagim..

Herkezin gözünde bir günahkar vardir, herseyin bedelini ona ödetir..
Hepsinin günahkari ben olmusum...

Yorgunum, bitkinim, kirginim...

Kendi hikayemde tanimadigim yabanci yüzlerin hatalarinin en kötü bedellerini ödüyorum..

Karsi gelmeye gücüm kalmamis, anliyorum..
Kabullenmeye ruhum razi degil, biliyorum...

Aynalarda gördügüm ben degilim,
Yüzümdeki yaralarin, cizgilerin sahibi hic degilim..

Yabancilasiyorum gittikce...

Aynadaki benim olan ama tanimadigim yansimamdan uzaklasiyorum...

Daha henüz kendi hatalarimin bedelini ödememisken, ödeyememisken,..
Insanlar hatalarinin yükünü üstüme atmis..

Kendimden kaciyorum..

Acilarin lekelerini bedenimden ruhumdan silemiyorum,..
Gördükce bir kez daha kirleri, bin adim uzaklasiyorum kendimden...

Tanimadigim sesleri,gözleri ne görmek nede duymak istemiyorum artik...

Tek bir gülümsemenin cezasi bin gözyasi olmus benim hikayemde, bilmeden ben...

Kalemim bile yazmaz oldu,
Yaralarimdan akan kanlarla devam ediyorum hala yazma cabalarina..

Ben degistirmeye calistikca hikayemi, daha cok kana bulaniyorum..

Bumuydu carelerin arasinda caresiz kalmak?

Bedellerini ödetenler yazmis, sonumu getirmis benim..hikayemin..

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:56
[Only Registered Users Can See Links]

Bugün yıkığım biliyor musun ?
Ezginim, çaresizim, umutsuzum,
Sancılıyım

Kendime yorgunum bugün�Çaresizliğime ağlıyorum, elimde yüzüm�Ve yürüyorum, boşluktan yokluğa�Dinle beni�Az önce geçtiğim sokağın lambasına umutlarımı astım�Yıkılıyor, duvarlar arasında hayallerim�

Bırakma beni, insanlar kötü.
Bırakma beni korkuyorum!

Tut ellerimi neolur�Bir adım uzağıma gitme�Bırakma ellerimi�
Senin olmadığın yerler karanlık, soğuk�Senden başka her şey, herkes sahte ! Bırakma yüreğimi korkuyorum� Kendimden ürküyorum�Sensiz, sessiz�

Bir deli otlar büyüyor içimde
Sancılıyım, yorgunum, kederliyim
Bu halini sevdim gitme kal
Çamurlar çirkefler içindeyim

İçimde yitişler çoğalıyor �Sancıyor bedenim bir uçtan bir uca�Kemiriyor duygularımı korkular�Bitmişim, dağılmışım...Sızım çok�Bir sen varsın işte ��sen���Sende gitme, beni �ölüm� eyleme�

Bırakma beni, insanlar kötü.
Bırakma beni korkuyorum!

Baktığım yüzler, işittiğim sözler yalan�Doğrular yanlış, yanlışlar doğru şimdi�Duy beni�Direnemiyorum� Sen gitme neolur�Gidersen �yok� olur, vurgun olurum�Acı olurum�Korkuyorum�Bırakma beni, nefes bildiğim�

Bir dayak yemiş adamım şimdi
Bezginim, kararsızım, yılgınım
Al götür beni o kayıp gecelere
Yeter ikimize yalnızlığım

İçime hapsolmuş bir çığlığım şimdi� Yitiriyorum kendimi, yıkıp yağmalıyorum bedenimi�Her yanım da kırıklar�Parça parçayım kendimde �ben��
Anla beni, gitme �ben� bildiğimden�
Sana �ben�
Bana �sen� �
�Biz� e ikili yalnızlık, hayat �

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:56
[Only Registered Users Can See Links]


Aranıpta bulunmak istenmeyen, bir yalnızlığım…

Geçtiğim sokaklarda ayak izlerim…
Bir çift gözde aranıyorum adım adım…
Kaçıyorum zifiri bakışlardan…
Hüzün kokan tenlerden…

Gülen gözlerin ardında saklı kalmış bir gözyaşıyım…

Ben ki gizliyim, soğuk gülüşlerde…
Bir yakarışta hece hece dökülüyorum olur olmaz…
Adım başına bir damlayım şimdi…

Kırgınlıkların arasında unutulmuş bir hayalim…

Unutuluyorum bir gün doğumu…
Ansızın beliriyor, rotasız düşüncelerde rengim…
İsteyene pembe, isteyene mavi…
Mutluluğa, beyaz…
Acıya, siyah…

Aynada asılı kalmış bir tebessümüm…

Alacalı yalnızlıklar kuşağındayım…
Bir kadeh tokuşturuyorum, anlamsız bakışlara…
Aynada ki yüzüme takılıyor gözlerim…
Gülüyorum, kendimde gördüğüm anlamlara…
Bırakıyorum aynadaki halimi olduğu gibi,
Uyuyorum, düşünce bulutlarında…

Dilde mühürlenmiş bir suskunluğum…

Gözlerimi acıya açıyorum…
İçimi yıkıp, yağmalıyor sesler…
Kendi içimde kıvranıyorum…
Sesime uçurum çığlıklarım…
Kendime lal, dilim…
Duyulmuyorum…

Ve ben, hiç bilinmiyorum...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:57
[Only Registered Users Can See Links]

içimden yalnızlık geçti yine
öyle sessiz sedasız değil ama kırdı geçti
yıktı yine ne varsa geçmişe dair
ne varsa geleceğe dair

özlenen yok
sevilen yok
seven yok
bir gecem var birde yalnızlığım var
kalbim kanamıyor artık
alışmış gibi görünüyorum
ya da göründüğüm için alışıyorum
yılmaz erdoğan dinleyemiyorum artık
ankarayı da özleyemiyorum
hiç bir şehiri özleyemiyorum

uzak geliyor bana sitem etmek
ankaraya sitem etmek
yılmaz erdoğana sitem etmek
hiç kimse onun kadar güzel anlatamayacak ankarayı
ve hiç kimse söyleyemeyecek yalnızlığımı

gözlerim alıştı dört duvara da
duvarlar alışmadı benim soğuk nefesime
yastığım alıştı da ıslaklığı
gözyaşlarım alışmadı her gece akmaya

bak işte yalnızlık geldi yine beni buldu
beni yalnız gördü ya
geldi bende kaldı dünde bugünde yarında...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:57
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:58
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:58
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 11:59
[Only Registered Users Can See Links]

Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar yeryüzünde sizin kadar yalnızım !!!

