Orijinalini görmek için tıklayınız : içimdeki aşkın dizeLerisin sen! (Nixie)
Syst3m
18 September 2009, 11:52
Anladımki Ben Sana Çokum...
Var mısın? diyorsun bana Henüz son savaşımızın enkazlarını toplayamamışken. "Benimle yeniden başlamaya var mısın" Yeni bir savaşa yetecek kadar ne mataramda su kaldı sevgili ne de güç.Birimizden biri tükenmeden bitmeyecek değil mi bu savaş.Yeterince incitmedik mi birbirimizi yeterince yaralamadık mı ve her seferinde yaraların kapanması daha uzun zaman almadı mı.Daha ne kadar kanlı gözyaşı dökmemiz gerekiyor sevgili daha ne kadar.
Böyle olmamalıydı.Bu cümlenin ardından "keşke" diyeceğimi sanıyorsun değil mi?Demeyeceğim işte o kelime girmeyecek bir daha hayatıma.En azından bu ilişki keşkelerin ardında saklı kalmayacak. Seni ilk gördüğüm zaman yüzümde saklayamadığım gülümsemeyle.İşte bu dediğimi anımsıyorum. "İşte bu ömrümü geçireceğim insan". Ömür [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])sandığımız kadar uzun değil mi yoksa.sevgili.Bir düş kadar belki.Doğru ya bir düşü yaşadık seninle ama bir düşle ne kadar yaşanabilirdi ki [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])belki bu yüzden bir kedi yavrusu gibi ensemden tutup gerçeğin içine bıraktın beni.Sende bilirsin düşle gerçek sevmez birbirini.Düş ne kadar pembeye boyasa da gökyüzünü[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])gerçeğin bir damla siyahı griye dönüştürmeye yeter her yeri.
Güzel bir düş olarak kalabilseydin sevgili...
Cezmi Ersöz'ün yazısını okumuştum ayrılık cümlelerinin havalarda uçuşmasından hemen sonra .Sanki sana söylemek istediğim tüm cümleleri anlatmışım [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])o kaleme almış tuhaf bir benzerlik.
Sana kızmıyorum [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])seni anlıyorum[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])bu bana çoK acı verse de Sana kızmıyorum benim öfkem hayata Nasıl bir hayat ki bu öfke [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])sevginle güvenini birbirinden böyle acımasızca ayırmış? Nasıl bir hayat ki bu deliler gibi sevdiğin birine çoK isteyip de bir türlü güvenemiyorsun?Onu ne kadar sevsen de bir gün seni hiç beklemediğin bir anda bırakıp[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])çekip gidecek diye korkuyorsun.Bu korku[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])bu güvensizlik yüzünden güçsüzlüğünü[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])zaaflarını[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])suların altında yıllardır gizlenmiş duran halini gizliyorsun ondan.O orada öylece dursun istiyorsun;suların altında[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])üzerinde can çekişen düşleri[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])üşümüş kenetlenmiş elleriyle[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])kapalı gözleri[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])o soluksuz kalmış yüzüyle dursun orada yıllardır kimsesiz bıraktığın[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])bir kez olsun yanına uğramadığın o halini en sevdiğin insandan saklayıp duruyorsun.Çünkü kimi sevsen çekip gitmiş[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])kimi sevsen hayat geçmiş önüne.Yıllar sevgini alamamış senden[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])ama güvenmek güvenip biriyle her şeyini paylaşmak işte hayat bunu almış elinden.Sevgin bu yüzden hep tek kanatlı bir kuş gibi kalmış.Güvenmeden de olur[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])sevince her şey olur sanmış[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])uçmak istemiş ama uçamamış.
Belki bu sevmiştin ama güvenmemiştin.suyun altındaki yüzünü bir düş kadar kısa bir süre göstermiş ve tekrar suyun altına gömmüştün.Kendini saklarken sevgilerini de saklamıştın Nilüfer'in şarkı sözlerisındaki gibi "Hatalarımla sev günahlarımla sev beni olduğum gibi sev "diyordun durmaksızın.Oysa sevdiğim beni bir mucize olduğuna inandıran halini korunaksız [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) savunmasız olmamak adına derinlere gömmüştün.Bir tek sen uyurken gizlice açığa çıkıyor bana gülümsüyordu.geceler boyu uykusuzluk çekişim seni izleyişim o haline özlem duyuşumdan.Uyurken maskesini çıkarıyor insan kimsenin görmeyeceğini umarak.Belki bu yüzdendi sen uyurken defalarca gitmekten vazgeçişim.
