DuNyaM
21 July 2009, 19:11
Bu bölümde size insanı depresyona götüren nedenlerle ilgili genel bir bilgi vereceğim. Bu bilgiler gündelik hayatımızda neleri değiştirebilirsek depresyona yakalanmayacağımızın ip uçlarını içeriyor. Bu bilgileri derlerken yararlandığım kaynaklar şunlardır : Paul Gilbert. Overcoming Depression[Only Registered Users Can See Links] İkinci Baskı[Only Registered Users Can See Links] Oxford University Press[Only Registered Users Can See Links] 2002. Gilbert'ın kitabı depresyon üzerine okuduğum en kapsamlı kitaplardan birisi[Only Registered Users Can See Links] burada onun görüşlerinden geniş ölçüde yararlandım. Diğer kaynakların ikisi David Burns'e ait. Burns de dünyada depresyon üzerine yazılmış en çok satan kitaplardan birinin yazarıdır[Only Registered Users Can See Links] özellikle ilk kaynak aradan yıllar geçmesine rağmen hala en önemli başvuru kaynaklarından birisidir. David D. Burns. Feeling Good. The New Mood Therapy. Avon Books[Only Registered Users Can See Links] New York[Only Registered Users Can See Links] 1999 ve David D. Burns. The Feeling Good Handbook. Plume Books[Only Registered Users Can See Links] New York[Only Registered Users Can See Links] 1999. Aaron T. Beck bilişsel terapi ekolünün kurucusu ve önde gelen bir kuramcıdır. Alıntı yaptığım kitabı şöyle : Aaron T. Beck. Cognitive Therapy and the Emotional Disorders. Penguin Boks[Only Registered Users Can See Links] 1993..
Depresyon ne sıklıkta görülür?
Maalesef depresyon sık görülür. Kadınlarda görülme oranı % 4-10[Only Registered Users Can See Links] erkeklerde ise %2-2[Only Registered Users Can See Links] . Hayat boyu risk kadınlarda %10-26[Only Registered Users Can See Links] erkeklerde %5-12'dir.
Bu şu manaya geliyor: her dört yada beş kişiden biri hayatlarının bir döneminde bir çeşit depresif dönem geçirebilir. Depresyon kadınlarda erkeklerden üç kat daha sık görülür. Depresyon işşizliğin yüksek oranda görüldüğü yerler gibi sosyoekonomik seviyenin düşük olduğu yerlerde daha sık görülür. Yeni araştırmalar göstermiştir ki depresyon yirminci yüzyılda artış eğilimindedir ancak bunun nedenleri belli değildir. Sosyoekonomik değişiklikler[Only Registered Users Can See Links] aileler ve topluluklardaki bölünmeler[Only Registered Users Can See Links] genç kuşaktaki özellikle işsiz olanlar[Only Registered Users Can See Links] umutsuzluk duyguları[Only Registered Users Can See Links] beklentilerdeki artmanın etkisi olabilir.
Eğer depresyondan yakınıyorsanız[Only Registered Users Can See Links] başarısız hissediyorsanız[Only Registered Users Can See Links] kendinize yönelmiş yoğun bir öfkeniz varsa[Only Registered Users Can See Links] eğer hayatı yaşamaya değer bulmuyorsanız[Only Registered Users Can See Links] kapana kısılmış hissediyorsanız ve kurtulma umudunuz yoksa[Only Registered Users Can See Links] duygularınız her ne ise; yalnız olmadığınızı hatırlayın. Dünyadaki milyonlarca depresyondaki insan sizinle aynı duyguları paylaşıyor. Elbette bunu bilmek depresyonunuzu daha az ıstıraplı yapmaz fakat bu sorunun sizden değil de zihninizden kaynaklandığını anlamanızda yardımcı olur. Bu duygular depresyonun bir parçasıdır. Doğrudur[Only Registered Users Can See Links] bazı depresyonda olmayan insanlar sizi anlamazlar ve kendinizi toplamanızı söyleyebilirler[Only Registered Users Can See Links] 'unut gitsin' veya 'takma kafana ya' derler[Only Registered Users Can See Links] fakat bu sizinle ilgili bir şeylerin kötü olduğu manasına gelmez. Bu sadece sizi anlamakta zorlanıyor oldukları manasına gelir.
Depresyondaki insanlara yardım etmek amacıyla yapılacak çok şey vardır. Antidepresanlar ve psikolojik tedaviler gibi. Antidepresan ilaçlar yeterli doz ve sürelerde kullanıldıklarında çok etkilidirler ve pek çok depresyonun tamamen iyileşmesini sağlayabilirler.