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:00
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:00
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:01
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:01
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:02
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:03
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:04
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:04
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:05
[Only Registered Users Can See Links]

Ağladığımı Görme Sakın!
Bakma nemli gözlerime!
Bir iç çekiş görürsün o zaman...
Pişmanlık değil o süzülen yaşlar.
Belki de bir hüzün
Ya da sensizliğin denizinde
Sevgisizliğinin diplerindeki benim işte onlar...


Çağlıyor sensizliğin en acımasız şelalesi.
Düşüyorum o vakit
Parçalanmış hislerimle en derine...
Sonra
Boğuluyorum gözyaşlarımın akıntısında,
Tutunamadan bir dala
Alıp atıyor beni sonsuzluğa...
Sonsuzluk da sen oluyorsun,
Sonra
Dolduramıyor o an göz yaşlarım boşluğu,
Büyüyor giderek yalnızlığım...


Sensizlik yanı başımda kapılmış oluyor akıntıya,
Sürüklüyor o zaman beni
Çaresizliğe çaresizce...
Gözlerim yaşla dolu
Ama boş bakıyor aynı senin gibi.
Hüzünlerim boş bir noktaya dalmış
Seni göremez oluyor aniden...
Ne bir çaresizlik bu ağlama
Ne de bir güçsüzlük bu!
Sensizliğe de ağlamıyorum aslında!
Belki de sadece karşılıksız sevgime.
Bakma o yüzden gözlerime
Ve sakın ağladığımı görme!....

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:05
[Only Registered Users Can See Links]

Siyah bir elbise aldım daha geçenlerde.

Herkes sordu bana
"Bu elbisenin rengi neden böyle?"

Bir cevap için yordumsada kendimi
Anlamazlar diye korktumda
Söyleyemedim bir türlü
Sebebi "Yanlızlıktır" diyemedim.


Siyah ile yanlızlığı
Buluşturdum bu elbisede
Benim de hayatım
Malasef budur işte.

Soluk ve renksizdir siyah
Bir acı, matem havası
İnsanın içini karartan
Ölümün ve yanlızlığın sesi.
Can bir kuş gibi durmuyor ki yerinde
Keşke dursaydı
kalırdım hep bir köşede
O köşe başında soğuk bir direk
Ve ben onun yerinde

Bir gün......
Siyah siyah atarken okula adımlarımı
Siyah ayakkabılarımla
Yine siyah hayallere daldım

Siyah gözlerini görürüm belki
Düşüncesiyle...

Siyah benim işte,
Siyah benim Yanlızlığım
Siyah benim can dostum

Siyah bir elbise aldım geçenlerde
Siyah ve yanlızlığımı buluşturdum
Bu elbisede...

Siyah korkutur aslında beni
Siyah yaşartır gözlerimi
Çünkü hatırlatır siyah
Her gördüğümde seni

Yani anlayacağın
Siyahla yaşamak benim işim.

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:06
[Only Registered Users Can See Links]

gel" desen gelirdim
gittiğin uzak da bendim
dağ gibi bir ihanetten düştüm
bu kendime son gelişim

ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
kendimi suçüstü yakalıyorum
ve kentsizliğimin isimsizliğini
Araz'a uyak düşüyorum
gözlerime senden düşler sürüyorum
ıslak bileklerim kan bayr..... yatıyor
bana en büyük tehdit yine ben oluyorum..

sonra bir durağa yaslanıyorum
sonra bir kente
ve sen gidiyorsun
ben kanıyorum
diyorlar ki; kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun..
oysa "gel" desen gelirdim biliyorsun ..

[Only Registered Users Can See Links]


bu kentte her yağmur kendini ağlar
aklıma düşsen yalnızlık oluyorum
ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir
nerde kimi üşüyorsun
artık kendini yakan bir ateşim
kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz
şimdi boş duraklara yaslanıyorum
boş kentlere
oysa "gel" desen gelecektim

yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma
cüzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben
kirli sözlerimi temize çekme
oysa "gel" desen gelecektim

gözlerim ihanete ihbar taşıyor ..
kuşkulu bir cinayeti fısıldıyor kaşlarına
sözü namluna sürmelisin şimdi
en yaralı yanımdan vurmalısın beni
çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır ..

[Only Registered Users Can See Links]

susuşuna kan döküyor gözlerim
sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun
oysa bilmelisin Araz'ım
kimsenin içi görünmez
ve hiç bulamadıklarını
asla yitiremezsin
bak şimdi aramızda sessiz kalıyor
söylenecek bütün sözler

her sabah akşam oluyorsun
alnından ellerine damlıyorsun
yüzündeki yağmurla iniyorsun kente
içine dert oluyorsun kentin
dışına yağmur
yüreğinde dağılıyor kristal şehirler
duvarların kan öksürüyor
ve sen
başkalarının gözlerini
yüzümde aramamayı öğreniyorsun
beni bir durağa yaslıyorsun
beni bir kente
gidiyorsun
oysa "gel" desen gelecektim

biliyorum Araz'ım
insan kendini bulmamalı, hep aramalı
gittiğin yerden başlıyorum öyleyse
gece cinnetlerimi de alıp yanıma

denize bakmayı bilmeyenler
bir gün mutlaka boğulur ..
işte bundandır gözlerinden kaçışlarım ..

ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep
ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden ..

hadi bana en militan kelimelerle saldır
batır içime cümlelerini
beyhude bir dehşet bırak bana
hak ediyorum ..

gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime
can kaybından ölüyorum ..
[Only Registered Users Can See Links]

yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan
kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin
kinim kendime
susuşum sana
küsüşüm tüm dünyaya ..

