#1
|
|||
|
|||
![]()
ATOMUN TARİHÇESİ
Antikitede ve Ortaçağda Madde Anlamı ve Atom teorisi İnsanoğlu en eski çağlardan itibaren maddenin menşeini ve mahiyetini izah etmeğe çalışmıştır. Eskilerde kâinattaki her şeyin bir tek ana maddeden (prensipten) geldiği fikri vardı. Bu sebeple eskilerin ve bu arada bilhassa eski Yunan filozoflarının başlıca çalışmalarını kâinatın sonsuz karışıklığını az sayıda ana maddeye irca etmek teşkil eder. Eski Yunan ve Avrupa felsefesinin babası olup Yunan Ege Okulunun kurucusu olan Milet'li THALES (M.Ö. 640-546) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Menşei bu şekilde tasavvur edilen maddenin tanecikli bir yapıda olduğu fikri ise en eski bilgilerimizdendir. Filhakika Milâttan önce 1100 yılında Sayda filozoflarının ![]() ![]() ![]() ğini ortaya atmıştır. Yunan atom teorisi Miletli LEUCIPPUS (M.Ö. 430 tahminen) ve bilhassa talebesi DEMOCRITUS (M.Ö. 470-400 tahminen) tarafından kurulmuş ![]() ![]() ![]() ![]() ARISTO (M.Ö. 384-321) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ortaçağda (476-1453) Şark simyacıları Aristo'nun dört elementine cıva ![]() ![]() ![]() ![]() Ortaçağ ![]() İlmi bütün bunlardan ilk defa kurtaran ve kimyasal elementin modern mânasını ilme sokan ROBERT BOYLE (1626-1691) olmuştur. Boyle denel temelden yoksun bir hipotezi kabul etmeyi kesin olarak reddetmiştir. Boyle ![]() ![]() ![]() ![]() Boyle sayesinde neticeye epeyce yaklaşılmış iken XVIII. Yüzyıl kimyacıları ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yeni kimyanın kurucusu büyük âlim LAVOISIER ile kantitatif kimya çağı doğmuş ve flogiston teorisi ortadan kalkmıştır. Lavoisier ile madde gerçek manâsını almış ve elementin kantitatif tarifi verilmiştir. Lavoisier için element ![]() Ancak maddenin gerçek anlamı anlaşıldıktan ve elementin gözlem ve denemeye uygun doğru bir tarifi verildikten sonradır ki modern atomistik'in doğuşu beklenebilirdi ve gerçekten de öyle olmuştur. Yeni Atom Teorisi Eskilerin atomistik kavrayışıyla bugünkü arasında büyük fark vardır. Eskisi tamamiyle felsefîydi ve hiçbir deneye dayanmıyordu. Halbuki bir teorinin deneye ve gözleme dayanması lâzımdır. Bir teori mevcut vakâları tarif ve aralarındaki bağları tayin ettiği ve yeni vakâları önceden tahmin edebildiği takdirdedir ki ilmî bir mahiyet alır. Eskiler göze çarpan vakâlara bakmaksızın ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() (*) Adnan Adıvar ![]() Atom ve molekül kavramlarının bugünkü mânasıyla ilimde yer alabilmesi için aşağı yukarı iki bin sene geçmiştir. BERNOULLI (1738) de ![]() ![]() Atomistik'in ilmî hüvviyetiyle ilimde yer alabilmesi ![]() ![]() ![]() Lavoisier tarafından modern kimyanın temelleri atıdıktan sonra Dalton ![]() ![]() ![]() Dalton'un eseri daha sonra bir çok bilginler tarafından geliştirilerek devam ettirilmiştir. Yaklaşık bütün gazlara uygulanabilen Boyle-Mariotte ve Gay-Lussac kanunlarını izah edebilmek için AVOGADRO ( 1811) da ![]() ![]() 0°C da ve 760 mm cıva basıncında gaz halinde 22 ![]() Avogadro ve Ampère'in fikirleri atom teorisine ilmî bir mahiyet vermiş ve çok önemli olan Avogadro sayısı sabitinin bir yüzyıl sonra ölçülmesiyle de atomistik'in parlak bir gerçekleşmesi sağlanmıştır. Maddenin atom hipotezine dayanan ve bu teorinin lehine kaydedilen bu önemli neticeler ![]() ![]() ![]() ![]() |
#2
|
|||
|
|||
![]()
Bugün Avogadro sayısı için
