ceyLin
25 November 2008, 14:37
Araştırmacılar[Only Registered Users Can See Links] sorunların değil[Only Registered Users Can See Links] davranış biçimlerinin hayatı alt üst ettiğini söylüyor. Duygusal zeka işte bu dönemde devreye girerse[Only Registered Users Can See Links] başınızın üstündeki kara bulutlar[Only Registered Users Can See Links] pembeyle yer değiştirebilir. Çünkü duygusal zeka sayesinde birçok konuya[Only Registered Users Can See Links] karşı tarafın gözünden bakabiliyor ve haksızlık olarak algıladığımız her şeyi derinlemesine görebiliyoruz. Kısacası sonu kötü bitecek bir evlilik[Only Registered Users Can See Links] mutlu bir yuvaya dönüşüyor.
Bütün evlilikler geleneksel anlamıyla "Bir yastıkta kocamak " için başlıyor. Büyük heyecanlarla yaşanan ilk beraberlikler ve o ilklerin dayanılmaz cazibesi[Only Registered Users Can See Links] Aşk duygusu yenileniyor[Only Registered Users Can See Links] içinizde sevgi çoğalıyor ve karşı tarafa coşarak akıyor[Only Registered Users Can See Links] Artık yepyeni bir hayat var önünüzde[Only Registered Users Can See Links] Güzel bir beraberlik ve kimbilir belki de mutlu bir yuva[Only Registered Users Can See Links] Evet[Only Registered Users Can See Links] güzel ve mutlu bir yuvanın hayalini kim kurmaz ki? Üstelik keyifli bir beraberlik yaşıyorsa. Özlemle beklenen teklife tabii ki "hayır " demek düşünülemez bile[Only Registered Users Can See Links] Evlilik telaşı ile yeni bir yapılanmaya hazır hissediyorsunuz kendinizi. Nikah masasında söylenen "evet "ler hayatınızda yeni açılan sayfanın da ilk sözcükleri oluyor. Sonra gelenekler[Only Registered Users Can See Links] birbirine aşık insanların duygu yoğunluğuna karışmaya başlıyor. Zorunluluklar[Only Registered Users Can See Links] sorumluluklar birbiri ardına diziliyor. Hayatın akıp giden çarkına çelme takmaya uğraşırken[Only Registered Users Can See Links] birbirinizi de kimi zaman anlayamaz olduğunuzu görüyorsunuz. Küçük tartışmalar başlıyor önceleri[Only Registered Users Can See Links] büyük ve güçlü barışmalarla noktalanan. Bu manzara size yabancı[Only Registered Users Can See Links] ortam biraz farklı derken büyüyor yeni bir gerginlik ansızın[Only Registered Users Can See Links] kırıyor[Only Registered Users Can See Links] incitiyor[Only Registered Users Can See Links] aldırmaz görünüyor ve kızdırıyorsunuz. Taraflar bir maçın galibi olmaya sanki dünden hevesliymiş gibi mücadeleye başlıyor yine. Kısacası[Only Registered Users Can See Links] zaman içinde yaşınız[Only Registered Users Can See Links] çevreniz ve deneyimlerinizle değişiyorsunuz. Bu değişimleri yumuşak geçişlerle evliliğinize taşımayı beceremiyorsunuz. İşte bu noktada duygusal zeka denilen sihirli değnek devreye girip[Only Registered Users Can See Links] görevini üstleniyor. Duygusal zeka konusunda araştırmalar yapan aile terapisti Psikolog İklim Öz[Only Registered Users Can See Links] bu sihirli formülünü anlatıyor.
Evlilikte duygusal zeka ne kadar önemli?
Evlilikte duygusal zekanın her zaman devrede olması gerekir. Eşler arasında evlilik içi sorunlar yaşanıyorsa[Only Registered Users Can See Links] önce kendi analizlerini yapmaları şarttır. Duygusal zeka uyuduğu zaman[Only Registered Users Can See Links] sorunlar bir çığ gibi büyümeye başlar.
Evlilik kişileri nasıl bir psikolojiye sokuyor?
