Syst3m
20 August 2009, 10:51
ABD’deki Washington Üniversitesi bünyesinde yapılan bir araştırmaya göre[Only Registered Users Can See Links] üç yaş ve altındaki çocuklar bile depresyon yaşayabiliyor.
Üstelik çocuklardaki depresyon sanıldığı gibi geçici bir ruh hali olmayıp tekrar eden veya uzun süren bir şekilde görülebiliyor.
Araştırmayı yürüten psikiyatr Dr. Joan Luby’ye göre[Only Registered Users Can See Links] yakın zamana kadar altı yaşından küçük çocuklarda depresif bozukluk olabileceğine prim verilmiyordu.
Luby[Only Registered Users Can See Links] “Olamayacağı düşünülüyordu çünkü altı yaş altı duygusal anlamda bu deneyimi yaşayamayacak kadar toydur” diyor.
GEÇMİŞTE BİR TRAVMA
Daha önce yapılan bir araştırma[Only Registered Users Can See Links] depresyonun ABD’de okul öncesi çağdaki çocukların yüzde 2’sini (yaklaşık 160 bin çocuk) etkilediğini göstermişti. Ancak bu kadar küçük yaştaki çocuklarda depresyonun[Only Registered Users Can See Links] diğer çocuklar ve yetişkinlerdeki gibi kronik olup olmadığı bilinmiyordu.
Luby’nin araştırma ekibi üç-altı yaş aralığındaki 200 çocuğu iki yıl boyunca izledi. 75’ine majör depresyon tanısı konmuş olan çocuklar dört zihinsel sağlık testinden geçirildi. Baştan beri depresif durumda olan çocukların yüzde 64’ü[Only Registered Users Can See Links] altı ay sonra hâlâ depresyondaydı. Yüzde 40’ıysa iki sene sonra da problem yaşamaya devam etti.
Toplamda yaklaşık yüzde 20’lik bir grubun testlerinde devam eden ya da dönüp tekrarlanan depresif sonuçlar görüldü.
Depresyon[Only Registered Users Can See Links] daha çok annelerinde de depresyon ya da farklı ruhsal durum bozuklukları olan[Only Registered Users Can See Links] başlarından anne ya da babanın ölmesi[Only Registered Users Can See Links] cinsel tacize uğramış olmak gibi travmatik bir olay geçmiş çocuklarda görülüyor.
ABD’de Ulusal Akıl Sağlığı Enstitüsü’nün desteğiyle yapılan ve sonuçları Archives of General Psychiatry dergisinde yayımlanan bu araştırmada[Only Registered Users Can See Links] tartışmalı bir konu olan[Only Registered Users Can See Links] çocuklarda depresyon tedavisinin incelenmediği de belirtildi.
OYUN KONUSU ÖLÜM
Konu hakkında çalışmalar yapan Duke Üniversitesi’nden psikiyatr Dr. Helen Egger da[Only Registered Users Can See Links] okul öncesi dönemdeki çocuklarda ruhsal durumun çabuk değişmesi ve öfke nöbetlerinin mümkün olduğunu belirtirken[Only Registered Users Can See Links] depresyondaki çocukların oynarken bile üzgün göründüğünü ve oyun konularının ölüm ya da diğer kasvetli mevzular olabileceğini söylüyor.
Dr. Egger[Only Registered Users Can See Links] sürekli iştahsızlık[Only Registered Users Can See Links] uyku problemleri[Only Registered Users Can See Links] ısırma[Only Registered Users Can See Links] tekme atma ve vurmayı içeren sık öfke nöbetlerinin de[Only Registered Users Can See Links] muhtemel depresyonun belirtileri olabileceğini belirtiyor.
Araştırma ekibinin lideri Dr. Luby de[Only Registered Users Can See Links] çocukta depresyon göstergelerinden birinin de suçluluk duygusu olduğunun altını çizerek[Only Registered Users Can See Links] örneğin depresyonda olan üç yaşında bir çocuğun kazara bir bardağı kırdıktan sonra annesine sürekli üzgün olduğunu söyleyebileceğini ve günlerce bu suçluluk duygusundan sıyrılamayabileceğini anlatıyor.
