#1
|
|||
|
|||
Bir yaşanmişlik üzerine;bir susuş...!
Noktasına dahi dokunmaksızın...İki çift arasındaki bir YAŞANMIŞLIK... Kız,Erkeğe Diyor ki... -------------------------------------------------------------------------- ''Neden birkerecik olsun benim istediğim gibi davranmıyorsun? Belliki benim açımdan bir sorun var, senden farkındasın ve belliki bu sorunu benim kadar önemsemiyorsun. Ya beni? Beni önemsiyor musun? Sadece beni önemsediğin için sorunuma benim istediğim gibi cevap versen olmaz mı? Çok mu zor çok mu imkansız kendinden ödün vermen? Bir kere verisem hep isterim diye mi korkuyorsun? Ortada aslında bir sorun olmadığını benim sadece senden emin olmak istediğimi fark edemiyorsun. Sorunumla belkide aslında cok küçük ve önemsiz sorunumla bana vermiş olduğun değeri ölçmeye çalışıyorum. Sorunun aslında küçük olduğunu söyleyerekte bana en istemediğim cevabı veriyorsun. Olmayan sorun işte tam orda var oluyor. Belki saçma belki gereksiz belki senin için anlaşılması güç ama ben buyum..'' -------------------------------------------------------------------------- Saçma sapan bir tefekkür olacak yine...Ama içimden gelen saçma sapanda olsa...Bu...Kayıtsız kalamıyorum... Biz,yani insanlar,düşünen varlıklar olduğumuz için-ki sözüm meclisten içeri- bir başkası,bu sevgilimiz,annemiz,babamız,eşimiz,dostumuz dahi olsa,bizim adımıza düşünüp,karar verdiği zaman kabullenemiyoruz...Hayatımda tanıdığım en asil baş kaldırı budur...Düşünüyorum ve benim adıma düşünmeni istemiyorum diyebilmek... Ama sözümün meclisten dışarı kısmını düşündüğümde...Yığınlarca iştahı kabarmış,amansızca SAHİPLENMEK için sıraya girmiş kadınlı-erkekli,gençli-yaşlılı çoğunluğu görünce...Bazen ürküyorum...Lut(a.s)'ın yaptıgı hatayı yapmak istemesemde,çoğu zaman yapıyorum...KESKE BENİMDE ARKAMDA BİR KALABALIGIM OLSA...demekle... Uyanık kalmaya çalışıyorum...Uyuyanların,uyanık olanlar için yaptığı değerlendirmeleri,nasihatleri,akıl verişleri,yine onlar gibi UYUYOR moduna girerek dinliyorum...Bunu yaparken dahi BEN ASLINDA SENİN GİBİ DÜŞÜNEBİLİYORUM Kİ,SANA AYNA OLMAYI AKLEDEBİLİYORUM demek istiyorum...Ama bunu yapışım,onun azgınlığını,perdesini,kilitlenmişliğini arttırmaktan başka birşeye yaramıyor... Sonra dönüyorum kendi sevgilime(s.a.v) bakıyorum...Uyuyanlar içinde uyanık kalmış ve uyuyanla uyuyan,uyanık ile uyanık olmuş mu diye hayatına bakıyorum...Ve ürpererek görüyorum ki...Evet...Yapmış...Ama bunu İLAHİ konularda Müminler için,birde kendisi hakkındaki yorumlar için yapmış... Mesela bir cariyeye ALLAH nerde biliyormusun diye sormuş...Cariye ALLAH GÖKTE deyince...Sen biliyorsun...özgürsün demiş... Ve yine mesela...Kendisine gelip,ağza alınmayacak sözlerle hakaret edene:SEN HAKLISIN demiş... Ama HEP mi böyle yapmış...HAYIR...İşte BASİRET,İşte FERASET...Yani Yeryüzünde Her İnsan(Bilinc)'a uygun bir misal var hayatında... Karşılıklı Önemseyişlerimize Önem vermek çok güç...Ama CENNETin etrafı,NEFSİN sevmediği şeylerle örtülüdür... Düşündüm neden size hakaret edene haklısın diyeyim ki...Veya ALLAH Göktedir diyene,TEKFİR zihniyeti gibi,boğazına keskin kılıç neden çalmıyayım ki...!!! Ve anladım ki...CEHALET SAADETTİR... Ve sadece BİLGİ(kalbi yaşanmışlık) Ciddiye alınmalı...NEFSİ Olan değil... Ve her halukarda SUSMALI... Çünkü: NEFSİ olan tepkiyi gördüğünde,anlıyor ve susuyorsun...muhattap alınmaz...KALBİ olan da böyle...ALLAH Göktedir diyen ne kadar samimi,içten,kalbi olmuş ki,AZAD edilmiş... Yine yazdım...Ve yine okundugunda,sadece bir afallama kaldı yanıma Kar... Ve Tabi SUSTUM... |