#1
|
|||
|
|||
25 Gramlık Denetim Uzmanı: Tiroid Bezi
Uçaklarda, uzay mekiklerinde, hatta bazı modern otomobillerde aracın o anki durum ve kapasitesini denetleyen kontrol bilgisayarları vardır. Ancak insanların 20. yüzyılda geliştirdiği bu sistemlerden binlerce yıl önce, söz konusu denetim sistemlerinin en mükemmeli yeryüzünde zaten mevcuttu. Hem de insanın kendi vücudunun içinde…
Günümüz fabrikalarında ve modern sanayi tesislerinde gündemde tutulan en önemli nokta "verim"dir. Fabrikanın her bölümünün ideal bir hızda çalışması gerekir. Ancak birimlerin hızlı çalışmaları tek başına yeterli değildir. Her birimin bir diğeri ile uyum içinde olması gerekir. Bir birimin diğerlerinden çok daha hızlı çalışması tek başına değerlendirildiğinde bir avantaj gibi gözükse de, genel planlama düşünüldüğü zaman bu durum faydadan çok zarar getirebilir. Bu yüzden fabrikalar ve tesislerde planlama ve verim sağlamak için endüstri mühendisleri, işletmeciler ve bu konuda eğitim görmüş uzman personeller çalışır. İnsan vücudunu da bir fabrikaya benzetirsek bu fabrikanın verimden sorumlu yöneticisi ise tiroid bezidir. Tiroid bezi salgıladığı tiroksin hormonu yardımıyla 100 trilyon hücrenin çalışma ritmini teker teker düzenler, hızlarını ayarlar. Besinlerin hücreler tarafından enerjiye çevirim hızlarını belirler. Bu da yediğimiz besinlerden hangi verimle faydalandığımızı tespit eder. Tiroid Bezinde 24 Saat İçinde Hangi Hormonlar Salgılanır? Tiroksin Hormonu: Ortalama ağırlığı 20-40 gr olan tiroid bezi sağlıklı bir yaşam sürebilmeniz için vücut metabolizmanızı düzenler. Bunu, ürettiği tiroksin adlı özel bir hormon sayesinde yapar. Tiroksin hormonu, vücuttaki bütün hücrelere etki eden bir hormondur ve hücrelerin kullanacağı oksijen miktarını belirler. Örneğin bir hücrede mitokondrinin bulunduğu ortama tiroksin hormonu verildiğinde, oksijen tüketimi ve enerji üretimi artar. Kandaki tiroksin yetersizliğinde ise metabolizmanın yavaşlamasının yanı sıra doku sıvısında su ve sodyum miktarı artar. Kanda kolesterol miktarı yükselir. İnsan vücudunu oluşturan dokular sürekli yenilenir. Günde yaklaşık 200 gram kas ve doku hücresi yenilenir.1 Bunu sağlamak içinse, vücudumuzda her dakika 200 milyon hücre doğar ve ölmüş hücrelerle yer değiştirir.2 İşte vücudumuzdaki bu restorasyon ve yenilenme faaliyetinin hızını belirleyen de tiroksin hormonudur. Tiroid bezinde tiroksin hormonunun üretilmesi ve salgılanması, içiçe geçmiş bir sistem sayesinde çalışır. Tiroksin hormonuna ihtiyaç duyulduğu anda hormonal sistemin beyni hipotalamus, hormonal sistemin orkestra şefi olan hipofiz bezine bir emir (TRH- Tirotropin Salgılatıcı Hormon) gönderir. Emri alan hipofiz bezi, tiroid bezinin harekete geçmesi gerektiğini anlar. O da hemen tiroid bezine bir emir ( TSH- Tiroid Bezini Harekete Geçirici Hormon) gönderir. Emir-komuta zincirinin son halkası olan tiroid bezi de kendisine ulaşan bu emir doğrultusunda hemen tiroksin hormonu üretir ve kan yoluyla bunu bütün vücuda dağıtır. Tiroksin hormonunun belirli bir miktarda salgılanması sayesinde vücut hücrelerinin çalışma hızları hep dengede tutulur. Eğer vücut hücreleri olması gerekenden daha hızlı çalışırsa ne olur? Bu durum, tiroksin hormonunun fazla salgılandığı "toksik guatr" hastalığında görülür. Metabolitik aktivite artar, vücut ısısı ve kan basıncı yükselir, kilo kaybı gerçekleşir ve