PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Son Osmanlı Nevruz DEDE


Syst3m
12 September 2009, 00:38
7 yaşında iken Nuri Paşa komutasındaki askerî birlikle Azerbaycan"a gelen Nevruz Caferovhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bugün 94 yaşında ve çocukluğunun İstanbul"unu özlüyor.1917 yılında Ermeni-Rus orduları Azerbaycan"ı kasıp kavurur. Müslüman Türk ahali zor durumdadır. Osmanlı hükümetihttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif yardım amacıyla dönemin ünlü askerlerinden Nuri Paşa komutasında bir orduyu Azerbaycan"a gönderir. Bu askerî birlik içinde ismi Ahmet olan küçük bir çocuk da vardır. Ahmet"in babası yüksek rütbeli bir Osmanlı zabiti olan Nimetullah beydir.


--------------------------------------------------------------------------------

Annesi ise Fatıma hanım. Ahmethttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif daha küçük bir çocuk iken annesini kaybeder. Sefer emri alan Nimetullah beyhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif oğlunu emanet edebileceği bir akrabası olmadığından o sırada 7 yaşında olan Ahmet"i yanında götürmeye karar verir. Askerî birliğin İstanbul"da başlayan uzun ve yorucu yolculuğu Gence"de sona erer. Kente vardıklarında küçük Ahmet"i bir çocuk yurduna teslim eder babasıhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif sonra da Azerbaycan"ın iç bölgelerinde devam eden savaşa katılmak amacıyla cepheye koşar.

Dünün küçük Ahmet"i Nevruz Caferovhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif ak sakallı bir dede olmuş şimdi ve Bakû'de yaşıyor. Dimdik duruşuhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif kartal bakışı ve çehresindeki çizgiler onun başka bir coğrafyaya ait olduğunu gözler önüne seriyor. Bakû"deki Türk Şehitliği"nde isimleri pirinç levhalara yazılı kahramanlara bakıphttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif "Ben buraya onlarla birlikte geldim" diyor. Sonra da gözünü ufka dikerek şunları söylüyor: "Onlar babamın arkadaşları. Benim amcalarım oluyor. İstanbul"dan Gence"ye uzanan uzun bir yolda arkadaş olmuşuz onlarla."

İstanbul hasreti ile yanan gönül

Nevruz Caferovhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif 1910 yılında İstanbul"da dünyaya gelir. Aradan geçen uzun yıllara rağmen "İstanbul" ismi telaffuz edilince heyecanlanıyor ve yüreğinde doğduğu şehri ahir ömründe görme arzusu uyanıyor. İstanbul"a duyduğu sevginin altında çocuk hafızasında kalan güzel hatıralar bulunuyor. Gözünün önüne en fazla gelen görüntü yaşadıkları ev ve yanıbaşındaki cami. "5-6 yaşlarında iken arkadaşlarımla evimizin önünde oynardık" diyorhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif iç geçirerekhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/nokta.gif Evlerinin yanıbaşındaki caminin çift minaresi olduğunu söylüyor. Arkadaşları ile camiye girip saklambaç oynarlarmış. Bazen namaz kılan insanlarla birlikte eğilip kalkarlarmış. Cemaat de onların başını okşarhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif şeker ya da para verirmiş. Bazen de çok fazla gürültü çıkarırhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bu kez de onların tatlı-sert ikazları ile karşılaşırlarmış.

Nevruz dedenin hafızasından çıkmayan bir başka İstanbul karesi ise evlerinin önündeki kalabalık. "Rahmetli annemin Hakk"ın rahmetine kavuştuğu gündü o gün" diyorhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif kısık bir sesle. Annesinin genç yaşta ölmesi onu derinden etkilemiş. Babasının birkaç kez sessiz sessiz ağladığına şahit olmuş. Oyun arkadaşlarının hiçbirini gözünün önüne getiremediğinden yakınıyor. Onlara ait ne bir resim karesi var belleğinde ne de bir isim. 7 yaşına kadar yaşadığı İstanbul"dan hafızasında kalanlar bu kadar. Bir de camilerin minarelerinden yayılan ezan sesleri kalmış kulaklarında.

"Baba" diyerek haykırır ve kendinden geçer

Küçük Ahmet"in Gence günleri çok zor geçer. Annesinin vefatından sonra öz yurdundan ve arkadaşlarından ayrı düşmek çok zoruna gider. Bunlar yetmezmiş gibihttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif vatanından uzak bu garip ülkede tek yakını olanhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif canı sıkıldığında boynuna sarılıp teselli bulacağı babacığı da yanında değildir. Annesinin yokluğuna bir de baba hasreti eklenir. Nice geceler "anne-baba" çığlıkları ile uyanır ve sabaha kadar ağlar da ağlar. Bazı geceler bu ağlama seanslarına çocuk yuvasının hizmetçisi de katılır. Yurtta kaldığı iki yıl boyunca küçük Ahmet"i hiçbir şey teselli edemez.

