#1
|
|||
|
|||
Anne Sütü Hakkında Herşey
Anne Sütünün İçeriği
Beslenme ile sağlık arasında yakın bir ilişki olduğu bilinmektedir Çocukların sağlıklı büyümesi ve gelişmesi, kalıtsal potansiyellerine erişebilmesi yeterli ve dengeli beslenme ile mümkündür Dünyada kötü beslenme,bilgisizlik, hatalı beslenme alışkanlıkları ve buna bağlı olarak gelişen enfeksiyonlar milyonlarca çocuğun ölümüne, bir o kadar çocuğun da büyüme ve gelişmesinin geri kalmasına neden olmaktadır Gelişmekte olan ülkelerde beslenme sorunun düzeltilmesi, koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında beslenme sorunlarına yönelik önlemlerin alınması gereklidir Nitekim bebek ve küçük çocukların beslenmesi ulusal ve uluslararası programlarda önemli bir unsur olarak yer almıştır Dünya Sağlık Örgütü, Tarım Ve Gıda Organizasyonu, Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu ve Uluslararası Beslenme Komitesi gibi kuruluşlar bebek beslenmesi konusuna önemle eğilmektedir Süt çocuğu için en uygun besin anne sütüdür Anne sütü ilk 6 ayda bebeğin tüm gereksinmelerini sağlayan ve sindirim sistemine göre ayarlanmış bir besindir En çağdaş yöntemlerle ve bilimsel ilkelere uygun şekilde yapılmış en mükemmel endüstri sütleri bile anne sütünün çok yönlü nitelikleri düzeyinde değildir Bu nedenle 1970 yılından bu yana dünyada “Anne Sütüne Dönüş” dönemi başlatılmış ve bu amaçla birçok ülkede özendirici kampanyalar yapılmıştır Anne sütü ile beslenme geleneğinin ortadan kalkmasının sakıncaları az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için daha büyüktür Ekonomik güçlük içinde bulunan toplumlarda endüstri sütleri ile beslenme ekonomik yük getirir, aynı zamanda uygun ve temiz koşullarda hazırlanmadığında ishal vb beslenme bozukluklarına yol açabilir Bir insan hakkı olarak emzirmenin korunması, özendirilmesi ve desteklenmesi tüm sağlık personelinin doğal bir görevidir Çocuğunu isteyerek doğuran, gebelik süresince emzirmeye hazırlanan ve ruh sağlığı iyi olan her kadında laktasyon (süt üretimi) başarılı olur Anne sütü, yaşamın ilk 6 ayında bebeğin gereksinimi olan tüm besinleri içerir Bebek için en uygun protein ve yağları kapsar - Bebeğin ihtiyacı olan laktoz ( süt şekeri) diğer sütlere oranla daha fazladır - Bebek için yeterli vitamin vardır Dışarıdan ek vitamin ya da meyve suyu desteğine gerek göstermez -Yeterli demiri içerir Çok fazla miktarda demir olmamasına karşın bebek bağırsaklarından emilebilme oranı fazladır - Anne sütü ile beslenen bebeklerde demir eksikliği anemisi nadiren gelişir - Sıcak iklimlerde bile yeterli olan suya sahiptir -Yeterli oranlarda tuz, kalsiyum, fosfat içerir Doğumdan sonra bebeğin annesini emmesi ile birlikte prolaktin hormonu salgılanarak memede süt yapımı başlar Oksitosin hormonu salgılanması ile birlikte oluşan sütün boşalması sağlanır Bebeğin istedikçe emzirilmesi süt yapımını arttırır Doğumdan sonraki 3 4 günlerde süt salgılanmasında artış görülür 4 ve 6 haftalarda artış en üst düzeylere ulaşır Günlük salgılanan süt miktarı 750 – 800 ml kadardır Kolostrum: Doğumdan hemen sonra ilk 5 günde salgılanan koyu sarı renkteki süte kolostrum adı verilirBileşim özellikleri yenidoğan bebeğin ilk günlerdeki gereksinmeleri açısından büyük önem taşımaktadırAnne sütünde bulunan antienfektif öğeler (sekretuar İgA kolostrumda 20-30 g/l,protein %2-3g),Avitamini,sodyum ve çinko düzeyi olgun sütü oranla daha zengin olduğundan,steril