#1
|
|||
|
|||
Doğal Afetler
Afetler; en geniş anlamı ile insanlara zarar veren olaylardır. Başka bir ifade ile can ve mal kaybına yol açan doğal olaylardır. Afetin ilk özelliği doğal olması, ikincisi can ve mal kaybına neden olması bir diğeri çok kısa zamanda meydana gelmesi ve son olarak da başladıktan sonra insanlar tarafından engellenememesidir. Bazı afetlerin yeryüzünün nerelerinde daha çok olduğu bilinmektedir. Örneğin deprem, heyelan, çığ, sel, don ve kaya düşmesi gibi afetlerin nerelerde daha çok görülebileceği bilinmektedir
Depremler tamamen doğal kökenlidir. Onun için insanların hiçbir şekilde müdahalesi söz konusu değildir. Ama söz gelişi heyelan, sel ve çığ olaylarının meydana gelmesinde doğrudan veya dolaylı olarak insanların etkisi bulunabilmektedir Bazı afetler, başka bir afetin doğmasına yol açar. Örneğin sel ve su baskınından sonra salgın hastalıklar ortaya çıkabilmektedir Hem meydana gelişi ve hem de doğurmuş olduğu zararın uzun süreli olması, bazı olayları afet dışında bırakmaktadır. Bunların başında da toprak erozyonu gelmektedir. Esasında toprak erozyonu, ülkeler ve insanlar için çok önemli zararlar doğuran hatta sonunda insanları göçe ve açlığa mahkum eden bir olaydır. Bu özelliği ile bir afet olma özelliği taşır, ancak ani olarak değil de çok uzun zaman içerisinde gelişerek aşama aşama gelişmesi ve ayrıca insanlar tarafından önlenebilir olması, bu önemli olayın doğal afetler dışında tutulmasına yol açmaktadır. Bazı afetlerin sonuçları depremde olduğu gibi doğrudan ve hemen ortaya çıkar. Ama kuraklıkta olduğu gibi bazılarının sonuçları ise uzun bir zaman sonra ve dolaylı olarak görülür. AFET TÜRLERİ Afetler kökenlerine göre Beşeri Afetler ve Doğal Afetler olmak üzere ikiye ayrılırlar. Beşeri Afetler: Doğal olmayan, fakat insanlara ve çevreye büyük zararlar veren olaylardır. İnsanlar neden olduğu için bunlar Beşeri Afetler olarak nitelendirilirler. Örneğin orman yangınlarının bir kısmı, meskun mahallerde görülen yangınlar, hava kirliliği, su kirliliği, toprak erozyonu ve salgın hastalıklar gibi olaylar beşeri afetlere örnektir. a. Toprak Erozyonu b. Hava Kirliliği c. Asit Yağmuru d. Ozon Tabakasının Delinmesi e. Su Kirliliği f. Toprak Kirliliği Doğal Afetler: Oluşumları tabiat olaylarına dayanan afetlerdir. Ancak bu tür afetlerin bazısında insan etkisi bulunabilmektedir. Hatta olayın meydana gelmesinde tetik rolü oynayan etken insan olabilmektedir. Ancak olayı hazırlayan faktörler ve olayın hazırlanışı, oradaki doğal özelliklere dayanır Doğal afetler kendi aralarında iki gurupta iki gurupta incelenir: 1- Jeolojik Kökenli Afetler: Bunlar doğrudan doğruya kaynağını yer kabuğu yada yerin derinliklerinden alan doğal afetlerdir. Jeolojik Kökenli Afetler'in en çok görülenler; a. Deprem b. Heyelan c. Kaya düşmesi d. Çamur Seli’dir. 2- Meteorolojik Kökenli Afetler: Atmosfer olayları sonucunda meydana gelen afetlerdir. Bunlar atmosfer olaylarının (sıcaklık, yağış, basınç ve rüzgar) insan için yararlı olduğu sınırı aşmasıyla meydana gelir. Meteorolojik Kökenli Afetler'in en çok görülenler; a. Sel b. Aşırı Kar c. Çığ d. Don e. Fırtına f. Tipi g. Yıldırım Düşmesi h. Dolu i. Sis j. Kuraklık k. Orman Yangını l. El Nino m. İklim Değişiklikleri'dir. Meteorolojik afetlerin oluşumunu hazırlayan temel etkenler atmosfer kökenli olmasına rağmen, bazılarında afetin oluştuğu yerin özellikleri de etkili olmaktadır. Sel, çığ ve sis buna örnek olarak verilebilir Afetlerin doğurduğu sonuçlara baktığımızda; en başta can ve mal kaybına neden olurlar.Can kayıpları insan ve hayvanların ölmesi; mal kayıpları ise eşya bina ve tarım alanlarının zarar görmesidir. Kayıpların bir kısmı doğrudan hemen afetle birlikte ortaya çıkarken bir kısmı ise belirli bir süre sonra ortaya çıkmaktadır. Örneğin sel sırasında can ve mal kaybı meydana gelmektedir. Ancak sel baskınından sonra sellerin getirdikleri moloz, kum ve balçıklar tarım alanlarını verimsizleştirerek dolaylı zararlarda meydana getirmektedirler. |
