Kılgısal:
"Bir sanatı amelî olarak öğrenmek."- .
İş bakımından, işçe:
"Bunun amelî bir değeri yok."- .
Elverişli, kolay, uygun, kestirme:
"En amelî usul. Amelî bir çare."- .
"Bir sanatı amelî olarak öğrenmek."- .
İş bakımından, işçe:
"Bunun amelî bir değeri yok."- .
Elverişli, kolay, uygun, kestirme:
"En amelî usul. Amelî bir çare."- .