ortamdan steril olmayan ortama gelen bebek ilk birkaç gün içerisinde enfeksiyonlardan en iyi şekilde korunmuş olurDoğar doğmaz ilk anne sütü alan bebeklerin ağzından başlayarak gastrointestinal sistemleri tümden immünoglobülinler ile kaplanarak (mukozal bir tabaka oluşur),çocuğun dış ortamdan gelecek patojen mikroorganizmalara karşı korunması sağlanırKolostrum 5-10 günler arasında geçiş sütü şeklini alarak 3 haftadan sonra olgun (matür) süt özelliğini taşırBu süre içerisinde bazı besinler ve immünolojik içeriklerin oranında değişme olurBu değişiklikler süt yapan meme bezlerinin (glandlarının)fizyolojik ve metabolik olgunlaşması ile de ilgilidir Olgun Anne Sütünün Bileşimi ve Özellikleri: Anne sütünün bileşimi laktasyon dönemine,incelenen örneklerin emzirmenin başında ya da sonunda alınmış olmasına,gün içerisinde alındığı zaman dilimine,bebeğin doğduğu gebelik haftasına ve yaşına göre değişiklik gösterir 1Protein: Anne sütü proteini inek sütüne oranla 3 kez daha azdırAnne sütü proteininin kantitatif farkı yanında bileşim açısından da çocuk için en ideal yapıya sahiptir Süt proteinini kazein whey proteinleri oluşturur Whey proteinlerinin en önemli bileşenleri a-laktalbümin,laktoferrin,lizozim,immünoglobulinler ve serum albüminidirAnne sütünün antienfektif,whey proteinleri fraksiyonunda bulunmaktadırİnek sütünde kazein/whey oranı 80/20 iken,olgun anne sütünde laktasyon devresine göre değişmekle birlikte 40/60’dır İnek sütünde whey proteinleri az miktardadır ve bu sütteki whey proteinlerinin önemli bir kısmını oluşturan ve allerjen olan b -laktoglobulin anne sütünde bulunmaz b- Laktoglobulin allerjik özelliklere sahiptir ve çocukta allerji,solunum sisteminde bozukluk ve döküntülere neden olabilirAnne sütündeki a-laktalbümin laktoz sentetaz enziminin yapısına girer ve glikozun UDP-galaktoza bağlanmasını katalize ederek meme bezlerinde laktoz sentezlenmesini sağlar Kazein ester bağlı fosfat,yüksek oranda prolin ve çok az sistin içeren ve pH:4-5 ‘te çözünürlüğü az olan bir süt proteinidir Alfa,beta,gama ve kappa olarak dört fraksiyonu vardır ve anne sütünde b kazeinleri fazla miktardaAnne sütündeki kazein miçellerinin çapı inek sütündekilere göre daha küçük ve aynı zamanda anne sütü eriyebilen whey proteinlerinden zengin olduğundan,daha kolay yıkılabilen moleküller ortaya çıkmakta ve daha kolay sindirilip emilebilmektedirİnek sütündeki fazla kazein midede kaba pıhtıların oluşumuna neden olur Anne sütünde kükürtlü aminoasitlerden metıonin/sistin oranı 0,69 iken,bu oran inek sütünde 2,72’dirYenidoğanda metionini sistine dönüştüren enzimler immatür olduğundan,anne sütündesistin miktarının yüksek olması sistin ve sülfat gereksinmesini karşıladığı için önemlidirAyrıca inek sütü sistinden fakir olduğundan,çeşitli dokularda sinir iletiminde rolü olan taurin sentezinde kullanılamaz İçerdiği düşük yoğunluktaki fenilalanin ve tirozin ile anne sütü,bu aminoasitlerin yenidoğan dönemindeki metabolize edilme hızlarındaki düşüklüğe uygunluk gösterirAnne sütünde glutamik asitten sonra yoğunluğu en yüksek olan aminoasit,büyümeyi düzenleyen etmenlerden birisi,hücre membranının bütünlüğünü sağlayan ve retina zedelenmesini önleyen taurindirAnne sütündeki taurin düzeyleri inek sütünden 30-40 kez daha fazladır (anne sütünde 250-350 mmol/l,inek sütünde 10 mmol/l) 2Antienfektif Öğeler: Hücre ve Antikorlar: T ve B lenfositler,makrofajlar,nötrofiller,epitelyal