üstü kalsın ihanetimin..
"gel" desen gelecektim

yine bir tren geçiyor içimden
sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı
saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor
süsle beni ey aşk
geçtiğin yerleri öpüyorum

kirpiğinden yapılma bir darağacına
geceyi asıyorum
yoksun
bu yağmurlar ıslatmıyor beni
bir durağa yaslanıyorum sensiz
gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum
"gel" desen gelecektim oysa ..

içine her düşen
kendi keşfi sanıyor seni
oysa sen
melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin
ve kendini acıtmak istiyorsun
ama güller kendine batamaz
bilmiyor musun ??
"gel" mi diyorsun ..

herkes kendi gördüğüne bakar
peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz ?
kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu
hadi en kanadığımız yerden susalım ..
"gel" desen gelirdim
"git" dedin ve gittin!!!

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:06
Yalnızlığın hangi tarafındayım bilinmez...
En çok da yabancıyım kendime.Saklandıkça yaşadığım yalanlardan...

Gözümü her açtığımda hissettiğim korku; avuçlarıma damlayan bir
hayal kırıklığı, bir acı oldu...

Nasıl yürüdüm, ne zaman geldim ben bu yalnızlığa?...
Daha kapıyı bile çalmamıştım, ne çabuk açtın... Müsadenle yüreğimi aramaya geldim, kendi kimliğimde yitirdiğim yalnızlığımda...

Doğuştan mı yalnızım, yoksa yalnızlığım da mı doğdum? Ne zaman geldim unuttuğum bu zaman kavramından, bu bomboş kalabalıklardan sıyrılıp... Beni buraya getiren hayallerim, umutlarım, göz yaşlarım, hayal kırıklıklarım ve yıkımlarım....biliyorsun...

Eğer gelmeseydim kalacaktım enkazın altında. Kusura bakma rahatsız ettim seni yalnızlığım. Eğer yalnız değilsen ben gideyim...Ama ben ne zaman gelsem sen yalnızsın...Yok hayır biliyorum, uzun zamandır buradayım. Her gitmek istediğimde senden, aslında hiç gidemediğimi anladım sana dönüşlerimde... Sanki bir kördüğüm oldun boğazıma düğümlenen...

Madem geldim anlatayım izninle...

Bir hayal kapısında doğdum.Yalan insanların adına sevgi dedikleri ve iki dudak arasında tükettikleri yaşamda buldum kendimi...
Neye uğradığımı anlamamıştım daha. Taptım, inandım, güvendim sadece iki dudak arasında dökülen cümlelere, harcanan yüreğimin eridiğini göre göre. Göz göre göre... Aslında gözüm kör olmuştu, kulağım duyardı sadece.
Bense yüreğimde yanan ateşin kor olmasını seyrettim ve kendi küllerimden yeniden doğmaya çalıştıkça, bir tokat daha yedim yalan hayattan. Öleceğimi bile bile, göre göre, göz göre göre, kör olduğumu bile bile...
Şimdi anlıyorum, çok iyi anlıyorum, ama neye yarar; kör olmuş gözlerim, yüreğimi arar olmuşum yalnızlığımda...

Ve yine ve şimdi yüreğimde yanan ateşin adına hayal koydum.
Çünkü sevgi sadece dudaklardaki cümlelerde yaşanan yalan olmuş...

Ne umut, ne sevgi cümlelerde anlam bulamazdı yüreğimdeki kadar...
Ama su gibi akan zaman, bir nehir oldu şimdi gözlerimde, gittikçe
uçuruma akan. Her geçen gün yaşadığım yaşanmamışlıkları, yalanları
tokat gibi vursan da yinede yanındayım yalnızlığım,

Yüreğimdeki mavi için...

Umutlarımı aramaya geldim, hayallerimi, yüreğimi aramaya geldim...
Nasıl yürüdüm ne zaman geldim ben bu yalnızlığa...?

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:07
[Only Registered Users Can See Links]


Bu gün yalnızlığımı , mutsuzluğumu satılığa çıkardım.
İlk sahibindendir. Kullanmamıştır başka hiçkimse.
İlk yürek kırığımdan. İlk kalp ağrımdan. İlk kez SEVDİM SENİ deyipde yüreğime aldığımdan.Bilmiyordum ilklerin bu kadar acı vereceğini.


İlk Aşkın bu kadar ağlatacağını. Çekip gittiğinde bile hala deli gibi seveceğimi. Bilmezdim onu affetmek için inadına bahaneler arayacağımı. Gece adını silip uyuyupda , sabah uyandığımda hatırlayacağımı bilmezdim.


Yalnız camları kırıldı. En son yürek harbinde. Cam kırıkları hala üzerinde. Afedersiniz temizlemeye olmadı fırsatım. Ya da ne bileyim işte gelmedi temizlemek içimden. Siz aldığınızda komple geçirirsniz bir elden.Temizlersiniz iyice.


Ama her cam kırıklığında nasıl acıdı canım bilmezsiniz siz. İzin verdim işte sırça camlarımın kırılmasına. Dedim ya. Son AŞK harbinden kalma.


Gönül kapılarımında otomatik kilidi bozuldu. Nedense kitli kalmış. Bir daha açamadım. Zaten yüreğimde içerde kaldı. Sevgiyse dışarda. Yani anlıyacağınız kalbim sevgisizlikten öldü. tamirciye götürdüğünüzde kalbimin naaşınıda teslim edersiniz bana. Malum anılarım hep o yürekte saklıydı.


Haketmiştir o şimdi anlı şanlı bir cenaze törenini. Cenazemde bir tek o vefasız olmasın. Korkarım yüreğimin yeniden canlanmasından, hayata sarılmasından. Ona bir daha , bir daha güvenmesinden.


Biraz hor kullanılmıştır. Boyaları, sırçaları dökülmüştür. ee tabi kolay olmadı. AŞK'ın ardından, yaralanmış kalması. Giderken "senden intikam almam " demişti ama.


Gün aşırı , artık sinirinden mi,hıncından mı yoksa aşkından mı yaptı bilmem. Gelip çizdi yüreğimi hep. Her çizdiğinde onarılmaz yaralar açtı.Sanırım onu bir yalancı boyacıya götürüp boyatmanız gerekecek.


Kilometresi , o sıfırı aşalı çok oldu. Dedim ya kullanıldı biraz. Hemde hor kullanıldı. Kapanmayan yaralar açıldı. Gizli saklı ,görünmeyecek yerlerde. Ben ona güvenip inanırken o yüreğimi haince kullanmakla meşguldü.


Şimdi gelelim , tüccar alıcı. Seninle pazarlığımıza. Artık AŞK yok,olmazda zaten. Bir onaydı sevdam. O da geçti sevdamdan. Ben sana anlattım tüm olan biteni , artık biliyorsun.