"Tren istasyonlarında dönmeyeceksen arkana bakmayacaksın[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])peronlarda arkana bakarsan eğer ardındakine hep umut verirsin" derler.Peronlarda ardına bakmayı adet edindin bana da beklemek düştü döneceğin anı beklemek.Ben bekliyordum sen geliyordun.Şaşkınlığım belki bu yüzden bana ardıma bakmamayı öğrettiler giderken bakmadım ne son kez görmek için ne umut vermek adına bakmadım.Yaşadığımız her anı bir bavula sıkıştırıp sana bıraktım.Anlamadın
Şimdi bana yeniden var mısın diyorsun sevgili[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])belediye enkaz halindeki bu aşka oturma izni vermiyorken sana güvenip yeniden yerleşmemi istiyorsun.Üzgünüm sevgili ben yokum ne şimdi ne daha sonra[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) içimdeki çocukların susacağı [Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])güvensizlik denizinde boğulacağım yaşamında yokum.
Anladım ki ben sana çokum
Nixie
18 September 2009, 11:54
Susmalıyım !
Oysa ne zordu seni tamda bulmuşken kaybetmek..
Ne zordu ağlamamak için dudaklarımı ısırırken veda sözlerini dinlemek..
Biz sevgiliden başka dosttuk, arkadaştık ya bi nevi
Sırdaştık, insandık ya önceleri..
Değilmiş !
Rüzgarı kıskanırmı insan hiç tenine deyip geçiyor diye
Yağmur damlalarından nefret edermi yanaklarından süzülüp dudaklarına yerleşiyor diye..
Edermiş meğer !
Sana benden başkası dokunamaz ki..Sımsıcak sarılamaz ki..Ellerini tutmak isteyemezki canı benim canımın istediği gibi.. Beklentisizce sevemezki, bekleyemez ki seni..
Sahi, doldurabilir mi yerimi biri ?
Oysa biz değilmiydik defalarca söz veren birbirimize.. Biz değilmiydik kalbimizde birbirimizden başkası olmayacağına yemin eden.. Tek bir ruh, tek bir kalp..
O biz değilmiydik sahi ?
Bocalıyorum yokluğunda..
Neye elimi uzatsam boşlukta buluyorum kendimi.. Baktığım hiç bir yüz seninkine benzemiyor, hiç bir renk hayatımı senin rengin kadar ferahlatmıyor.. Hiç bir söz senin bir tek sözün kadar değer bulmuyor..
Olmuyor ! Ne yerin doluyor, ne boşluğunun acısı hafifliyor.. İçimde bir yerlerde öyle büyüksün, öyle hızla çoğalıyorsunki yetişemiyorum sana .. Yaşadıklarımız öyle ardı ardına geliyorki aklıma unuttum desemde beceremiyorum aslında..
Artık tek başıma dinliyorum gözlerimin içine baka baka söylediğin o şarkıları..
Tek başıma bakıp eski resimlere, gülümsemeye çabalıyorum buruk bir tebessümle..
Oysa simdi ne bir resmin kalmalı elimde, ne bir anı beynimde.. Susmalıyım ! Çünkü her konuştuğumda seni seviyorum dememek için ısırıyorum dudaklarımı ..
Nixie
18 September 2009, 11:55
su'ya yazıldı...
Suya yazıldı bu yazı...
Gökyüzünde parlak bir yıldız vardı...
Saat, gece yarısı şarkılarının üçüncü perdesi...
Uyuyorsun... Ben kelimeleri henüz indirmişim raflarından. Görsen, nasıl naz etti her biri. Sana 'suya' yazacağım sizleri deyince, hiç zorluk çıkarmadılar biliyor musun? Ben de son birkaç gündür neden tozlu rafları benim yazılarıma tercih ediyorlar diye düşünüyordum. Meğer, sensizlik onların da canına tak etmiş! Nereden bilebilirdim ki? Neyse ki fazla geç kalmadan onları ölmekten, kendimi dinlemekten, ve en önemlisi, hepimizi sensizlikten kurtardım.