hücreler Bifidus Faktörü: Barsakta “laktobasillusbifidus”isimli yararlı bakterinin oluşumunu sağlarLaktobasillus bifidus,barsak pH’sını düşürerek diyareye neden olan mikroorganizma ve mantarların üremesine engel olur Lizozim: Bakterisidal etkisi olan bir enzimdirPeptidoglikan yıkımında görevlidir Laktoferrin: Bakteriostatik etkisi olan bir proteindirDemiri bağlayarak patojen mikroorganizmaların üremesini engellerFagositik etkisi vardırBağışıklık sistemini güçlendirici ve uyarıcı etkisi vardırBüyüme etmeni olarak kullanılır Laktoperoksidaz: Bakteriostatik etkisi olan bir proteindir İmmünoglobülinler: Özellikle sekretuvar İgA bakterilerden E Coli,vibrio kolera,H influenza,difteri,pnömoni,salmonella,shigella ve virüslerden polio,rotavirüs,HİV ve sitomegalovirusa karşı etkilidirİnterferon:Antiviral etkili bir proteindir Komplemanlar: Özellikle C3 opsonin (antijenle birleşerek onu fagositoza hassas kılan antikor)olarak görev alır Müsin: Rotavirüse karşı etkilidir Fibronektin: Opsonin (antijenle birleşerek onu fagositoza hassas kılan antikor)olarak işlev görür Antistafilokok faktör Nükleotidler Sitokinler: Anne sütünde bulunan sitokinlerden interlökin 1b,T hücrelerini aktive eder;interlökin 6,İgA yapımını,tümör nekrozis faktöra(TNFa)komplamen salgılanmasını ve dönüştürücü büyüme etmeni (transforming growth factor ;TGFb) ise T hücrelerine dönüşümü arttırmaktadır Lenfositler: EColi’ye karşı etkindir Antiviral lipidler: Virusları parçalarlar Oligosakkaritler: Bakterilerin epitel dokuya bağlanmasını önlerlerReseptör analoğudur 3Yağlar: Anne sütünün verdiği enerjinin yaklaşık yarısı yağlardan gelirAnne sütünün yağlarının %98’ini trigliseritler oluştururTrigliserit yapısında en fazla bulunan yağ asitleri ise palmitik ve oleik asitlerdirKolosstrumda daha fazla olmak üere anne sütünün çoklu doymamış yağ asitlerden zengin olması beyin gelişimi,myelinizasyon,retinal işlevler ve hücre proliferasyonunun normal olmasını sağlar Anne sütü yağının sindirim ve emilimi inek sütüne oranla kolaydırAnne sütünde bulunan yağların çevresi membranla çevrili,çekirdek kısmını trigliseridlerin ve membranını da fosfolipidler,kolesterol ve proteinlerin oluşturduğu yağ globülleri şeklindedirAnne sütünün yağ globüllerinin çapının inek sütünden küçük oluşu,kısmen içerdiği yağ asitleri ve kısmen de anne sütünde bulunan ve +4 C’de bile aktif olan lipaz enzimi bebekte yağ emilimini kolaylaştıran etmenlerdendir Sütün içerdiği yağ miktarı,insandan insana laktasyonun zamanına ve gün içinde salgılandığı saate göre değişkenlik gösterirBebek beslenmesi süresince 2 tip süt salgılanırEmzirmede ilk gelen süt (fore milk –ön süt) yağdan fakir,laktozdan zengin sulu süttürBu sütün özelliği öncelikle çocuktaki dehidratasyonu ve hipoglisemiyi önlemesidirBeslenme süresi uzadıkça çocuk yağlı süte ulaşır ve sütün yağ içerdiği 3 kez,proteini ise 1,3 kez,artma gösrerir ve emzirmenin sonuna doğru salgılanan ve yağdan zengin olan sütü (hind milk) alan çocuk doygunluk hissederek memeyi bırakırYağlı süt bebeğin enerjisini büyük bir kısmını karşılayacağından bu süte ulaşması için emme süresinin uzun olması gerekirYağlı süt enerji yanında doygunluk vereceği için de çocukta rahatlama ve derin uyku görülebilirBu nedenle her süt verişte anne bir memesini sonuna kadar boşaltmalıdırÇocuk emme süresini kendi denetim altına alır ve böylece obesite önlenmiş olur 4 Karbonhidratlar: Süt şekeri