Bu yürek ilk sahibinden
Camları kırılmış
Boyası dökülmüş
Dışı çizik çizilmiş
otomatik kilidi bozulmuş
Çok saklı gizli yerleri yara almış
Birazda kilometre yapmış.


Söylesene kaç para eder yalnızlığım. Ne verirsen razıyım al götür yalnızlığımı..!!

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:07
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:08
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:09
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:09
Bize hep elimizdekiler için savaşmak öğretilmişti;o ilk dünyaya geldiğimiz anda bile nefes alabilmek için ağlamıştık oysa...!!!Sonra ağlama demişlerdi,güçsüzlüğünü belli etme kimselere,sevindirme seni üzmek isteyenleri...!!!Bunun sayesinde odamızın en uç köşelerine kıvrılıp kıvranmayı,ağzımızı yastıklarla kapatıp çığlıklar atmayı öğrenmek zorunda kaldık sonraları...!!!

Gülme sesli kahkahalarla her ortamda yanlış anlaşılırsın dediler,çok gürdüler mutluluğun sembolü olan küçük ve masum bir kahkahayı..Tuttuk kendimizi,engel olduk mutluluklara...Sığınaklarımıza evlerimize girdiğimizde kapattık kendimizi güldük içimizde kalanlara deli dediler...!!!

Dertlerimiz,acılarımız oldu astık yüzlerimizi...Somurtkansın,mutlu olmayı beceremiyorsun dediler,yalandan gülücükler attık etrafımızdakilere...Öylesine sahte,öylesine anlamsız...!!!

Dün geçtim aynanın karşısına uzun uzun baktım kendime...!Düşündüm sonra ben mi yaşıyorum benim olan hayatı,ben mi yön veriyorum isteklerime...Benim mi bu mimikler diye...!!

Anladım en sonunda...Şu yalan dünyada kendi isteklerimden başka herkesin isteğini yerine getirmişim..Ama kendimi unutmuşum bu sayede..kendi kimliğimi kaybetmişim,başkaları mutlu olsun yeter ki diye...Karar verdim bugün,itiraz ettim yaşamamı engelleyenlere...Bundan böyle neye gülüyorsa gönlüm ona kahkahalar atıcam kimseyi takmadan,kendimi dinleyerek,neye acıyorsa yüreğim onla yıkılıcam,belki çaresiz belkide aciz diyecekler ama ben her gözden yardım dilenicem sırf ben istiyorum diye..unutacağım kendimden başka herkesi...!!!

...Seni bile...

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:10
[Only Registered Users Can See Links]
Gittin,
Tüm acıları yıldız misali serpeleyip yüreğime,
Harabeye dönen hayatımı, beni,
Bu koca şehri yıkıp geçtin,
Tek beni değil, martıları, denizi,
Öylece boynunu büküp,
Gözlerimdeki yaşla,
Kalbimdeki yasla,
İzmir’i ağlatıp gittin.

Şimdi gözlerimden sen damlıyor,
Bu şehrin sokakları,
Sen damlalarıyla yıkanıyor,
Deli bir rüzgar esiyor buralarda,
Yokluğunun ayak sesleri çınlıyor kaldırımlarda,
Tek ben değil sevdiğim,
Bu koca şehir,
İzmir ağlıyor.

Bak,
Dinle,
Martılar çığlık çığlığa,
Seni, sadık bir sevgili gibi iskelede bekliyor,
Tek boynu bükülen sen değilsin der gibi,
Gidişine tek ben değil,
Koskoca şehir,
İzmir ağlıyor.

Bu koca şehir
Sensizlikle yıkandı,
Bu koca şehir
Sen giderken sessizce ağladı,
Mavileri çıkarıp koynundan, karalara boyandı,
Gidişine tek ben değil sevdiğim,
Koca şehir,
İzmir ağladı.

Sensizim,
Sesim çıkmaz, sessizim,
Bak gözlerime, anla,
Nefesimdin, nefessizim,
Canımın canını aldın giderken,
Dermanım yok halsizim,
Bir beni değil,
Bu koca şehir,
İzmir ağladı.

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:11
İlişme Yalnızlığıma
Diyorsun ki;
İçimde sana dair henüz oluşmaya başlayan bir kıpırtı var.
Diyorsun ki;
Seni hayatıma katmak istiyorum.
Diyorsun ki;
Mutluluk varılacak yer değil yürünen yolsa gel beraber yürüyelim.
Kulağa çok hoş geliyor söylediklerin biliyor musun?
Bilinmeze açılan yolun karşı konulmaz çekiciliği, sınırsızca paylaşabilmek, bu yolculuğun daha bir çok yolculuğu beraberinde vaat ettiği masmavi bir ufuk düşlemek.
En çok da özlemlerimin ve tüm yaşamak istediklerimin gerçekleşme olasılığı sımsıcak bir düş gibi tepemde dolanıyor.
Boğazda bir vapur düşlüyorum sonra.
Vapurda omzumun yanıbaşında başka bir omuz. Yanımda durmasından sevinç duyduğum.
Yüzümü okşayan rüzgar. Sevebileceğim başka bir yüzle paylaşmaktan gocunmadığım.
Bedenimde dolanıp dizlerimin bağını çözdüren tatlı bir telaş düşlüyorum.
Güzellikler kuşanıyorum sözcüklerinden. Dünyayı kurtaracak güzellikler hem de.
Diyorum ki;
Yalnızlığımdan hoşnutum ben.
Diyorum ki;
Kendini ve o kıpırtını alıp gidebildiğince uzağa git benden.
Yalnızlığıma ilişme..
Dün Nefesimdin Bugün Nefretimsin...

(alıntı)



__________________

Yorgun Yürek
22 June 2009, 12:11
[Only Registered Users Can See Links]
Gitme Ruhum
Yalnızlığın şiiri olmasın yüreğimde.
Hüznü yazmasın ellerim...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:19
Yalnızlığın Şarkısı

Kalbim bir serçenin konduğu
Dal kadar ince ve kırılgan
Gözlerim nasır tutmuş olsa da
Yaklaş korkma aşkımdan
Elimdeki sigaranın kokusu yalnızlığımdır
Gördüklerimse elimde kalemde
Yalnızlığın şarkısını okuyacağım sana
Sayfalar dolusu acılar yazsa da
Bu okuduğum en güzel şarkıdır
İçinde aşkımın maviliği saklıdır

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:20
[Only Registered Users Can See Links]

sol yanım acıyor hiç aralıksız...
giderken yüreğime bıraktığın korlar
yakıyor hala canımı...
yüzüme çarpıyor yaşanmışlıklar
yüzüme çarpıyor acı gerçekler
geçecek değilmi bu can acısı?
geçecek değilmi bu can kırıkları?

