Go Back   Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi > Bayanların Dünyası > KADINCA > Anne ve Çocuk
Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 10 July 2009, 15:32
Yorgun Yürek - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
♥ GüLerken AğLadığını,MutLu OLanLar BiLmez
 
Kayıt Tarihi: 3 March 2009
Mesajlar: 35,077
Standart Doğum Tarihi Alerji Riskini Belirtiyor

Doğumdan itibaren maruz kalınan alerjenler, eğer çocukta alerjik bir genetik alt yapı varsa, ileri yaşlarda nelere karşı alerji gelişeceğini belirler. Örneğin rutubetli bir evde çok yoğun küf mantarına maruz kalan ve alerjik aileden gelen bir bebeğin, ilerleyen zamanda küf alerjisi geliştirmesi beklenebilir.
Uz. Dr. İlkay Keskinel “ Çocukların doğum tarihi ve şeklinin alerjik hastalıklarla ilişkisi” hakkında bilgi verdi.
Doğumdan itibaren maruz kalınan alerjenler, eğer çocukta alerjik bir genetik alt yapı varsa, ileri yaşlarda nelere karşı alerji gelişeceğini belirler. Örneğin rutubetli bir evde çok yoğun küf mantarına maruz kalan ve alerjik aileden gelen bir bebeğin, ilerleyen zamanda küf alerjisi geliştirmesi beklenebilir. “Ne kadar koruyabiliriz ki, bırakalım çocuklar bu maddelere alışsın” yaklaşımı, ne yazık ki alerjenler için geçerli değildir. Bazı solunum yolu virüs enfeksiyonları dışında kalan enfeksiyonlara erken yaşlarda maruziyetin ise tam tersine alerji açısından koruyucu olabileceği düşünülmektedir. Son yıllarda geçerli olan bu görüşe, “hijyen hipotezi” adı verilmektedir. Buna göre, mikroptan fazlasıyla arındırılmış, aşırı hijyenik ortamlarda büyüyen çocuklarda alerji ve astım riski artabilmektedir.
Alerjenlere sürekli maruz kalmanın kişinin o maddelere karşı duyarlı olmasına neden olduğu gerçeğine dayanarak yapılan çalışmalarda, doğum tarihinin alerjik hastalıklarla ilişkili olabileceği gösterilmiştir. Buna neden, bebeklerin doğduklara aylara göre karşılaştıkları alerjen cinslerinin farklı olmasıdır.
Mevsimsel polenlerin en yoğun olduğu ve daha çok açık havada zaman geçirdiğimiz ilkbahar ve yaz aylarında doğanların, mevsimsel alerjik rinit (saman nezlesi) açısından daha büyük risk altında oldukları bilinmektedir. Örneğin, Mart ve Nisan aylarında doğanlarda huş polenine bağlı olarak huş ağacı alerjisi riski daha fazladır. Polenler, her ne kadar bitkinin cinsine göre, Şubat ayından Kasım sonuna kadar yayılabilse de, saman nezlesi olanlarda, daha çok ilkbaharda yakınmalara neden olurlar.
Sonbahar aylarında doğanlarda ise, ev tozu akarı alerjisi daha sıktır. Buna neden olarak, iç ortamda daha uzun süre kalınması gösterilebilir. Ek olarak, nemli sonbahar günleri, akarların üremesi için zemin hazırlamaktadır. “Ev tozu” ile kast edilen, evlerde gördüğümüz “toz” değil, çıplak gözle görülemeyen çok küçük canlılardır. Bu canlıların dışkıları alerjiye sebep olmaktadır.
Yine, iç ortamda çokça vakit geçirilen Eylül ve Şubat ayları arasında doğan bebeklerin yaz ve bahar aylarında doğan bebeklere göre besinlere ve hayvan tüylerine karşı alerji geliştirme olasılığı daha fazladır. Ayrıca, yaz aylarında ve sonbaharda doğan bebeklerin astıma yakalanma riski daha yüksek bulunmuştur.
Bunların dışında, sezaryenle doğan bebeklerin de normal yolla doğan bebeklere göre ileriki yaşlarda astım geliştirme riski artmaktadır. Normal doğum sırasında, annenin doğum kanalından geçen bebek, bağırsaklarına yerleşecek faydalı mikroplarla tanışmaktadır. Bu mikroplar, yeni doğan bebeğin bağışıklık sistemini sağlıklı bir biçimde uyarmaktadır. Oysa sezaryenle doğan bebeklerde, bu faydalı mikroplar yerine ciltte yaşayan mikroplara vb. maruziyet, bağışıklık sisteminin bu ilk gelişim noktasında bir sapmaya neden olmaktadır.
Sonuç olarak belirtmek isteriz ki, alerjik hastalıklardan korunmak için bebeğin doğum tarihinin ya da doğum şeklinin saptanmasının yanı sıra önemli olan bir diğer nokta da, doğum öncesi ve sonrası dönemde sigara dumanına maruz kalınmamasıdır. Bebekliklerinde sigara dumanına maruz kalan çocukların ilerleyen yaşlarda, çok daha sıklıkla alerjik hastalıklara ve astıma yakalanabildikleri gösterilmiştir. Astımın da, diğer alerjik hastalıkların da birden fazla faktörün etkisiyle (genetik, çevre koşulları vb) geliştiği unutulmamalıdır.
Alıntı ile Cevapla

Yorgun Yürek Kullanicisinin Son 5 Konusu

Baslik Kategori Son Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj
Küpe Çiçeği Bitkiler Dünyası Yorgun Yürek 1 535 11 July 2009 16:22
Böcek kapan çiçegi Bitkiler Dünyası Yorgun Yürek 0 277 11 July 2009 16:21
Fenerbahçe'den 3 transfer bombası Transfer Haberleri daiSy 1 485 11 July 2009 12:17
Harry Potter ve Melez Prens Çizgi Film Fragmanları Yorgun Yürek 0 428 11 July 2009 12:06
Buz devri 3 : Dinozorların şafağı (türkçe... Çizgi Film Fragmanları Yorgun Yürek 0 622 11 July 2009 12:03

Cevapla


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular

Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Leeann Tweeden KaRdeLeN Mankenler - Modeller 0 10 January 2009 01:37
6.Bölüm/2.Kısım KaRdeLeN Adanalı 0 9 January 2009 21:59


Saat: 17:53


Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2025, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2