laktozdurLaktoz meme hücreleri Golgi cisimciklerinde glikoz ve galaktoz moleküllerinden sentezlenirAnne sütünün laktoz yoğunluğu annenin beslenmesinden etkilenmezYavaş ve kolay sindirildiğinden kan şekerini çocuğun fizyolojisine uygun olarak düzenler,kalsiyum ve diğer minerallerin emilimine yardımcı olur,barsak bakterileri tarafından laktik aside çevrilerek,dışkıda istenmeyen mikroorganizmaların üremesini engellerLaktozun galaktoz kompanentinin lipidlerle bileşikleri beyin dokusu gelişimi için çok önemlidir Anne sütünde aminoasitlere ve proteinlere bağlı (glikoproteinler ve glikopeptidler) karbonhidratlar da vardırGlikoproteinler laktobasillus bifidusun büyümesini uyardığından “bifidus faktör” veya “büyüme faktörü” adı da verilirAnne sütü alan bebeklerde bu faktör barsaklardaki bakteriyel florada yoğundurBifidus faktörünün varlığı anne sütü alan bebeklerin dışkılarının yapay beslenenlere göre farklı olmasını sağlar Anne sütünde besleyici olarak önemli miktarlarda glikoz,galaktoz gibi basit şekerler ile çocuğu enfeksiyonlardan koruma özelliği olan oligosakkaritler ve diğer bazı kompleks karbonhidratlar da bulunmaktadır 5Vitaminler: K veD vitaminleri dışındaki yağda eriyen ve suda eriyen diğer vitaminlerin anne sütündeki konsantrasyonları süt çocuğu için yeterlidirİşleme ile kayıplar olmadığından vitaminlerin bioyararlılığı yüksektir Suda eriyen vitaminlerin yoğunlukları annenin yakın zamandaki beslenmesi ile ilgilidir Yenidoğanda hepatik hidroksilaz aktivitesi gelişmemiştirAnne sütünde D vitamininin 25-OH formunda olması bebeğin fizyolojik durumuna uygunluk gösterirBir antioksidant ve A vitamini öncüsü olan b karoten vücudun bağışıklık sisteminin korunmasında,hücre sağlığının sürdürülmesinde ve serbest köklerin yol açtığı kümülatif hasarın önlenmesi açısından önlenmesi açısından önemlidirBununla birlikte anne sütünde 22 İU/lt D vitamini vardır ve bu miktar çocuğun gerekinmesi olan 400 İU/litre ‘den(veya 10mg kolekalsiferolden) oldukça azdırAnne sütüyle beslenen süt çocuklarında güneş ışınlarından yeterince yararlanılmadığında riketsgelişebileceğinden ilk yılda 15-20 günlükten itibaren günde 400 İU D vitamini verilmesi önerilir Anne sütünde 15mg/lt olan K vitamininin 0,5-1,0mg parenteral veya 2,0mg ağızdan verilmesi gerekirDaha sonra anne sütündeki K1 ve barsak florasının sentezlediği K2 vitamini ile gereksinim karşılanır 6Mineraller: Anne sütünün mineral içeriği annenin beslenmesi ile büyük ölçüde değişim göstermezAnnenin mineral depoları kullanılarak bu düzenleme sağlanırAnne sütünde potasyum,sodyum ve kalsiyum serbest iyonlar olarak,diğer mineraller de kompleks bileşikler halinde bulunurlar Anne sütündeki kalsiyum miktarı,inek sütünün %25’i kadar olsa da,barsak pH’sının asit,yağ emiliminin daha iyi ve fosfor emiliminin daha düşük olması ne4 nedeniyle anne sütündeki kalsiyumun %55’i emilirİnek sütü veya inek sütünden hazırlanan ticari mamalarda bu oran %38’dir Anne sütünün demir yoğunluğu düşüktür (0,2-0,8mg/lt)Ancak bioyararlılığı yüksektirİnek sütü ve diğer hayvansal besinlerdeki demirin ancak %5-10’u emilebilirken,anne sütünde bu oran%50’dirDemir depoları yeterli annelerin sütlerindeki demir oranı daha yüksektir Anne ve inek sütlerindeki demirin biyoyararlılığı Anne sütünde çinko genellikle whey proteinlerine bağlıdırWhey ya da kazeine bağlı olan çinkonun emilimi inek sütüne göre daha yüksektirKolostrum da çinko yönünden