Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi

Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi (https://seversintabi.com/)
-   Edebiyat - Felsefe (https://seversintabi.com/edebiyat-felsefe/)
-   -   Muhakemetü’l Lügateyn (https://seversintabi.com/edebiyat-felsefe/5823-muhakemetu-l-lugateyn.html)

ceyLin 13 November 2008 21:49

Muhakemetü’l Lügateyn
 
MUHAKEMETÜ’L LÜGATEYN

Türkçenin gerek konularında, gerek konuşmada Farsçadan böyle geniş,
üstün, yüksek ve derin oluşunun söz götürmezliği herkesçe bilinmiyordu. Bu yön
örtülü ve gölgeli kalmıştı, belki de bırakılıp unutulmak üzere idi. Gençliğimin ilk
sıralarında şiire, edebiyata merak sardırmağa başlamıştım. Doğacımda birtakım
pırıltıların sıcaklığını duymakta idim. Bu yolda bazı şeyler yazmağa çalışırken
yukarıda söylediğim göreneklerden yakamı kurtaramadığım için Farsça
yazıyordum. Biraz daha iyi düşünmeğe başladığım çağda Ulu Tanrı gönlüme
özgünlü ve incelik sevgisi doldurdu. Yaratılışım bayağıdan ve bayağılıktan
kaçınmayı, iyiyi ve güzeli sevmeyi buyuruyordu.
O zaman ana dilim üzerine düşünmeğe koyuldum. Türkçenin
derinliklerine dalınca gözlerime on sekiz bin âlemden daha yüksek bir âlem
göründü. Bu âlemin süsler bezekler içerisine enginleşen göğü, dokuz gökten daha
üstündü. Bu erdemler, yüceler hazinesinin incileri, yıldızlardan daha parlaktı. Bu
âlemin bahçelerine daldım; gülleri güneşler gibiydi. Her yanında gözler görmedik,
el ayak değmedik neler neler vardı. Amma bu tılsımın yılanları pek korkunç, bu
güllerin dikenleri pek yamandı, bunları görünce düşündüm ve dedim ki: “Demek
bizim Türk ozanları bu korkulu, üzüntülü şeylerden çekindikleri için Türkçeyi
bırakıp boşlamışlar ve böyle geçip gitmişler.”
Ben bu âlemden vazgeçmedim, korkmadım, yılmadım; güçlükleri yendim;
çetinliklerle savaştım; emeklerimi esirgemedim. Türkçenin engin alanlarında
ilhamımın şahlanan atını koşturdum; sonsuz uzaklarında hayalimin hırçın kuşunu
havalandırdım; zevkim bu hazineden değer biçilmez, güç yetmez birçok inciler,
pırlantalar aldı. Gönlüm bu bahçenin gizliliklerinde güzel kokularıyla cana can
katan, göz görmedik çiçekler topladı. Bu varlıkların, bu bollukların, bu görenlerin
verimlerinden olan birçok güller açılmağa ve her yana saçılmağa başladı.

Ali Şîr Nevâî
Ali Şîr Nevâî, Agâh Sırrı Levend


AÇIKLAMALAR
Ali fiîr Nevâî , Muhakemetü’l Lügateyn (iki Dilin Karflılafltırılması) adlı
eserini Türkçenin Farsçadan çok daha zengin bir dil olduğunu kanıtlamak amacıyla
yazmıştır. Nevâî bu konuda şu görüflleri ileri sürmektedir:
* Türkler iranlılardan daha keskin zekalı, daha üstün anlayışlı, daha saf ve
temiz yaradılışıdır.
* Türklerle iranlılar aynı yaşam koşulları içerisinde oldukları hâlde
Türklerde beyinden kölesine kadar herkes Fars dilini öğrenir. fiiirler söyler. Buna
karflı iranlılar etrafından en aşağı tabakasına kadar hiçbiri Türk dilini konuşamaz,
konuşsalar da konuştuklarının anlamını bilmez.
Nevâî, Türkçenin zenginliğini kanıtlamak için Türkçede var olan, Farsçada
karşılıkları bulunmayan pek çok sözcüğü örnek gösterir: içmek, yudum yudum
içmek; süzer, emer gibi. Ayrıca Türkçenin cinaslar dili olduğunu söyler ve kök
sözcüğünün değişik anlamlarını verir: Kök: 1) Gökyüzü, sema 2) Ağacın kökü,
3) Kökermek (göğermek) yenillenmek vb.
Örnek olarak verdiğimiz parçada, Nevâî gençlik yıllarında Fars diliyle
fliirler yazdığını ve daha sonraki yıllarda Türkçenin güzelliklerini kefşederek
Türkçe yazmaya başladığını gerekçeleriyle anlatmaktadır.


Saat: 04:30

Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2