#31
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
MUSTAFA KEMAL'LER TÜKENMEZ
Tükenir elbet, Gökte yıldızlar, denizde kum tükenir. Bu vatan, bu topraklar cömert, Kutsal bir ateşim ki ben sönmez, İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez.. Ben de etten kemiktendim elbet, Ben de bir gün göçecektim elbet, İki Mustafa Kemal var iyi bilin, Ben işte o ikincisi sonsuzlukta, Ruh gibi bir şey görünmez, İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez.. Hep kardeşliğe, bolluğa giden yolda, Bilimin, yapıcılığın aydınlığında, Güzel düşünceler, soyut fikirlerde ben, Evrensel yepyeni buluşlarda, Geriliği kovmuşum ben, dönmez, İnanın Mustafa Kemal'ler tükenmez.. Başın mı dertte, beni hatırla, Duy beni en sıkıldığın an, Baştan sona her şeyiyle bu vatan, Sakın ağlamasın kasımlarda, Fatihler, Kanuniler ölmez, İnanın Mustafa Kemaller tükenmez... ~ Halim YAĞCIOĞLU ~ |
#32
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
ATATÜRK'TEN SON MEKTUP
Siz beni hâlâ anlayamadınız Ve anlamayısacaksınız çağlarca da... Hep tutturmuş "Yıl 1919, mayısıs'ın 19'u" diyorsunuz Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz. Mustafa Kemal'i anlamak bu değil Mustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil .. Bırakın o altın yaprağı artık Bırakın rahat etsin anılarda şehitler. Siz bana, neler yaptınız ondan haber verin . Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin ? Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil Mustafa Kemal'in ülküsü, sadece söz değil .. Bana, muştular getirin bir dahaUygar uluslara eşit yeni buluşlardan .Kuru söz değil, iş istiyorum sizden anladınız mı ? Uzaya Türk adını Atatürk kapsülüyle yazdınız mı ?Mustafa Kemal'i anlamak avunmak değilMustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil .. Hâlâ, o, acıklı ağıtlar dudaklarınızda Hâlâ oturmuş, 10 Kasımlarda bana ağlıyorsunuz . Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın ! Uluslar, fethine çıkıyor, uzak dünyaların . Mustafa Kemal'i anlamak göz boyamak değil Mustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil .. Beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız Laboratuvarlarda sabahlayın, kahvelerde değil . Bilim ağartsın saçlarınızı, kitaplar . Ancak, böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar. Mustafa Kemal'i anlamak ağlamak değil Mustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil .. Demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü Görüyorum ki, hâlâ aynı yerdesiniz, hiç ilerlememiş Birbirinize düşmüşsünüz, halka eğilmek dururken . Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen ? Mustafa Kemal'i anlamak itişmek değil Mustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil .. Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla . Bu vatan, bu canım vatan, sizden çalışmak ister Paydos övünmeye, paydos avunmayısa, yeter, yeter ! Mustafa Kemal'i anlamak aldatmak değil Mustafa Kemal ülküsü, sadece söz değil ... ~ Halim YAĞCIOĞLU ~ |
#33
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
KASIM
İşte çınar yaprakları, yerde sonbahar Hasret yağıyor, hasret yağıyor gökten Onbir yıl oldu ayrıldık Atatürk'ten Öksüzler içinde vatan ağlar Can'ü yürekten.. İşte güz bahçeleri tutuşmuş, perişan Gene yüz sürmeye geldik mabedine, Az gelir Eyüp sabrı milletine, Yat ışıklar içinde şeref-şan, Layıksın Tanrının rahmetine.. İşte çınar yaprakları yerde sonbahar Öksüzler içinde vatan ağlar... ~ Halim YAĞCIOĞLU ~ |