zengindirBu nedenle çinko metabolizmasının kalıtsal bir defekti olan “akrodermatitis enteropatika”bebek anne sütü aldığı sürece belirti vermez Anne sütü alan bebeklerde bakır yetersizliği görülmez Diş ve kemik dokusunun normal yapısının ve gelişiminin korunmasında gerekli olan florun anne sütündeki miktarı 0,02ppm’dir ve bu miktarın süt çocuğu için yeterliliği tartışılmaktadırYerel su kaynakları 0,3 ppm’den az flor içeren bölgelerde yaşayan süt çocuklarına 6aydan itibaren 0,25mg/gün flor eklenmesi önerilmektedir Anne sütündeki selenyum miktarı inek sütünden daha fazladırSelenyumun humoral ve hücresel aracılı bağışıklık sisteminde görevi vardırToksik maddelerin yıkımını katalize eden glutatyon peroksidazın yapısına girerTirozinin metabolik olarak aktif şekline dönüştürülmesi için gerekli “iyodotironin deiyodinaz 2”enziminin bir bileşenidir Anne sütünde K+iyonları Na+ iyonlarından daha fazladırBu özelliği ile anne sütü intrasellüler sıvılarla uyumluluk gösterirHer iki iyonun miktarı süte aktif olarak salgılanan klor iyonlarının oluşturduğu elektriksel farkı bağlı olarak ayarlanır Sodyum iyonunun içeriğinin düşüklüğü bebeğin gelişmemiş böbrek işlevlerine fizyolojik olarak uyum gösterir |
#2
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Doğumdan sonra annelere bebeklerini hemen emzirmeleri tavsiyesinde bulunan uzmanlar, anne sütüyle beslenmenin bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimine katkı sağladığını, anne ve bebeği birbirine yaklaştırdığını ve bebeğin annenin göğsünde kendini güvende hissetmesine neden olduğunu belirtti Uzmanlar, doğumdan sonra bebeğe verilecek en güzel hediyenin anne sütü olduğunu kaydetti
Doğumdan hemen sonra, hatta henüz doğum masasından kalkmadan bebeğin emzirilmesinin anneyle bebek arasındaki ilk temas açısından son derece önemli olduğunu söyleyen uzmanlar, uzun süreli ve başarılı bir emzirme için bunun önemli olduğunu belirtti Bebeğin en geç 1 saat içinde anne memesine anlar, uzun süreli ve başarılı bir emzirme için bunun önemli olduğunu belirtti Bebeğin en geç 1 saat içinde anne memesine verilerek emmeye teşvik edilmesi gerektiği vurgulandı Bebeğin emmek için en istekli olduğu bu dönem geçirilirse uzun süre isteksizlik yaşanacağı da açıklayan uzmanlar, sezeryanlı annelere bir başkasının yardımıyla bebeklerini emzirmelerini tavsiye etti Anne sütünün önemi şu şekilde açıklandı: "Anne memesinden süt salgılanmasını prolaktin adındaki hormon sağlıyor Prolaktin hormonunun uyarılmasıyla süt salgılanmaya başlıyor Bu hormonu uyaran etki ise bebeğin anne memesini emmesi oluyor Yani bebek ne kadar çok emerse, o kadar çok süt salgılanıyor Anne sütünün besinsel ve hücresel içeriği sabit kalmayıp, sütün üretim basamağına, çocuğun erken veya zamanında doğmasına göre, anneden anneye ve günden güne değişiyor Anne sütü, emzirmenin ilk günlerinde koyu sarımsı bir sıvı olarak salgılanıyor ve buna kolostrum adı veriliyor Kolostrum; yüksek değerli protein, antikor ve mineral içeriyor Bu süt doğumdan itibaren sadece birkaç gün üretiliyor ve bebeğin ihtiyacı olan tek besin olma özelliğini taşıyor Sütün bileşiminde, emilmeye başladıktan sonra bir takım değişimler gerçekleşiyor Protein ve mineral miktarında düşme gözleniyor Yağ, laktoz ve enerjisi ise artmaya başlıyor Bu dönemde salgılanan süte ise geçiş sütü deniyor ve yaklaşık 2 hafta sürüyor Daha sonra, daha açık renkte ve daha sıvı olan olgun