Evlilik kanunlar önünde pekiştirildikten sonra[Only Registered Users Can See Links] evlilik sürecinde birden fazla boyut başlıyor. Evliliğin sosyal boyutu[Only Registered Users Can See Links] evliliğin kuralları[Only Registered Users Can See Links] evlilikteki roller ve evliliğin duygusal boyutu[Only Registered Users Can See Links] Evlilik terapilerine başvuran çiftlerde[Only Registered Users Can See Links] en çok rastlanan sorunların başında[Only Registered Users Can See Links] eşler arasındaki iletişim sorunu ve bu iletişimsizlikten doğan problemler gelmektedir. İşte bu noktada duygusal zeka çok önemlidir.
Duygusal zeka kişiye ne kazandırıyor?
Duygusal zeka olarak adlandırdığımız[Only Registered Users Can See Links] karşı tarafı anlayabilme[Only Registered Users Can See Links] algılayabilme ve aynı zamanda da kişinin kendi duygularını ifade edebilme becerisi çok önemlidir. Toplumumuzda kişileri duygusal ve mantıklı gibi iki gruba ayırıyoruz. Üstelik mantıklı olarak nitelendirilen kişilerden övgüyle[Only Registered Users Can See Links] diğerlerinden de eleştiriyle söz ediyoruz. Oysa ki[Only Registered Users Can See Links] her alınan kararın altında duygular yatar. İnsan kendisine yapılan bir harekete cevap vermeden önce duygularına başvurur. Duygusundan aldığı mesajla düşüncesini geliştirir[Only Registered Users Can See Links] sonunda da bu düşüncesini eyleme döker. Bu gerçeği göz önüne alırsak duygusal insan[Only Registered Users Can See Links] mantıklı insan ayrımına girmemek gerektiğini görüyoruz. Ayrıca yetişme yöntemlerimizdeki yanlışlıklar da duygusal anlamda boşluklar yaratılmasına neden oluyor. "Erkekler ağlamaz " diye büyütülen erkek çocukları[Only Registered Users Can See Links] "kızlar öyle her yerde gülüp[Only Registered Users Can See Links] konuşmaz " diye telkinde bulunulan kız çocukları ileri yaşlarda kendi duygusal dünyalarına yabancılık duyuyor. Bu anlamda bakıldığında yetişkin olduklarında ve evlendiklerinde birbirlerinin duygularını anlamamaları da çok şaşırtıcı değil.
Duygusal zeka sayesinde evlilikleri kurtarmak mümkün olabilir mi?
Önceleri zeka bir bütün olarak ele alınıyordu. Son yıllarda zekanın birden fazla alanda işlevsel olduğu ortaya çıktı. Bu açıdan baktığımızda evliliklerde duygusal zekanın ne kadar gerekli olduğunu görüyoruz. Bir evlilikte duygusal zekanın varlığı[Only Registered Users Can See Links] uyumu son derece olumlu etkilemektedir. Evlilik terapilerinde çiftler terapi süresince bu alandaki boşluklarını çok iyi farkedebiliyorlar. Bir anlamda empati kurmayı da deneyimlemiş oluyorlar. Empati; bir kişinin diğer bir kişinin yerine bir an için geçerek[Only Registered Users Can See Links] onun gibi hissetme ve onun gibi algılama becerisidir. Yani bir başkasının gözleriyle dünyaya bakmak ve bir başkasının duygularıyla bir an için yaşamaktır. Eşinin üzüldüğü her hangi bir olayı saçma bulan eş[Only Registered Users Can See Links] eğer duygusal zekasını işin içine sokarsa[Only Registered Users Can See Links] söz konusu olan üzüntünün hiç de saçma olmadığını farkeder. Kırıcı[Only Registered Users Can See Links] yıpratıcı bir çok konuşmanın ve davranışın da bu şekilde önüne geçilmesi mümkün olacaktır.
Eşler en çok neden şikayetçi
Eşim beni anlamıyor.
Eşim bana sevgi sözcükleri söylemiyor.
