![]() |
![]() |
|
#1
|
|||
|
|||
![]()
Aşık Şem'i ( 1783)- (1839)
Asıl adı Ahmet olan Aşık Şem'i 1783 yılında Konya'da Piresat mahallesinde dünyaya gelmiştir. Babası Konya'nın tanınmış helvacılarından Mehmet Ağa isminde bir zattır. İrticalen şiir söyleme yatkın ve düşkün olması, belirli, bir tahsil görmemesine, hatta yirmi, yirmi beş yaşlarına kadar okur yazar olmamasına rağmen, ince düşüncesi, zekası, akranları arasında hazırcevaplığı, esprileri her konuda onları aydınlatması ve örnek davranışlarıyla kendisine büyükleri tarafından "Şem'i" mahlası verilmesine sebep olmuştur. Onun yetişmesinde Konya'da o tarihlerde birisi türbe önünde, diğeri de' Buğday Pazarında bulunan kahvelerin önemi büyüktür. Her gece genç ve acemi aşıkların devam ettikleri ve yetiştirildikleri bir ocak, bir okul olarak hizmet veren bu kahvelerden Şem'i de payına düşeni almıştır. Şem'i bade içen bir halk şairi olarak sadece hece ile değil aruzla da irticalen şiir söylemekte yetenekli biridir. 1839 Konya'da vefat eden Şem'i nin mezarı Mevlana Müzesinin hemen yanı başındadır. Şiirlerinden örnekler : Aceb kande gezer ol yüzü mahım Anı görmiyeli çok zaman oldu Enderundan çerağ olunca ahım Yedi katgöklere dirahşan oldu Uftade olalı bir afitaba Hasret oldu iki dideler haba Eşk-i çeşmim dökülünce türaba Rüy-i zemin lal-i bedehşan oldu Bana çok cevr-itti Haktan utanmaz Kişi sevdiğine kem sanı sanmaz Gözüm görmeyince gönlüm inanmaz Bazı ahbab dir ki müslüman oldu Kocaldın çeşmimin nüru döküldü Ah-ide ah-ide ömrüm söküldü Sakalım pir oldu kaddim büküldü Sarardı gül benzim zağferan oldu Ana dil vireli bu Şem'i kemter İder lisanında ismini ezber Bir kerre almadı vuslat müyesser Bevhude dillere dasitan oldu xxxx Benden selam eylen nazlı dilbere Gelip de karşımda dönüp durmasın Ben güzel sevmeden doydum usandım Anında hayali gelip durmasın Benim güzel ile yoktur pazarım Kaşların arası benim nazarım Yol üstüne koyun benim mezarım Yar gelip geçtikçe dönüp durmasın Gelindi hüsnüne sitemin çoktur Aradım cihanda akranın yoktur Nazlı dilber göğsün düğmeler takdır Esen rüzgar açıp açıp durmasın Duyun da düşmanlar siz de sevinin Dostlarım vah diyip varın yerinin Şem'i ye, mahbublar düşte görünün İntizarı sizde kalıp durmasın |
#2
|
|||
|
|||
![]()
Bahattin Karakoç ( 1930)
1930 yılında Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde doğdu. İlköğrenimini memleketinde yaptı. Adana Düziçi Köy Enstitüsü'nde okudu. Hasanoğlan Köy Enstitüsü'nden mezun oldu. Kahramanmaraş'taki sağlık kuruluşlarında sağlık memuru olarak çalıştı. 