Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi
 

Go Back   Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi > Eğitim - Öğretim > Felsefe - Psikoloji
Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

gaziantep escort gaziantep escort
youtube beğeni hilesi
Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 12 January 2009, 16:15
Junior Member
 
Kayıt Tarihi: 1 September 2008
Mesajlar: 0
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Standart Yaptırım Fikrinin Eleştirisi

saygınlığın klasik kuramında, öncelikle sadece istencin özdeğerini ifade eden "kusur işledim" şu anlamı almaktadır: "Bir cezayı hakettim" ve böylece içerinin dışarıyla olan ilişkisini ifade etmektedir. Ahlaksaldan duyarlılığa ve varlığımızın derin kısımlarından yüzeysel kısımlarına bu ani geçiş bize doğrulanamaz görünmektedir. Bu, diğerlerine göre irade varsayımında daha çok olmaktadır. Aslında bu varsayıma göre, insanın çeşitli yetileri birbirlerine gerçekten bağlanmamışlardır ve birbirleri tarafindan belirlenmemişlerdir: istenç, duyarlılıktan kendiliğinden çıkan, zekanın saf bir ürünü değildir; o halde duyarlılık varlığın gerçek merkezi değildir ve istenç için nasıl yanıt verdiğini anlamak zor hale gelmektedir.

Eğer istenç kötülüğü özgürce istemişse bu, neden rolü yerine sadece dürtü rolünü oynamış olan duyarlılığın hatası değildir. Günah ödeme bahanesiyle, hatanın ahlaksal kötülüğüne cezanın duyarlı kötülüğünü ekleyiniz, hiçbir şeyi onarmadan kötülüklerin toplamını ikiye katlamış olursunuz.... Eğer sosyal fayda hesaba katılmazsa katil tarafından işlenen cinayetle cellat tarafından gerçekleştirilen adam öldürme arasında ne fark olacaktır? Celladın suçunun hafifletici neden olarak kişisel yarar veya intikam nedeni bile yoktur; yasal cinayet, yasadışı cinayetten daha saçmadır....
V. Cousin ve P. Janet ile birlikte, "isyancı bir istencin" bozduğu ve yalnızca acının düzene sokabileceği düzenin bu tuhaf ilkesini mi ileri süreceğiz? Burada toplumsal sorun ile ahlaksal sorunu birbirinden ayırdetmek unutulmaktadır.

Aslında toplumsal düzen, cezanın tarihsel kökenidir ve ceza başta yalnızca, kurban veya yakınları tarafından zorunlu tutulan bir ödünlemeden, maddi bir tazminattan ibaretti. Ama toplumsal görüş açısının dışına çıkılırsa, ceza hiçbir şey ödünleyemeyecek midir? Bir suçun verilen ceza tarafından onanlması ve kötü bir eylemin bedelinin belirli dozdaki bir fiziksel acıyla ödenmesi çok uygun olurdu.... Hayır, yapılmış olan yapılmıştır, ona eklenebilecek tüm fiziksel acıya rağmen kötülük yerli yerinde durmaktadır. Deterministlerle birlikte suçlunun iyileştirilmesiyle uğraşmak ne kadar akılcı ise, suçun cezalandınlmasına veya ödünlenmesine çalışmak o kadar akıldışıdır. Bu fikir, bir tür matematiğin ve çocuksu dengenin sonucudur. "Göze göz, dişe diş". İrade varsayımını kabul eden herkes için, terazinin kefelerinden biri ahlaksal dünyada, diğeri duyarlı dünyadadır; birincisinde özgür istenç, ikincisinde tamamen belirli bir duyarlık; aralarında dengeyi nasıl kurabiliriz?
Alıntı ile Cevapla
Cevapla




Saat: 09:53


Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
gaziantep escort bayan gaziantep escort
antalya haber sex hikayeleri Antalya Seo tesbih aresbet giriş vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort eryaman escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort
mecidiyeköy escort

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2