Eşimle duygularımı paylaşamıyorum.
Eşim benimle sohbet etmiyor.
Eşim bana zaman ayırmıyor[Only Registered Users Can See Links] başbaşa kalamıyoruz.
Eşim benim ilgilerime karşı ilgisiz.
Eşim çok duyarsız biri.
alıntıdır[Only Registered Users Can See Links] window.google_render_ad();
Bütün evlilikler geleneksel anlamıyla "Bir yastıkta kocamak " için başlıyor. Büyük heyecanlarla yaşanan ilk beraberlikler ve o ilklerin dayanılmaz cazibesi[Only Registered Users Can See Links] Aşk duygusu yenileniyor[Only Registered Users Can See Links] içinizde sevgi çoğalıyor ve karşı tarafa coşarak akıyor[Only Registered Users Can See Links] Artık yepyeni bir hayat var önünüzde[Only Registered Users Can See Links] Güzel bir beraberlik ve kimbilir belki de mutlu bir yuva[Only Registered Users Can See Links] Evet[Only Registered Users Can See Links] güzel ve mutlu bir yuvanın hayalini kim kurmaz ki? Üstelik keyifli bir beraberlik yaşıyorsa. Özlemle beklenen teklife tabii ki "hayır " demek düşünülemez bile[Only Registered Users Can See Links] Evlilik telaşı ile yeni bir yapılanmaya hazır hissediyorsunuz kendinizi. Nikah masasında söylenen "evet "ler hayatınızda yeni açılan sayfanın da ilk sözcükleri oluyor. Sonra gelenekler[Only Registered Users Can See Links] birbirine aşık insanların duygu yoğunluğuna karışmaya başlıyor. Zorunluluklar[Only Registered Users Can See Links] sorumluluklar birbiri ardına diziliyor. Hayatın akıp giden çarkına çelme takmaya uğraşırken[Only Registered Users Can See Links] birbirinizi de kimi zaman anlayamaz olduğunuzu görüyorsunuz. Küçük tartışmalar başlıyor önceleri[Only Registered Users Can See Links] büyük ve güçlü barışmalarla noktalanan. Bu manzara size yabancı[Only Registered Users Can See Links] ortam biraz farklı derken büyüyor yeni bir gerginlik ansızın[Only Registered Users Can See Links] kırıyor[Only Registered Users Can See Links] incitiyor[Only Registered Users Can See Links] aldırmaz görünüyor ve kızdırıyorsunuz. Taraflar bir maçın galibi olmaya sanki dünden hevesliymiş gibi mücadeleye başlıyor yine. Kısacası[Only Registered Users Can See Links] zaman içinde yaşınız[Only Registered Users Can See Links] çevreniz ve deneyimlerinizle değişiyorsunuz. Bu değişimleri yumuşak geçişlerle evliliğinize taşımayı beceremiyorsunuz. İşte bu noktada duygusal zeka denilen sihirli değnek devreye girip[Only Registered Users Can See Links] görevini üstleniyor. Duygusal zeka konusunda araştırmalar yapan aile terapisti Psikolog İklim Öz[Only Registered Users Can See Links] bu sihirli formülünü anlatıyor.
Evlilikte duygusal zeka ne kadar önemli?
Evlilikte duygusal zekanın her zaman devrede olması gerekir. Eşler arasında evlilik içi sorunlar yaşanıyorsa[Only Registered Users Can See Links] önce kendi analizlerini yapmaları şarttır. Duygusal zeka uyuduğu zaman[Only Registered Users Can See Links] sorunlar bir çığ gibi büyümeye başlar.
Evlilik kişileri nasıl bir psikolojiye sokuyor?
Evlilik kanunlar önünde pekiştirildikten sonra[Only Registered Users Can See Links] evlilik sürecinde birden fazla boyut başlıyor. Evliliğin sosyal boyutu[Only Registered Users Can See Links] evliliğin kuralları[Only Registered Users Can See Links] evlilikteki roller ve evliliğin duygusal boyutu[Only Registered Users Can See Links] Evlilik terapilerine başvuran çiftlerde[Only Registered Users Can See Links] en çok rastlanan sorunların başında[Only Registered Users Can See Links] eşler arasındaki iletişim sorunu ve bu iletişimsizlikten doğan problemler gelmektedir. İşte bu noktada duygusal zeka çok önemlidir.