süt üretilmeye başlanıyor" Bebek için en uygun gıdanın anne sütü olduğunu bildiren uzmanlar, "Bu doğal gıda steril olduğu için hiçbir canlı bakteri içermiyor Bebeğinizin bağışıklık sistemini güçlendirecek ve onu hastalıklardan koruyacak maddeler olan antikorları içeren anne sütü, her zaman hijyenik, pratik ve ekonomik olma özelliklerini taşıyor Bebeklerin bağışıklık sistemini güçlendiren ve sindirim sistemini düzenleyen prebiyotik lifler içeren anne sütüyle beslenen bebeklerde alerjik reaksiyonlar görülmüyor Anne sütü, bebeğin sindirebileceği en ideal besin olduğundan, bebeklerde sık sık görülen kabızlık, ishal, gaz gibi problemlerin oluşumunu en aza indiriyor Anne sütünün protein ve mineral içeriği, bebeğin henüz gelişmemiş böbreklerini zorlamıyor, kolay sindirim sağlıyor Bebek için gerekli olan tüm vitaminleri ve mineralleri de ideal oranlarda içeriyor Bebeğin sinir sistemi hücrelerinin, beyin hücrelerinin, gözde görmeyi sağlayan retina tabakası hücrelerinin gelişimi için hayati öneme sahip Omega-3/Omega-6 yağ asitleri açısından zengin olan anne sütü, bu yağ asitlerini olması gereken oranlarda ve doğru miktarlarda sağlıyor Yapılan araştırmalarda, anne sütüyle beslenen bebeklerde kalp hastalıkları, kanser, şeker hastalığı, ağız ve diş gelişimi bozuklukları, bağırsak hastalıkları, alerji gibi durumların daha az görüldüğünü saptanmış bulunuyor Unutmayın; hamilelik süresince büyük bir özlem duyarak bebeğini dünyaya getiren annenin, bebeğine verebileceği en güzel armağan anne sütüdür Anne sütüyle beslenmek, bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimini en iyi şekilde sağlayacak, bebekle anneyi birbirine yakınlaştıracak ve dolayısıyla bebeğin, annesinin göğsünde kendini güvende hissetmesini sağlayacak tek yoldur Ayrıca, bebeği anne sütüyle beslemenin en ekonomik yol olduğunu da dikkate almak gerekir Bu sebeplerle bebek, doğar doğmaz emzirilmeye başlanmalıdır" açıklamasında bulundu |
#3
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Emzirmek, annenin bebeğine vereceği en güzel armağan, onun için yapabileceği en iyi şeydir Bebek için en iyi beslenme, hayata sağlıklı bir başlangıç yapma yoludur
Emzirmenin başlatılıp sürdürülebilmesi için özellikle bebeğin babası olmak üzere tüm aile anneyi desteklemeli; gebelikte takibini yapan doktoru, çocuk doktoru ve aile hep birlikte olumlu, destekleyici bir tutum içinde olmalıdırlar Bu yazıda, annelere anne sütünü arttıracak bazı önerilerimizi sıralayacağız Daha Sık Emzirin: Yenidoğan bebeğinizi en az 2 saatte bir emzirin, uyuyorsa uyandırın Gece ise, 4-5 saatten uzun uyumasına izin vermeyin, uyandırıp emzirin Bebeğin sık sık emmesi anne sütünü arttıracak en önemli etkendir Bu durum, ilk günlerde yeni anne için biraz yorucu olsa da, emzirmenin başarıyla sürmesi ve bebeğin kilo alması ona bu ilk sıkıntıları unutturacaktır Emzirmek İçin Göğsünüzün Dolmasını Beklemeyin: Göğsünüzde her zaman bebeğe yetecek süt vardır, emzirme sırasında da, hormonal uyarıyla vücut yeniden süt üretecektir Göğüslerin çok dolu olması bebeğin daha çok doyduğunu göstermez Aynı şekilde, bazen pompayla sütü sağan anneler gelen miktar karşında hayal kırıklığı yaşayabiliyorlar Pompayla çektiğiniz miktar, bebeğin memede ne kadar alabildiğinin bir ölçüsü değildir Bebeğin yeterince beslendiğini ancak kilo alışıyla anlayabiliriz Daha Uzun Süre Emzirin: Bebeğin belli bir süre değil, bir göğsü bitirene kadar