#1
|
|||
|
|||
Atatürk'ün hayatında diyarbakır
DİYARBAKIRLI, VANLI, ERZURUMLU, TRABZONLU, İSTANBULLU, TRAKYALI VE MAKEDONYALI HEP BİR IRKIN EVLATLARI HEP AYNI CEVHERİN DAMARLARIDIR. "
K. ATATÜRK DİYARBEKİR BELEDİYE REİSİ NAZIM BEYEFENDİYE, "MUHTEREM DİYARBEKİR HALKININ BENİ FAHRİ HEMŞERİ İNTİHAP ETMEK SURETİYLE HAKKIMDA GÖSTERDİKLERİ KADİRŞİNASLIKTAN MÜTEHASSIS OLDUM. MUHTEREM HEMŞERİLERİME SELAM VE MUHABBETLERİMİN İBLAĞINI RİCA EDERİM. " 5. 4. 1926 REİSİCUMHUR GAZİ MUSTAFA KEMAL DİYARBAKIR HALK EVİNDE; "YİRMİ SENE SONRA TEKRAR DİYARBAKIR DA BULUNUYORUM. DÜNYANIN EN GÜZEL VE EN MODERN BİR BİNASI İÇİNDE, MODERN NEFİS BİR MÜZİĞİ DİNLİYEREK… BEŞERİYETİN MEDENİĞ BİR HALKI HUZURUNDA, BU HALKIN EVİNDE: DUYDUĞUM ZEVK VE SAADETİN NE KADAR BÜYÜK OLDUĞUNU ELBETTE TAKDİR EDERSİNİZ. BUNU KAYDETMEKLE BAHTİYARIM. " K. ATATÜRK Mütareke ve Milli Mücadele Yıllarında Diyarbakır Mütarekenin ilk aylarında bazı Hürriyet ve İtilaf Cemiyeti" mensupları "İttihat ve Terakki"cilere karşı faaliyete geçtiler. Birtakım geçmiş olayları ele alarak onlardan öç almaya kalkıştılar. 1918 yılı Haziran ayında 8. Tetkik Heyeti Diyarbakır'a gönderildi. Buna bir tepki olarak, memleketi itilafçıların fesat ve şerrinden korumak, Doğuda muhtar bir Ermenistan tesisi girişimlerini önlemeye çalışmak amacıyla, siyasi hayata hiç atılmamış gençlerden oluşan gizli ve silahlı bir "İmdat Komitesi" kuruldu. 1919 yılı Haziran ayı sonunda da "Müdafaa-i Vatan Cemiyeti" faaliyete başladı. Süleyman Nazifin girişimleri ile Aralık 1918'de İstanbul'da, çoğunluğunu Diyarbakırlı vatansever aydınların oluşturduğu "Vilayat-ı Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti"nin Diyarbakır şubesi açıldı {18 Haziran 1918). Bu cemiyet, Milli Mücadele süresince Mustafa Kemal Paşa'nın buyruk ve önerileri dairesinde çalışmalarını sürdürdü |