1982'de emekli oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde yazdı. K.Maraş'ta Dolunay dergisini çıkardı. Her yıl düzenlenen Dolunay Şiir Şölenlerini başlattı. Beyaz Dilekçe adlı şiiriyle Türkiye Diyanet Vakfı Münacaat Yarışmasında birincilik kazandı. Şairin bundan başka ödülleri de var. ESERLERİ Mevsimler ve Ötesi, Seyran, Sevgi Turnaları, Ay Şafağı Çok Çiçek, Kar Sesi, Zaman Bir Beyaz Türküdür, ilk Yazda, Bir Çift Beyaz Kartal, Menzil, Uzaklara Türkü, Beyaz Dilekçe, Leyl ü Nehar Aşk, Şiir Burcunda Çocuk ve Dolunay Şiir Güldestesi. LEYL Ü NEHAR AŞK Hiç bulut yoktu ortalıkta birden peydah oldular Serinlikle birlikte içime bir korku düştü Dedim, menzile ulaşacaksan geç kalma acele tut Sonra sellerle kapaklanırsın yere yüzüstü Hani hasat sonrası tarlalardan topladıkları başakları Yuvalarına nasıl kımıl kımıl taşırlarsa karıncalar Ben de senin sevgini taşıdım yüreğimin doruklarında Damıtılmış bir ömür boyu leyl ü nehar Vakit gurûp vaktidir rüzgârsa hoyrat esiyor Bir vâha görünmüyor ıhtı ıhacak deven Yıldızlara bakıp bakıp ahkâm kesiyor Kendi dikenleriyle taçlanan yorgun keven Sor şu yol kenarındaki meyvesiz karaağaçlara Kaç yolcu geçmiştir bu yollardan senden önce Şu çeşme, şu ören, şu döşek tanıklık etsin Aşk nedir, edeb'i erkânı nice Alazsız, dumansız bir yangının ortasındayım Sesim daha içimdeyken kavrulup dökülüyor Yakınından geçseler bütün kuşlar kül olur Yanan binam ker*** ker*** sökülüyor Seni sevdiğimi yine gururla haykırıyorum işte Gemi azıya alarak kişneyip kaçan ufuklara Alnınızdaki beyazlık, ayaklarınızdaki seki benim sevgimdir Benim sevgilimdir yeni besteler yapan sonsuzluklara GÜNDEM GÜNDEM GÜNDEM Şiir Kurultayı 15. Geleneksel Dolunay Şiir Şöleni Türk şiirinin ak sakal’ı Bahaeddin Karakoç’un 15 yıldır büyük fedakarlıklarla düzenlediği Geleneksel Dolunay Şiir Şöleni’nin 15 cisi Kahramanmaraş’ta gerçekleştirildi.Kahramanmaraş Sabancı Vakfı Kültür Sitesi’nde yapılan törende Bayram Bilge Tokel Bahattin Karakoç’tan bestelerinin de yer aldığı bir resital verdi. Türkiye’nin dört bir yanından 40’a yakın şair katıldı.Taşrada yapılan kültür ve sanat faaliyetleri içinde seçkin bir yer edinen Dolunay Şenliği giderek bir şiir kurultayı haline geliyor. |
#3
|
|||
|
|||
![]()
Baki ( 06.11.1525)- (24.11.1599)
1526 yılında İstanbul'da doğdu. Asıl adı Mahmud Abdülbaki'dir. Çıraklık yaptı. Güçlü okuma isteği sonucu medrese öğrenimini tamamladı. Zamanının ünlü şair ve bilim adamlarıyla görüştü. Onlardan dersler aldı. Zâtî'nin dikkatini çekti. 18-19 yaşlarında iken artık ünlü bir şair olmuştu. Medrese öğrenimini bitirdikten sonra İstanbul medreselerinde müderrrislik yapmaya başladı. Kadılık yaptı. Anadolu ve Rumeli kazaskerliklerinde bulundu. Şeyhülislâm olmak arzusuna bir türlü ulaşamadı. Bâkî, klasik şiirimizin en büyük şairlerinden biridir. Osmanlı imparatorluğunun muhteşem devirlerine yakışan muhteşem bir şiirin şairi oldu. Şiirinde felsefî düşünüşlere de yer verdi. Sultanü'ş-Şu'ârâ (Şairlerin Sultanı) olarak anıldı. Çeviriler yaptı.1600 yılında öldü. ESERİ Bir Dîvân'ı vardır. |
#4
|
|||
|
|||
![]()
Bayburtlu Zihni ( 1798)- (1859)
