Yurtdışındaki Türklere ait birikimleri getirmeyi amaçlayan kanun tasarısının görüşmelerinde muhalefet, tasarıdan Deniz Feneri e. V. parasının aktarıldığı ileri sürülen Kanal 7 ve Karaman şirketlerinin de yararlanabileceğini savundu.


Yurtdışındaki Türklerin birikimlerini getirmek amacıyla hazırlanan, Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Yasa Tasarısı’nın Meclis görüşmeleri, muhalefetin kara paranın aklanacağı ve naylon faturacıların affedileceği yolundaki uyarılarına sahne oldu.
Tartışmalarda tasarının Almanya’daki Deniz Feneri e.V.’nin bağış olarak topladığı paraların aktarıldığı ileri sürülen Kanal 7 (Yeni Dünya İletişim A.Ş) hakkında Türkiye’de soruşturma açılması halinde, bu paralarla ilgili vergisel açıdan bir incelemenin önünü kestiği de savunuldu.
Tasarı görüşülürken akşam saatlerinde, yurt içinden beyan edilen varlıklar üzerinden alınması öngörülen yüzde 10’luk vergi, yüzde 5’e indirildi ve naylon fatura suçlularının affedilmesine ilişkin hükümler tasarıdan çıkarıldı.
CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, tasarının 3. madde 5. fıkrasının, vergi incelemesinde matrah farkı bulunan şirketlerin, farkın yüzde 10 vergisini ödemesi halinde incelemeden muaf tutulacağını, bu nedenle Deniz Feneri parasıyla ilgili inceleme yapılamayacağını belirtti.
Özyürek, paranın aktarıldığı iddia edilen şirketler hakkında da soruşturma da yapılmayacağını belirterek şunları söyledi:
“Bundan yardım paralarını hesaplarına geçiren Kanal 7 yönetimi de faydalanır. Almanya’daki davada da ispatlandığına göre milyonlarca euro kuryeler aracılığıyla bu şirkete gönderilmiş. Bu paraları sermayeye eklemeleri halinde küçük bir vergi ile her türlü incelemeden muaf kalacaklar.”

Meclis’te tartışma
Almanya’daki dava belgelerihe göre, Kanal 7’nin başında bulunan Zekeriya Karaman’ın yönetim kurulu başkanı olduğu Haliç Deniz’e 400 bin euro, Beyaz Holding’e 1.5 milyon euro, Yurt Haber Ajansı’na 135 bin euro gönderilmişti.
Tasarı görüşmelerinde muhalefetten gelen Deniz Feneri e. V. ve kara para uyarıları şöyle:
Erkan Akçay (Manisa MHP): Yurtdışından getirilecek ve kayıtlara alınabilecek varlıklar arasında ‘taşınmazlar’ da sayılıyor. Ev, arsa gibi taşınmazların getirilemeyeceği açık olduğuna göre, o halde taşınmaz olarak ne getirilebilir? Gemi siciline kayıtlı gemiler hukukumuzda taşınmaz statüsünde kabul edilmektedir.
Yurtdışından varlık olarak gemi getirileceğini tahmin ediyoruz. Asıl önemlisi, bildirilen varlığın kara para gibi bir suç ekonomisinden doğup doğmadığı da araştırılmayacak.
Bu düzenlemeyle, geçmiş 4 yıla özel ve örtülü bir af getiriliyor. Bavulla yurtdışından kara para getirmenin yolunu açıyor. Suçu ve suçluyu affetmeye yönelik.
Hükümeti yandaş mükellefleri vergi incelemesine almayacağı için bunların küçük bir beyanla, kanun tasarısıyla getirilen yasal zırha kavuşturulması amaçlanıyor. Yolsuzluk tartışmalarına neden olan şirketler belge ibrazına zorlanamayacak, idari para cezalarından kurtulacak.

Kanal 7’den Yimpaş’a...
Hasip Kaplan (DTP Şırnak): Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma açtığı Deniz Feneri’nden tutun, Kanal 7’nin Sermaye Piyasası’ndaki durumuna, oradan Yimpaş’a Kombassan’a, enerjiden sağlık skandalına kadar milyar dolarları bulan çok ciddi soruşturmalar var. Bu yasayla, ekonomik suça dönüştürülecek ve ekonomik suça dönüştürüldükten sonra aklanacak, 1 Ekim 2008 tarihi itibariyle, dönüşü olmamak üzere failler, sorumlular, sorumsuzluk ve aklanma durumuna geçecek.
Milletvekilleri, yasanın Deniz Feneri ile bağlantısını gündeme getirerek şu soruları yöneltti:

Bakan yakınları var mı?
Muharrem Varlı (MHP Adana): Türkiye’de ticaret yapan, hükümet üyelerinin yani bakan çocuklarının ve iktidara yakın iş adamlarının yurt dışında ne kadar paraları ve yatırımları var? Bir araştırma yaptınız mı? Bunları da ekonomiye katmayı düşünüyor musunuz?
Osman Kaptan (CHP-Antalya): Sermaye Piyasası Kanunu’nun 4/B maddesinde defterini ibraz etmeyen Kanal 7 ve benzeri şirketlerle ilgili olarak ceza soruşturulması yapılamayacak. Deniz Fenerciler de bu yasadan yararlanacak mı?
Recep Taner (MHP Aydın): Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın, Deniz Feneri davasıyla ilgili AKP hakkında açmış olduğu soruşturmayla bu yasanın bir ilgisi var mıdır?


Unakıtan affında geri adım atıldı
Muhalefetin, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın da aralarında bulunduğu, ‘naylon fatura ve hayali ihracatla suçlananların affedileceği’ yolundaki eleştirileri üzerine, gurbetçi parasını Türkiye’ye getirmek üzere hazırlanan tasarıdan geri adım atıldı.
Muhafeletin, naylon fatura gibi suçlara açıkça af getirildiği yolundaki eleştirilerinin kaynağı olan 3. maddenin 6. fıkrası AKP’nin önergeleriyle tasarıdan çıkarıldı.
Böylece, yasadan yararlanacaklar hakkında, naylon fatura gibi suçlardan dolayı soruşturma açılacak ve ceza verilecek.
CHP bu hükmün, Maliye Bakanı Unakıtan hakkındaki suçlamaların da düşmesine yol açacağını savunmuştu.
Önergeyle yurt içinden beyan edilen varlıklar üzerinden alınması öngörülen yüzde 10’luk vergi, yüzde 5’e indirildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önergeyle eklenen, “Devam eden vergi incelemelerini de yasa kaps..... alan” düzenleme metinden çıkarıldı.
Gerçek veya tüzel kişilerce 1 Ekim 2008 tarihi itibariyle sahip olunan yurt dışındaki para ve benzeri varlıklar, yasanın yayımını izleyen üç ay içerisinde banka veya aracı kuruma bildirilecek veya vergi dairelerine beyan edilecek. Bu paraları, beyan edildikleri tarihten itibaren bir ay içinde yurda getirenlere sadece yüzde 2 oranında vergi uygulanacak.
Mükellefler, Türkiye’de bulunan ancak kayda girmemiş bulunan varlıklarını üç ay içinde vergi dairelerine beyan edip, altı ay içinde işletmelerinin sermayesine ekledikleri takdirde, sadece yüzde 5 vergiye tabi olacak.