#1
|
|||
|
|||
Erkek Beyninin Farklılıkları
Yapılan araştırmalar kadın ve erkek beyninin yapı ve işlevlerinde oldukça önemli farklılıklar olduğunu gösteriyor. Bu farklılıklar birçok bedensel işlevi ve kişinin psikolojik durumunu etkiliyor. Erkek beyni kadınınkine göre %10 daha fazla hacme sahip. Manyetik rezonans görüntüleme tekniğiyle sağlıklı kişiler üzerinde yapılan çalışmaların sonucuna göre, erkekler kadınlardan ortalama 91 mi daha fazla beyin hacmine sahip ve 20 mi daha fazla beyin omurlilik sıvısı içeriyor. Erkeklerde beynin sağ yarımküresindeki beyin kabuğu (korteks) daha kalın, kadınlardaysa, duygusal işlevler ve bellekle yakın ilgisi olan hipokampus daha geniş yer kaplıyor.
Erkek beyni kadındakine göre daha hızlı yaşlanıyor. Yaşa bağlı olarak her iki cinste de beyin kabuğunda incelme, yani atrofi görülüyor; ancak bu incelme erkeklerde daha belirgin. Bu nedenlerle yaşlılıkta, erkeklerin zihinsel işlevleri daha çok etkileniyor. Yaşa bağlı olarak oluşan beyin atrofisi, en çok ön (frontal) ve yan (temporal) bölgeleri etkiliyor. Ön lob entelektüel işlevlerden, temporal bölgeyse hafıza, algılama, işitme, yaratıcılık ve bazı davranış biçimlerinden sorumlu. Bütün bu değişiklikler, erkeklerde kadınlara göre çok daha erken başlıyor. Vücut ağırlığının yalnızca %2’si kadar olan insan beyni, oldukça hızlı bir metabolizmaya sahip. Bazı durumlarda vücudun kullandığı oksijenin beşte biri beyne gidiyor. Dakikada beyne ortalama 800 mi kan gidiyor ve 77 mg glukoz kandan beyne geçerek enerjiye çevriliyor. Hızlı metabolizması ve glukozu fazla miktarda depolayamaması nedeniyle beyin, kandaki düşük glukoz miktarından, yani “hipoglisemi”den en fazla etkilenen organ. Buna ek olarak, oksijensiz kalmaya en az dayanabilen organlardan biri de beyin. Beyne giden kan akımının 6 dakikayı aşması durumunda, beyin geri dönüşü olmayan işlev kaybına uğruyor. Yapılan bazı araştırmalara göre beyin kan akımı kadınlarda, özellikle ön bölgelerde daha fazla. Bunun nedeni ve beyinsel işlevlere etkisi bilinmiyor. Beyinde, nörotransmiter (sinirsel iletici) denilen önemli sinyal taşıyıcı moleküllerden “serotonin” miktarı ve dağılımı, kadın ve erkek beyninde farklılıklar gösteriyor. Serotonin düzeylerindeki değişiklik birçok psikolojik hastalığın, obezliğin, uyku bozukluklarının ortaya çıkmasında önemli bir etken olarak kabul ediliyor. Erkek ve kadın beyni arasındaki farklılıklar, psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkmasında da etkili. Erkek çocuklarda otizm ve davranış bozuklukları daha sık görülüyor. Erkekler, psikopat kişilik bozuklukları, cinsel sapmalar ve şizofreniye daha yatkınken, kadınlarda yatkınlık depresyon, endişe, fobi, histeri ve bulemi gibi hastalıklar yönünde. Bu farklılıkların, beyindeki GABA, dopamin, noradrenalin, asetilkolin ve serotonin gibi sinirsel ileticilerin miktar ve beyin içi dağılımındaki cinsiyetler arası farklardan kaynaklandığı düşünülüyor. Erkek ve kadın beyni arasındaki yapısal ve biyokimyasal farklılıkların ortaya çıkarılması, beyinsel hastalıkların her iki cinste farklı ve etkili tedavisi açısından oldukça önemli. Kaynak: Bilim ve Teknik Dergisi, Ekim 2005 |