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:20
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:21
[Only Registered Users Can See Links]

Astım kendimi YALNIZLIĞIN boynuna ...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:21
[Only Registered Users Can See Links]

Beni kendi halime bırakın ...İlişmeyin yalnızlığıma !

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:22
[Only Registered Users Can See Links]

yalnızım, bir rıhtım kadar...

yalnızım, bir deniz gibi haybetli ve sessiz...

yalnızım, koca bir dağ gibi tek başıma kimsesiz...

yalnızım, yalnızlık kadar derin ve uzağım her bir yana...

yalnızım, sevgi kadar uçsuz bucaksızım; kendime...

ve, insanlardan ölesiye uzağım...

yalnızlığım var sarıldığım, bazen darıldığım...

yalnızım, sevinçlerim var kırık dökük...

umutlarım kaf dağının ardında; bölük pörçük...

yalnızım, hayatımı bir başıma yamarım...

yüreğim acısa da bana, yalnızlığım var koynumda..

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:22
Al götür aşklarımı.
bırakma geriye hiçbirşey.
sadece yalnızlık istiyorum.
eğer yapabiliyorsan acı çektir bana.
ama kimsenin yaşayamadığı acıları çektir.
canım acısın.
bırak izin ver kendime zarar vereyim.
kanlar aksın yavaşça damarlarımdan.
sıcak bir şekilde süzülerek damlasın yerlere.
kimseler ellemesin.bi önemi olsun gözyaşlarımın.
olmayan gözyaşlarımın yitip giden anlamını geri ver bana.
yok olan duygularımı, acılarımı, yalnış sevme politikalarımı, aşklarımı, kalp atışlarımı geri istiyorum artık.
sence zamanı gelmedimi?
yetmezmi bu kadar yok oluş?
yetmez mi bu kadar yalnızlık?
bırak artık bedenimi ben kontrol edeyim.
geri verki duygularımı biraz olsun sevebileyim artık.
gözyaşarımı istiyorum senden.
yok olup, kayıp giden gözyaşlarımı istiyorum.
bu kadar da acımasız olma lütfen.
yokoluşlara bu kadar uzun süre alışık değilim.
keşke diyorum ilk kez.
evet keşke başlamasaydım bazı şeylere.
keşke kimseleri sevmeseydim şu ana kadar.
keşke akıtmasaydım gözyaşlarımı boş yerlere.
keşke hiç başlamasaydım sigaraya.
keşke hiç sabahlamasaydım sahilde.
keşke hiç yürümeseydim yollarda salınarak.
keşke aşık olmasaydım bu kadar sana
keşke sevmeseydim bu kadar hayatı.
belki o zaman gidişim daha kolay olurdu.
belki o zaman birileri severdi beni ilk kez.
bi anlamı olurdu belki yürüyüşlerimin.
bir anlamı olurdu belki gözyaşlarımın.
ciğerlerime çektiğim duman bile anlamsız.
ne garip.hakettim mi gerçekten ben bunları???
çok mu küçük düştüm gözünde?.
çok mu çocuksu isteklerim?.
çok mu acizim ben?.
bırak akıtayım damarlarımdaki kanı bu gece.
sadece bir geceliğine izin ver bana.
sonra yine al neyi istersen.
al hepsi senin olsun.
nasıl olsa yaşamayan bir bedende saklı herşey.
bırak bir geceliğine öleyim.
bakarsın uyanmam bir daha...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:23
Sessizliğin sesini duyabiliyorum bugün
Hiç ötmeyen kuşlarında
Sustukça konuşuyorum
Susarak konuşuyorlar sanki..
İyi de hissediyorum kendimi
Damarlarımda hafif müzik
Parmaklarımda biraz yorgunlukta var.
Beyaz bir sayfa açılıyor gözlerimde
Bacaklarımıda hissedemiyorum sanki yoklar
Hissemediklerimi hissedebiliyorum artık
Farklı bi duygu.

Müziğin sesi arttı,
Vücudumu ise ellerim dışında hissedemiyorum artık
Yeni bir son gibi belki başlangıç.
Hafızam ise yitik ve mutluyum..
Bir an..Bir an herkesin bana baktığını hissettim...
Sonra yanımda kimse yoktu..
Yalnızdım...

[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:23
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:24
[Only Registered Users Can See Links]
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:25
[Only Registered Users Can See Links]

Yangın her askın yolu
Sevdim gördüm
Gözlerin karanlık kuyu
Düştüm,öldüm

Ah gönlün şimdi başka yare mesken
Ahhh el çekmiyor kara sevda benden
Sen hangi elde sevda olup açtın
Ben karlı dağlar misali yalnızım

Yok bir sitemim hayatta her şey kısmet
Soldu gençliğim ömrümü askla ziyan ettim

Ağla gönlüm nasip değilmiş vuslat
Rahat uyu yar sana hakkımı helal ettim...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:25
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:26
[Only Registered Users Can See Links]

Büyük Yalnızlık

Önce çaresizlik çaldı kapıları
Sonra yoksulluk
Bütün âşina çehreler silindi aynalardan
Bir anda boşaldı dünya
Yapayalnız kaldık

Tez tükendi umut ekmeği
Bitiverdi suların hayali
Çevirdik derin bir karanlığa gözlerimizi
Sen ey büyük yalnızlık
Bir sen terketmedin bizi

Ümit Yaşar Oğuzcan

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:26
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:27
[Only Registered Users Can See Links]

Yok olmaz erken daha
Biraz geç kalın ne olur
Hiç hazır değilim henüz
Ne olur baharlarımı bırakın bir süre daha


Tanıdık değil bana güz

Yok olmaz dur
Dur gidemezsin
Gözlerimin rengi dur



güneş aynaya baktığımda çizgilerden
Yeni bir yüz gösterecek üzülerek biraz



Bulutlara dönemezsin
Yok alamazsın
Beni deli zaman
Ömrüme o kurşuni renkleri süremezsin


O gün başka renkte ağaracak biliyorum
Ve zorla değil ya o rengi hiç sevmiyorum



Ne olur sanki biraz daha zaman verseniz
Yıllar öfkenizi hiç mi hiç anlamıyorum


Göksel (kurşini renkler şarkı sözü)

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:27
[Only Registered Users Can See Links]

Ben ne haldeyim!

