#1
|
|||
|
|||
Bilokasyon
Bilokasyon
Bilokasyon bir kişinin aynı anda iki yerde birden olması olarak tanımlanabilir. Peder Pio birçok kişi tarafından bilokasyon halinde görüldü. Bunun sonucunda bir çok tanıklık kaleme alındı. Peder Pio’nun ruhsal kızlarından olan Maria Hanım bu konu hakkında kardeşinin başından geçen bir olayı anlatır. Kardeşine dua sırasında uyku bastırır. Tam o sırada yarım eldivenli biri tarafından hafifçe tokatlanarak uyandırılır ve duaya dönmesi sağlanır. Bu kişi Peder Pio’dur ve bilokasyon halindedir. Eski bir ordu üyesi günün birinde sakrestiya’ya (Pederlerin ayine hazılandıkları bölüm) girer. Peder Pio’yu gördükten sonra gözlerine inanamaz. Daha önce onunla karşılaşmış olduklarını fark eder. Hemen önünde diz çöker ve ona hayatını kurtardığı için teşekkür eder. Bundan sonra kilisede bulunanlara Peder Pio’nun onun hayatını nasıl kurtardığını anlatmaya başlar. Bir savaş sırasında donanma gemilerinden birinde kaptanlık yapmaktadır. Gemi ateş altındadır ve göz gözü görmüyordur. O sırada Peder Pio’yu görür. Azizimiz kaptana olduğu yerden çekilmesini söyler ve kaptanı kendine doğru çeker. O sırada kaptanın olduğu yere büyük bir ateş topu düşer. Peder Pio kaptanın hayatını bilokasyon halinde kurtarmıştır. Peder Pio’yu 1917 yılında tanıyan Peder Alberto bir gün azizimizi gözleri dalmış dağa bakar bir şekilde pencerenin önünde görür. Elini öpmek için eğilir ama elleri kaskatı kesmiştir ve misafirirnin varlığını bile fark etmez. O sırada Peder Alberto günah çıkarılırken söylenen duayı duyar. Hemen sonra Peder Pio aniden bir uykudan uyanırcasına irkilir ve kendine gelir. Daha sonra Peder Alberto’ya döner ve “ah burada mısınız? Farketmemiştim” der. Birkaç gün sonra manastır baş rahibine Torino’dan bir teşekkür mektubu gelir. Mektupta can çekişen birine yardım etmesi için Peder Pio’yu gönderdikleri için teşekkür edilmektedir. Peder Pio o gün San Giovanni Rotondo manastırında günah çıkarma duasını söylediği sırada Torino’da ölmekte olan birisinin tövbe etmesini sağlamaktaydı. 1946 yılında San Giovanni Rotondo’ya Filadelfiya’lı bir Amerikan ailesi Peder Pio’ya teşekkür etmek için gelirler. Oğulları 2. Dünya Savaşı sırasında bir bombardıman uçağında pilot olarak görev yapmaktaydı. Hayatı Peder Pio tarafından Pasifik Okyanusu semalarında kurtarılmıştır. Oğulları şöyle anlatır: “Üs olarak kullandığımız adadan kalkan uçak bombardıman sırasında Japon kuvvetleri tarafından vuruldu. Askerler uçağı tahliye edemeden uçak patladı ve nasıl olduğunu anlayamasam da sadece ben atlamayı başardım. Paraşütümü açmaya çalışıyordum ama açılmıyordu. Tam yere çakılmak üzereyken sakallı bir rahip tarafından tutuldum ve üssün girişine bırakıldım. İnanması çok güç ama yaşadığım tecrübe beni inanmaya zorluyor. Birkaç gün içinda bana