#1
|
|||
|
|||
Serzeniş...
Ne zaman başlamıştı bu halim Ne zaman taktım ben bu maskeyi... Yüreğim kan ağlarken Kimler avunuyor yalancı tebessümlerimle… Gözler yalan söylemezdi hani Ben gözlerime yalan söylemeyi ne zaman ezberlettim Ya da göremiyorlar o gözlere bakınca derinleri… İki damla yaş ve onlara her daim eşlik eden hıçkırıklarım Kendimi kendime anlatırken bile boğazım düğüm düğüm… Bir sadık köle gibi yalnızlığım. Hayatım, çözmeye çalıştıkça elimde kalan bir kördüğüm… Hayallerime hep birilerinin gölgesi düştü Benim payıma ise başkalarına adanmış bir hayat… Onların gülen gözleriyle avundum Mutluluklarında tatmaya çalıştım sevinci, neşeyi Dilimde kederin bitmeyen türküsü Yüreğimde, kaderin bana hediyesi o buruk tat… Hüznün serin rüzgârları vuruyor ılık yaz akşamlarına Bu akşamlar çocukluğumda bir başka kokardı. Mis gibi hayaller, sevgiler, ümitler vardı.. Oysa şimdi, hayal kırıklıklarının kokusu sinmiş her yere… İçimdeki çocuk… Beni hayata bağlayan bir ışık huzmesi yüreğimin derinlerinde Öyle derinlere sakladım ki onu Kimseler bilmesin, yeter artık kimse üzmesin. Onu sadece, yüreğiyle bakanlar görebilsin… Hayatım fedadır tüm sevdiklerime. Sevgimse, sadece sevmeyi bilenlere… |