Yalancı baharda açmış bir badem çiçeği kadar şaşkınım. Dalgaların bütün gece vurduğu kumsaldaki kum tanesi kadar yorgunum. Güneşe kızgın değilim ay’la kavgalıyım galiba…Ne koşmak istiyorum ne durmak.. Ne ağlamak istiyorum ne de gülmek…Bu hale kolayca ne istediğini bilmezlik hali diyebiliyorsanız siz şanslılardansınız demektir. Ben bunu bile diyemiyorum..

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:28
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:28
[Only Registered Users Can See Links]

Yalnız kalmak istiyorum ...Çok mu bişey istiyorum !!!

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:29
[Only Registered Users Can See Links]

Uzak durun yakınıma
Bu mesafe beni bozar
Kimseler yanaşmasın
Yanlızlık paylaşılmaz

İnceden hatırlarım
O eski dostlukları
Şimdi herkez ayrı uçta
Kaderini inkar eder

Kimi yerer kimi över
Her biri bir ilgi bekler
Umudum hiç ulaşılmaz
Yanlızlık paylaşılmaz
Herkezle kaynaşılmaz...

Sen hiç mi yanlız kalmadın
Şu fani dünyada
Ah o zaman anlarsın
Yanlızlık paylaşılmaz

Bir şarap bir sigara
Sonbahar koynumda
Yanlızlığı kokluyorum
Kurutulmuş yapraklarda
Yağmur yemiş topraklarda

Sen hiç mi yanlız kalmadın
Şu fani dünyada
Ah o zaman anlarsın
Yanlızlık paylaşılmaz

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:29
[Only Registered Users Can See Links]

[Only Registered Users Can See Links]

[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:31
[Only Registered Users Can See Links]

ßelirsizliklere var itirazım,

olamayan düşlerinme,

yarım kalan cümlelerime var .

anlatamadıklarıma var itirazım,

itirazlarımın çok olmasına var...

kendime itirazım var konuştukça içimden,

sustuğum için... devrik cümlerelere de itirazım var.

uzaklıklara itirazım var.

güzel şehirlere de itirazım var.

Aslinda benim sanada itirazim var..
Ben seni de hiç sevemedim ki...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:31
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:31
[Only Registered Users Can See Links]

Yine yanlızım
sensiz geçiyor günlerim
senin hayalinle yaşıyorum sensizligi
seni bekliyorum her gece

[Only Registered Users Can See Links]

Yine yanlızım o gecelerdir bana haram olan
sensizliktir bana haram olan
özledim sesini kokunu
seni bekliyorum her gece

[Only Registered Users Can See Links]

Yine yanlızım
seviyorum seni sesini
ne olur gel
seni bekliyorum geceleri.

[Only Registered Users Can See Links]
Yine yanlızım
sensiz geçen günler
bana haram oldu artık
ölüyorum ve sensizligini yanımda götürüyorum

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:32
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:32
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:33
[Only Registered Users Can See Links]

"Yine Yalnızım Yine Yalnız"


Bir kış akşamında
yine yalnızım
yine yalnız bu yüreğim,
buz tutmuş sokaklarda
yine tek başımayım
yine tek başına yüreğim,
Ellerim cebimde,dudagımda sigara,
Lekeli, yırtık ve de yorgun
bir paltom var omzumda
yine tek başına ellerim
yine tek başına bu zavallı yüreğim,
Bir sıcacık çorbaya,bir de sıcacık yatağa,
içi şefkat dolu bir insana
yine muhtacım
yine muhtaç bu yüreğim,
Tane tane yağıyor kar
ağarmış sanki saçlar
buz tutmuş ayaklar
yine üşüyorum,
yine üşüyor bu zavallı yüreğim...
MURAT KAYA

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:34
[Only Registered Users Can See Links]

Yalnızlık !

"Yalnızlığı taşıyacak donanıma sahip değiliz. Bu yüzden kaçıyoruz yalnızlıktan, çok da bedel ödeyerek kaçıyoruz. Özgürlükten kaçış gibi birşey bu. Hem özgürlüğü çok seviyoruz hem de ona katlanamıyoruz"...

Cengiz Güleç

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:34
Yalnizlik

Yalnizlik en buyuk payim.Omrume dusen zaman parcasinin icine isleyen yalnizligim.akreple yelkovanin arka arkaya takibinden kisin bahari takibi,bir enstrumanin notalari takip etmesi gibi hayatimin her aninin golgesi yalnizligim…

Yasadigim mutluluklar gunes olsa bir semsiye olup beni koruyan yalnizligim.Dost sevgili arkadas olup calmasini istedigim her telefon melodisi olan yalnizligim…

Kalemim olup,hislerimi doktugum kagitlardasin.Sarki olup agladigim nakaratlardasin.Biktigim ,usandigim pesimi birakmayan yeri geldiginde acimi canima katan can parcamsin…

Yalizligim;ettigim tum dualarimda kurtulamadigimsin.Umutsuzlugumun umudusun kimi zaman…Kahve fallarinda kismet olup mutluluga donusecek telvelerimdesin…yalnizligim…

Kantin siralarinda ders calisir gibi yapip nedenini anlamaya calistigim sorularimsin…Kimi zaman rastlantisiz surprizlerdesin karsima cikan.Bekledigim anlarda gerceklesmeyen kalabaligimsin.her bekledigim anda da yanimdan ayrilmayan kara yazimsin…

Icimden sen diye akittigim gozyaslarimdasin.Aglamalarimin yarisisin,ayriliklarimin yarasisin.yalnizlik en buyuk yanilgim…Askta yanlislarimsin.Her gidenin arkasindan biraktiklari mirassin.Gururumun kirilmadigi bir cok olaysin…Yalnizlik her yerde…yalnizlik her seyde…

Yalnizligim….artik benim kalp atislarimsin

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:35
Ayrılık Bize Hiç Yakışmayacak .!!!