N = (6 ![]() ![]() değeri kabul edilmektedir. Ekseriya 6 ![]() Atomun Fiziksel yapısı Atomun yapısı hakkında ilk denel bilgi ERNEST RUTHERFORD tarafından ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rutherford'un atom modeli bazı itirazlara uğramıştır. Gerçekten de bu atom modeli klâsik elektromangetik teorilere göre kararsızdır. Çünkü elektronların çekirdek etrafında dönmeleri lâzımdır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu atom modeliyle başta hidrojenin olmak üzere bazı elementlerin spekturumlarıyla Rydberg sabitinin menşei izah edilmekle beraber bir çok denel neticeler izah edilemediği gibi Bohr postulat'larının biraz sunî olduğu da meydana çıkmıştır. Bu model daha sonra SOMMERFELD atom modeli ile tamamlanmak istenmiştir. Bohr atom modelindeki elektronların dairesel yörüngeleri yanında eliptik yörüngelerin de bulunduğu düşünülmüştür. Gerek bu model ve gerekse elektronların hareketlerine izafiyet düzeltilme-sini de ilâve etmekle beraber spekturumların tam izahı mümkün olamamıştır. GOUDSMIT ve UHLENBECK ![]() ![]() PAULI ![]() ![]() Bu gün bir atomun çekirdek dışı hakkındaki bilgilerimiz bilhassa dalga ve quanta mekanikleri sayesinde tamdır. Atomun kabuğunu ilgilendi-ren bütün özelliklerin izahı mümkündür. Dalga mekaniği ![]() ![]() ![]() Dalga mekaniğinde ![]() Atomun yapısı hakkındaki bilgilerimizin gelişmesi üzerine KOSSEL (1910) ![]() Atom için olduğu gibi çekirdek için de bir yapı araştırılmıştır. İnsanoğlu daima kâinatın sonsuz karışıklığını az sayıda prensibe irca etmeye çalışmıştır. Eskiden beri bütün cisimlerin müşterek bir tipten teşekkül oldukları hakkında hipotezler ileriye sürülmüştür. Daha 1815 de İngiliz doktoru PROUT ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() J.J. THOMSON ve ASTON (1919) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
#3
|
|||
|
|||
![]()
PERİYODİK DİZGE
19. yüzyıl başlarında kimyasal çözümleme yöntemlerinde hızlı gelişmeler elementlerin ve bileşiklerin fiziksel ve kimyasal özelliklerine ilişkin çok geniş bir bilgi birikimine neden oldu. Bunun sonucunda bilim adamları elementler için çeşitli sınıflandırma sistemleri bulmayısa çalıştılar. Rus kimyacı Dimitriy İvanoviç Mendeleyev 1860'larda elementlerin özellikleri arasındaki ilişkileri ayrıntılı olarak araştırmayısa başladı ; 1869'da ![]() ![]() Mendeleyev'in periyodik tablosu o güne değin tek başına incelenmiş kimyasal bağlantıların pek çoğunun birlikte gözlemlenmesini de olanaklı kıldı. Ama bu sistem önceleri pek kabul görmedi. Mendeleyev tablosunda bazı boşluklar bıraktı ve bu yerlerin henüz bulunmamış elementlerle doldurulacağını ön gördü. Gerçekten de bunu izleyen 20 yıl içinde skandiyum ![]() Mendeleyev'in hazırladığı ilk periyodik tablo 17 grup (sütun) ile 7 periyottan oluşuyordu ; periyotlardan ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Lord Rayleigh (Jonh William Strutt) ve Sir William Ramsay'in 1894 den başlayarak soygazlar olarak anılan helyum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Daha sonraları elementlerin atom ağırlıkları yeniden belirlenip periyodik tabloda düzeltmeler yapıldıysa da ![]() ![]() ![]() ![]() Yaklaşık 1910'da Sir Ernest Rutherford'un ağır atom çekirdeklerin- den alfa parçacıkları saçılımı üzerine yaptığı deneyler sonucunda çekirdek elektrik yükü kavramı geliştirildi. Çekirdek elektrik yükünü elektron yüküne oranı kabaca atom ağırlığının yarısı kadardı. A. van den Broek 1911'de ![]() ![]() Periyotlar. Periyodik sistemin bugün kullanılan uzun Periyotlu biçiminde ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Gruplar. Helyum ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() I. grup alkali (Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)ller grubudur ; lityum ve sodyumun yanı sıra potasyumdan fransiyuma kadar inen (Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)lleri kapsayan bu grup ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hidrojen elementi bazı tablolarda Ia grubunda gösterilmekle birlikte kimyasal özellikleri alkali (Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)(Sansürlü Kelime)llere ya da halojenlere çok benzemez ve elementler arasında benzersiz özelliklere sahip tek elementtir. Bu nedenle hiç bir grubun kapsamında değildir. Uzun periyotların (4. ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
#4
|
|||
|
|||
![]()
Eline saglık Gerçekten İlginç ve zor bi buluş olsa gerek.
|
![]() |
|
|