Depresyonun Nedenleri
Akıl -beden bağlantısı
Depresif hissettiğinizde duymak isteyeceğiniz en son şey bunun tamamen psikolojik olduğu ya da sadece zihnin durumlarından biri olduğu sözleridir. Tüm bunlardan sonra yorgun ve amaçsız hissedersiniz[Only Registered Users Can See Links] iyi uyuyamıyorsunuzdur ve tükenmiş hissediyorsunuzdur. Eskiye nazaran fiziksel olarak da rahatsızsınızdır. Depresyonda olduğumuzda beynimiz daha farklı çalışır. Depresyon psikolojik olduğu kadar fiziksel bir problemdir de. Sadece ruhunuz değil bedeniniz de depresyonla yavaşlar. Bağışıklık siteminiz bile daha yavaş çalışır. Bazen biz akıl ve bedenin birbirinden ayrı olduğunu düşünebiliriz ama öyle değildir. Akıl ve beden tektir.
Depresyonda beyin birçok yönden etkilenmiştir. Uyku sistemi etkilenmiştir. Beynin olumlu duyguları yöneten alanını (eğlence[Only Registered Users Can See Links] aşk[Only Registered Users Can See Links] mutluluk gibi) baskılarlar[Only Registered Users Can See Links] olumsuz duyguları yöneten alanını (kızgınlık[Only Registered Users Can See Links] gerginlik[Only Registered Users Can See Links] kıskançlık[Only Registered Users Can See Links] utanç gibi) uyarırlar. Diğer bir deyişle[Only Registered Users Can See Links] depresyonda olduğumuzda sadece hayatın eğlenceli yönlerini durdurmakla kalmaz aynı zamanda daha gergin[Only Registered Users Can See Links] üzgün ve kötü huylu oluruz.
Sinir hücreleri arasında mesaj iletiminden sorumlu olan maddelere nörotransmitterler/ sinirsel ileticiler denir. Beyinde çok çeşitli nörotransmitterler vardır. Bunların bir çeşidi monoaminlerdir. Dopamin[Only Registered Users Can See Links] noradrenalin ve serotoninleri kapsarlar. Bu nörotansmitterlerin uyku[Only Registered Users Can See Links] iştah[Only Registered Users Can See Links] motivasyon fonksiyonları üzerine etkileri vardır. Aynı zamanda ruh hali ve duygular üzerinde de etkilidirler. Bizim ruh hali kimyasallarımızdırlar. Depresyonda bu ruh hali kimyasallarının daha az salgılandığı ve etkin bir biçimde çalışmadığı düşünülmekte.
Eğer size karmaşık geldiyse ruh halimizin ve duygularımızın beyindeki bazı kimyasal sistemler tarafından etkilendiğini bilmeniz yeterlidir. Antidepresan ilaçlar da olumsuz duyguları kontrol eden alanlara ket vuran bu sistem üzerine etkilidir. Değişik antidepresanlar değişik şekillerde etki ederler.
Artık beyindeki değişik kimyasalların ruh halimizi etkilediğini ve yapılan tedavilerin amacının da bu maddelerin daha etkin çalışmasının sağlanması olduğunu biliyoruz. Depresyondaki insanların doğal olarak sordukları niçin beyinde bu değişiklikler olur ve bunu düzeltmek için ne yapabilirizdir.
Bizim ruh hali kimyasallarımızı etkileyen bir çok faktör vardır. En önemli üç tanesi genlerimiz[Only Registered Users Can See Links] geçmişimiz ve yeni oluşan stres faktörlerimizdir.
Depresyon ne sıklıkta görülür?
Maalesef depresyon sık görülür. Kadınlarda görülme oranı % 4-10[Only Registered Users Can See Links] erkeklerde ise %2-2[Only Registered Users Can See Links] . Hayat boyu risk kadınlarda %10-26[Only Registered Users Can See Links] erkeklerde %5-12'dir.
Bu şu manaya geliyor: her dört yada beş kişiden biri hayatlarının bir döneminde bir çeşit depresif dönem geçirebilir. Depresyon kadınlarda erkeklerden üç kat daha sık görülür. Depresyon işşizliğin yüksek oranda görüldüğü yerler gibi sosyoekonomik seviyenin düşük olduğu yerlerde daha sık görülür. Yeni araştırmalar göstermiştir ki depresyon yirminci yüzyılda artış eğilimindedir ancak bunun nedenleri belli değildir. Sosyoekonomik değişiklikler[Only Registered Users Can See Links] aileler ve topluluklardaki bölünmeler[Only Registered Users Can See Links] genç kuşaktaki özellikle işsiz olanlar[Only Registered Users Can See Links] umutsuzluk duyguları[Only Registered Users Can See Links] beklentilerdeki artmanın etkisi olabilir.