terleme artar. Tiroksin hormonu büyüme hormonu ile işbirliği yapar. Büyüme hormonu, gelişme dönemindeki bir çocuğun hücrelerine bölünerek çoğalma ve büyüme emri veren moleküllerdir. Bu hormon, hücrelerin bölünme sayısını ve miktarını belirler. Ancak planlanması gereken çok önemli bir ayrıntı daha vardır; hücrelerin bölünme hızı. Tiroksin hormonu büyüme çağında hücrelerin bölünme hızlarına da etki ederek sağlıklı bir şekilde gelişmenin tamamlanmasını sağlar. Vücut hücrelerinin faaliyetleri sonucunda belirli bir ısı açığa çıkar. 100 trilyon hücrenin faaliyeti sonucunda da vücut belirli bir ısıya ulaşmış olur. Bu durumda hücreleri, bedeninizi ısıtan mikro kaloriferlere benzetebiliriz. İşte bu mikro kaloriferlerin her birinin ne kadar ısı vermesi gerektiğini düzenleyen mucize molekül yine tiroksin hormonudur. Kalsitonin Hormonu: Tiroid bezinden salgılanan başka bir hormon da kalsitonindir. Kalsitonin hormonu, paratiroid bezinden salgılanan parathormon (PTH) ile birlikte vücudun kalsiyum-fosfat miktarının düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Kalsiyum miktarının düzeni ise insan açısından son derece hayatidir. Bu madde, kemik oluşumu, kas ve sinir sisteminin çalışması, kanın pıhtılaşması, hücre zarından aktif taşımanın yapılması gibi son derece hayati işlerde kullanılır. Bu nedenle kanda belirli bir düzeyde kalsiyumun mutlaka bulunması gerekir. İşte bu yüzden kemikler, kalsiyum depolayan bir banka görevi görür. İki farklı hormon da bu bankaya kalsiyumun yatırılmasını ya da geri çekilmesini sağlar. Tiroid bezinin üzerinde bulunan paratiroid bezinin ürettiği parathormon kandaki kemiklerde depo edilen kalsiyumun kana geri verilmesinde rol oynar. Bu hormonun salgılanması, hipofiz bezi ve sinir sisteminin doğrudan etkisi olmadan, kandaki kalsiyum miktarına göre otomatik olarak düzenlenir. Bu hormon kanda kalsiyum miktarı düştüğünde bunu hemen tespit eder ve doğrudan kemik hücrelerine etki ederek, kemikten kana kalsiyum geçişini hızlandırır. Kandaki kalsiyum miktarı belli bir seviyeyi geçtiğinde ise tiroid bezinden kalsitonin hormonu salgılanır. Kalsitonin kandaki fazla kalsiyumun kemiklerin yapısına geçerek orada depolanmasını sağlar. Özellikle çocuklar oldukça yüksek bir metabolizma hızına sahiptirler. Bunun nedeni bu dönemde vücut hücrelerinin besinlerden daha yüksek bir verimle enerji elde etmeleridir. vücut hücrelerinin çalışma hızlarını denetleyen ve belirleyen ise tiroksin isimli hormondur. Rabbimiz Kusursuz Yaratandır Bu örneklerde görüldüğü gibi, insanın yaşamını sağlıklı ve rahat bir şekilde sürdürmesi, hormon sisteminin tam olarak çalışmasıyla mümkündür. Nitekim yalnızca tiroid bezinin çalışmasındaki küçük bir aksaklık dahi pek çok hastalığa neden olabilmektedir. Bu aşamada düşünülmesi gereken nokta şudur: Tiroid bezi dediğimiz, bir hücreler topluluğudur; bu topluluğun içinde bir şuur sahibi aramak mümkün değildir. İşte bu noktada karşılaştığımız tek sonuç, yaratılış gerçeğidir. Vücut içindeki tüm bezlerin, hormonal sistemi oluşturan tüm elemanların, bunların ürettikleri hormonların, o hormonların içinde yer alan moleküllerin ve onları oluşturan atomların tümü Allah'ın benzersiz yaratışının birer ürünüdür. Yüce Allah yaratışındaki kusursuzluğu bir ayette şöyle bildirir: "O Allah ki, yaratandır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir." (Haşr Suresi, 24) |