#1
|
|||
|
|||
Onunla Mutlu Olabilecek miyim?
Çiftler birbirlerini iyi tanıdıklarını düşünseler de, henüz tanışmış olsalar da konu evlilik olunca gelecekle ilgili endişe duyabilirler. Psikolog Emre Konuk’a göre önemli olan birbirini anlamak ve duyguları ifade edebilmeyi bilmek.
Evlilikleri iyi-mutlu-uyumlu yapan ya da zoraki bir birlikteliğe doğru götüren nedenler, bilimsel testlerle önceden fark edilebiliyor. Bunun önlemini alarak evlilikler kurtarılabiliyor ya da umutsuz durumlarda eşler uyarılıyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde evliliklerin ve beraberliklerin iyiye veya kötüye gitmesine neden olan faktörleri, bilimsel araştırma metotlarını kullanarak ortaya çıkarmak hedefiyle uygulanan bir “Evliliğe Hazırlık Projesi” bulunuyor. Projenin amacı; kötü giden evliliklerde sorunlara hangi faktörlerin yol açtığını önceden tahmin edebilmek ve kötü gideceği öngörülen birlikteliklere daha sorunlar kronikleşmeden çözüm getirecek bir müdahale paketi oluşturmak. Kişilik, performans ve ilişkileri etkiler. Burada kişiliğin okul ve iş hayatı ile evlilik ilişkisini nasıl etkilediğine bakmak gerekiyor. Evlilikte risk faktörleri Bizi “ben” yapan, zaman ve olaylarla değişmeyen, değişik konumlarda aynılığını koruyan özellikler kişiliğimizi oluşturur. Kişilik özelliklerimize bakarak geleceği tahmin edebiliriz. Okulda öğrencilerin kişiliklerini çözümlersek, akademik ve psiko-sosyal açıdan risk altındaki çocukları tespit edebiliriz. Bu da bizim erken müdahale ve koruyucu rehberlik yapmamıza olanak sağlar. Okula başlayan bir çocuğun akademik performansının düşük olacağını bilirsek, önceden önlem alıp çocuğu geliştirebilme şansımız olur. Aynı şekilde müstakbel eşimizin kişilik özelliklerini bilirsek, evliliğimizin geleceğini de tahmin edebiliriz. BU konuda yurt dışında yapılmış çalışmalar var. Evlilik danışmanı ve psikolog John Gottman, çiftlerden bir problem çözmelerini isteyip 10 dakika gözlem yapıyor. Bu gözleme dayanarak %94 olasılıkla evliliğin bitip bitmeyeceğini tahmin edebiliyor. Bunu bilmek, erken müdahale ile koruyucu ruh sağlığı hizmeti vermemizi sağlıyor. Problemlerin üzerine gidebilmek ve müdahale edebilmek için zaman kazandırıyor. Farklar – benzerlikler Evliliğinde doyum yaşadığını söyleyen çiftlerde, kişilik özelliklerinin dağılımının genellikle birbirine yakın olduğunu gördük. Halk arasında “zıt kutuplar birbirini çeker” diye bir söylem vardır. Zıt kutuplar bir araya geldiğinde hayat daha maceralı oluyor, fakat evlilikten alınan doyum yeterli olmayabiliyor ve şikayetler artıyor. Evlilikten doyum alan kişilerin kişiliklerinin birbirine daha yakın olduğunu görüyoruz. Bu araştırmalar, bize doğru müdahale şansı veriyor. Çiftlerin kişilik özellikleri, terapi sürecinde doğru strateji ve problem çözme formatıyla birbirlerine yaklaştırılabiliyor. Tamamen değiştirmek mümkün değil ama doyum almalarını sağlayacak şekle sokulabiliyor. Psikolog Emre Konuk Davranış Bilimleri Enstitüsü Başkanı Tartışma tarzı ile ilgili risk faktörleri · Sık sık ayrılıp bir araya geliniyorsa, · Tartışmalar uzayıp bir sonuca bağlanamıyorsa, · Kızgınlık ve öfke sıkça dışa vuruluyorsa, · Sizi çok beğendiğini söyleyip, sonra da hiç beğenmediğini söylüyorsa, · Kişiliğe yönelik suçlamalar varsa, · Basit şeyler büyütülüyor ve mesele yapılıyorsa, · Tartışmalarda aşağılama, küçük görme ifade eden sözler, jest ve mimikler varsa, · Tartışmalarda uzak geçmişle ilgili kötü anılar gündeme geliyorsa, · Kıskançlık gündeme geliyorsa, · Kırıcı bir tartışmadan sonra ilişkiyi tamir etmek için çaba harcanmıyor veya bunda başarısız olunuyorsa, · Küsme varsa. Geçmiş ile ilgili risk faktörleri Geçmişle ilgili yaşanan olaylar bugünü etkiler: · Geçmişte yaşanan şiddet, cinsel taciz, terk, ihmal gibi sarsıcı olaylar, · İlişkinin başlangıcı ile ilgili iyi ve güzel anıların olmaması, · Çiftlerin ailelerindeki bozuk ilişkiler, · Aldatma. Yaşanan bu tip sarsıcı olaylar aşılamazsa bugüne yansır. Şimdi ile ilgili risk faktörleri · Eşlerden birinde ilişkinin başında alkol ve madde bağımlılığı, kumar gibi alışkanlıklar varsa, · Eşlerin anne/babaları bu evliliğe karşıysa, · Arkadaşları karşıysa, · Eğitim/kültür farkı rahatsızlık olarak yaşanıyorsa, · Eşinizin beğendiğiniz, değer verdiğiniz en az birkaç özelliği yoksa, · İlişkiyi götüren şey sadece cinsel ilişki ise, · Eşiniz evlilikteki sorunları annenize ya da babanıza bağlıyorsa, · Evlenince düzelir diye düşünülüyorsa, · Eşinizi sıkıcı buluyorsanız, · Durmadan “aslında ne demek istediğinizi” anlatmak zorunda kalıyorsanız, · Taraflardan biri hami, koruyucu rolünde ise. Aldatmak Kadın aldatıyorsa genelde evlilikle ilgili ciddi soruların olduğunu ve çözümün ümitsiz olduğunu görüyoruz. Fakat erkek için bu her zaman böyle değil. Çünkü kültürümüzde erkeklerin yetiştiriliş tarzı burada büyük etken oluyor ve aldatmanın evlilikle ilgisi olmayabiliyor. · Evlilikle ilgili sorunlar çok ciddi bulunur. · Sorunlardan söz etmek yararsız görünür. · Sorunları kendi başına çözmeye çalışma başlar. · Paralel yaşamlar oluşur, aynı evde herkes kendi hayatını yaşar. · Yalnızlık hissi olur, aldatmalar bu noktada başlar. |
Benzer Konular |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
TÜrk Soyu | GeCeKuPa | Şanlı Türk Tarihimiz | 0 | 24 December 2008 19:12 |