Aynamda telaşlı bakışın, 'geç kaldım, dersim var' diyen sözcüklerin kalmış. Ne zaman kendime bakacak olsam, bunları görüyorum. Sonra başlıyorum gülmeye. Senden ve o akşamdan kala kala bunlar kaldı diye. Oysa ben çam kokusu da olsun isterdim. Güzel, okkalı bir müzik bulma çabaların, sigaramı bir türlü içirtmeyen dokunuşların, ve elbet sonunu ikinci kez getiremediğim, içtiğime içeceğime pişman ettiğin biranın gittikçe köpüren(!) sıcaklığı da olsun isterdim. Yani anlayacağın:
*"Küçük şeyler bizi usandıran,
küçük şeyler bizi utandıran,
...
Hep kısa anlar mutluluklar
Hayal görür uzun sananlar
...
Gel gör ki; sadece tek cümlen kalmış! N'apalım, yetinmesini de bilmeli bu yoklukta. Aşk terk-i diyarda, mevsim inadına ilkbaharda.
Suya...
belki de susuzluğuma yazıldı bu yazı...
Fotoğraflarına baktım, sırf perdelerimi açmamak adına. Yaram ne kadar kanarsa, altından ne kadar o bir buçuk saatin iltihabı çıkarsa iyileşirim diye... Oysa hiçbir şey düşündüğüm gibi olmadı... Akıp gittin gözlerimin boşluğundan. Ne tuhaf, su gibiydin! Çırılçıplak ve öylesine tuzlu... Anlayacağın yine sevdanla buluşturdum seni. İstemeden de olsa, kıyıda yavaş yavaş yürürken sen, ben gözlerimle tek hamlede denize attım seni. Biliyor musun belki de bu hayatta bir şekilde dalıp da kaybolmayacağın tek yer orası... Mavi derinlikler... Yer önemli değil! Açıklarda olup olmaman da. Sonuçta tüm gerçeği saklayan ve aslında saklamak zorunda kalan senin denizlerin.
Anlaşılan alışmışım dengesiz sözcükleri dengeye getirmeye. Aşkın kolundan tutup zorla sayfalara oya gibi işlemeye. Yarattığın boşlukları bir şekilde doldurmaya, anlaşılan gerçekten alışmışım.
Beşinci kez su'ya yazıldı...
Daha yapacak altı yolculuk var.
Yazılmayan, yazmadığım kelimeleri saklıyorum.
Haberin olsun döneceğim.
Uyumak üzereyim. Kelimeleri henüz yatırdım uykuya. Bir de ağrı kesici verdim, ne olur ne olmaz diye. Hiç sızlanmadılar biliyor musun?
Deniz suyu bağımlılık yapar mı ki..
Nixie
18 September 2009, 11:59
gitmeler yeter mi unutmaya?
Gitmeler yeter mi unutmaya
Arkanda bırakmışsan yüreğini
Dev bir dalgadır ayrılık denen canavar
Yaşanmış ne varsa alır gövdesine
Dev bir dalgadır ayrılık
Alır seni kendinden
Alırda içine çeker
Sen ve ayrılığın kalır çekilen suların ardından
Nereye baksan unutmaya çalıştıkların görünür gözüne
Dalı kırık bir ağaç görürsün
Çiçeklerini vermiş sulara
Çiçeğine hasret ağacı görürsün
Ayrılığını hatırlarsın dalı kırık ağacın yüreğinde
Bir yavru kuş görürsün
Yuvasından kopmuş
Annesine hasret
Bir ağıt vardır ana yüreğine söylenen
Bir yavru kuşun yüreğinde bulursun kendini
Hasretin aklına gelir yine
Unutamazsın aşkını
Unutamazsın kendinde olanı
Unutmaz insan aşkını ayrılık ateşinde yanarken
Git gidebilirsen
Uzaklara git
Kendini bile kaybedeceğin uzaklıklara koş
Ama unutamayacaksın yine de
Gün batımı gibidir ayrılık dostum
Karanlıklar başlar başlangıcı ile ayrılığın
Gölgen bile terkeder seni
Sen terkedilmişliği yaşarsın
Gölgenin kayboluşu ile
Unut unutabilirsen o zaman aşkını
Kör bir karanlık olur dünya
Pencerenden bakarsın sokaklara
Karanlıklar içinde bakarsın gelip geçen insanlara
Göremezsin yüzlerini
Göremezsin bakışlarını
Böyledir ayrılık
Alır seni senden
Göremezsin açan çiçeği
Göremezsin gündoğumunu
Göremezsin gülen yüzleri
Git
Gidebilirsen
Şimdi
Unutabilir misin sanıyorsun
Kaçmak çözüm mü sanırsın dostum
Anıları doldurmuşsun yüreğine
Nereye gitsen yansıyacak yaşxxx
yüreğinde taşıdıkların
Kaçamayacaksın o zaman
Bileceksin unutmayacaksın
Bir sevgiye sarılacaksın
Bir çocuk yüreğine sarılacaksın belki
Belki denizin mavisine aşık olacaksın
Belki gökyüzünün enginliğine vereceksin kendini
Seveceksin ama
İlla ki sevgiyi yaşayacaksın
Bir gülen yüze vereceksin sevgini
Bir dost sohbetinin sıcaklığında eriyecek yüreğin
Muziğin notalarına vereceksin kendini aşkına verir gibi
Seveceksin doğayı seveceksin insanı
Bileceksin çivi çiviyi söker
Sevginin ateşinde eriteceksin aşkını
Aşkını sevgine katacaksın
Nixie
18 September 2009, 12:01
Takvimlerden Haberin Yok Mu?
