#1
|
|||
|
|||
Fıkracıklar :)
Rus askerleri dagda bir mağarayı kuşatmıs. mağaradan bir ses
gelmis: "bir çeçen 10 rus'un hakkından gelir". rus komutan mağaranın içine 10 asker yollamıs. çatısma sesleri duyulmuş ve ardından bu kez yeni bir ses duyulmuş: "bir çecen 30 rus'un hakkından gelir...!" komutan sinirlenmiş ve 30 asker daha göndermiş. yine silahlı çatısma sesleri duyulmuş. bu defa mağaradan "bir çecen 50 rus'un hakkından gelir" narası duyulmuş. komutan iyiden iyiye küplere binmiş ve mağaraya 50 asker daha yollamış. Silah seslerinin ardından sürünerek gelen kan revan içinde bir rus askeri görünmüş. asker komutana seslenmiş: "sakın gitmeyin... bu bir pusu... tuzağa düşürüldük... mağarada bir değil tam iki çeçen var...!!" .................................................. .................................................. ....... Ordunun 57. alayında görevli olan bir albay girdiği hiçbir iddayı kaybetmemesiyle ün yapar.. ak'a kara der gene kazanır. gün gelir bu albayı 57. alaydan 51. alaya transfer ederler. geldiğini komutana bildirmek için komutanın ofisine girer ve bekler. komutan geldikten, gerekli selamlaşma ve formaliteler yerine getirildikten sonra albay der ki: a- komutanım ben sizi bir yerden tanıyorum! k- imkansız! ben seni hayatımda ilk defa görüyorum, ismini dahi duymadım daha önce. a- ben sizi vietnam savaşından tanıyorum komutanım, aynı siperde yan yana savaşmıştık! k- albayım saçmalamayın ben vietnam'da savaşmadım ki! komuta merkezindeydim ve bölüğü idare ediyordum a- yo komutanım çok net hatırlıyorum! hatta sizin kıçınıza bir mermi isabet etmişti ve çok kötü yara olmuştu! k- olum adamı delirtme, sen başkasıyla karıştırıyorsun beni! a- komutanım sizle 20 dolarına bahse girerim kıçınızda bir mermi yarası var! --komutan bunun üstüne 20 dolar kazanma karşılığında bunu kanıtlamaya karar verir ve açıp kıçını yara izi olmadığını gösterir-- a- özür dilerim komutanım sizi hakkaten başkasıyla karıştırmışım!! k- neyse olur böyle şeyler! der ve 20 dolarını memnun bir ifadeyle alır! albay gittikten 10 dakka sonra telefon çalar ve komutan telefonu açar, karşıdaki ses 57. alay komutanının sesidir. -albay geldi değil mi? -geldi! -kimseyle iddiaya girmedi değil mi? -aslına bakarsanız girdi ve hatta kaybetti! -komutanım lütfen bana albayın sizin kıçınızı gördüğünü söylemeyin!!! -nerden anladınız bunu? -o kurnaz eşşoğlueşşek 57. alaydaki herkezle kişi başı 50şer dolarına 51.alayın komutanının kıçını görebilirim diye iddiaya girdi.. |
#2
|
|||
|
|||
Cvp: Fıkracıklar :)
Komutanlar kendi aralarında tartışıyorlar. konu: biz haftada iki ya da üç
karıları düzüyoruz. bu görev midir angarya mı? yarısı görevdir yarısı angaryadır diyor ve sonuçta bir yere varamıyorlar. hal böyle olunca hırs da yapmış vatandaşlar münazarayı sonlandırmak adına başkana çıkıyorlar: paşam bir maruzatımız vardır, biz işin içinden çıkamadık. yardım edin lütfen! buyrun diyor paşa. durumu anlatıyolar. paşa kızarıp bozarıyor ve sonunda "ben bilmem, yanlış adama sordunuz. halktan birine sormak lazım bunu, objektif bakar " diyor. kışlada halka en yakın kişi olarak paşa emirerini çağırıyor. giriyor selam verip asker. oğlum sana bişey soracağım, iyi düşün ve fikrini söyle, diyor. emredersiniz komutanım!. paşa soruyu soruyor. soru biter bitmez asker yapıştırıyor cevabı - görevdir komutanım - ama oğlum hiç düşünmedin. nasıl vardın bu fikre? - angarya olsa bize yaptırırdınız komutanım! .................................................. .................................................. ................ Temel askerdedir. ilk gün komutan gelir ve: -benim adım ali kırç. unutmayın kırç, arada r var. soyadımı yanlış söyleyen veya dalga geçen olursa yakarım. komutan ara sıra askerlere kendi soyadını sorar. en sonunda sıra temel'e gelir. -temel söyle bakalım benim adım ne? temel düşünür ama bi türlü hatırlayamaz. o sırada arkadaşı kopya verir: -temel olum unutma arada r var. -haah hatırladım komutanım. ali gört!!! |