Üstelik çocuklardaki depresyon sanıldığı gibi geçici bir ruh hali olmayıp tekrar eden veya uzun süren bir şekilde görülebiliyor.
Araştırmayı yürüten psikiyatr Dr. Joan Luby’ye göre[Only Registered Users Can See Links] yakın zamana kadar altı yaşından küçük çocuklarda depresif bozukluk olabileceğine prim verilmiyordu.
Luby[Only Registered Users Can See Links] “Olamayacağı düşünülüyordu çünkü altı yaş altı duygusal anlamda bu deneyimi yaşayamayacak kadar toydur” diyor.
GEÇMİŞTE BİR TRAVMA
Daha önce yapılan bir araştırma[Only Registered Users Can See Links] depresyonun ABD’de okul öncesi çağdaki çocukların yüzde 2’sini (yaklaşık 160 bin çocuk) etkilediğini göstermişti. Ancak bu kadar küçük yaştaki çocuklarda depresyonun[Only Registered Users Can See Links] diğer çocuklar ve yetişkinlerdeki gibi kronik olup olmadığı bilinmiyordu.
Luby’nin araştırma ekibi üç-altı yaş aralığındaki 200 çocuğu iki yıl boyunca izledi. 75’ine majör depresyon tanısı konmuş olan çocuklar dört zihinsel sağlık testinden geçirildi. Baştan beri depresif durumda olan çocukların yüzde 64’ü[Only Registered Users Can See Links] altı ay sonra hâlâ depresyondaydı. Yüzde 40’ıysa iki sene sonra da problem yaşamaya devam etti.
Toplamda yaklaşık yüzde 20’lik bir grubun testlerinde devam eden ya da dönüp tekrarlanan depresif sonuçlar görüldü.
Depresyon[Only Registered Users Can See Links] daha çok annelerinde de depresyon ya da farklı ruhsal durum bozuklukları olan[Only Registered Users Can See Links] başlarından anne ya da babanın ölmesi[Only Registered Users Can See Links] cinsel tacize uğramış olmak gibi travmatik bir olay geçmiş çocuklarda görülüyor.
ABD’de Ulusal Akıl Sağlığı Enstitüsü’nün desteğiyle yapılan ve sonuçları Archives of General Psychiatry dergisinde yayımlanan bu araştırmada[Only Registered Users Can See Links] tartışmalı bir konu olan[Only Registered Users Can See Links] çocuklarda depresyon tedavisinin incelenmediği de belirtildi.
OYUN KONUSU ÖLÜM
Konu hakkında çalışmalar yapan Duke Üniversitesi’nden psikiyatr Dr. Helen Egger da[Only Registered Users Can See Links] okul öncesi dönemdeki çocuklarda ruhsal durumun çabuk değişmesi ve öfke nöbetlerinin mümkün olduğunu belirtirken[Only Registered Users Can See Links] depresyondaki çocukların oynarken bile üzgün göründüğünü ve oyun konularının ölüm ya da diğer kasvetli mevzular olabileceğini söylüyor.
Dr. Egger[Only Registered Users Can See Links] sürekli iştahsızlık[Only Registered Users Can See Links] uyku problemleri[Only Registered Users Can See Links] ısırma[Only Registered Users Can See Links] tekme atma ve vurmayı içeren sık öfke nöbetlerinin de[Only Registered Users Can See Links] muhtemel depresyonun belirtileri olabileceğini belirtiyor.
Araştırma ekibinin lideri Dr. Luby de[Only Registered Users Can See Links] çocukta depresyon göstergelerinden birinin de suçluluk duygusu olduğunun altını çizerek[Only Registered Users Can See Links] örneğin depresyonda olan üç yaşında bir çocuğun kazara bir bardağı kırdıktan sonra annesine sürekli üzgün olduğunu söyleyebileceğini ve günlerce bu suçluluk duygusundan sıyrılamayabileceğini anlatıyor.