Bu aradahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Azerbaycan bağımsızlığını ilan eder. O sıralar dokuz yaşında olan Ahmethttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif "Belki babasından bir haber alır" düşüncesiyle önce Bakû"yehttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bir süre sonra da İran sınırına yakın Lenkeran şehrindeki çocuk yurduna gönderilir. 28 Nisan 1920"de Rus askerleri Azerbaycan"ı yeniden işgal edince bu tarihe kadar ülkede kalmış Osmanlı askerleri birer ikişer İran üzerinden vatan yolunu tutar. Baba hasretine dayanamayan Ahmethttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bir haber alırım ümidiyle çocuk yurdundan firar ederek İran"ın Astara şehrine gider. Bir yıl boyunca babasının izini bulmaya çalışır. Hiç kimse "babanı gördüm" demez kendisine. Boynunu büker ve yeniden Lenkeran"a dönerek çocuk yurduna yerleşir. Umudunu kaybetmiştir artık. Kendisini annesiz babasız bir gelecek beklemektedir.

Kafesteki kuş gibi çırpınmak

Küçük Ahmet babası Nimetullah beyi ararkenhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif babası da oğul hasreti ile yanıp tutuşmaktadır. Sevgili eşinden yadigar kalan biricik yavrusunu bulmak ister. Ancakhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Osmanlı askerleri için Azerbaycan toprakları güvenli değildir artık. Bolşeviklerin iktidarda olduğu bu topraklarda Osmanlı askerlerini yargılamak üzere mahkemeler kurulmuştur çünkü.

Canlarını kurtarabilenler İran üzerinden Anadolu"ya geçmeye çalışır. Ancakhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bu güzergah da onlar için tekin değildir. "Aynalı" ve "beş atılan" diye tabir edilen Osmanlı tüfekleri çok değerli olduğundan Mehmetçiklere bu kez eşkıyalar musallat olur. Kimisinin eşyaları yağmalanırhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif kimisi de ellerindekileri vermek istemediği için öldürülür. Nimetullah beyhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif asla dönmeyi düşünmez. Onun hayatta tek bir amacı vardır; oğlunu bulmak. Önce Gence"yehttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif sonra da Bakû"ye gider. Bolşevikler tarafından yakalanıp idam edilirim korkusuyla başkentten ayrılır ve Lenkeran"ın yolunu tutar.

Bu dönemde kafesteki kuş gibi çırpınıp durur. Bir yanda evladını gurbette bırakıp gitmek vardırhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif diğer yanda ölüm korkusu. Nihayet kararını verirhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Lenkeran üzerinden İran"a geçer. Ancakhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif evlat hasreti vicdanını kanatır ve daha öteye gidemez. İçine doğan bir ümitle Lenkeran"a geri döner. Bir gün Lenkeran sokaklarında dolaşırken küçük Ahmet"in "baba" çığlıklarını duyar ve hayatının en mutlu gününü yaşar.

Hayatı da değişir ismi de

Baba oğul yıllar sonra kavuşmuştur artık. Ancakhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif onları nelerin beklediğini tahmin bile edemezler. Bildikleri bir şey varsa o da geçmişlerini ve nereden geldiklerini unutmaktır. Osmanlı Zabiti Nimetullahhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Sovyet vatandaşı Nimet olur öncelikle. Küçük Ahmet"in ismi de Nevruz Caferovhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/nokta.gif. Baba Nimetullahhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bulduğu eski bir akordeonu düğünlerde ve bayramlarda çalarak ekmek parasını kazanmaya başlar. Akordiyoncu Nimet olarak nam salar Lenkeran"da. Bir Azeri hanımla evlenir ve Nevruz"un üç kardeşi olur.

İstanbul"dan getirdiği oğlunun iyi bir eğitim almasını ister ve onu askerî okula yazdırır. Bakû"de okuyan Nevruzhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bir gün üşüterek hastalanır ve tedavi görmek için Lenkeran"a babasının yanına gider. Bir hafta sonra geri döndüğünde onu bir sürpriz beklemektedir. Okuldan atılmıştır ve okul yönetimi ordudan firar ettiği gerekçesiyle kendisini mahkemeye vermiştir. Çıkarıldığı mahkemede mahkum olur ve cezaevine gönderilir. Üç yıl hapiste kalan Nevruz Caferovhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif cezasını tamamladıktan sonra hayata atılır ve inşaat işçiliği dahil her türlü işi yaparak rızkını çıkarmaya çalışır.

Alman esir kamplarında yaşananlar

Aradan yıllar geçer. 1941 yılının bir yaz sabahı Almanyahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Sovyet topraklarına saldırır. Halk seferberliğe çağrılır. Nevruz Caferov da savaşın ilk günlerinde cepheye çağrılanlar arasındadır. Cephede "cesur" asker olarak nam salar. 1942 yılının sonbaharında Ukrayna"nın Harkof kenti yakınlarında yaralanır ve Almanlara esir düşer. Esir kampında yapılan ideolojik propagandahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif o zamana kadarki düşüncelerinde önemli değişiklikler meydana getirir. Esir Azerilerin bir araya toplanarak askeri lejyonlar kurulması işine yardımcı olur. Almanların Sovyet ordularını mağlup edeceği varsayımından hareketle Azerbaycan"da kurulacak hükümetin hazırlıklarına girişir.

