#1
|
|||
|
|||
şehir sana üşüyor
Şehir sana yürüyor
gece geçiyor g/d/ünden dilsiz kalıyor kuytular sözlü yansımalar “insan kendini yalnızca insanda tanır” sevdiği zaman s/aklı bir çekmece gökyüzünde ay p/uslu p/uslu göğsü s/açları beyaz… mevsimler gölge s/aklıyor rüyalar geliyorsun uyurken üstümü örtmeye rüzgârla düşüyor sesin renkleri kemanlı bir düşle çalıp çalıp kaçıyor Vivaldi “dört mevsim konçertosuyla” konfetiler döküyor geceye… son sonede kalıyor devrik cümle çapraz ateş dizeler sevi geceye beni vurduran söz şafak sökerken töz töz kendine hayalle dokunan unuttuğum dudaklar/ım tuzlu bir buse deniz gülüşlerini bıraktığı zaman… nasıl üzüm kokarsa şarap okyanus kokar saçlarım sarı güneşe özleme inat… esrik yürür gün mevsimler senle az az azalıyor ömür gün be gün “memento mori”(ölümü hatırla) dört mevsim sev nasılsa aşk ölümsüz balçığa dönse de beden kainat yeniden verir seni bana ellerimiz yine buluşur mahşerde iki suyun birleşmesinde can bulur dört mevsim aşk aşk dört mevsim d/ört mevsimi sevgi… |