Takvimlerden haberin yok mu
Geçiyor yıllar
Bana küsmüş yüzüme gülmez
Zalim aynalar..
Neye yarar tüm saatleri bozsam, takvimleri yırtsam..Nasıl önlenir ki akrep ile yelkovanın amansız koşuşturması..Hem biz değilmiydik, en güzel günlerimizi yaşamak için ondan medet uman..Yıllar sonra yine onu yad ederek uzun uzun dalmayacakmıydık uzaklara..Kirpiklerimiz ıslanacak, içimiz titreyecekti..Nasıl olurda şimdi o zamana acımasız diyebilirim..Bilmem farkındamısın ama gidişinden sonra yüzüme en tanıdık sima oldu kolumdaki saat..Birden onikiye, onikiden bire..Ve farkındayım..Takvimlerden haberin yok senin..Gideli çok oldu..Geçiyor yıllar..Aklına gelirmiyim bilmem, ama yinede aklında bulunsun..Eski ben değilim artık..Senin gibi küstü aynalarda..Bakmaz oldular yüzüme..
Kimimiz yorgun,kimimiz vurgun,
Kimi isyankar
Acı gerçek bu ömrümüz bir su
Geçiyor yillar..
Yoruldum..Gidişinin ardından giriştiğim o amansız varolma savaşı yordu beni..Her güne ' İşte..! Tam zamanı..' diyerek başlıyorum..Akşamında yüzüm asık, omuzlarım çökmüş ' Yine olmadı ' diyerek hayıflanıyorum..Vurgun yedim o derin sularında..Oysa ki tüm günahlarımdan arınmak için soluksuz atlamıştım mavi sularına..Her kulaç meğer biraz daha uzaklaştırıyormuş seni benden..Nerden bilirdim..Vücudumdaki uyuşukluk aşktan değil, vurgundanmış..İsyanım kendime aslında..Farkında olamama gerçeği ile her yüzleştiğimde içim içimi yiyiyor..Şimdi bakıyorumda; aslında ne kadar ayan beyanmış aynı yerden aynı suyun iki kez akmayacağı..Kahretsin..Farkedemeden geçti yıllarım..
Vakit geç olmuş dönülmez yolmuş
Yürek bin pişman
Bundan böyle bana meyler dost
Geceler düşman
Yine olmadı diyerek anahtarı sokuyorum kapının kilidine..Yalnızlık daha ilk adımda patlıyor tokat gibi yüzümde..Gecenin bir vakti sigaramın eşliğinde o süt beyaz kağıtların başına oturduğumda, o yürek yangınını körükleyen pişmanlık dökülüyor parmak uçlarımdan..Hayat uzun bir yoldur derlerdi..Yol dönülmezmiş, nerden bilirdim..Kanımdaki alkol karıncalandırıyor beynimi..Kelimelerim havada uçuşuyor ama takatim yok toplamaya..Dumanımı her üflediğimde biraz daha bulanıklaşıyorlar zihnim gibi..Hani o eskiden gece olmasını beklediğim anlar vardı ya, koyun koyuna uzanıp bedeninin gizemini çözdüğüm anlar..Şimdi elim tetikte bekliyorum..Menzilime girerse vuracağım alnının ortasından senli geceleri..