Eğer depresyondan yakınıyorsanız[Only Registered Users Can See Links] başarısız hissediyorsanız[Only Registered Users Can See Links] kendinize yönelmiş yoğun bir öfkeniz varsa[Only Registered Users Can See Links] eğer hayatı yaşamaya değer bulmuyorsanız[Only Registered Users Can See Links] kapana kısılmış hissediyorsanız ve kurtulma umudunuz yoksa[Only Registered Users Can See Links] duygularınız her ne ise; yalnız olmadığınızı hatırlayın. Dünyadaki milyonlarca depresyondaki insan sizinle aynı duyguları paylaşıyor. Elbette bunu bilmek depresyonunuzu daha az ıstıraplı yapmaz fakat bu sorunun sizden değil de zihninizden kaynaklandığını anlamanızda yardımcı olur. Bu duygular depresyonun bir parçasıdır. Doğrudur[Only Registered Users Can See Links] bazı depresyonda olmayan insanlar sizi anlamazlar ve kendinizi toplamanızı söyleyebilirler[Only Registered Users Can See Links] 'unut gitsin' veya 'takma kafana ya' derler[Only Registered Users Can See Links] fakat bu sizinle ilgili bir şeylerin kötü olduğu manasına gelmez. Bu sadece sizi anlamakta zorlanıyor oldukları manasına gelir.
Depresyondaki insanlara yardım etmek amacıyla yapılacak çok şey vardır. Antidepresanlar ve psikolojik tedaviler gibi. Antidepresan ilaçlar yeterli doz ve sürelerde kullanıldıklarında çok etkilidirler ve pek çok depresyonun tamamen iyileşmesini sağlayabilirler.
Depresyonun Nedenleri
Akıl -beden bağlantısı
Depresif hissettiğinizde duymak isteyeceğiniz en son şey bunun tamamen psikolojik olduğu ya da sadece zihnin durumlarından biri olduğu sözleridir. Tüm bunlardan sonra yorgun ve amaçsız hissedersiniz[Only Registered Users Can See Links] iyi uyuyamıyorsunuzdur ve tükenmiş hissediyorsunuzdur. Eskiye nazaran fiziksel olarak da rahatsızsınızdır. Depresyonda olduğumuzda beynimiz daha farklı çalışır. Depresyon psikolojik olduğu kadar fiziksel bir problemdir de. Sadece ruhunuz değil bedeniniz de depresyonla yavaşlar. Bağışıklık siteminiz bile daha yavaş çalışır. Bazen biz akıl ve bedenin birbirinden ayrı olduğunu düşünebiliriz ama öyle değildir. Akıl ve beden tektir.
Depresyonda beyin birçok yönden etkilenmiştir. Uyku sistemi etkilenmiştir. Beynin olumlu duyguları yöneten alanını (eğlence[Only Registered Users Can See Links] aşk[Only Registered Users Can See Links] mutluluk gibi) baskılarlar[Only Registered Users Can See Links] olumsuz duyguları yöneten alanını (kızgınlık[Only Registered Users Can See Links] gerginlik[Only Registered Users Can See Links] kıskançlık[Only Registered Users Can See Links] utanç gibi) uyarırlar. Diğer bir deyişle[Only Registered Users Can See Links] depresyonda olduğumuzda sadece hayatın eğlenceli yönlerini durdurmakla kalmaz aynı zamanda daha gergin[Only Registered Users Can See Links] üzgün ve kötü huylu oluruz.
Sinir hücreleri arasında mesaj iletiminden sorumlu olan maddelere nörotransmitterler/ sinirsel ileticiler denir. Beyinde çok çeşitli nörotransmitterler vardır. Bunların bir çeşidi monoaminlerdir. Dopamin[Only Registered Users Can See Links] noradrenalin ve serotoninleri kapsarlar. Bu nörotansmitterlerin uyku[Only Registered Users Can See Links] iştah[Only Registered Users Can See Links] motivasyon fonksiyonları üzerine etkileri vardır. Aynı zamanda ruh hali ve duygular üzerinde de etkilidirler. Bizim ruh hali kimyasallarımızdırlar. Depresyonda bu ruh hali kimyasallarının daha az salgılandığı ve etkin bir biçimde çalışmadığı düşünülmekte.
Eğer size karmaşık geldiyse ruh halimizin ve duygularımızın beyindeki bazı kimyasal sistemler tarafından etkilendiğini bilmeniz yeterlidir. Antidepresan ilaçlar da olumsuz duyguları kontrol eden alanlara ket vuran bu sistem üzerine etkilidir. Değişik antidepresanlar değişik şekillerde etki ederler.
Artık beyindeki değişik kimyasalların ruh halimizi etkilediğini ve yapılan tedavilerin amacının da bu maddelerin daha etkin çalışmasının sağlanması olduğunu biliyoruz. Depresyondaki insanların doğal olarak sordukları niçin beyinde bu değişiklikler olur ve bunu düzeltmek için ne yapabilirizdir.
Bizim ruh hali kimyasallarımızı etkileyen bir çok faktör vardır. En önemli üç tanesi genlerimiz[Only Registered Users Can See Links] geçmişimiz ve yeni oluşan stres faktörlerimizdir.