emmesini sağlayın, sonra da öbür göğse geçin Böylece, hem önce gelen sulu sütü, hem de sonra gelen yağlı sütü alacak, vücudunuz da süt yapımı için gereken uyarıları almış olacaktır Emzirme Sırasında Bebeği Mümkün Olduğunca Çıplak Bırakın: Emerken kolay yorulup bırakan, uyuyakalan bebekler; bezleri kalacak şekilde soyulup anneyle cilt teması sağlanırsa daha uzun ve etkili emmeleri sağlanabilmektedir Üşümemesi için bir örtü ile korunarak emmesi sağlanabilir Emerken özellikle bebeğe eldiven giydirmemeli, anneye dokunabilmesine fırsat vermeliyiz Emzirmeye ve Kendinize Odaklanın: Yenidoğan bebeğini emziren anne önceliğinin emzirme olduğunu bilmelidir Dinlenmeye, dengeli beslenmeye zaman ayırmalı, babadan emzirme dışı işlerde yardım almalıdır Ev işlerini de bebekle birlikte mükemmel bir şekilde yürütmesi gerekmediğini kabullenmeli, her şeyi hallederim deyip kendini strese sokmamalıdır Biberon, Emzik Vermeyin: Emzirme dengesi kurulup bebek kilo almaya başlayana kadar (tercihen ilk 1 ay ) bebeğe biberon, emzik vermeyin Böylece tüm emme faaliyetini memede gerçekleştirecek, süt yapımını uyarmış olacaktır |
#4
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Anne sütünü en çok artıran şey bol bol su içmektirHalkta 'ne kadar çok yersem o kadar çok sütüm olur' şeklinde yanlış bir inanış var Ancak ne kadar çok yediğiniz değil, ne yediğiniz daha önemli Anne, normal ve dengeli beslenmeli Yağlı olmayan proteinleri almalı Yeşillik ve sebze tüketip, çorbalara ağırlık verebilir Aşırıya kaçmamak koşuluyla, tahin-pekmez ve az yağlı süt ürünleri tüketilebilir
Az sütü gelen annelere tavsiyeler: Bu dönemde anne sütünü artıran yiyeceklere ağırlık vermeli Bunlar kısaca şöyle özetleyebiliriz: Bolca rezene ve ısırgan çayı tüketilebilir (günde n- 5 fincan) Şişmanlatmayan demir kaynakları olarak yeşil mercimek, brokoli, roka, ıspanak, pazı, dereotu, çekirdekleri ile birlikte yenen siyah üzüm, dut pestili, yumurta ve yağsız kırmızı et tercih edilebilir Hamilelikle bu demir kaynakları alırken, 20 dakika öncesi veya sonrasında, süt ürünleri ve koyu çay tüketilmemeli Aksine yenilen yemeklere limon sıkılırsa daha faydalı olur Susam yağı ile memelere dıştan dairesel şekilde hareketlerle masaj yapılması da katkı sağlar Ayrıca günde 3 litre su içilmelidir Anne sütünü en çok artıran ise alkolsüz biradır (malt özü), Sabah, öğle ve akşam sadece bir kahve fincanı içilecek alkolsüz bira, anne sütünü artırıp, içeriğindeki B vitamini sayesinde de annenin bağışıklık sistemini korur |
#5
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Anne Sütünü Saklama Koşulları
Yakın zamanda yapılan çalışmalarda, anne sütünün buzdolabı veya derin dondurucuda saklanması ile besin değerini kaybetmeden korunabildiği ortaya çıkmıştır Yapılan çalışmalar, anne sütünün bakteri üremesine dirençli olduğunu ve oda ısısında 10 saate kadar özelliklerinden bir şey kaybetmeden saklanabileceğini göstermektedir Anne sütü, kapağı iyice kapatılmış cam ya da plastik kapta saklanmalıdır Burada sözü edilen plastik, şeffaf sert plastik (polikarbonat) veya buğulu sert plastiktir (polipropilen) Derin dondurucu için hazırlanmış anne sütü saklama torbaları, pompaya adapte edilebilir Bunlar kilitli, önceden sterilize edilmiş, kalın ve özel torbalardır Gereğinden fazla süt çözünmesini önlemek için depolanan sütün 60-120ml civarında olması uygundur Süt, 8 günden önce kullanılacaksa, buzdolabında