Atlatmamız gereken kasırgayı,Atlatamıyoruz ..
Sanırım yenik düşüyoruz,Ayrılığa ..
Kızmıyorum ..
Cesaretin yoktu senin mesafeleri ve engelleri aşmaya..
Yaşadıklarımız asla unutulacak şeyler değil ,
Öyle bir an gelirdi ki ,,
İkimizde deli gibi gülerdik ..
Bizi güldüren şeyin ne olduğunu bilmeden ..
Kimse umrumuzda olmazdı,
Sanki kimse yokmuş gibi etrafımızda ..
Ama ağlamalarımız hep baş başa olurdu
Ağlarken,yani en zayıf anımızda
Bizi kimse görsün istemezdik .!
Sarılırdım sana sımsıkı,ağlardım hıçkıra hıçkıra ..
Sense tutmaya çalışırdın gözyaşlarını..
Fakat ne kadar tutmak istesende
Damlardı Gözlerinden Göğsüme bir iki damla gözyaşın ...
Sonra avuçlarının arasına alırdın yüzümü ,
Dokunurdun yanaklarıma,
Silerdin gözyaşlarımı..
O an gözlerimizin içine bakardık
Benim gözlerim ıslak,senin gözlerinde nemli olurdu...
Korkuyorum sevgilim .!
Dışardan bakınca insanların gözünü boyayan fakat içinde yaşadığında kapkara dipsiz bir kuyu gibi olan bu şehir
Ürkütüyor beni ..
Anladım ki ! Ben bu şehire hapsolmuşum .!
Senin bana verdiğin güven
Nasıl bu kadar yıkılmaz,bitmez,tükenmez oldu ...
Onca şeye rağmen,en kötü günümde ve en zayıf anımda yani kendimi çaresiz hissettiğimde

Ellerim ;Ellerinin sıcaklığını hissetmek için,
Gözlerim ;Gözlerinde ki huzuru ve güveni görmek için,
Başım ise ;Omzuna yaslanıp ağlamak için,
Seni arayacak .!

Bunların hepsini sende hissedeceksin biliyorum ..
Yüreğimin nasıl çığlık çığlığa ağladığını
Bu sefer bilmiyor senin yüreğin .!!

"Yaşadıklarımızı unutmam..Senin yerine bir başkasını koysamda seninle mutlu olduğum gibi onunla mutlu olurmuyum (Meçhul)..
Seninle yaşadıklarımı onunla yaşarken aklıma geleceksin.Herşeyden bıktığımda yanımda sadece Senin olmanı isticem.."

Yaşadığımız ve yaşayacağımız onca günleri hiçe sayarak Gidiyorsun ya ...
Git..(me) Sevgilim .!
Sende biliyorsun ki .!
Ayrılık Bize Hiç Yakışmayacak .!!!

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:35
[Only Registered Users Can See Links]

Yalnızlığım süzülüyor gözlerimden ...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:36
[Only Registered Users Can See Links]

ßen ßu yaLnızLığın içinde anLadım ki,ßazen eksiLe eksiLe ßüyüyormuş insan...! Her insan azaLdığında hayatımdan,ßen ßiraz daha ßüyüdüm... ßüyüdükçe yaLnızLığım arttı,yaLnızLığım arttıkça ßüyüdüm....

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:36
[Only Registered Users Can See Links]

...Ve Ben Sensiz Karşılarım Yüreğime Yağan Yağmuru...


Yalnızlığımın Rengi Solar Gecenin Karanlığında..
Gece Suskun..
Yüreğime Dokunur Hüzün Rüzgarı..
İçimde Eser de Durur..
Sevdamın Derinliğine Çöktü Hasretin Közü..
Alevi Durgun..
Kanar Yalnızlığım..Damarlarımda..
Kanar İçime Vurur...


Gülmeyi Unuttu Bakışlarım..Unuttu Aynalar..
Süzülür Gece Gözlerimde..
Süzülür Simsiyah ve Sakin
İçime Volkanlar Patlar..Kuşatır Hislerimi..Sarar Yüreğimi Lavlar..
Yağmur..Hüzün Yağdırır Üzerime..
Hüzün Yağar Yüreğime...


Yükselen Çığlıklarımı Duyan Olmaz..Gece de..
Çözemez Zaman..Karanlığa Gömülen Kaderimi..
Gece...Acı Kokan Rüzgarını Estirir Gözlerime..
Katran Sızar..Sızdıkça Sızar Yanan Yüreğime..


Hüzünle Bakar Gözlerim..
Hüznü Konuşur Gayrı Dilim..
Kim Anlar ki?"
Sessizliğe Boğulan Hıçkırıklarımı..
Susmalıyım..
Konuşmak Fayda Etmez..Acze Düşerken Hecelerim..
Yaşayan Var mı? Sorsam..Anlatsam Benim Yaşadıklarımı...

Ve Bedenim Düşer..Yıkılıverir Öylece Yere..
Toprak Hüznümü Çeker Alır Yüreğimden..Hasretini Unutur Yüreğim..
Dalar Toprağımın..Derinlinğe.. En Derine

Ve Ben Sensiz Karşılarım Yağmurun Yüreğime Yağışını...

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:37
Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez.Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya,Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarındaNe çarşaf halden anlar ne yastık.Girmez pencerelerden beklediğin o aydınlık.Onun unutamadığın hayali,Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine.Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın.Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu.Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin.Gün gelir de sesini bir kerecik duyabilmek için,Vurursun başını soğuk taş duvarlara.Büyür gitgide incinmişliğin kırılmışlığın.Duyarsın,Ta derinden acısını, çaresiz kalmışlığın.Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin.Niçin yaratıldığını.Bu iğrenç dünyaya neden geldiğini.Uzun uzun seyredersin aynalarda güzelliğini.Boşuna geçip giden günlerine yanarsın.Dolar gözlerin, için burkulur.Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların.Sevilen gözlerin erişilmezliğini.O hiç beklenmeyen saat geldi mi?Düşer saçların önüne, ama bembeyaz.Uzanır, gökyüzüne ellerin.Ama çaresiz,Ama yorgun,Ama bitkin.Bir zaman geçmiş günlerin hayaline dalarsın.Sonra dizilir birbiri ardına gerçekler, acı.Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın hayal kurmayı;Beklemeyi, ümit etmeyi.Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelirBütün vücudunu saran o korkunç geceyi.Lanet edersin yaşadığına...Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.O zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden.Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:37
[Only Registered Users Can See Links]

Düşüyorum tutmayın beni !