tezkeremi teslim ettiler ve eve vardığımda annemi Peder Pio’nun önünde beni koruması için dua ederken buldum”. Ligurya Bölgesinde ikamet eden bir gemicinin karısı misafir olarak kızının Bologna’daki evinde kalmaktadır ve orada tedavi görmektedir. Kadının kolunda kötü huylu bir tümör vardır. Ameliyat olmaya karar verir. Cerraha gider ve cerrah ona ameliyat gününün kesinleşmesi için birkaç gün beklemesini söyler. Kadın ameliyattan çok korkmaktadır. Kadının damadı Peder Pio’ya bir telgraf çeker ve kayınvalidesi için dua etmesini ister. Kadın kızının evindeki salonda yalnızken kapı çalınır ve içeriye bir rahip girer. “Ben Pietrelcina’lı Peder Pio” der rahip. Kadına cerrahların ne dediklerini sorar ve Meryem Ana’ya güvenmesini tembihler. Kadının koluna bir haç işareti yapar ve selamlayarak çıkar. Kadın uşaklara neden Peder Pio’nun geldiğini haber vermediklerini sorar. Uşaklar içeriye kimsenin girmediği kapıyı açmadıklarını söylerler. Ertesi gün cerrahlar kadını ameliyata hazırlarken tümörün izini bile bulamazlar. 10 Ağustos 1910 tarihinde Benevento Katedralinde Peder Pio’ya pederlik yetkisi veren episkopos ölümünden önce Peder Pio tarafından ziyaret edilmiştir Şu anda azizlik nişanesi verilmeye hazırlanılan don Orione Peder Pio’nun bilokasyon hali hakkında şöyle demektedir: “Vatikan’daki Aziz Petrus Bazilikası’nda Küçük Azize Tereza’ya mukaddeslik nişanesi verilirken Peder Pio da oradaydı. Onu bana doğru gülümseyerek gelirken görüyordum. Kalabalığa doğru ona yaklaşmak için yürüyordum ama ne zaman ona iki adım uzaklığa gelsem kayboluyordu”. 1951 yılında Peder Pio Çekoslovakya’da bir manastır şapelinde bilokasyon halinde bir ayin yaptı. Ayinden sonra rahibeler Peder Pio’ya teşekkür edip kahve ikram etmek için sakrestiya’ya gittiler ama orada kimse yoktu. Rahibeler böylece Peder Pio’nun bilokasyon halinde olduğunu anladılar. Peder Pio 1956 yılında Budapeşte – Maceristan’da bir hapishanede bilokasyon halinde ayin yaptı. “Ancelle dell'Amore Misericordioso” tarikatının kurucusu olan Rahibe Speranza Peder Pio’yu bir yıl boyunca hergün Roma’da gördüğünü söylemiştir. Eminiz ki Peder Pio yalnızca 1917 yılınca bir kez manastıra girmek isteyen kız kardeşine eşlik etmek için Roma’ya gidip dönmüştür. O bir yıl boyunca bilokasyon halindeydi. General Cadorna Caporetto yenilgisinden sonra büyük bir depresyona girer ve hayatına son vermek ister. Bir gün dairesine çekilmeden önce kapıda nöbet tutan askere rahatsız edilmemesini söyler. Çekmeceden silahını alır doldurur ve başına dayar. Tam o anda “General böyle bir skandal yaratmak istemezsiniz değil mi?” diye bir ses duyar. O anda General korkar ve kendini evden dışarı atar. Kapıdaki askere içeriye nasıl birisinin girmiş olabileceğini sorar. Asker kimseyi görmedini söyler. Yıllar sonra General Gargano’da yaşayan bir rahibin mucizeler yaptığını basın yoluyla öğrenir. General San Giovanni Rotondo’ya gider. Peder Pio ona “O akşam çok iyi geçti değil mi General?” der. |