Duygusal zeka kişiye ne kazandırıyor?
Duygusal zeka olarak adlandırdığımız[Only Registered Users Can See Links] karşı tarafı anlayabilme[Only Registered Users Can See Links] algılayabilme ve aynı zamanda da kişinin kendi duygularını ifade edebilme becerisi çok önemlidir. Toplumumuzda kişileri duygusal ve mantıklı gibi iki gruba ayırıyoruz. Üstelik mantıklı olarak nitelendirilen kişilerden övgüyle[Only Registered Users Can See Links] diğerlerinden de eleştiriyle söz ediyoruz. Oysa ki[Only Registered Users Can See Links] her alınan kararın altında duygular yatar. İnsan kendisine yapılan bir harekete cevap vermeden önce duygularına başvurur. Duygusundan aldığı mesajla düşüncesini geliştirir[Only Registered Users Can See Links] sonunda da bu düşüncesini eyleme döker. Bu gerçeği göz önüne alırsak duygusal insan[Only Registered Users Can See Links] mantıklı insan ayrımına girmemek gerektiğini görüyoruz. Ayrıca yetişme yöntemlerimizdeki yanlışlıklar da duygusal anlamda boşluklar yaratılmasına neden oluyor. "Erkekler ağlamaz " diye büyütülen erkek çocukları[Only Registered Users Can See Links] "kızlar öyle her yerde gülüp[Only Registered Users Can See Links] konuşmaz " diye telkinde bulunulan kız çocukları ileri yaşlarda kendi duygusal dünyalarına yabancılık duyuyor. Bu anlamda bakıldığında yetişkin olduklarında ve evlendiklerinde birbirlerinin duygularını anlamamaları da çok şaşırtıcı değil.
Duygusal zeka sayesinde evlilikleri kurtarmak mümkün olabilir mi?
Önceleri zeka bir bütün olarak ele alınıyordu. Son yıllarda zekanın birden fazla alanda işlevsel olduğu ortaya çıktı. Bu açıdan baktığımızda evliliklerde duygusal zekanın ne kadar gerekli olduğunu görüyoruz. Bir evlilikte duygusal zekanın varlığı[Only Registered Users Can See Links] uyumu son derece olumlu etkilemektedir. Evlilik terapilerinde çiftler terapi süresince bu alandaki boşluklarını çok iyi farkedebiliyorlar. Bir anlamda empati kurmayı da deneyimlemiş oluyorlar. Empati; bir kişinin diğer bir kişinin yerine bir an için geçerek[Only Registered Users Can See Links] onun gibi hissetme ve onun gibi algılama becerisidir. Yani bir başkasının gözleriyle dünyaya bakmak ve bir başkasının duygularıyla bir an için yaşamaktır. Eşinin üzüldüğü her hangi bir olayı saçma bulan eş[Only Registered Users Can See Links] eğer duygusal zekasını işin içine sokarsa[Only Registered Users Can See Links] söz konusu olan üzüntünün hiç de saçma olmadığını farkeder. Kırıcı[Only Registered Users Can See Links] yıpratıcı bir çok konuşmanın ve davranışın da bu şekilde önüne geçilmesi mümkün olacaktır.
Eşler en çok neden şikayetçi
Eşim beni anlamıyor.
Eşim bana sevgi sözcükleri söylemiyor.
Eşimle duygularımı paylaşamıyorum.
Eşim benimle sohbet etmiyor.
Eşim bana zaman ayırmıyor[Only Registered Users Can See Links] başbaşa kalamıyoruz.
Eşim benim ilgilerime karşı ilgisiz.
Eşim çok duyarsız biri.
alıntıdır[Only Registered Users Can See Links] window.google_render_ad();