Hani nerde beklenenler
Medet umdum senelerce
Anılar hep dolu dizgin
Bana hayır yok gecelerden
Ömür dediğin nedir ki..Bir bakmışsın kundakta, bir bakmışsın mezarda..Kimisi bulmuştur aradığını, memnundur son nefesi azrailin elindeyken..Kimisi bütün hayal kırıklıkları ile bitki gibi yaşamıştır zaten..Sadece soluk alarak..Ne ölümden korkusu vardır, ne azrailden..Ömrü; ölümün avuçlarında geçenlerden olarak çizik attım dünyanın ortasına..Bir umuttu sadece beşikle mezar arası..Medetse eğer bu, evet..Yalvarırcasına umdum bunu..Elim tetikte beklediğim anılarımı koyuyorum şimdi ceplerime..Kimbilir, belki lazım olur..
Nixie
18 September 2009, 12:03
Verdiğim Kitabın Son Sayfasını Yırttım ...
Aramızda bir akarsu var ikimizin saskınlıkla baktığı kirli[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) garip bir duvar
Ziyan olmakta mümkün akarken birbirimize[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) mutluluğun harabe[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) eski kalelerini zapt etmekte
Ya güneşin sahibi olacağız[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) ya kuruyacak bu garip çölde zoraki beslediğimiz insanlığımız
Kimseyi çağırma istemez
Serap olmaya geldim sonsuz güzellikte kuraklığına!
Yaralarım var kimsenin bilmediği
Çocukluğum mesela unuttuğum kelimeler gibi
Unuttuğum düş iklimleri
Hep kar değildi elbet
Hep girdap
Yürüdükçe
Geçtiğim yollarda hep anlam aradım
Kaybolduğum doğru[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) kaybolacağın!
Ama hep bir sonu vardır ların hüzünlenen garip bir yüzü
Biter bilirim bu sevda makamı
Yaralarımı gösterdikçe
Gördükçe yorulursun
Umudum[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) o yorulanlardan olma GALA
Yükselirken kanatlarımdan birisin angarya olma!
Oğluma aldığım ilk balonsun[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) buna iğne değil bulut olmalısın akan gözyaşlarıyla
Ve ben[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) seni[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) onun gözlerindeki yiğit yaşlar gibi sevmeli
Ardından bir kez daha o yaşları silmeli silmeliyim.
Böyle değil belki bu bitecek belki bu sıkıca kavrayıp okşadığım bedenin zevki!
Ama şimdi[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links])
Soluk bir yüze mi dönmeli parıldayan tenim.
Şakaklarıma dayadım seni ve bu çok zevkli!
Ölmek değil mesele
Mezar taşına silinmeyecek bir lanet taşımalıyım
Tanrının bile reddettiği.
Savaşlar çıkmalı öbür tarafta
Sevmenin savaşları değil
Ayrı kalanların miskin yolculuklarında yakılan bir cigara cehennem dediğin
Cennetse senin kıvrımlarındır gizli saklı arkadaş odalarında
Cumaları camidir girdiğim ten[Only Registered Users Can See Links] ([Only Registered Users Can See Links]) Pazarları veda havası!
Nixie
24 September 2009, 13:26
yağmur yağıyor
Burada yağmur yağıyor
Aralıksız yağıyor günlerdir
Ama sen yine de şemsiyeni
Almadan gel ilk otobüsle
Buğulanan camlara usulca
Yüzünü çiziyorum ki yüzün
Bir yağmur damlası olup
Düşüyor yapraklarına gülün
Güller de bozamıyor bu uzun
Karanlık sessizliğini kentin
Anılarını yitiriyor sokaklar
Bezirganlaşıyor bulvar ışıkları
Tarih de kekemeleşiyor bazen
Ki o zaman aşktır tek bilici
Aşksa yürümek gibi bir şey
Duyabilmek kuşların gelişini
Anısı bizsek eğer bu kentin
Unuttuğu türküler bizsek
Acıyı rehin bırakıp bir güle
Anımsatmalıyız bunları bir bir
Sonra yürümeliyiz seninle
Sokaklara caddelere çıkmalıyız
Belki bir aşktır bu kentin
Belleğini geri getirecek olan
Burada yağmur yağıyor ama sen
Şemsiyeni almadan gel yine de
Özletiyor bu çılgın sağanak seni
Sırılsıklam özletiyor biliyor musun
Nixie
24 September 2009, 13:29
Soluklar ardı ardına bir bir tükendi.......
