#1
|
|||
|
|||
Işık Kaynakları
Işık Kaynakları
[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] karanlık iken kırda, denizde ya da ormanda gece geçirmiş bir kimse, ortalığın ne kadar karanlık olduğunu bilir. Birkaç dakika önce görmediğimiz [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] şafak sökerken şekillenmeye başlar. Sonra ayrıntılar belirir, renkler gözükür ve parlar, böylece gündüz başlar. Dünyamıza şekil, ayrıntı ve renk veren şey doğu ufkunda yükselmeye başlayan [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]in ışığıdır. Güneş, yıldızlar, lâmbalar, hattâ ateş böcekleri bile ışık yayarlar. Bunlara ışıklı [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] denir. Bütün öteki [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] (örneğin ağaçlar, ç[Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ırlar, kitap sayfaları) ışıksızdır. Bunlar ancak ışıklı bir cisimden ışık alıp bunu gözlerimize doğru yansıttıkları [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] görünürler. Bir cismin ışıklı ya da ışıksız oluşu, yapılmış olduğu [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] kadar içinde bulunduğu koşullara da bağlıdır. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] koşullarını değiştirmek suretiyle, bildiğimiz birçok ışıklı cismi ışıksız, ya da ışıksız olanları ışıklı hale getirebiliriz. Bir ampulün içindeki ince tel (fitil) [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] akımıyla ısıtılmadıkça ışıksız kalır. Soğuk bir demir parçasını alıp kömür ateşinde ya da havagazı alevinde ısıtarak kırmızı, sarı, hattâ beyaz ışık verir hale getirebiliriz. Katı [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ve eritilmiş metal gibi sıvılar 800 °C’nin üstüne kadar ısıtıldıklarında ışık kaynağı haline gelirler. Bu dereceye kadar ısıtılmış cisimlere akkor [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] denir. Mum ışığının, alevde yanmakta olan karbon zerrelerinden çıktığı dikkatli bir gözlemle anlaşılır. Bu zerreler sıcakken ışık saçar. Onun için alev, diğer bir akkor ışık kaynadığıdır. Karbon zerrelerinin çoğu alevde tümüyle yanmaz. Bu zerreler alevin çevresindeki hava akımlarıyla alınıp götürülürken soğur, soğuyunca ışıksız hale gelir ve böylece alevden yükselen duman ile isin özünü meydana getirir. Işık [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ının hepsi akkor halde değildir. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] tüpleri ve fluoresan [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] da bildiğimiz [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ampulleri gibi [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] geçirilince ışık verirler. Fakat bunlara elle dokunulacak olursa bu ışık verişin başka olduğu hemen anlaşılır. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ampulünün kısa zamanda dokunulamayacak kadar ısınmasına karşılık, [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] tüpleri ve fluoresan [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] oldukça soğuk kalır. Bu fark daha derinden incelenebilir: [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ampulünün fitilinden geçen akımın şiddetini artırmak suretiyle ışığın parlaklığını artırabiliriz; parlaklığın artışıyla birlikte ışığın renginde de değişme olur. Önce soluk kırmızı bir ışık görürüz, sonra bu ışığın rengi [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] sarıya döner. Yeteri kadar akımla bu da ısıtılan demir parçasında olduğu gibi, akkor hale gelir. Öte yandan, eğer bir [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] tüpünden geçen akımı şiddetlendirirsek, ışığın parlaklığını artırırız; fakat renginde bir değişiklik göremeyiz. Demek ki akkor ışık [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ı ile öteki ışık [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ı arasında bir temel fark vardır. Akkor halde ışık saçan kaynaklarda, kaynağın sıcaklığındaki değişmelerle ışığın parlaklığı ve rengi bir birbirine yakından bağlıdır; oysaki, öteki kaynaklarda ışığın rengi maddenin cinsine bağlıdır ve üstelik ışığın parlaklığı ile değişmez. Işıksız yüzeylerden gözlerimize pek çok ışık gelir. Duvarları ve içindeki bütün eşyanın ışık yansıtmayan siyah bir boya ile boyanmış bir odada olduğumuzu düşünelim. Böyle bir odadaki [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], siyah fon üzerindeki beyaz parktılar gibi görünür. Beyaz tavanlar ve [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] duvarlar aldıkları ışığın çoğunu yansıtıp dağıtır ve böylece odanın aydınlığını artırır. Nitekim, dolaylı aydınlatmada [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ı gözlerimizden saklarız; bize gelen ışığın hepsi duvarlara ve tavana çarparak yayıldıktan sonra gözlerimize ulaşır. Çoğu geceler, bir ışık kaynağı sandığımız [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], gerçekte güneş ışığını yansıtan büyük bir dolaylı aydınlatma aracından başka bir şey değildir. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] ve [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] Olmıyan Maddeler Dışarıda, iyi aydınlanmış bir manzaraya temiz bir pencere [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ından baktığınız [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ın arada olduğunu zor farkedersiniz. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] gibi ışığı geçiren bir maddeye [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] denir. Akşama doğru karanlık basarken gene aynı pencere [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ından dışarıya bakınız. Dışardaki manzaradan başka, şimdi camda kendinizin ve odadaki eşyanın da bir görüntüsünü görürsünüz. Görüntüleri oluşturan ışık, odanın içinden geliyor olmalıdır. Bu ışık, [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL]ı geçip dışarıya çıkacak yerde, gözlerinize geri geliyor, diğer bir deyişle camdan yansıyor. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] bir cismin kalınlığı geçirdiği ışık miktarını etkiler mi? Bir tek [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] parçası ışığı hemen hemen tam olarak geçirir. Fakat onbeş yirmi parça temiz [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] üstüste konulsa, ışığın bir kısmı soğurulur; geçen ışık hem parlaklığını kaybeder hem de biraz renklenmiş görünür. Plâstik, [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL], su gibi [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] maddelerin varlığını, ışığı geçirmekle beraber bir kısmını yansıttıklarından ve biraz da soğurduklarından kolayca anlarız. [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] maddelerin ışık üzerinde önemli bir etkisi daha vardır. Işık bu maddelere girerken ve çıkarken [Link'i Görebilmeniz İçin Kayıt Olunuz.! Kayıt OL] doğrultusunu değiştirir. Bu olay oldukça ilgi çekicidir. |