Bu aradahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Almanların talimatıyla bir gece uçakla İstanbul"a hareket eder ve Mehmet Emin Resulzade"yi (Sovyetlerin işgalinden önce 1918 yılında bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan devletinin lideri) alarak geri döner. İtalyahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Fransahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Avusturyahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Bulgaristanhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Polonyahttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Romanya gibi Avrupa ülkelerini dolaşarak Azerbaycanlıların işkenceden kurtulmalarına ve lejyonda toplanmalarına yardımcı olur. Almanca ve İtalyancayı mükemmel konuşacak derecedehttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Fransızcayı da fikirlerini ifade edecek kadar öğrenir. Savaşhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif Almanların yenilgisiyle biter. Hem lejyon çalışmaları hem de Azerbaycan devleti ile ilgili bütün ümitleri suya düşer. 1946 yılında Avusturya"da yakalanır ve Sovyet yetkililerine teslim edilir.

İşkence yılları

Bakû"deki KGB bürosunun bodrum katlarında hayal bile edemeyeceği işkencelerle karşılaşır. Tırnakları sökülürhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif parmakları kapı aralığına sıkıştırılarak kırılırhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif sapasağlam dişleri kertepenle sökülürhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif elleri ve ayakları zincirlenerek bayılıncaya kadar dövülür. O yıllarda Azerbaycan Komünist Partisi"nin lideri kast edilerekhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif "Bagirof"un yerine mi göz diktin?" diyerek kendisi ile alay edilir. Soruşturma bittikten sonra mahkemeye çıkarılır ve 25 yıl hapse mahkum edilerek sürgüne gönderilir. Her ne kadar sürgün yeri KGB"nin bodrumları ile kıyaslanmayacak kadar rahat olsa da havanın çok soğuk (-40 derece) olmasıhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bulaşıcı hastalıkların kol gezmesi hayatı yine de zorlaştırır. Nevruz Caferov"un önünde sürgünde geçirilecek 3-5 yıl değilhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif tam 25 sene vardır. Mart 1953"te dönemin Sovyet lideri Stalin ölür. Çok geçmeden Sovyet ülkesinde ciddi değişiklikler olurhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif kanunlarda yumuşamalar meydana gelir. Stalin"in ölümüyle Nevruz Caferov"un hayatı da değişir. 8 yıl hapis yattıktan sonra 1956 yılında vatanına geri döner.

Bir kez daha hayatın acı gerçekleriyle karşı karşıya gelir. Fabrikada işçi olarak çalışırhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif tiyatroda sahneye çıkarhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif devlet korosuna katılır. Bu arada başka yetenekleri olduğu da ortaya çıkar ve resim yapmaya başlar. Hayallerinde canlandırdığı İstanbul"dan iki farklı manzarayı yağlı boya ile keten kumaşın üzerine yansıtır. Bugün evinin duvarını süsleyen bu tablolarda ana figür olarak küçük Ahmet"in hafızasında kalan İstanbul"a ait camilerhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif köşklerhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif mavi denizler göze çarpıyor. Dostlarının ısrarı ile evlenir ve 56 yaşında baba olma zevkini tadar. Bakû"de düzenli bir hayatıhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif her sabah gideceği bir işihttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif akşamları hanımı ve çocukları ile birlikte kalacağı üç odalı bir evi vardır artık.

Yürekleri yakan İstanbul hasreti

Nevruz Caferov bugün 94 yaşında. Önce eşini sonra da oğlu Fahrettin"i kaybetmiş. Bakû"deki evinin duvarlarını Mehmet Emin Resulzade"nin Almanya"da iken hediye ettiği Kur"an-ı Kerim süslüyor. Yine ondan yadigar bir takım elbise dehttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/nokta.gif. Nevruz Caferov"un "kutsal bir emanet" gibi sakladığı bir diğer eşya ise Nuri Paşa"nın kalpağı. Bazen bu kalpağı giyip dışarı çıkıyorhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif bazen de aynanın karşısına geçip acı dolu günleri hatırlıyor.

Çektiği bunca çileye rağmen ruhu sapasağlam Nevruz dedeninhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif dili de şükürlü. Otobüstehttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif minibüste genç bayanlara yer verecek kadar centilmenhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif imdat dileyen birisine yardım edecek kadar delikanlıhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif son ekmek parçasını paylaşacak kadar cömert birisi. Her günhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif beş vakit hem Türkiye hem de Azerbaycan için dua ediyor. Bir de ahir ömründe hayallerini süsleyen İstanbul"u görebilmek için.

İstanbul onun için ayrı bir anlam ifade ediyor aslında. Bu şehrin ismini duyunca yerinden sıçrıyor ve hasret duyduğu şehri görme arzusu artıyor.

Bu son arzusu yerine gelir mi bilinmez. Kim bilirhttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif 94 yıllık ömrü boyunca olağanüstü maceralar yaşayan Nevruz dedenin hayat hikayesihttp://www.forumuz.net/images/digersmileyler/virgul.gif çocukluğunda arkadaşlarıyla birlikte çevresinde koşturup durduğu o çift minareli caminin yanıbaşında noktalanır belki.