Hayatımın sesi kısık şimdi.
Dudaklarımda yetmiş yaşındaki bir ninenin,
kelimeleri yaşlanmış...
Hiç aglamamış bir canı, satlık yazdırdım ilanlara ...
Sıfatımda resmin bir göz boncugu sanki ,
ve ölü gibi sürünmekte duvarlarda....
Ve ellerim agır,
dokundukça kanayan yanlarım acıyor.
Babamın tokat atan elleri geliyor aklıma,
yanagım sımsıcak
saçı kesildiginde aglayamayan çocuktum
bilmiyordu kimse!!!!
Ve annemin çok aglayan gözleri ölmemişti henüz,
nefret beslerken gözyaşlarına!!!!!! Büyüyordum.
Ve tanısı konulamayan bir hastalıga şahitti ömrüm.
Bir aşkın yan etkileri çıkıyordu, ilaçları
yazılamayan mühürsüz reçetelerde .......
Düş satılan gecelerde camdan öteye bakmak neye yarar?
konusu olmayan bir roman gibi,
satırların bir başında birde sonunda vurgulanan,
aşkın çarenin ve çeresizligin anlatılmaya
çalışıldıgı bir ROMAN..........
Şimdi zehir gibi çöken bir geceye,
yeminlerimi emanet bırakıp,
rehin bir mutlulugu alacagım koynuma.....
Bu son geceyi doyasıya yaşayacagım.
Saklanma vakti degil yatak üzerinde kırışık çarşafların.
Kapat tüm kapıları giyin bana çıplaklıgını
ve giriver koynuma.
Ve usulca sol yanımdan,
ve yine usulca öp beni.
ve sonra
ve sonra git.....
Usulca git ben AGLAMADAN..............
Nixie
24 September 2009, 13:31
Merhaba Ile Elveda Arasındaki Savaştasın
Hayatımdaki Depremlerin Ağır Hasarlarıyla Yerle Bir OlmuşKalmışım
Yüreğim yoğun bakımdaKalp Atışları Gel Git Makamında
Yüreğinide Kulaklarınıda Dünyaya Tıkamışken BenHayata Devam Edebılecek Miyim!?
Ölümle Kalım Arasında Savaşım
Merhabanın Sonbaharımı Bu CaN?
Simdiki Merhaban yokluğa Mı !
Merhaba Ile Elveda Arasındaki Savaştasın
Yenil DüşermisinYitikmisin Göstericek Zaman
yan-mak
Bütün Sebepleri Alıp Gitme Dedim
Bana Da Yanacak Bir Sebep Bırak
Yüregini Alip Git Baska Sevdalara Arkandan Yürek Daglatarak
Alda Git Bendeki Ask Cehennemini
Sevda Mezarligina Gömerek Beni
Ben Gidemiyorum Bendeki Senden
Benim Yerime Sen Terket Bu Bendeki Ask Cehennemin
Gitmissin kaldigin zamanlara inat
Bir ani birakmissin arkanda
Bir de essiz gülümsemeni
Dagilmis hatiralar sarmas dolas olmus hüzünle
Sen gitmissin bulutlarda seninle gitmis
Sensiz yagmura hasret kaldi bu yürek
Nixie
24 September 2009, 13:32
///.Göz yaşımı gizleyip Ardından gidişini izleyip Çeker giderim bu diyardan Ve gökte şimşekleri çakar Ölüm meşâlesini yakar
Terk ederim bu şehri...///
Sana en değerli varlığımı verdim
-Yani sevgimi
-Yani aşkımı
-Yani yüreğimi
-Yani beni ulan beni!
Oysa ki hiç sevmemişsin sen beni !
Ve ben hep senin kirli denizin de yer almışım.
Mutluluğun içindeyken Mutluluğa hasret kaldım Belki de en büyük hatayı Seni sevmekle yaptım Çok ucuza sattın sevda mı İşte bunu da yeni anladım. Beni benimle baş başa bıraktın
Şimdi kendimle dertleşir oldum Ki ağzıma içki sürmeyen ben ! Sayende alkolik oldum Tebrik ederim Yıktın hayatımı....