#2
|
|||
|
|||
Cvp: Bilokasyon
Bir kişinin aynı zamanda iki ayrı yerde görünmesidir. Bilokasyon fenomeninde tam olarak ne olduğu kesin olmamakla birlikte genel kanı kişinin eş bedeninin izdüşümü olduğudur. Bilokasyona örnek olarak kişi eş bedenini istem dışı veya isteyerek uzak bir lokasyona gönderebilir. Bu eş beden fiziksel formda veya hayali formda görünebilir. Kimi zaman bu eş gerçeğinden ayırt edilemeyecek derecede gerçek kişi gibi hareket edebilir. Genellikle garip ve mekanik hareketler içerisindedir konuşulana karşılık vermez. Eş beden yani bir diğer adıyla doppelganger Almancada "Gezgin Çift" anlamındadır ve her bir kişiye eşlik eden gölge beden olarak düşünülür. Geleneksel olarak bir kişinin eş bedeni sadece kendisi tarafından görülebileceği ve ölümün habercisi olduğu söylense de arada sırada şaşırtıcı bir şekilde kişinin arkadaşları veya ailesi tarafından görülebilir. Kedi ve köpekler tarafından görülebildiği eş bedenin kişinin hemen arkasında durduğu ve aynada yansımasının görünmediği de bilinen genel inanışlardandır. Bir başka inanışa göre iyi huylu veya kötü huylu da olabilir. Seyrek görülen bir fenomen olmasında karşın bilokasyon eski çağlara ait bir fenomendir. Zamanında Mistikler ermişler azizlerkeşişler kutsal kişiler ve büyü yetisine sahip kişiler tarafından tecrübe edildiği ve uygulandığı iddia edilmektedir. Padua'lı Aziz Anthony Milan'lı Aziz Ambrose Ravenna'lı Aziz Severus ve İtalyan Padre Pio gibi birkaç hristiyan aziz ve keşiş'in bilokasyon fenomenini uyguladıkları söylenmektedir. 1774'de Aziz Alphonsus Mariade'Ligour ölmekte olan 14. Papa Clement'in yatağının ucunda görüldüğünde aslında o anda görüldüğü yere 4 günlük uzaklıklaki hücresinde kilitli olduğu anlaşılmıştır. İngilteredeki Psişik Araştırma Derneği'nin kurucusu olan Frederic W.H. Myers diğer konuların yanı sıra bilokasyonla ilgili çalışmalarda bulunup raporlar hazırlamasına rağmen bu fenomen modern zamanlarda çok az ilgi görmüştür. Bilokasyona örnek olarak gösterilen en şaşırtıcı raporlardan biri Baron von Güldenstubbe'nin ikinci kızı Julie von Güldenstubbe tarafından Amerikalı yazar Robert Dale Owen'a anlatılan Emilie Sagee'nin hikayesidir. Julie von Güldenstubbe 1845 yılında henüz 13 yaşındayken Litvanyadaki Wolmar yakınlarında Pensionat von Neuwelcke adlı özel bir kız okuluna gönderilir. Öğretmenlerinden biri de Amilie Sagee adında 32 yaşındaki fransız kadındır. Okul yönetimi kadından oldukça memnun olmasına rağmen yakın zamanda kadın hakkında Doppelganger'ının olduğu ve zaman zaman öğrencilere görünüp kaybolduğu gibi garip söylentiler baş göstermiştir.