#3
|
|||
|
|||
Cvp: Fıkracıklar :)
Uzun bir avdan sonra Temel köyüne geri dönmüş. hiçbirşey getirmediği
gibi ağızını bıçak açmıyor. Herkes biliyorki Temel dertli. Kahvede bizimki otururken kadim dostu Dursun yanına yaklaşıyor. "Temel gözüm neyin var niye böylesin ?" . Temel biraz ofluyor pufluyor ardından anlatmaya başlıyor "Dursun avın son gününde bir mağradan geçiyordum , merak ettim içeri girdim" "eeee??" "Eesi o ki baktım içeride kocaman bir AYI tabi tam tüfeği doğrulttum ki Ayı uyandı atladı üstüme , elbiselerimi yırttı ve remen bana tecavüz etti yaaa..." Dursun arkadaşının derdine çok üzülmüş hemen teselliye başlamış " Vah canım arkadaşım benim merak etme kimseye söylemem boşverceksin unutacaksın..." Temel şöyle içli içli dönmüş gözler yaşlı. "İyi diyorsunda Dursunum bak 10 gün geçti ne bir tatlı söz ne bi çiçek ...." .................................................. .................................................. ................ Siirtli mıho avcı olmaya karar verir ama hiçbir hayvanda tanımaz. hayvanat bahçesine gidip hayvanları tanımaya karar verir. gördüğü ilk hayvanı rehbere sorar; rehber:"katır" der. mıho:"nasıl olii" Rehber:"eşşek ile atın çiftleşmesinin ürünüdür"der. mıho şaşırır ama belli etmemeye çalışır, bir hayvan daha görür rehbere sorar: Rehber:"kurt köpeği" der Mıho:"nasıl olii" Rehber:"köpek ile dişi kurtun çiftleşmesinin ürünüdür"der mıho gene şaşırır ama belli etmeme çabalar mıho bir hayvan daha görür ve merakla "bu ne " Rehber:"deve kuşu" mıho:"ha ***tir puşt herif" |
#4
|
|||
|
|||
Cvp: Fıkracıklar :)
Ava çıkmış adam, başına gelenleri anlatıyormuş : -Ormanda ilerlerken,
karşıma kocaman bir ayı çıkmaz mı? Çifteyi doğrultacak vakit yok! Silahı bir kenara attığım gibi başladım kaçmaya. Fakat ayı peşimde! Benden hızlı koşuyor. Bir ara ayının sıcacık nefesini ensemde hissettim. O kadar yaklaşmıştı. Derken ayının ayağı kaydı, yere düştü. Fırsat bu fırsat, tabana kuvvet arayı açtım. Ama ayı toparlandı, kalktı, bana yetişti. Yine nefesi ensemde... Pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak. Allahtan tam o sırada yine ayının ayağı kaydı, yere düştü. Talih bana gülüyor! Hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım, yeniden arayı beşyüz metre kadar açtım. Tanrı sizi inandırsın arkadaşlar, ayı yine bana yetişti. Yine nefesi ensemde... şansa bakın... ayının tekrar ayağı kayıp yere düşmez mi? Serüveni dinleyenlerden biri dayanamamış: -Sen de çok yürekliymişsin kardeşim! Hayvan bana üç defa nefesi enseme gelecek kadar sokulsa, çok ayıptır söylemesi, ben korkumdan altıma ederim. Avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış : -Lafı karıştırma yahu! Ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı kayıp yere düştü sanıyorsun? .................................................. .................................................. ................ Temel ve yardımcısı dursun dünyanın en ıyı maymun avcılarıymıs.aslında bütün maharet onların özel av köpeğindeymiş şöyleki; jurı bir maymunu salıyormus hıç bir gurup yakalıyamıyormuş fakat temel maymunun cıktığı ağacı sallıyormuş ve maymun aşşağı düşünce köpek yakalayıp tecavüz ediyormuş.en son yapılan yarışmada juri artık bunlardan bıkıp daha uzman bir maymun getirip salmışlar yine kimse yakalayamamış. temel hangi ağaçta saklandığını bulmuş ağacı sallamış sallamış maymun bir türlü düşmemiş.temel dursuna dönmüş "tursun habu tüfeği al ben ağaca çıkayım sende bi yandan ağacı salla maymun düşerse elleme ama ben düşersem habu köpeği vur"demiş |