Bayburtlu Zihni'nin doğum yılı kesin olarak bilinmiyor ama şiirlerinde kendinden söz ederken verdiği bilgilerden çıkarılan sonuca göre 1798-1799 yıllarında doğmuştur. Babasının adı Osman'dır. Öğrenimini Erzurum ve Trabzon medreselerinde yapan 1816-17 yıllarında İstanbul'a gelerek Mustafa Reşit Paşa ile yakınlık kurar ve Divan-ı Hümayun kalemine girer. Bir süre İstanbul'da kaldıktan sonra yurduna dönen ozan, Türk-Rus savaşı ile, bu savaş sonunda yurdunun Rus işgali altına girmesinin (1828) bütün acılarını yaşar. İşgalden sonra Bayburt'tan ayrılır, işgal kaldırılınca yurduna döner. Bir süre sonra Hacc'a, oradan da Mısır'a giden ozan 1840 yılına doğru İstanbul'a gelirse de burada pek kalmaz, çeşitli görevler alarak dolaşır: Donanma ile Akka'ya gider; Hopa, Karaağaç, Ünye, Erzurum, Erzincan v.b.yerlerde dolaşır. Zihni, her gittiği yerde taşlanacak birini buluyordu: Kaymakam, kadı, ağa v.b... Bu yüzden de yerden yere vuruluyordu. Elli beş yaşını geçtikten sonra Trabzon'a geldi ve burada hastalandı. Bu sırada yurt hasretiyle yanan Zihni, Bayburt'a doğru yola çıkar,Trabzon yakınlarında Holasan köyünde ölür (1859). Divanı ile, başından geçen olayları anlatan Sergüzeşt-Name adlı eseri bulunan Zihni, daha çok divan şairi olmak kaygısı güderdi. Ama adını yine sayılan az olan, hece ile söylemiş koşmaları ile destanları yaşatmaktadır. Divanında divan şiirinin bütün şekilleri ile yazılmış şiirler vardır. Usta bir taşlamacı (hicivci) olan ozan, bu tür eserlerinde yer yer açık saçık ve kaba küfürlere de baş vurur. Koşma Vardım ki yurdumdan ayak *****ürmüş Yavru gitmiş ıssız kalmış otağı Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş Sakiler meclisten çekmiş ayağı Kangı dağda bulsam ben o merali Kangı yerde görsem çeşm-i gazal Avcılardan kaçmış ceylan misali Göçmüş dağdan dağa yoktur durağı Laleyi sümbülü gülü har almış Zevk u şavk ehlini ah ü zar almış Süleyman tahtını sanki mar almış Gama tebdil olmuş ülfetin çağı Zihni dert elinden her zaman ağlar Sordum ki bağ ağlar bağban ağlar Sümbüller perişan güller kan ağlar Şeyda bülbül terk edeli bu bağı |
#5
|
|||
|
|||
![]()
Bayram Bilge Tokel ( 1956)
1956 yılında Yozgat-Boğazlıyan'da doğdu. G.Ü. Teknik Eğitim Fakültesi'ni bitirdi. Milli Eğitim Bakanlığı ve TRT'de çalıştı. Halen Kültür Bakanlığı Ankara Devlet Halk Müziği Topluluğu'nda sanatçı olarak çalışmaktadır. Şiirleri çeşitli dergilerde yayımlandı. Türkü derlemeleri yaptı. CD ve kaset çalışmaları yaptı. ESERLERİ Müzik çalışmaları devam eden şairin Bir Yer Üşür adlı bir şiir kitabı bulunmaktadır. |
#6
|
|||
|
|||
![]()
Bayram İbrahim Rogovalı
Makedonya Türk Edebiyatı Makedonya’da yayımlanan Sesler dergisi, 1965 sonrasında Bayram İbrahim Rogovalı, Mürteza Büşra, İskender Muzbeg, Arif Bozacı; geleneksel şiire çağdaş bir boyut kazandırarak insanı değişik yanlarıyla ele alan, insanî unsurları sıfıra indirgeyen zihniyeti, sırıtmayan bir mizahî yaklaşımla eleştiren Agim Rifat Yeşeren; Altay Suroy Recepoğlu, Zeynel Beksaç, gibi Kosova Türk şairlerinin yetişmesinde büyük katkıda bulunmuştur. |