Yıktın be zalim.
Gidişlerin yalan
Dönmek isteyişlerin gerçek olacak
İşte o zaman koz bende kalacak
Git hadi durma
Ve ardına bile bakma !
Nixie
24 September 2009, 13:33
BAŞTAN AŞAĞIYA ACIYORUM
Kimseyi istemiyorum şu beni hiç terk etmeyen yalnızlığımın yanına… Bu gece ve her gece sus pus olmak istiyorum…
Şu koskoca evrende şu sonsuz karanlıkta attığım sessiz çığlıklara hiç bir kulak şahit olmasın… Uzaklara döndürüp gözbebeklerimi boş düşüncelere dalıp öylece kalmak…
Hiç konuşmadan
Hiç duymadan
Hiç görünmeden…
Bu gece canım yalnız kalmak istiyor
Hiç bişey konuşmadan insandan dosttan uzak…
Beni seven herkesten saklanıp kendi dünyamda kendi düşlerimle kalmak istiyorum… Beni sevmeyen herkesin hayatından kaybolup onları kendi dünyalarına bırakıp öylece uzaklaşmak istiyorum…
Bir ben bir de yalnızlığım varız… Beni yüzüstü bırakmayan bir tek o… Bu gece ve her gece uzak durun benden dokunmayın dünyama… Susun n’olur susun… Rahat bırakın beni… Çare değilsiniz derdime…
Böyle değildim sensizliği bilmezdim ben bu bu garip huylar senden yadigar
Böyle değildim ben sensizliği bilmeden
Bu garip huylar senden yadigar…
Bu garip halim
Bu tutarsızlığım
Bu zaman tutmazlığım
Bu hırçınlığım
Bu yalnızlığım…
Hepsi senden kaldı… Taşımak zorunda bıraktın bu yükü bana… Bu ben miyim?.. Değilim!
Ne varsa gönlümde sen aldın götürdün yar
Bu hüzün bana senden yadigar…
Sonu gelmez… Bitmez… Tükenmez…
Bir sen vardın bende birde ben… Sen kendini aldın gittin… Ben kalırım sandım oysa çoktan sana dolanmışım… Sürüklenip gittim farketmeden çekip götürdün…
İçimde ağlayan bir çocuk bıraktın yar
Bu acı bana senden yadigar…
İşte kalan bu…
Ağlayan sızlayan küçük bir çocuk…
Ama bitti artık gözyaşı birikmiyor gözpınarlarımda…
Bu acı artık sadece yüreğimde ve gözlerimde değil…
Bütün bedenimde…
Tek bir yanım yok acıyan…
Nixie
24 September 2009, 13:36
SEVMEKTEN DEĞİL KAYBETMEKTEN...
Sevmekten değil, kaybetmekten korkuyor insan. Sevmekten korkulur mu hiç? Her gün hiç bıkmadan sevdiğimiz şeyler var; çikolata soslu kaymaklı dondurma mesela, deniz kenarında bir çay bahçesinde oturup ufka bakmak mesela ya da sohbet etmek sıcak bir sesle saatlerce telefonda..
Yalnız kalmayı da seviyor insan ama terk edilmeyi değil yırtılıp atılmış bir mektup gibi. Kazanmayı da seviyor insan ama yenilse de yense de vazgeçemeyecekleri var. Sevmek değil, kaybetmek korkutuyor en çok. Sevince her şeyini veriyor insan, her şeyden geçiyor, kendinden geçiyor kimi zaman. Her defa bu son diye seviyor, benim diye seviyor, geçmişin buruk tatları silinsin diye seviyor, onarmak, onarılmak için seviyor, birden bire seviyor, tükenmek yıpranmak, az kalmak için değil, hep kalmak için seviyor.
Sevdikçe karşılık göremedikçe kaybediyorsun, umudunu kaybediyorsun, dilindeki tatları kaybediyorsun…
Sevmekten değil kaybetmekten korkuyor insan. Güzel başlayan her şeye hükmü geçiyor zamanın. Yeni bir yaş, bir yenisi daha, bir su gibi geçiyor seneler vakitli vakitsiz bir gün sen geçiyorsun yaşamdan, bir gün ben geçiyorum vakti dolmadan.. Kapanmasından korkuyorsun perdelerin, bulunca değil bir ömür, sonsuza dek sürsün istiyorsun. Hiç solmasın çiçekler, hiç bitmesin günler, hiç tükenmesin sevmek sevilmek, elleri ellerinden hiç çekilmesin istiyorsun. İsterse sönsün ışıklar, alıp götürsün deniz dalgalarıyla tazeliğini kıyılarından ama almamasını istiyorsun sevdiğini kollarından..