#34
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
BENİ SEVMEK DEMEK Yaşatıyor musun devrimlerimi, Götürebiliyor musun yeni çağlara? Yazıyı, kılığı, hür düşünceyi Örnek ediyor musun uluslara? Atabiliyor musun zihinlerden Softalık, gerilik, tüm karanlığı? Adın var mı en yeni buluşlarda? Köye sokabildin mi aydınlığı? Sevebiliyor musun düşmanını? Bolluk mu bir uçtan bir uca vatan? Derim ki yolumda yürüyorsunuz, Büyüğünden küçüğüne o zaman... ~ Halim YAĞCIOĞLU ~ |
#35
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
DUMLUPINAR YOLUNDA Sakarya 'da ebedilik sırrına eren, Kahramanlar arasından geçiyor tren. Hatırasız harabeler önünde durup Duyuyoruz ruhumuzda hazin bir gurup. Sonra yine tiren sesi, yine yolculuk, Her saniye karşımızda başka bir ufuk! Ey bu yolda sıralanan gazi tepeler! Siz de koşup gelirdiniz bilseydiniz eğer. Bilseniz ki Dumlupınar önünde yarın Ayini var Hürriyete tapanların! ~ Kemalettin KAMU ~ |
#36
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
TÜRK KADINI MARŞI Atatürk'ün sayesinde, Özgürlüğün adımıyım. Türk anası payesinde, Aydın bir Türk kadınıyım. İster yetmiş olsun yaşım, İlerici ve çağdaşım, Yoksa haram olur aşım, Aydın bir Türk kadınıyım. Mukaddestir mücadelem, Yurt ağlarken nasıl gülem? Son bulsun ıstırap, elem, Aydın bir Türk kadınıyım. Allah'ımın izni ile, Hayatımı versem bile, Cahil diye düşmem dile, Aydın bir Türk kadınıyım. Şükür ben de Müslüman'ım, Tanrı’ya tamdır imanım. Türkiye’me kurban canım, Aydın bir Türk kadınıyım. Meş'aleyiz sönemeyiz, Başka rejim denemeyiz, Hilafete dönemeyiz, Aydın bir Türk kadınıyım... Mediha Şen Sancakoğlu [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] |
#37
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
ATATÜRK
Karanlık gecelerde parlayan yıldızımız, Aydınlattığın yolda bitmeyecek hızımız, Senin ilkelerinle, aktır alınyazımız. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk. Senin emrinle erdik bu uygarlık çağına, Seni yazdık vatanın her karış toprağına, Devrimin ulaşacak ölmezlik kucağına. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük, Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk. Türküm diyen çok mutlu, eserinle dopdolu, Yürüyoruz dipdiri, sen gösterdin bu yolu, Bir çizgiye getirdik düz ettik sağı-solu. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük, Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk. Seni okur yazarlar, okullarda çocuklar, Üzmesin hiç ruhunu sapıtanlar, sapıklar, Mehmetçik hazırolda, bak bitişik topuklar. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük, Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk. Anadolu'mda sabah, sen batmayan güneşim, Mutluluğum seninle, özgürlük benim eşim, Yaktın onu ruhumda, sönmeyecek ateşim. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük, Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk. Edirne’den selamlar, Ardahan’dan selamlar, Çanakkale’den, Van’dan, tüm vatandan selamlar, Damarında dolaşan, asil kandan selamlar. Sana bitmeyen şükran, bugün dünden de büyük Yolumuzun güneşi sensin ulu Atatürk... ~ Mehmet Bozkurt ESENYEL ~ |
#38
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
