Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi
 

Go Back   Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi > Yaşamın İçinden > Bunları biliyor muydunuz ?
Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

gaziantep escort gaziantep escort
youtube beğeni hilesi
Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 12 May 2009, 17:02
Yorgun Yürek - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
♥ GüLerken AğLadığını,MutLu OLanLar BiLmez
 
Kayıt Tarihi: 3 March 2009
Mesajlar: 35,077
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Standart Ormancı Türküsünün Gerçek Hikayesi

Müzeyyen Senar'ın eşsiz yorumu ile "Ormancı Türkü" 'sünü bilmeyenimiz yok gibidir.

Türkü; Temmuz 1946'da Muğla'nın Gevenes köyündeki Belen Kahvesinde vuku bulan gerçek bir olay üzerine Değirmenci Tahir Usta tarafından bestelenen ve zamanla ünü Türkiye geneline yayılan bir halk türküsüdür.

Türkü'nün hikayesi aşağıdaki gibidir,

"Gevenes köyünde 1922 yılında dünyaya gelen Mustafa Şahbudak, ağa çocuğudur.

Mustafa'nın en yakın arkadaşı köy muhtarı Tevfik Cezayir'dir.

[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]

Her akşam köy kahvesinde dama oynayan iki arkadaşın iddialı ve dostane karşılaşmaları kahvehanedekiler tarafından da ilgi ile izlenir. 1946 yılının bir Temmuz gününde, Mustafa Şahbudak ve Muhtar Tevfik Cezayir, yine dama tahtasının başına otururlar. Oyunun yarısında 'Sarı Memet' lakaplı Orman Memuru Mehmet İn çıkagelir. Mehmet, sarhoştur. Bir gün önce, komşu Çiftlik köyünde yangın çıkmıştır. Ormancı, yangın evrakının bir an önce ilçeye götürülmesi için bekçiyi muhtardan ister.

[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]

Ancak bu arada 1946 seçimlerinin evrakı da Yatağan'a gönderilecektir. Her türlü evrak Yatağan'a köy bekçisi tarafından götürülmektedir. Muhtar Cezayirli, 'Olmaz, daha acil olan seçim sonuçlarının ulaştırılması gerekiyor. Bekçiyi gönderemem' cevabını verir. Bunun üzerine ormancı ile muhtar arasında tartışma başlar.

Muhtar Tevfik Cezayirli, 'Ayıp ediyorsun Mehmet, bize müsaade et' der ve oyuna devam eder.

Ormancı dama masasına bir yumruk atar. Mustafa Şahbudak, bu davranışa tahammül edemez ve ormancıyı tokatlar. Olayın büyüyeceğini anlayan köylüler, ormancıyı sakinleşmesi için kahvenin arka tarafına götürürler.

[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]

Ormancı bağırarak küfürler savurmaktadır. Küfürler Mustafa Şahbudak'ın tahammül sınırını daha da zorlar. Şahbudak, yerinden kalkar, ormancının üzerine yürür. Ormancı Mehmet, kamasını çıkarıp Mustafa Şahbudak'ı kolundan yaralar. O zaman, Mustafa Şahbudak ormancıyı korkutmak için, belindeki tabancayı çıkarır, yere doğru ateş eder. Muhtar, ormancının ikinci kez kama vurmaması için elini tutar. Fakat, Mustafa tetiği çoktan çekmiştir ve kurşun muhtar Tevfik Cezayir'e isabet eder. Ormancı Mehmet İn, bunun üzerine kaçmaya başlar. Mustafa Şahbudak kaçmasın diye, bir el daha ateş eder. Bu ateş de öldürmek için değil, kaçmasına engel olmak içindir. İkinci atışta
Mehmet İn, yere düşer. Arka cebinde tütün tabakası olduğu için, ona bir şey olmaz. Ama Tevfik kanlar içindedir.

O günlerin imkansızlıkları içerisinde Tevfik'i, tahta bir sal üzerinde

köyden 23 kilometre uzaklıktaki Muğla Devlet Hastanesi'ne götürürler.

Tevfik, çok kan kaybetmektedir. Mustafa, Doktor Veli Bey'e, "Babamın selamı var, bu adamı iyileştir" diye yalvarır. Doktor Veli Bey, "O ölecek, önce senin kolunu saralım" diye yanıt verir. O sırada Tevfik eliyle işaret edip Mustafa'yı yanına çağırarak, "Ben ölüyorum, hakkını helal et" dedikten sonra can verir.

Mustafa, en yakın arkadaşını öldürdüğü için teslim olur, 4 yıl ceza alır.

Cezaevindeyken her gece Tevfik rüyasına girer. Ancak ormancıya kini gittikçe artar.


Bu acı olaydan sonra köyde kalamayacağını anlayan Mehmet İn ise, tayinini ister, Kavaklıdere Orman Müdürlüğü'ne atanır. Aslen Marmarislidir. Emekliliğinden sonra oraya yerleşir. Doksanlı yılların başında da ölür.


Mustafa Şahbudak da, cezaevinden çıktıktan sonra, anılarla dolu o köyde yaşayamayacağını anlayıp, Muğla'ya yerleşir. Çok sevdiği, günlerini birlikte geçirdiği arkadaşı Muhtar Tevfik Cezayir'i öldürdüğünde, arkada 25 yaşında bir eş ve 3 çocuk bırakır. Muhtar'ın eşi Pembe, bu acıya dayanamayıp birkaç yıl sonra akli dengesini yitirir. Oğlunun biri İzmir'e yerleşir. Diğer oğlu ile kızı, köyde evlenirler ve hayatlarını orada sürdürmeye devam ederler.


Bu arada Mustafa'nın anne tarafından akrabası olan Değirmenci Pisili Tahir Usta Gevenes Köyü'nde yaşanan bu acı olayın türküsünü bestelemiştir. Bu türkü bugün düğünlerde okunan, herkesin diline düşen Ormancı türküsüdür.

Hayatının kalan yıllarını bu olayı unutmaya çalışarak geçiren Mustafa

Şahbudak da 28 Mart 2005 günü İzmir Ege Üniversitesi Hastanesi'nde 83 yaşında ölür."


Ekli resimlerde türküye konu olan kahveyi ve köyü

görecekseniz. ..


[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]



[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]


[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]


[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]


[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]
Alıntı ile Cevapla
Cevapla




Saat: 04:53


Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
gaziantep escort bayan gaziantep escort
antalya haber sex hikayeleri Antalya Seo tesbih aresbet giriş vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort eryaman escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort
mecidiyeköy escort

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2