Tekil Mesaj gösterimi
  #5  
Alt 27 November 2008, 16:08
ceyLin ceyLin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Senior Member
 
Kayıt Tarihi: 21 September 2008
Mesajlar: 15,180
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Post Cvp: Türk Dili ve Türk Kimliği

Türk Dili ve Türk Kimliği (5)




TARİHSEL SÜREÇ İÇİNDE

Prof. Gumilev’e göre; tarihsel süreç içinde 450 dolaylarında Hunlar, Avrasya’ nın dört ayrı bölgesinde tarihten siliniyorlar. Ama gerçek tarih bunun aksini söylüyor: Hun varlığı, bölgedeki Türk halklarını evrimleştirerek Doğu Asya’da yeni Türk devletlerinin ortaya çıkmasını sağlıyor.

Türk tarihiyle ilgili kaynaklardan birinin de, “Alban Tarihi” olduğunu bilmekteyiz. Kalankartlı Moses’in yazdığı bu kaynakta; “Kuzey Karadeniz ve Kafkasya hattına egemen olan Türk Hakanlığı, eski Hun boylarını da yönetimi altına almıştı. Bölge halkları, bu konfederasyonu oluşturanlara Türk değil, Hun diyorlardı. Bu durum bile Hun-Türk ilişkilerini, bu iki oluşumun kökende birbirlerinin devamı olduğunu gösterir” deniliyor.

Kökü, Açina Türk halklarına dayanan bir hakanın Hazarya’ya geldiği, burada yeni bir Türk Hakanlığı’nın temelini attığı, bu şekillenmenin de 651 yılında gerçekleştiği biliniyor.


TÜRK DİLLİ HALKLAR

Prof. L. N.Gumilev: “Eski Türkler” adlı çalışmasında, Avrasya tarihinde önemli roller oynayan Oğuz boylarının oluşumunu; “Türk” adlı devletin (Tu-chüe: Türküt: Türkler) oluşum dönemi sayıldığı süreçten söz ediyor.

Türk milletinin büyük halklarından birisi de Kıpçaklar olduğunu hatırlayalım. Mete; Hun halkı içinde egemenliği eline aldıktan sonra MÖ 203-202 yıllarında kuzeye karşı harekete geçerek, Kırgız ve Kıpçakları yenip, kendine bağımlı hale getiriyor.
Avrasya’da binlerce yıldır aynı dili konuşan, ama ayrı halklar biçiminde yaşayan Türk milleti; Türk adını “Göktürkler” diye bildiğimiz Büyük Türk Hakanlığı sürecinde kullanıyor.

Türk dilli halkların, tarihin derinliklerinde yaşadıkları, bunlara “Hyung-nu”, “Kao-kui”, “Tie-le” ve başka adların verildiği görülüyor.

Şu anda, Türkçe olarak bilinen, kabul edilen dillerin çok eskilere dayandığını görmekteyiz. “Türktü” halkı 5. yüzyılın sonunda Altay çevresine özgü Ormanstep landşaftında etnik bir kaynaşmanın sonucu ortaya çıkıyor.


TÜRK DİLİ

Türk dili ise o zamanlarda bile Altay’lar’ın batısından Guz, Kan (g,RZ)lı veya Peçenek, eski Bolgarlar ve Gunlar’ın yaşadığı uzak ülkelere (Doğu ve Güney Avrupa hattını, RZ) çoktan yayılıyor.

Türk dili: Asya kabile yapısının iletişimine ugun oluşmuş olmalı ki, geniş kabileler coğrafyasında hemen benimseniyor. Böylece, Türkçenin bir ucu Sibirya’nın kuzeyine kadar sokulurken, öbür ucu Himalayalar’a dayanıyor. Batıya giden kolu Macaristan’da da çok etkili hale geliyor. Türk kelimesi zamanla bu dili kullanan bu çok geniş coğrafyadaki halklar toplamını anlatacak terim haline dönüşüyor.

Günümüzde, bu tarihsel gerçeği anlayan Türkiye Türkleri: Türk’ü bu anlamda yorumlamaya başlıyorlar. Bu yeni yorumu canlandıran anlayış da gücünü Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal’in işaretlerinden alıyor.

Hunların Türk dilli, Türk kimlikli bir topluluk olduğu, Açina’nın Türk ikliminde ortaya çıktığı ve onun soyunun kurduğu devletin de Türk devleti olduğu kayıtları kesinlik içinde karşımıza çıkıyor.
Alıntı ile Cevapla