Bir gün dersin tam ortasında Sagee tahtaya birşeyler yazarken kadının eş bedeni hemen yanında beliriverir. Eş kadının her bir hareketini taklit etmektedir bir tek elinde tebeşir yoktur. Bu olaya sınıftaki 13 öğrenci şahit olur. Aynı şekilde başka bir olay bir akşam yemeği sırasında Sagee'nin eş bedeninin hemen arkasında belirerek kadının yemek yeme mimiklerini taklit etmesiyle meydana gelir. Bir tek elinde çatal bıçak yoktur. Ancak kadının eş bedeni her zaman hareketleri taklit etmemektedir. Birkaç olayda Sagee okulun bir bölümünde görüldüğünde aynı zamanda bir başka bölümde de görülmüştür. Bu olaylardan en belirginine 42 öğrenci şahit olmuştur. 1846 yılının bir yaz gününde başka bir öğretmen tarafından verilen dikiş ve işleme dersinde olan 42 öğrenci pencereden Sagee'nin bahçede çiçek toplamakta olduğunu görürler. Ders esnasında okul müdürüyle konuşmak için sınıftan çıkan öğretmenin ardından Sagee'nin eş bedeni bir anda sınıfta çıkan öğretmenin oturduğu iskemlede beliriverir. Aynı anda bahçede çiçek toplayan Sagee de görülebilmektedir ancak öğrenciler bahçedeki gerçek Sagee'nin tavrının yorgun bir hal aldığını farkederler. İki cesaretli kız sandalyede hareketsiz oturan hayali görüntüye doğru ilerlediklerinde görüntünün çevresinde garip bir hava akımı farkederler. Kızlardan bir hayali görüntünün içinden geçerek sandalye ile masa arasında dolanır ancak görüntü kıpırtısız orada oturmaktadır. Ardından doppelganger yavaşça solarak gözden kaybolur. Emilie Sagee hiçbir zaman eş bedenini görmediğini ancak başkaları tarafından görüldüğü söylendiği zamanlarda kendini bütün gücü çekilmiş gibi yorgun hissettiğini söyler. Hatta böyle zamanlarda kadının tüm renginin uçtuğu farkedilmiştir. |
#3
|
|||
|
|||
Cvp: Bilokasyon
Ünlü DoppelgangerlarÜnlüler arasında da bu seyrek fenomeni tecrübe edenler oldukça çoktur.
Guy de Maupassant ünlü Fransız roman ve hikaye yazarı. Yazar yaşamının sonlarına doğru kendi eş bedeni tarafından rahatsız edildiğini iddia etmiştir. Bu olaylardan birinde doppelganger yazarın bulunduğu odaya girerek tam karşısına oturmuş ve yazarın aynı anda yazdıklarını dikte etmiştir. Yazar bu tecrübesini "Lui" adlı kısa hikayesinde yazmıştır. John Donne 16 yy. İngiliz şairi olan Donne Paris'e yaptığı bir gezi sırasında kucağında bebek taşıyan karısının doppelgangerını görür. Donne'nin karısı o tarihte hamiledir ve bu görünme kötü bir olayın habercisidir. Eş bedenin göründüğü aynı zamanda karısı doğum yapmış çocuk ölü doğmuştur. Percy Bysshe Shelly İngiliz dilinin en büyük şarirlerinden biri olan Shelly İtalya'dayken kendi eş bedenini görür. Hayali görüntü sessizce Akdenizi işaret etmektedir. Aradan uzun zaman geçmeden 1822 yılında 30 yaşına basmadan az evvel Shelly Akdenizde meydana gelen bir deniz kazasında boğularak ölür. I. Kraliçe Elizabeth kendi yatağına uzanmış eş bedenini gördüğünde şok geçirir. Olayın adından kısa bir zaman sonra da ölür. Doppelgangerın kimi zaman boyutsal veya zamansal farklılıklar taşıdığı da görülmüştür. 18.yy Alman şairi Johann Wolfgang von Goethe Drusenheim'a atla giderken eş bedenini görür. Ona doğru atla gelen görüntü şairin tamamen aynısıdır. Ancak görüntünün üzerindeki giysi şairin giysisinin aksine gri ve altın sırmalıdır. Sekiz yıl sonra şair aynı yolda ters yöne at sürerken üzerindekilerin gri ve altın sırmalı giysiler olduğunun farkına varır ve sekiz yıl önce gördüğü beden çiftinin gelecekten gelip gelmediğini merak eder. Bilokasyon ve doppleganger- eş beden- görünmelerine örnek verilebilecek pek çok olay rapor var. Tam olarak ne olduğu veya nasıl meydana geldiği bilinmiyor. Ya da neye işaret olduğu. Fazla sık meydana gelen bir fenomen olmamasına rağmen oldukça şaşırtıcı ve esrarengiz olduğu bir gerçek. |