Genel Paylaşım Forumu     forum  

Go Back   Genel Paylaşım Forumu > >
Kayıt ol Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla
 
Seçenekler Stil
  #1  
Alt 5 January 2009, 17:10
haktan
Guest
 
Mesajlar: n/a
Arrow Günah Erozyonu ve Müminin Tavrı



Günah Erozyonu ve Müminin Tavrı

Günümüzün nesli, şimdiye kadar tarihte görülmedik ölçüde bir ahlakî erozyon yaşıyor.
Televizyonlar, gazeteler, dergiler, Internet siteleri, sokaklar, çarşı ve pazarlar, günahı
teşvik edici tablolarla dopdolu. Geçmiş dönemlerde bazı kavimlerin helak olmasına
sebep olan günahların hemen tamamı günümüzde fazlasıyla hem de alenen işleniyor.
Öyle bir atmosfer içinde yaşıyoruz ki, adeta günaha giden yollar ardına kadar açılmış,
sevaba giden yollar ise kapatılmış gibi. Nereye giderseniz gidin, üstünüze-başınıza
günah adına bir şeyler bulaşmasına mâni olmak bir hayli zorlaştı. Bu durum, çamurlu
bir zeminde yürüyen insanın haline benziyor. Böyle bir zeminde yürüyen insan ne
kadar dikkat etse de en azından paçalarına çamur tanelerinin bulaşmasına engel olamaz.
İşte günümüz toplumunda yaşayan bir insanın da tıpkı çamur deryasında yürüyen bir
kişinin çamurlardan uzak kalması gibi günahlardan kaçması oldukça zor.
Böyle kaygan ve kaypak bir zeminde insanın ayağının kaymaması, bunlar arasından
sıyrılıp hedefine varması oldukça zor.Aşağıda sıraladığımız maddelere uyulduğu takdirde bu tavsiyeler, günahlara karşı verdiğimiz savaşta bizlere yardımcı olacaktır.

Günahlara karşı dikkatli olalım
Böyle her şeyiyle kaypak ve zararlı bir zeminde çok dikkatli yürümek gerekir. Mayınlı
bir tarlada veya amansız bir düşman beldesinde nasıl hareket edilmesi icap ediyorsa,
günümüzün çarşı pazarında gezerken de aynı dikkat gereklidir.

Gerilime geçmeden dışarı çıkmayalım
Dışarıya çıkmadan evvel his ve duygularımızı durultacak, berrak hale getirecek ve his
dünyamıza tesir edecek çarelere baş vurulmalıdır. Bu bir şeyler okuma, seyretme veya
dinleme olabileceği gibi derin bir iç muhâsebesi yapmak da olabilir. Böyle bir metafizik
gerilime geçmeden sokağa çıkılmamalıdır.

Tek başımıza kalmayalım
Kesinlikle tek başına kalınmamalıdır. Dikkatlerimizi kontrol edecek ve nasihatiyle ruh
dünyamızı ayakta tutacak bir arkadaş edinerek ve mümkün mertebe dışarıya onunla
beraber çıkmaya çalışmalıyız.

Bizi ikaz edici materyallerimizi yanımıza alalım
Giderken-gelirken ve gideceğimiz, kalacağımız yerlerde imkan ölçüsünde hayatımızla
münâsebeti olan ve bizi ikâz edici havasını koruyucu bir melek gibi üzerimizden eksik
etmeyen materyalleri de yanımızda götürmeye çalışmalıyız. Mesela yanımıza bir
wolkmen alarak içine bize hayra çağıran bir kaset koyup dinleyebiliriz. Günahlara karşı
birer perde olacak bu tür materyaller bizim iç kontrolümüze vesile olacaktır ki, böyle
bir iç kontrol ile dolup taşan bir insanın günaha girmesi ender vakâlardandır.

Günaha girdiğimizde hemen tevbe edelim
İşlenen bir günah ve hatâ neticesinde derhal pişmanlık duyup tevbe kapısına
koşulmalıdır. Zira günahın en az kalabileceği kalb, bir müminin kalbidir. Orada hatalar,
gelip geçici ve güneşle aramıza perde olan bulutlar gibidir. Hemen geçip gitmelidir.
Tevbede gecikme, ruhun o nispette kararmasına sebep olur. Ve o esnâda, diğer
günahlarla münâsebete geçme yolları kolaylaşır. Onun için, buna meydan vermeden, hata ve günahın şekil, keyfiyet ve büyüklüğü ne olursa olsun, insan derhal kendine gelip, Allah'ın rahmetine dehâlet etmelidir.

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Forum Seç


Saat: 13:48


Telif Hakları vBulletin® v3.8.4 Copyright ©2000 - 2025, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.