Geçer gözüm
İçimizden bir aşk geçer
Ve keder
Ve heder olmuş bir hayat
Nasıl geçerse zehir damarlarımızdan
Öyle yavaş öyle deşer de geçer
Koyarlar cesaretimizi bir sokağın tabelasına
Binlerce çocuğa adımızı verirler
Bize ölüm bize kurşun bize hançer neyler
Neyler ömrünü cebine koymuş adama yağlı mavzer
Geçer gözüm
Memleket kadar bir nağra düşer yıkılmış sokakların pusularına
Akşam sofralarına aç karnına yüreğim düşer
Beni adamdan sayma
İlk gözyaşı
İlk yere düşen damla
İlk kancık tuzaklara düştüğümüz hayınlığın hatrına
Hani cebimizde iki satır mektubu yarım bıraktığımız sevdanın
Hani son bir umutta tutunduğumuz arkadaşlarımız
Ve kaygan ve ıslak ve kaypak sabahı Ankara'nın
Ve bilsen
Tek başına büyür intikam aşk ve sen
Tek basma büyür elif misali
mezarıma bıraktığın menekşen
Geçer gözüm
İçimizden bir aşk geçer
Ve keder
Ve heder olmuş bir hayat
Nasıl geçerse zehir damarlarımızdan
Öyle yavaş öyle deşer de geçer
Beni son kez kavgada gör
Son kez ölsün arkadan vurmacasına bütün ihanetler
Sonra şöyle saçlarımı savurup ecel saatine
Sonra son kez alnından vurulmacasına aşkın
Bir eşkıyalık yapıp
Basınca bütün evlerini bu şaşkın İstanbul'un
Bir de kendimi denize dökünce Üsküdar'dan
Nasıl da patlar içimde çığlığın
Bana bu şehri yakmış desinler
Beni son kez kavgada gör
Bana kendini satmış desinler
Beni son kez kavgada gör
Koyarlar cesaretimizi bir sokağın tabelasına
Binlerce çocuğa adımızı verirler
Bize ölüm bize kurşun bize hançer neyler
Neyler ömrünü cebine koymuş adama yağlı mavzer
Ya bir de sen düşersen ellerimden
Ya bir de kimsesizsem
Ya ölüm kadar sevdiğim cesaretim yan çizmişse
Sonu yok uğraşlarda yılgınsam
Son mermim avucumda
Fiyakalı bir eylül sabahı
Basar giderim kalbine namımın
Sıkar giderim
Avucumda mermim menekşem ve arkadaşlarım
Geçer gözüm
İçimizden bir aşk geçer
Ve keder
Ve heder olmuş bir hayat
Nasıl geçerse zehir damarlarımızdan
Öyle yavaş öyle deşer de geçer
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış
kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat okuyarak dinleyerek değil.
Bildiklerini bana neden anlatmadığını anladım.
Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış.
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım.
Sevmek ile sevilmenin yolu önce kendini sevmekten geçermiş.
Neden kendine aşık olduğunu anladım.
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden.
Neden hiç ağlamadığını anladım.
Ağlayanı güldürebilmek ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş.
Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım.
Ve sevilenle ağlayamıyor kaçıyorsan ondan çaresizliktenmiş.
Senin acın için odamda tek başıma hıçkırıklarla ağladığımda anladım.
Bir insanı herhangi biri kırabilir ama bir tek çok sevdiği acıtabilirmiş.
Çok acıttığında anladım.
Fakat hak edermiş sevilen onun için dökülen her bir damla gözyaşını.
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım.
Yalan söylememek değil gerçeği gizlememekmiş marifet.
Yüreğini elime koyduğunda anladım.
Tek başına ayakta durabilecek kadar güçlüysen yanında tutanlar varmış.
Neden hiç yalnız kalmadığını anladım.
Ve Sana ihtiyacım var gel diyebilmekmiş güçlü olmak.
Sana git dediğimde anladım.
Biri sana git dediğinde kalmak istiyorum diyebilmekmiş sevmek.
Git dediklerinde gittiğimde anladım.
Dostun seni bir kez terk edermiş bin kez değil.
Aslında hep yanımda olduğunu anladım.
Ve bir kez terk etti mi seni affetmek çok zormuş
Ben de affedemediğin şeyin ne olduğunu anladım.
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan.
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım.
Özür dilemek değil affet beni diye haykırmak istemekmiş pişman olmak.
Gerçekten pişman olduğumda anladım.
Affedemem çok geç demek gururdan başka bir şey değilmiş
hâlâ sevgi varsa içinde eğer.
Tutsak kalbimin kapılarını kırıp içine baktığımda anladım.
Ve gurur kaybedenlerin acizlerin maskesiymiş
sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış.
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım.
Ölürcesine isteyen beklemez sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi.
Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım.
Sevgi emekmiş emek ise vazgeçmeyecek kadar
ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş. Anladım...