#1
|
||||
|
||||
SeKiZiNCi ReNk
Ülev psikoloji dalında eğitim görmüş, yüksek lisans tezini hazırlar.Yapacağı çalışmanın sıra dışı çarpıcı bir nitelikte olması için aylarca uğraşıp durur. Gazete okurken Ela’nın resmini görür. Resmin altında kolej sınavları birincisi yazar. Küçük Ela’yla yapacağı çalışmalar,teze ilginç ve önemli bir bölüm kazandıracağın düşünür. Bunun üzerine Ela’yı bulmaya kara verir. Ela’nın okuduğu okula giderek onu bulur. Ela ile tanışır. Ela bu tanışmadan annesine bahseder. Annesi Tiraje Hanım Ülev’i evlerine davet eder. Bu süreç bir ay boyunca devam eder. Tiraje Hanım Ülev’in Ela’yla konuşmasından mutluluk duyar. Ülev’in tezi bitmiş ve başarılı bulunarak İngilizce’ye çevrilip Amerika’daki yüksek öğrenim kurumlarına başvuru işine girişir.
Tiraje Hanım Ülev’in Ela’ya psikolojik terapi uygulamasını ister. Ülev bu isteği hiç düşünmeden kabul eder. Ela’yla oturumlara başladıklarında onu yavaş yavaş tanımaya başlar. Bir gün Tiraje Hanım Akgün Beyle çok şiddetli bir kavgaya tutuşur. Ela bu kavgadan çok etkilenir. Ela’nın bir sorunu da arkadaş edinememektir. Bu konuda Ülev’den devamlı öğütler alır. Ama annesinin öğütlerini istemez. Ela normal yaşam biçiminin dışında başka bir şekilde yaşamak ister. Rahatlamak için babası ile birlikte sömestre tatilinde Kartalkaya’ya giderler. Burada baba kız sabahtan akşama kadar eğlenir, geçen yarıyılın stresini üstlerinden atarlar. Bu tatil sırasında Tiraje Hanım’la Ülev bir restoranda buluşur; hem Ela hem de kendi haklarında konuşurlar. Tiraje Hanım Rum asıllı bir aileden gelmiştir. Bozcaada’da bir halası yaşamaktadır. Tatil bitmiş yeni dönem başlamıştır. Bu dönem boyu ailesiyle fazla sorun yaşamamış, bir üst sınıfa geçmiştir. Ela bu sene daha da hırçınlaşmıştır. Annesiyle daha çok sorunlar yaşamaya başlamıştır. Bu sırada Ülev’in çalıştığı şirket onu Diyarbakır’a gönderme kararı almıştır. Burada Ülev Psikolojik Danışmanlık birimi kuracaktır. Ülev’in yokluğunda Ela tiyatroda ilk aşkı ile tanışır. İlk aşkının adı Efe’dir. Efe tiyatroda Ela’ya bir kartvizit verir, ve kendisini buradan aramasını ister. Bu olayı hemen Ülev’e yazar. Ülev Ela’ya bu konuda dikkatli olmasını yazar. Tiraje Hanım bulur, ve bir araştırmadan sonra kartın sahibini bulur. Ela tatsız bir olaydan sonra Efe’den ayrılmak zorunda kalır. Bu arada yaz tatili yaklaşır. Yaz tatilinde Ela, Bozcaada’daki kampa gitmek ister. Ela o gün iki sürprizle karşılaşır. Annesi onu kampa kayıt ettirir ve Ülev Diyarbakır’dan döner ve kampa hareket etme günü gelir.Ela ilk kez tek başına seyahat etme heyecanıyla Bozcaada’ya gider. Kamp hayatı ilk başta ona zor gelir ama sonradan alışır.Kampta bir hafta kaldıktan sonra İrini Hala’yı ziyarete gider. İrini Hala’nın evinin çatı katı ailenin geçmişiyle ilgili sırları taşımaktadır. Ela bu katta annesinin eski sevgilisini öğrenir. Birde annesinin sır sandığını bulur ve Ela’nın halasına yaptığı ziyareti biter. Tekrar kampa döner. Kampta bir sure kaldıktan sonra yine İrini Halayı ziyarete gider. Bu sefer uzun uğraşlar sonunda İrini Halayı ikna ederek sandığı açtırır. Sandığın içinde annesinin hatıra defterini bulur. Hatıra defterinin içinde ELA uyaklı bir şiir bulur. Bu şiiri gizlice yanına alır ve çantasına koyar. Bir süre sonra Tiraje Hanım şiiri bulur. Annesiyle zaten arası açık olan Ela’nın annesiyle arasında uçurumlar oluşur. Bu sıralarda Ülev’in Amerika’ya