GAZİ'YE - Cumhuriyetin Onuncu Yıl Dönümünde - İnsan kanının yazdığı tarihi açarsak, Siması dökülmüş, eli titrek, kolu sarsak. Binlerce hayalet ebediyyen dilenirler; Heykellerinin can çekişen taşları titrer. Bir an unutulmaktan, o bir damla yosundan, Her âbide kıpkırmızıdır kan kokusundan. Bir âbidesin sen de fakat her tarafın nur; Toprak gibi pek sade, fakat dağ gibi mağrur! Tarih ebediyyetlere insan diye versin: Sen hissi olan, göğsü vuran tak-ı zafersin! Hisler uçuşur kaskatı tuncunda, taşında! Şebnemleri var merhametin taş bakışında! Tunç olmana rağmen de çiçek gördün, eğildin; İnsan yaratırken bile insan kalabildin. Çıksan göğe "buldum" diyerek gökyüzü saklar; İnsen yere, ay, yıldız iner, yerde kucaklar; Gözlerde, gönüllerde kurulmuş oturursun; Hislerde, göğüslerde, nabızlarda vurursun; On yıldır, omuzlardaki başlar da başındır, Ak saçlı, siyah saçlı olanlar sarışındır. Zira bu alev parçalanırken de tamamdır; Zira bu yığınlarla adam tek bir adamdır: Zira içi hep senden ibaret derimizle, Sensin tutan âtiyi bizim ellerimizle... ~ Mithat Cemal KUNTAY ~ |
#39
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
BÜYÜK TAARRUZ
Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu. Ve yıldızlar öyle ışıltılı öyle ferahtılar ki şayak kalpaklı adam nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden güzel, rahat günlere inanıyordu ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında, birden bire beş adım sağında onu gördü. Paşalar onun arkasındaydılar. O, saati sordu. Paşalar `üç' dediler. Sarışın bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun kenarına kadar, eğildi durdu. Bıraksalar ince uzun bacakları üstünde yaylanarak ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Kocatepe'den Afyon Ovası’na atlayacaktı... ~ Nazım Hikmet RAN ~ |
#40
|
|||
|
|||
Cvp: ATATÜRK Şiirleri
ATATÜRK İÇİN
Afganlı kadınların gözlerini gördünüz mü? Korku mu vardı, Çaresizlik mi bilinmez, Ama bir eziklik ve bir hiçlik, Anlaşılması güç değil, Bir terkedilmişlik.. Atatürk ne yapmıştır anlamak için, Afganlı kadınların gözlerine bakın Ve düşünün önemini bir ülkeyi kurtaranın, Değerini o ülkede insan olmanın. Düşünmek yaşarken bir insan gibi, Dünü, bugünü, yarını, Anlamak yaşananı, Tanımak Mustafa Kemal’i Tapınmadan, redetmeden anlamak, Ruhuna selam göndermek, Kabrine bir çiçek koymak, Sessizce teşekkür etmek, O deniz bakışlı gözlerine Dalıp gitmek.. Kim kaldı yirminci yüzyıldan? Lenin’in ülkesi, Tito’nun ülkesi dağıldı. Mao’nun ülkesi liberal, Hitler mitler yok oldu zaten. Var mı dimdik ayakta başka biri Atatürk’ten? Gözlerine bakın onun, Deniz derinliğindeki gözlerine, Sevincine, Hüznüne, Herşeyi anlatan o güzel gözlerine Ve yol gösteren sözlerine. Boş laflarla anmayın onu, Anlamaya çalışın. Zor değil anlamak, Dünya evinizde Ve hergün seyrinizde. Onun gösterdiği yöne bakın, Bir de aksi yöne, Aksi yönün ucunda Afganlı kadınlar var. Mustafa Kemal Ve arkadaşları Ve onların uğruna savaştıkları bu ülke Şimdi ellerimizde, Dünya önümüzde. Hiç bilmeseniz de onun mavi gözlerini, Dahi beynini, Bir sorun kendinize, Nasıl kuruldu bu devlet, Nasıl oluştu bu millet? Ve bir illet gibi yakamıza yapışan Tüm yeteneksizlere rağmen, Hala varız ve ayaktayız Çünkü pekçoğumuz Yüreğimizde Mustafa Kemal’i taşımaktayız.. Sana bin şükran Atam! Nasıl yaşanırdı bugünler Ülkeyi sen kurtarmasan? ~ Oğuzkan BÖLÜKBAŞI ~ |