#7
|
|||
|
|||
![]()
Behçet Necatigil ( 16.04.1916)- (13.12.1979)
16 Nisan1916 tarihinde İstanbul’da doğdu. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu’nu bitirdi (1940), Kars Lisesi’nde başladığı edebiyat öğretmenliğini İstanbul Eğitim Enstitüsü’nde (1960-Ekim 1972) sona erdirdi. 13 Aralık 1979 tarihinde öldü, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda gömülü.İlk şiiri lisede öğrenciyken, Varlık dergisinde çıkmıştı (Ekim 1935). Şiirde kırk yılını, doğumundan ölümüne, orta halli bir vatandaşın, birey olarak başından geçecek durumları hatırlatmaya; ev-aile-yakın çevre üçgeninde, gerçek ve hayal yaşantılarını iletmeye, duyurmaya harcadı. Arada biçim yenileştirmelerinden ötürü yadırgandığı da oldu, ama genellikle, eleştirmenler, onun için, tutarlı ve özel bir dünyası olan bir şair dediler. ESERLERİ Şiir kitapları: Kapalı çarşı (1945), Çevre (1951), Evler (1953), Eski Toprak (1956), Arada (1958), Dar Çağ (1960), Yaz Dönemi (1963), Divançe (1965), İki Başına Yürümek (1968), En/Cam (1970), Zebra (1973), Kareler Aklar (1975), Beyler (1978), Söyleriz (1980).Sevgilerde (1976) son üç kitabı dışında, öncekikitaplarından seçmelerdir. Düzyazılarından bazılarını Bile/Yazdı (1979) kitabında topladı. Almancadan çevirileri de olan Necatigil radyo oyunları da yazdı, bu alandaki çabalarını Yıldızlara Bakmak (iki oyun, 1965), Gece Aşevi (beş oyun, 1967), Üç turunçlar (altı oyun, 1970), Pencere (dört oyun, 1975), kitaplarında topladı. Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü (1960) ile 220 Türk yazarından 750 roman, hikaye kitabı ve oyunun konu özetlerini veren Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü (1979), onun, öğretmenlik mesleğine ilişkin, ek çalışmalarıdır. Eski Toprak ile 1957 Yeditepe Şiir Armağanı’nı Yaz Dönemi kitabıyla da Türk Dil Kurumu 1964 Şiir Ödülü’nü kazandı.Hilmi Yavuz ve Ali Tanyeri’nin hazırladığı Bütün Eserleri Cem yayınevi tarafından basıldı. (I, 1981; II-III, 1982; IV-V, 1983; VI, 1984; VII, 1985). Mektuplar’ı (1989) yayımlandı. Çeviri şiirleri Yalnızlık Bir Yağmura Benzer adlı kitapta toplandı (1984). Bütün eserleri Yapı Kredi Yayınlarınca yeniden yayınlanıyor.Ölümünden sonra ailesi tarafından konulan Necatigil Şiir Ödülü 1980’den beri verilmektedir |
#8
|
|||
|
|||
![]()
Bejan Matur ( 14.09.1968)
14 Eylül 1968 tarihinde Maraş'ın Pazarcık ilçesi Maksutuşağı köyünde doğdu. Ortaokul ve liseyi Antep'te okudu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Şiirleri Adam Sanat, Defter, Ekin Belleten ve Yazıt dergilerinde yayımlandı. Mutsuz kraliçe Etekleri buz tutmuş O mutsuz kraliçe Artık inanmıyor Gözün büyüsüne Günlerdir beklediği ses Gizlenmiş tepelerin ötesine Arasıra buluşup Kervanların sığacağı darlıktaki Sokaklardan sözeden adam artık yok Anlayan yok Baharat satılan hanların Kokulu yalnızlığından Bir ses bekliyor ısrarla İnce parmaklı tütün kokusundan Ormanda fısıldayan Güz kadar yaşlı kralice Dökülüyor Buzdan ve siyah eteğiyle Rüzgar Dolu Konaklar-Metis Edebiyat |
