Doğal seçilim aslında bir genetik kuramı. Çünkü doğal seçilim süreci genetik çeşitliliğin varlığını gerektiriyor. Bu çeşitlilik ortamında
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Darwin'in deyimiyle "varolma mücadelesi"nde
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
avantajlı özelliklere sahip bireyler varlıklarını sürdürebiliyor ve bu özelliklerini bir sonraki kuşağa aktarabiliyorlar. Ancak Darwin
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
genetik süreçlerin nasıl işlediğini özelliklerin bir kuşaktan diğerine nasıl aktarıldığını- bilmiyordu. Ebeveynler ve yavrular arasındaki genel benzerliğin farkında olsa da
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
kalıtım sürecinin ayrıntılarını anlamamıştı. Oysa
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
tam da Danvin'in evrim düşüncesini geliştirmekte olduğu sıralar
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Gregor Mendel bu ayrıntıları anlama aşamasındaydı. Darwin
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Mendel'in makalesini hiç bir zaman okumadı. Sonuç olarak
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
o sıralar kalıtımla ilgili geçerli yaklaşım olan "karışımsal kalıtım" düşüncesiyle yetinmek zorunda kaldı. Bu düşünceye göre bir yavru
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
ebeveynlerinin özelliklerinin bir karışımını taşırdı ve genellikle bir özellik
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
anne ve babanınkilerin ortalaması gibiydi.
Ancak
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
"Türlerin Kökeni"nin yayımlanmasından sekiz yıl sonra (Mendel'in makalesinden bir yıl sonra)
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
1867'de
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
bir mühendis olan Fleeming Jenkin. karışımsal kalıtım ve doğal seçilimin bir birleriyle uyumlu olmadığını gösterdi.Biri kırmızı
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
diğeri beyaz iki kutu boya olduğunu ve doğal seçilimin "kırmızı" özelliği yeğlediğini düşünün. Karışımsal kalıtım durumunda
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
kırmızı bir birey ile beyaz bir bireyin çiftleşmesi sonucu oluşacak yavrular her zaman pembe olacaktır. Yalnızca kırmızı ile kırmızının çiftleşmesi durumunda kırmızı bireyler ortaya çıkacak
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
diğer tüm çiftleşmelerdeyse (ör. beyaz x kırmızı: pembe x kırmızı) kırmızılık azalacaktır. Yeni ve yararlı bir özellik olan kırmızı
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
büyük bir olasılıkla ender olarak ortaya çıkacak ve hakim durumdaki beyaz form ile çiftleşerek pembe yavrular üretecektir. Diğer bir deyişle
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
karışımsal kalıtım herşeyin orta noktaya yaklaşmasına yol açacak
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
renk pembeye yaklaştıkça
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
bir uç nokta olan kırmızı yok olacaktır. Fleeming'in düşüncesi
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
haklı olarak bunun doğal seçilimin etkisine ters düşen bir süreç olduğuydu.
Darwin
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Jenkin'in haklılığını görerek kuramını kurtarmak için bir yol aradı ve "pangenesis" adını verdiği kendi kalıtım kuramını ortaya attı. Bu kuram özünde
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Jean-Baptiste de Lamarck adlı Fransız biyologun 19. yüzyılda dile getirdiği ve sonradan "Lamarkizm"le tanımlanacak olan kalıtım sürecine benziyordu. Bu süreç
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
"edinilmiş özelliklerin kalıtımı"nı içeriyordu. Temelde Lamarck. bir canlının
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
yaşamı süresince edindiği özellikleri yavrularına geçirebileceğine inanıyordu. Lamarck'ın kendisi tarafından kullanılmamış olmasına karşın
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
bu konudaki en ünlü örnek zürafanın boynuyla ilgili olanıdır. Lamarkizme göre tek tek her zürafa
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
en üst dallardaki yapraklara ulaşabilmek için yaşamı boyunca boynunu gerdiği için
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
yaşlı bir zürafanın boynu gençlerinkine göre biraz daha uzundur. Lamarck
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
zürafanın boyun uzunluğundaki bu değişimin yavrularını da etkileyeceğini düşünüyordu; böylece sonraki kuşağın zürafaları
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
yaşamlarına önceki kuşaktan daha uzun boyunlarla başlayacaklardı. Darwin'in pangenesis kuramıysa bu süreç için bir mekanizma öneriyordu: Vücudun değişik parçalarında üretilen "gemül"ler
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
kana karışarak eşey hücrelerine
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
yani erkekte sperm
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
dişideyse yumurta hücrelerine taşınıyordu. Her bir gemül
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
anatomik bir parça ya da bir organa ait özellikleri belirliyordu. Bu durumda bir zürafanın yaşamı boyunca boynunu germesi
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
"boyun uzunluğu" gemüllerinin sürekli "daha uzun boyun" sinyalleri göndermesine neden olacaktı.
Lamarck ve Darwin yanılmışlardı. Darwin'in kurguladığı sistemin yanlışlığını ortaya çıkaran
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
kendi kuzeni Francis Galton oldu. Galton birkaç kuşak boyunca tavşanlara
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
başka renk tavşanlardan kan verdi. Darwin haklı olsaydı
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
kanın içindeki yabancı renk gemülleri nedeniyle alıcı tavşanların en azından birkaç tane 'yanlış renkte' yavru üretmeleri beklenirdi. Oysa Galton
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
deneyi birçok kuşak boyunca tekrarlamasına karşın
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
beklenenden farklı bir renk oranı gözlemlemedi. Jenkin'in eleştirilerini yanıtlayabilmek için son çare olarak pangenesise sarılmış olan Darwin'se. Galton'un ortaya koyduğu delilleri kabul etmek istemedi. Sonunda
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
Darwin'in öldüğü sıralarda Alman biyolog August Weismann
![](http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif)
sperm ve yumurta oluşturan eşey hücrelerinin diğer vücut dokularıyla ilişkisi olmadığını ortaya koydu. Yani. bir zürafanın boynuyla sperm/yumurta üreten hücreleri arasında hiç bir iletişim yoktu. Dolayısıyla Lamarkizm ve pangenesis biyolojik olarak olanaksızdı.
Talihsiz Darwin!