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:38
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:38
[Only Registered Users Can See Links]

YALNIZLIĞA ALIŞMALI
Bavulları hep toplu durmalı insanın...

Bir gün telefonların hiç çalmayabileceği hesaplanmalı...

Tül perde arkasından misafir yolu gözlemekten vazgeçmeli...

İhanetlere, terkedilmelere, bir başına bırakılmalara hazırlıklı olmalı...

Yalnızlığa alışmalı...

* * *

Çünkü "omuz omuza" günlerin vakti geçti. Dayanışma... günümüz borsasının
değer kaybeden hisse senetlerinden biri artık...

Bireyin keşif çağı, geride kırık dökük yalnızlıklar bıraktı.

Terörün bile bireyselleştiği çağdayız. Zaman, birlikten kuvvet doğurma zamanı
değil; zaman, tek başına dimdik ayakta kalabilmeyi becerme zamanıdır.

* * *

İşte o yüzden alışmalı yalnızlığa...

Sokaklar dolusu ıssızlıkla başbaşa yaşamayı göze almalı insan... Güvendiği
dağlardaki karlara bakıp ders çıkarmalı... Hüzünlü bir şarkıyla paylaşılan
gecelerde başım dayayacak bir omuz arama huylarından vazgeçmeli... Sofrada tek
tabağa, tabakta az yemeğe alışmalı...

Romanlardan yalnızlığı yücelten paragraflar asmalı evin en görünür
duvarlarına...

"Yalnızlık paylaşılmaz, Paylaşmılsa yalnızlık olmaz" dizeleriyle başlamalı
güne...

Telesekretere "şu anda size cevap verebilecek kimse yok" denmeli,
"...belki de hiçbir zaman olmayacak..."

Cevapsızlığa, sessizliğe ısınmalı...

* * *

Oysa sessizlik haksızlığa alkıştır.

Haklılığın onuru yaşatır insanı... Susmanın utancı öldürür.

O yüzden en sessiz gecelerde ''doğruydu, yaptım" ile teselli bulmalı
insan...

Feryada komşuların yetişmemesine, soğuk duvar diplerinde sessizce ağlaşmaya
alışmalı... Kendiyle hesaplaşmaya çalışmalı...

Gece yastıkla ağlaşmaya, sabah aynayla gülüşmeye, kendiyle hüzünlenip, kendiyle
keyiflenmeye hazır olmalı...

Hep başını alıp gidebilecek kadar cesur, ama hep kalıp savaşacakmış kadar
gözüpek olabilmeli...

Sessizliği, sese dönüştürebilmeli...

* * *
Ve sırt çantasını her daim hazır tutmalı insan.Yollarla barışmalı...
Yalnızlığa alışmalı

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:39
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:39
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:40
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:40
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:41
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:42
yalnizlik



duygular bİr İsyandir kİmİ zaman ÇiĞlik,kİmİ zaman gÖz yaŞi

dÜĞÜm dÜĞÜm bİr Şeyler siralanir boĞazina aĞlarsin aĞlayamazsin

sevgİdİr acidir umuda duyulan umutsuzluktur

alabİldİĞİne uÇsuz bucaksiz hİssedİŞler İÇİnde

zamansizliklar İÇİnde zamana ÇaĞridir İÇİndekİ

ama zordur sİlİp atmak herŞeyİ

herŞey yalnizliĞindir,yalnizlik herŞey İÇİndİr

hİÇ bİrŞeyİn kalmadiĞi zaman umudundur



yalnizlik.....

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:42
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:42
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:43
[Only Registered Users Can See Links]

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:43
GİTTİĞİN HER YER YALNIZLIĞIMDIR

[Only Registered Users Can See Links]

Şiir biter sen gidersin ne kalır geride
Yağmur yağar ıslanır kipriklerim
Savurur yüzüme ayrılığı şehir
Bir ben yalnız kalırım şiir biterse
Senin gittiğin her yerde yağmur yağar üzerime
Ateş üşür acı kanatır kendini
Sen yine de gidersin
Silerek ardındaki ayak izlerini
Bir bela olur artık yaşamak
Senin gittiğin her yerde uçurumlar büyür aşka
Şiir biter büyür o mavi derinlik
Sabah çözer gecenin gizini
İpi kopan bir uçurtma
Yalnızlığına ağlar gökyüzünde
Senin gittiğin her yerde yalnızlığımdır benim....

Yorgun Yürek
27 July 2009, 16:44
Siyah Bir ELbise ALdım GeçenLerde.
Herkes Sordu Bana ,
''Bu ELbisenin Rengi Neden BöyLe ?''
Bir Cevap İçin Yordumsada Kendimi
AnLamazLar Diye Korktumda
SöyLeyemedim Bir TürLü
Sebebi ''YaLnızLıktır.'' Diyemedim.

Siyah İLe YaLnızLığı
BuLuşturdum Bu ELbisede.
Ben'imde Hayat'ım
MaLesef Bu'dur İste.

SoLuk Ve Renksizdir Siyah.
Bir Acı , Matem Havası.
İnsanın İçini Karartan
ÖLüm'ün Ve YaLnızLığın Sesi.

Can , Bir Kuş Gibi Durmuyor ki Yerinde..
Keşke Dursaydı..
KaLırdım Hep Bir Kösede.
O Köşe Başında Soğuk Bir Direk
Ve Ben O'nun Yerinde..

Bir Gün ...
Siyah Siyah Atarken AdımLarımı
Siyah AyakkabıLarımLa..
Yine Siyah HayaL'Lere DaLdım..
Siyah GözLerini Görürüm BeLki DüşüncesiyLe..

Siyah Ben'im İşte..
Siyah Ben'im YaLnızLığım..
Siyah Ben'im Can Dostum..

Siyah Bir ELbise ALdım GeçenLerde.
Siyah İLe YaLnızLığımı BuLuşturdum Bu ELbisede..

Siyah Korkutur AsLında Ben'i..
Siyah Yasartır GözLerimi..
Çünkü HatırLatır Siyah
Her Gördüğümde Sen'i..

Yani AnLayacağın ;
Siyah'La Yaşamak Ben'im İşim.