#9
|
|||
|
|||
![]()
Bekir Sıtkı Erdoğan ( 1926)
1926 yılında Karaman doğumlu. Kuleli Askerî Lisesi ve Kara Harp Okulu mezunu. Kıta subaylığı yaptı. Bu arada D.T.C. Fakültesi'ni bitirdi. Heybeliada Deniz Lisesi'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. Aruz, hece ve serbest vezinle şiirler yazdı. ESERLERİ Şiir kitapları, Bir Yağmur Başladı ve Dostlar Başına adlarını taşımaktadır |
#10
|
|||
|
|||
![]()
Erdem Beyazıt ( 1939)
1939’da Maraş’ta doğdu. İlkokul ve Lise öğrenimini burada tamamladı. Yüksek öğrenimine 1959 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde başladı. Geçim zorluğu yüzünden 1961’de öğrenimini devam mecburiyeti olmayan Ankara Hukuk Fakültesine naklederek askere gitti. Askerliğini yedek subay öğretmen olarak Burdur İli, Yeşilova İlçesi, Çuvallı köyünde yaptı. Askerlik dönüşü fakülte değiştirerek yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi DTCF Türk Dili ve Edebıyatı Bölümünde tamamladı. Edebiyat öğretmenliği, kütüphane müdürlüğü yaptı. İstanbul Türk Musikîsi Devlet Konservatuarı’nın kuruluşu sırasında genel sekreter olarak çalıştı. Daha sonra, Sanayi Bakanlığı İnsan Gücü Eğitim Dairesi Başkan Yardımcısı iken bu görevinden istifa suretiyle ayrılarak Akabe Yayınları’nın ve Mavera dergisinin yönetimini üstlendi. 1984’te Akabe A.Ş.’nin İstanbul’a taşınması kararı ile bu görevini devrederek yeniden memurluğa döndü. DPT’de sözleşmeli personel olarak çalışırken, 1987 Milletvekili seçimlerinde Anavatan Partisi’nden aday oldu. Kahramanmaraş’tan milletvekili seçildi. TBMM’nin 18. Dönem çalışmaları süresince Milli Eğitim ve Çevre Komisyonlarında görev aldı. 1991 seçimlerinde adaylığını koymadı, İstanbul’a yerleşti. Evli ve dört çocuk babasıdır. Tok, kavgacı, destana yatkın bir üslûpta söylenmiş olan şiirlerinde ayrıca ince duyarlılıklar işlenmiştir. İslâmî ton bir “leit-motiv” halinde bütün şiirlerine yayılmıştır. Şiirleri Açı (K. Maraş), Çıkış (Ankara), Yeni İstiklâl, Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat, Mavera ve Yedi İklim dergilerinde yayınlanmıştır. Aldığı Ödüller: Risaleler; Türkiye Yazarlar Birliği 1988 Şiir Ödülü. İpek Yolundan Afganistan’a; TYB 1983 Gazetecilik Ödülü. ESERLERİ: *Sebeb Ey İlk şiir kitabı 1972’de Edebiyat Dergisi Yayınları (2. baskısı Akabe Yayınları, 1979) *Risaleler son şiirleri adı altında Akabe Yayınları arasında 1987 yılında çıktı (2. baskı 1989). *Şiirler (Sebep Ey ve Risaleler iki kitap bir arada) İz Yayıncılık tarafından 1992 yılında basıldı (4. baskı 1998). *İpek Yolundan Afganistan’a:1981’de İran, Pakistan, Afganistan ve Hindistan’ı içeren iki aylık gezi ile ilgili izlenimlerini kitaplaştırdı (Akabe Yayınları 1982). |
![]() |
|
|