PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Dönmeyecek Birini Bekleyenler!


Syst3m
19 August 2009, 12:15
Derin bir iç çekti kadın[Only Registered Users Can See Links] serin bir yaz akşamında[Only Registered Users Can See Links] camın kenarından uzaklara bakarken. Hiç dönmeyecek birini bekliyordu. Aynı anda başka bir şehirde[Only Registered Users Can See Links] beklendiğini unutmuş bir adam[Only Registered Users Can See Links] sonsuz gibi duran karanlık denizi seyrediyordu.


Dönmeyecek Birini Bekleyenler!
[Only Registered Users Can See Links]

Şimdi aralarına büyük mesafeler girmiş bu iki yürek[Only Registered Users Can See Links] kısa zaman önce sadece birbirleri için çarpıyordu. Biraz daha dayanabilseler[Only Registered Users Can See Links] bugün üç yılı bitirmiş olacaklardı. Gözü hep telefondaydı kadının[Only Registered Users Can See Links] her arayanı sevdiği adam sanıyor[Only Registered Users Can See Links] kalbi hızla çarpıyordu. Vakit geçtikçe umudunu kaybetti. Bir gün daha dönmeyecek birini bekleyerek sona ermişti ve kim bilir ne zaman geçecekti içindeki bu yararsız umut?
Bu yazıyı okuyan kaç çift göz[Only Registered Users Can See Links] geçmişte bir yola saplanıp kalmıştır? Bir pencere kenarından[Only Registered Users Can See Links] gece demeden[Only Registered Users Can See Links] gündüzü görmeden bekleyip durmuş kaç yürek vardır? Ve hala kaçı beklemektedir? Bu yüzden caddeye bakan evleri sevmem ben. O yoldan beklenen hariç herkes gelip geçer. Köşeyi dönen bütün yabancılar[Only Registered Users Can See Links] bir an için özlenen kişiye benzerler. Yüzleri seçilmese de uzaktan[Only Registered Users Can See Links] boyları[Only Registered Users Can See Links] endamı[Only Registered Users Can See Links] yürüyüşleri andırır. İnsanın midesine kramplar girer o anda[Only Registered Users Can See Links] bir tebessümlü heyecan yerleşir yüzüne[Only Registered Users Can See Links] sadece birkaç saniye[Only Registered Users Can See Links] geldiğini zannedip sevinir bekleyen. Oysa ne demiştir Yahya Kemal Beyatlı şiirinde: “ Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden[Only Registered Users Can See Links] çok seneler geçti[Only Registered Users Can See Links] dönen yok seferinden..”
Beklemek zaten zor eylemdir ama dönmeyecek birini beklemek nafile bir çabadan öteye gidememiştir hiç. Sevdanın asaletine ne kadar yakışıyor olsa da[Only Registered Users Can See Links] bir yaşamı törpülemektir yararsız bekleyişler.
Beklemek[Only Registered Users Can See Links] zarif bir ruha[Only Registered Users Can See Links] büyük gönüllere yakışır elbette. Kendinden vazgeçerek[Only Registered Users Can See Links] soyunarak üstünlüğünden ve egosunu kırarak bekler insan. Kim bilir kaç tohum filizlenir[Only Registered Users Can See Links] serpilir[Only Registered Users Can See Links] büyür[Only Registered Users Can See Links] çiçek açar o zaman aralığında? Uzun bekleyişlere sabrederken[Only Registered Users Can See Links] kendisi bekleyiş olur bazen kişinin. Gerçekten sadece bir ümit[Only Registered Users Can See Links] bir kavuşmanın sarılma anına bağlı hayallerle mi böylesine inatçı durabilir insanoğlu? Beklemek kadar ısrar ve inatla yapılan başka kaç eylem vardır ki?
Bazen kabullenmek gerekir[Only Registered Users Can See Links] dönmeyecek birini beklemek[Only Registered Users Can See Links] bir çeşit intihar gibidir. Giden[Only Registered Users Can See Links] sevildiği kalbi terk etmeyi seçtiyse[Only Registered Users Can See Links] geri gelişi bekleyene daha büyük yaralar açacak demektir.
Her şeye rağmen[Only Registered Users Can See Links] yaşamın içinden bir lezzettir beklemek[Only Registered Users Can See Links] yüreği bükerek eğiten[Only Registered Users Can See Links] sabrı öğreten[Only Registered Users Can See Links] ruhu geliştiren bir zaman yolculuğudur; eğer bekleyişi hayatın kendisi haline getirmemişse insan…