"Sevmekten değil, kaybetmekten korkuyor, sevince gördüğü rüyadan uyanmaktan korkuyor insan
Nixie
24 September 2009, 13:38
GİDİŞİN GİBİ SİTEMİM DE SESSİZDİR BİLESİN..
Çok tuhaf oldum sen gittiğinden beri..
Sürekli gülüyorum.. Umursamıyorum hiçbirşeyi.. Ben eski ben değilim artık..
Bazen de hiç olmadık yerde birden aklıma geliyorsu n..
Beynim uğulduyor sanki.. Eski günler geliyor aklıma.. Derken resmine bakmaktan alamıyorum kendimi. Açıyorum şarkımızın sesini sonuna kadar..Ha yatımın en kötü anı o an oluyor sonra.. Sanki karşımdasın.. Yine mi aşık oluyorum sana yoksa.. Hayır,olamaz…
İçim acıyor yine.. Ağlıyorum.. bir sana,bir de bana…
Resmin karşımda ya hani, sanki şarkıyı da sen söylüyorsun bana..Ne kadar komik değil mi? Gülüyorum kendime birden..
Sonra irkiliyor um aniden..
Etrafıma bakıyorum
Yoksun!..
Tuhaf…Hiç olmamıştın ki zaten.. Yokluğunu bile bile bakıyorum işte, sonbir ümitle..
Bakma sen bana, saçmalıyorum arada bir böyle
Gidişine sitem midir bilinmez!!
Belki de yokluğunun acısıdır bu çektiğim.. Hep ben çektim sen sakın çekmeyesin..
Yine yoksun yanımda..!
gidişin gibi.....
sitemim de sessizdir bilesin.. ..
Nixie
29 September 2009, 18:39
seyduna ve şahrud (kavuşamayan iki aşık ırmağın öyküsü)
(Yitik öyküdür)
Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seyduna’yla Şahrud
Yüreklerin akarken bıraktığı izi
Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu.
İki iklim farkıydılar
Ne zaman göz göze değseler
Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
Üçüncü bir kente düşmüş suretleri
Şahrud gökyüzü geliniydi.
Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
Bir solukluk rüzgarda bile
Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi.
Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar.
“Ya Şahrud!” dedi Seyduna
“Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git.”
Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu.
Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki,
Şahrud vardığı denizlerde hala
Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan
Masalla yaşlanmakta.)
(biliyorum! sen yine parmak uçlarında üşüyosun,aramızda kıvrılıp yatan uzaklıga inat,ayaklarınla kasıklarımın kasıgasını,ellerinle yüregimde yaktıgın ateşi düşlüyorsun.sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta ve çırıl çıplak bir ırmaga dönüşüyor yatagımızda apansız,parmakların tıkır tıkır işliyor iştahla,biliyorsun yaşamaktır aşk, geceyle gündüzün sessiz geçişimidir bir uyku bogazında,DELİCE BİR YANGIN PARMAKLARININ BUZULUNDA........)
Spawn
29 September 2009, 18:43
Üüüü kız bunlar ne yorum var diye girdim Ozanlar Derneğine gelmişim meğer :D:D
Daha sonra okuyacağm söz :)
Nixie
29 September 2009, 19:08
Üüüü kız bunlar ne yorum var diye girdim Ozanlar Derneğine gelmişim meğer :D:D
Daha sonra okuyacağm söz :)
nen uyus burda ne yorumu olucakkiii görmüomusun başlığı deli ama yinede okuma zhmetn için tşk :)
Spawn
29 September 2009, 22:31
nen uyus burda ne yorumu olucakkiii görmüomusun başlığı deli ama yinede okuma zhmetn için tşk :)
Yahu ne bileyim bir Şiir yazdın herkes çok beğendi yorum bombardımanına tutuyorlar sandım merak ettim ben de okuyayım diye yani ne var şimdi olamaz mı? :D:D:D
Okycm okuduguma teşekkür edcm oradan anlarsn :D
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.