gitme olayı çıkar. Ela ve Tiraje Hanım Ülev’in gitmesini istemezler ama bunun üstesinden gelerek ayrılırlar. Daha kolay haberleşmek için Ülev Ela’ya bilgisayarını internete bağlamasını söyler. Ela babasına bunu söyleyerek bilgisayarını internete bağlatır. Sık sık birbirlerine mesaj atarlar. Ela liseye başladığı için yeni arkadaşlar edinir. Alp adında bir çocuk onu çok etkiler. Ondan çok hoşlanmaya başlar. En sonunda Ela’nın istediği olur ve Alp ona çıkma teklif eder. Ela bu teklifi istekli bir şekilde kabul eder. Alp ile birlikte sınıftan bir arkadaşının doğum günü partisine giderler. Ama parti herkes tarafından bilinen ve kötü olarak nitelendirilen bir yerde yapılır. Bu partide çok kötü bir olay yaşanır ve bir kişi yüksek dozda eroin alarak hayatını kaybeder ve Alp’te rahatsızlanır. Bu haberi ve kızının fotoğrafını gazetede gören Tiraje Hanım bunlara çok sinirlenir. Ela hem rahatlamak hem de dil eğitimi almak için Amerika’ya gitmeye karar verir. Babası Ela’yı yatılı bir dil kursuna yazdırır. Ülev’le hafta sonları görüşüp geziyor ve konuşuyorlardı. Ülev kendine yeni bir sevgili bulur. Zülfikar adında Pakistanlı birisiydi. Genellikle Ela Ülev’e Alp’ten Ülev Ela’ya Zülfikar’dan bahseder. Bu sıralarda Ela’nın kurs süresi dolmak üzereydi. Ama daha çok New York’ta kalmak istiyordu. Bunun nedeni Alp’ti. Alp geçirdiği rahatsızlıktan dolayı New York’a tedavi olmaya gelir. Ela babasından izin almayı başarır ama babasından para alma¤¤¤¤¤ kendi parasının yeteceğini düşünür. Bunun üzerine New York’ta bir süre daha kalır. Bu süre içinde Alp’le buluşarak New York’un her tarafını dolaşırlar. Ama bir süre sonra Ela’nın dil kursundaki dolabı soyulur. Bütün seyahat çeklerini paraya dönüştürdüğü için hırsız paraların hepsini alır. Bu olayın üzerine Ela çalışarak para kazanmaya karar verir. Bir restoranda piyanist olarak iş bulur. Piyanistlik yaptığı sırada Alp’ten haber alamaz. Bir süre sonra Ela İstanbul’a döner. Ama onu İstanbul’da acı bir sürpriz karşılar. Annesinden Alp’in öldüğünü öğrenir. Yaz tatili biter. Okulda Alp için bir tören yapılır ve Alp’in anısına bir ağaç dikilir. Ela bazen ağacın yanına gelerek Alp’le konuşur. En sonunda birinci dönem biter. Ela bu yarıyıl tatilinde Erciyes’e kayak yapmaya gider. Burada acılarını biraz da olsa dindirir. İkinci dönem başladığında Amerika’dan okula yeni bir felsefe öğretmeni gelir. Bu öğretmenin adı Bay Çarli’dir. Bay Çarli Ela ile iyi ilişkiler kurar. İkisi de birbirlerine ısınırlar. Yaz tatili geldiğinde Ela arkadaşlarıyla birlikte yurtdışına kampa gider. Kamp çok eğlenceli geçer. Yaz tatili bitip okul başladığında Ela son sınıftadır. Son sınıfta bir tane proje yarışması vardır. Bu projenin konusu “YİRMİBİRİNCİ YÜZYILDA BARIŞ” tır. Ela bu yarışmaya katılır, okul ve ülke barajını geçerek Amerika’ya gitmeye hak kazanır. Amerika’dan geldikten sonra çeşitli ülkelerde konferanslar verir. En sonunda diplomalar verilir ve yaz tatili gelir. Akgün Bey bu yaz tatilinde iş için Japonya’ya gidecektir. Ailesinin de onunla gelmesini ister. Ela’nın üniversite sınavı yaklaştığı halde Tiraje Hanım ve Akgün Beyle birlikte Japonya’ya gider. Burada gezinin keyfine varamaz. Bir süre sonra tekrar İstanbul’a dönerler. Ela geldiğinde üniversite sınavlarına girer ve iki kötü haberle karşılaşır. Ülev Zülfikar’dan ayrılmış İrini Hala ölmüştü. İrini Hala vasiyetinde tüm varlığını Ela’ya bırakır. Bu