#2
|
|||
|
|||
Cvp: Doğal Afetler
Doğal Afet
Doğadan kaynaklanan bir olayın zarar verecek biçimde güçlü hali. TUSUNAMİ 26 Aralık 2004'te Maldiv Adaları'nda Male'yi vuran tsunami. Tsunami (okunuşu: "Sunami". Japonca'da liman dalgası anlamına gelen tsunami sözcüğünden)okyanus ya da denizlerin tabanında oluşan deprem, volkan patlaması ve bunlara bağlı taban çökmesi, zemin kaymaları gibi tektonik olaylar sonucu denize geçen enerji nedeniyle oluşan uzun periyotlu deniz dalgasını temsil eder. Japonya'da, 21000 kişinin hayatını kaybettiği Büyük Meiji Tsunamisi'nden sonra Japonlar'ın yaptığı yardım çağrılarıyla dünya dillerine kendiliğinden yerleşmiştir. Tsunamiden sonra oluşan dalganın diğer deniz dalgalarından farkı, su zerreciklerinin sürüklenmesi sonucu hareket kazanmasıdır. Derin denizde varlığı hissedilmezken, sığ sulara geldiğinde dik yamaçlı kıyılarda ya da V tipi daralan körfez ve koylarda bazen 30 metreye kadar tırmanarak çok şiddetli akıntılar yaratabilen bu dalga; insanlar için deprem, tayfun, çığ, yangın ya da sel gibi bir doğal afet haline gelebilmektedir. Tsunami (animasyon) Tsunami ilk oluştuğunda tek bir dalgadır ancak kısa bir süre içerisinde üç ya da beş dalgaya dönüşerek çevreye yayılmaya başlar. Bu dalgaların birincisi ve sonuncusu çok zayıftır ancak diğer dalgalar etkilerini kıyılarda şiddetli biçimde hissettirebilecek bir enerjiyle ilerlerler. Bu nedenle depremlerden kısa bir süre sonra kıyılarda görülen yavaş ama anormal su düzeyi değişimi ilk dalganın geldiğini gösterir. Bu değişim, arkadan gelecek olan çok kuvvetli dalgaların ilk habercisi de olabilir. Tsunamiden Korunmak İçin Neler Yapılabilir? Deniz kıyısında yerleşim yeri seçerken; tsunami riskini de diğer doğal afetler(deprem, sel, tayfun vb.) gibi değerlendirmek alınabilecek ilk önlemdir. Hemen yüksek yerlere doğru gidilmelidir. Deniz yanında yalıyar biçiminde yüksek bir yamaç varsa hemen yüksek yerlere doğru gidin. Tsunami'nin ilk dalgası geldikten sonra tehlikenin geçtiğini sanmayın bazen ikinci dalga ilk dalgadan daha büyük olabilir. Tsunami’nin deniz kıyısına ilk gelişi su düzeyinin anormal biçimde (depremin büyüklüğüne, oluş şekline ve türüne ve deniz durumuna göre yaklaşık 10-15 dakika içerisinde) yükselmesi ya da çökmesiyle kendini belli eder. Tsunami’nin bu öncü zayıf ilk dalgası, arkasından gelecek olan iki ya da üç kuvvetli dalganın habercisidir. Bu durumda yapılacak tek şey; kıyıdan uzaklaşmaktır. Deniz içerisinde seyir halinde bulunanlar ise kıyıdan uzaklara, derin sulara giderek dalganın kendilerine ve deniz taşıtına vereceği zararı azaltabilir hatta önleyebilir. Deniz kıyısında olanlar içinse, denizden uzaklara ve yükseklere gitmek zorunludur...... Tsunami çok güçlü dalgalardır onu durdurma gücü yoktur sadece kaçılabilir Etimoloji Sunami sözcüğü, dünya dillerine 15 Haziran 1896'dan sonra girmiştir ve çoğu dillerde, keskin bir "S" ile okunması için başında bir "T" ile yazılır: "Tsunami". Ama Türkçede bu "T"ye gerek yoktur. En başlarda Türkçeye de alınan bu yazım şekilinden dolayı Türkiye'de "Tusunami" denilmeye başlanmıştır. |