#1
|
|||
|
|||
Deizm
Deizm (yaradancılık), evreni bir Tanrı'nın yarattığına inanmakla beraber yaratıcının evrene hiç bir müdahalesi olmadığını/olmayacağını savunan Tanrı görüşüdür.
Deistler genelde doğaüstü olayları (kehanet veya mucizeler), yaradanın dinlerle olan bağını, kutsal metinleri ve ortaya çıkmış bütün dinleri reddederler. Bunun yerine; deistler doğru dini inanışların insan mantığında ve doğal Dünya'nın kanunlarında görmeyi tercih ederler. Bu doğrultuda da; varolan tek bir tanrının varlığını kabul ederler. Sözcük anlamı: Deizm kelime anlamı olarak; "tanrı"'dan gelmiştir; Latince "deus" kelimesini kullanır; tam Türkçesi ile "Tanrıcılık"dır. 17'inci yüzyıl öncesinde; deizm yerine teizm kelimesi kullanılmıştır ve benzeri inanışlara sahiplerdir. Deist kelimesinin ilk kez kullanımı Pierre Viret tarafından Instruction Chrestienne (1564) isimli yapıtında olmuştur. İngiltere'de de Robert Burton Melankolinin Anatomisi (1621) eserinde kullanmıştır. TDK'nın tanımına göre "Tanrı'yı yalnızca ilk sebep olarak kabul eden, Tanrı için başka herhangi bir güç ve nitelik tanımayan, vahyi reddeden görüş, neden tanrıcılık." manasına gelir... Tarihi: Deist düşünce; eski zamanlardan beri (örn. Heraklitos) vardır. Deizm kelimesi ise; 17'inci yüzyılda özellikle İngiltere'de kullanılmaya başlamıştır. Doğa dinine inanış 17'inci yüzyılda Avrupa'da bir devrim olmuş; birçok kültür bu akıma destek vermiştir. Rönesans dönemindeki hümanist yaklaşım; Avrupa'nın klasik Roma ve Yunan dönemindeki düşünceleri çalışmaya itmiştir. Bunun yanı sıra; eski dokümanların analiz edilmesi doğrultusunda ve bilimin de sunduğu olgularla tarihte ilk defa Hristiyan toplumlar tarafından İncil eleştirilmiştir. Yapılan araştırmalar doğrultusunda; Dünya tarihi'nin İncil'de anlatıldığından çok daha farklı olduğu ortaya çıkmıştır. Mitoloji üzerine yapılan araştırmalarda da; birçok dinin kendinden önceki dinlerden örnekler alarak hikayelerde karakterlerin isimlerini değiştirerek kullandığını ortaya çıkarmıştır. 16'ıncı ve 17'inci yüzyılda Avrupalıların Amerika, Asya ve Pasifik'i de keşfetmesinden sonra; aradaki farklılıklardan, dini Nuh'tan geliş teorisinin bozduğuna inanmışlardır. Bu konuda Herbert; De Religione Laici (1645) de şu sözleri yazmıştır. ..birçok inanış ya da din, açıkca, birçok ülkede uzun süredir vardı, ve kesinlikle kanun koyucuların bahsetmediği bir tane bile yoktu, Wayfarer'ın Avrupa'da bir tane bulması gibi, başka biri Afrika'da, Asya'da ve bambaşka bir tanesi de Hindistan'da.. Bu doğrultuda; Hristiyanlığın birçok din arasındaki dinlerden biri olduğunun farkına varılmış; ve hiç bir şeyin bir dinin diğerinden daha iyi ya da daha doğru olduğunu ispatlamayacağına inanmışlardı. Ayrıca, Atatürk'ün Deist olduğu iddia edilmiştir. Deizmin Özellikleri: Deizm konsepti; belli bir merkezi, temsilcisi, ya da belirgin kanunları olmadığı için birçok değişik bakış açısına sahiptir. Ancak; Deizm'in merkezinde iki kural bulunmaktadır. * İlan edilmiş bir dinin reddi - (bu Deizm'in negatif - eleştirici bakış açısından yönüdür) * Mantığın bize dini doğruları öğretebileceği - (bu da Deizm'in pozitif - yapıcı bakış açısından yönüdür) Eleştirici deizm öğeleri şunları içerir: * Tanrı tarafından ilan edilmiş veya yazıldığı iddia edilen kitaplara sahip olan dinlerin reddi. * İlahi olduğu savunulan kitapların Tanrı'nın sözü olduğunun reddi. * Mucizelerin ve kehanetlerin reddi. * Dini bilinmez öğelerin reddi. * Kutsal kitaplardaki yaratılış hikayelerinin ve insanların doğuşta günahkar olduklarının reddi. * Kaynağı ilahi ilan edilen tüm dinlerin reddi. Yapıcı deizm öğeleri de şunları içerir:* Tanrı vardır ve kainatı yaratmıştır. * Tanrı insanların mantıksal davranmasını ister. * İnsanların ruhları ölümden sonra hala vardır, bu doğrultuda ölümden sonra yaşam da vardır. * Yaşam sonrasında, Tanrı iyi davranışlarımızı ödüllendirecek, kötü davranışlarımızı cezalandıracaktır.Bu konu deistlere göre değişiklik gösterir. Kişisel olarak deistlerin düşünceleri oldukça geniş ve değişiktir. Bazıları aralarında kendilerini asıl hristiyanlar olarak da ilan etmiş; İncil'den mucizeleri, kehanetleri ve bilinmezleri çıkartarak; İsa'nın insanlara iyilik öğretmek isteyen biri olduğunu sunmuşlardır. Örnek olarak Thomas Jefferson; bu öğeleri çıkartarak Jefferson İncili'ni yazmıştır. Radikal olarak da; hristiyanlığı ve tüm dinleri tamamen reddeden ve mantık aramayan deistler de mevcuttur. Radikal deistler de dindar insanlar tarafından genelde ateist olarak görülmüştür. Deizm dönemle Amerika'da da yayılmış; ancak daha sonra popülaritesini yitirmiştir. |