arada üniversite sınavlarının sonuçları açıklanır. Ela felsefe bölümünü kazanır. Ela bu aralar evde yalnız kalmıştı. Akgün Bey Japonya’ya gidip geliyordu. Tiraje Hanım da Amerika’ya gitmişti. Üniversiteye başladığında onu bir sürpriz bekler. Birisi her gün Ela’nın defterine aşk ile ilgili yazılar yazıyordu. Ela bunları düzenli olarak Ülev’e yazar. Ülev’de Ela’yı bu konuda uyarır. Bir gün Ela yazıları yazan kişi ile tanışma fırsatı bulur. Bu olay şöyle gerçekleşir: Karlı bir havada Ela yolda yürürken bir buzun üstüne basarak kayar. Ela’yı birisi yerden kaldırmak ister işte bu kişi “o” dur. O kişinin adı Can’dır. Ela Can ile buluşarak biraz sohbet eder. Ondan sonra eve giderek olanları Ülev’e yazar. Ela ve Can birbirlerine büyük bir aşk ile bağlanırlar. Sınavlar bitip haziran ayı geldiğinde Ela ile Can nişanlanmaya karar verirler. Bunun için önce tanışmaları gerekir. Ama Tiraje Hanım tanışma iznini Akgün Beyin Japon ortaklarla yaptığı tersanenin açılışından sonraya verir. Ama Ela Can’ı tersanenin açılışına getirir. Burada ailesiyle tanıştırır. Ela Can’ın ailesiyle daha iyi bir şekilde tanışmasını ister. Bunun için Ela Can’ı evine davet eder. Burada Tiraje Hanım ve Akgün Bey kızlarının sevgilisi hakkında daha detaylı bir şekilde bilgi edinir. Bu tanışmadan sonra Can’da Ela’yı evine davet etmeye karar verir. Bu görüşmede Ela Can’ın annesi Şarlot Hanım ve babası Yılmaz Bey ile tanışır. Bu süreç devam ederken proje yarışması da devam etmektedir. Ela bu yarışmada ülkesinde birincilik kazanır. Bu birincilikten sonra Ela Amerika’ya davet edilir. Amerika’da bir eleme daha yapılır ve Ela bu elemeyi de aşıp finale kalır. Ela finale kaldıktan sonra ülkesine dönerek Bozcaada’ya dönerek oradaki yalıya gider. Yalının sırlarla dolu olan çatı katına çıkar ve orada bulunan annesinin sır sandığını açar. Bu sandığın içinde çok özel şeyler bulur. Bunları dikkatle inceler. Bu arada Can’da kendine barda yeni bir iş bulur. Bu işte yeterince çalışıp para kazandıktan sonra üniversitenin açılmasına bir hafta kala Can işini bırakır. Ama Can işi bırakmadan önce bir dergide röportaj yapmıştır. Bu röportajın konusu hem çalışıp hem okuyan üniversiteli gençlerdir. Tiraje Hanım’da bir dergiden bu röportajı okuyup Can’ın çalıştığını öğrenir. Buna çok sinirlenir. Bu olaydan sonra yaz gelinceye kadar ailede bir sorun yaşanmaz. Ela da Can’dan özenerek bir işe girmeye karar verir. Can’da bu arada özel bir TV kanalında kameramanlık yapmaya başlar. Bu sıralarda Ela’da işini bulur. Küçük çocuklara solfej dersi verir. Yaz tatili bitip fakülte başlayınca Ela işini bırakmak zorunda kalır. Ama Can işini bırakmak istemez. Ela’da Can okula düzenli gelemediği için onun yerine not alır. Bu sıralarda Tiraje Hanım anılarının yer aldığı bir kitap yazar. Aradan bir ay geçtikten sonra Ela Ülev’e ortalığı sarsacak bir haber yollar. Ela İstanbul’un ucuz sentlerinde Can’la oturacağı evi aramaya başlar. Bir süre ev aradıktan sonra uygun ev bulamayınca İrini Hala’nın Büyükdere’deki evlerine yerleşirler. Ela ile Can evliliklerinin başlarında çok mutlu olurlar. Ama sonradan tatsız olaylar yaşamaya başlarlar. Bu tasız olaylardan biri Can’ın okulu bırakmak istemesidir. Sonunda yaz tatili gelir. Ela bu yaz tatilinde Can ile birlikte Bozcaada’ya gitmek ister. Ama Can’ın Nemrut Dağı’nda olan çekimleri yüzünden Bozcaada’ya gidemediler. Ela bunun üzerine Nemrut Dağı’na giderek, Can’a sürpriz yapmaya karar verir. Nemrut Dağı’nda çok kötü bir sürprizle karşılaşır. Can Ela’yı aldatıyordur. Ela bu olayın ardından sinirli bir şekilde İstanbul’a döner. İstanbul’a döndüğünde yaz tatili biter. Ela da bu sene son sınıfa başlar. Can bu sene okula devam etmez. Çünkü Can Fransa’ya gitmiştir. Bunu öğrenen Ela bunalıma girmiştir. Bu bunalım nedeniyle Ela çok hastalanır. Hemen hastaneye kaldırılır. Ela hastanede bazı testler yapılır bu testlerin sonucunda Ela’nın (A) tipi sarılık ve bağırsak iltihaplanması geçirdiği anlaşılır. Doktor Ela’ya evde 2 ay hiç kalkmadan yatmasını söyler. Ela bu talimatlara u¤¤¤¤¤ 2 ay dinlenir ve sağlığına kavuşur. Bu arada Tiraje Hanım orta yaş bunalımına girmiş gibi davranır. Sürekli Amerika’ya gider gelir. Bu olay dikkatini çeker. Ela ilk olarak bunun nedenini annesinin eski sevgilisi Aleksandır sanar. Ela’da eski evine giderek anlarını tazelemeye karar verir. Ama eski evine gittiğinde kötü bir sürpriz karşılar. Kapıcı dairesindeki tüpte patlama olur. Ela zorda olsa kendini evden dışarı atarak kurtarır. Bu olayın üzerine zaten depresyonda olan Ela daha çok depresyona girer. Sonra Ela hem Ülev’in yanına gidip rahatlamak için hem de annesini takip etmek için Amerika’ya gitmeye karar verir. Babası da Ela’nın bu isteğini hoş karşıla¤¤¤¤¤ onu Amerika’ya gönderir. Ela Amerika’ya gittiğinde ilk olarak Ülev’e annesi hakkında olan saplantılarından bahseder. Ülev Ela’ya psikolojik terapi uygula¤¤¤¤¤ onu rahatlattıktan sonra Ela Tiraje Hanım’ı bulmaya karar verir. Kısa bir araştırmadan sonra Ela annesinin izini bulur. Annesinin yanına gittiğinde annesini saçları dökülmüş bitkin olarak bulur. Tiraje Hanım kanser olmuştur. Ela annesiyle uzun uzun konuşur ve İrini Halanın çok eskiden bir sevgilisi olduğunu öğrenir. Bu kişi balıkçılık yapıyordu ve adı Yani’ydi. Bu ilginç konuşmadan sonra Tiraje Hanım İstanbul’dan bir tiyatro teklifi alır. Bu teklifin ardından Tiraje Hanım Ela ile birlikte İstanbul’a gelir. Ela İstanbul’da iyi bir haberle karşılaşır. Ela’nın “YİRMİBİRİNCİ YÜZYILDA BARIŞ” adlı projesi birinci seçilmiştir. Ela bu haberden sonra çok mutlu olur ve sonunda Ela gökkuşağının sekizinci rengine ulaşmıştır. Kahramanlar: Ülev: Psikoloji dalında eğitim görmüş,kim ile nasıl konuşulacağını bilen, sevecen, alçak gönüllü, yardımsever bir kızdır. Ela: Annesi ve babası tarafından çok özenle yetiştirilmiş, başına buyruk, babasıyla iyi anlaşan, annesin fazla sevmeyen bir kızdır. Tiraje Hanım(Ela’nın annesi): Kızının iyiliğini isteyen, onun çok üstüne giden, eşiyle iyi geçinen, her fırsatta kızıyla kavga eden, kızını bir robot gibi yetiştiren, ünlü tiyatro oyuncusu. Akgün Bey(Ela’nın babası): Kızını ve karısını çok seven, onlara sonsuz güven duyan, işini çok seven, ünlü bir organizatör. Can(Ela’nın kocası): İlk başlarda Ela’yı kandırıp kendine çeken sonradan onu aldatan, iki yüzlü, fazla ciddiyetten hoşlanmayan bir kişi. Ana düşünce: Bu kitabın ana düşüncesi bir kızın hayatın acı ve tatlı yönlerini kendi deneyimleriyle tatmasıdır. |
Benzer Konular |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Süt ve Badem Kokteyli | ceyLin | İçecekler | 0 | 29 January 2009 19:23 |
yeni ve full antivirüs programları, güvenlik portalı :) | ceyLin | Proğram Arşivi | 1 | 12 December 2008 10:05 |
Gümrük İşlemleri | eLanuR | işletme - iktisat | 0 | 10 December 2008 21:40 |