dondurulmadan bekletilebilir Anne sütü sağılmadan önce, eller iyice yıkanmalıdır Özellikle süt bankalarında sıklıkla kullanılan bir yöntem olan pastörizasyon ile antimikrobiyal özelliklerini kaybederler Anne sütünün +4 derecede buzdolabında veya -20 derecede derin dondurucuda saklanması ile bakteriyel yükün azaldığı, sütün anti bakteriyel etkilerinin arttığı gösterilmiştir 50-100cc sağılmış anne sütünü temiz bir kap veya süt saklama poşetine koyabilirsiniz Donarken süt genişleyebileceğinden, tepeleme doldurmayınız Tüm torbalara mutlaka tarih ve miktar yazınız Sütü derin dondurucunun kapağına değil, en soğuk noktasına koyunuz Güvenli süt saklama koşulları: -Odanın serin bir yerinde 6-8 saat -Buzdolabının rafında 72 saat (3 gün) -Buzdolabının buzluğunda 2 hafta-2 ay arası -Derin dondurucuda 6 ay Dondurulmuş anne sütünün eritilmesi ve ısıtılması -Sakladığınız anne sütünü kesinlikle ocağın üstüne veya mikrodalga fırına koymayınız Bu, sütün proteinini bozar ve sütün içinde oluşan sıcak noktalar bebeğinizin ağzını yakabilir -Süt poşetini bir kaba koyduğunuz ılık suyun içine ağzı dışarıda kalacak şekilde batırarak çözülmesini sağlayınız (benmari usulü) ve salladıktan sonra sıcaklığını kontrol ederek bebeğinize veriniz Unutmayın! Çözülmüş süt kullanılana kadar buzdolabında saklanmalıdır 24 saat içinde kullanılmalıdır Bebeğinizi besledikten sonra sütün arta kalanını atılmalıdır Her zaman önce en eski tarihli süt kullanılmalıdır FIRINDA ISITMAYIN Zamanında doğmuş bebekte kolostrum (ilk 6 gündeki süt) oda ısısında 27-32 derecede, 12 saat sonraki süt 15 derecede, 24 saat 19-22 derecede, 10 saat 25 derecede, 4-6 saat buzdolabında 0-4 derecede, 8 gün buzlukta 2 hafta ayrı kapısı olan buzlukta, 3-4 ay ayrı kapısı olan derin dondurucuda 6 ay ve üzeri saklanabilir Donmuş sütün önce buzdolabında çözdürülmesi gerekir Sonra benmari yöntemi ile ısıtılır Benmari yönteminde, 51 derecede ısıtılmış su içeren kaba, biberon ağzına dek daldırılır O andaki şartlar bu yöntemi mümkün kılmıyorsa, biberon koltuk altına konulup, sütün vücut sıcaklığına gelmesi beklenebilir Ayrıca, biberon ısıtıcıları da mevcuttur Anne sütünü çözdürmek için, mikrodalga fırın kullanılmaz Anne sütü, çözdürüldükten sonra 24 saat buzdolabında bekletilebilir ancak, tekrar dondurulmaz |
#6
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Sütten kesilmenin birkaç sebebi vardır Bunların önde gelenlerini sıralayalım:
Bebek Emmez İse: Yeni doğan bebeğin emmeyişi, ya rahimde yeterince gelişmediğinden ya da erken doğmasındandır Her iki durumda da bebek zayıftır Dudak kasları memeden süt emecek güçte değildir Bebek aç olduğu halde ememez Anne gerçek sebe*bi bilmediğinden telaşa kapılır ve üzülür Eğer günlerce bebeğin emmesini bekleyecek olursa maalesef sütü kesilir Ne Yapmalı * Bebeği zayıf veya erken doğan anneler, daha ilk günden em*mediğini gördükleri takdirde ya elle ya da eczaneden satın ala*cakları vakumlu bir "süt çeker" le memelerindeki sütü temiz bir kaba boşaltmak; bunu 'kaşık veya deliği geniş açılmış bir biberonla bebeğe vermelidirler * Bebeği emmeye alıştırmak için yavaş yavaş biberon memesinin deliğini küçültmeli; yani deliği gittikçe küçülen başlıklar takmalıdır DİKKAT: Bebek "pamukçuk" veya benzeri bir ağız içi yarasın*dan rahatsız ise; yine meme ememeyecek; rahatsızlığın uzun sür*mesi halinde anne sütten kesilecektir Bu durumda ağız yarası te*davi ettirilmeli; iyileşinceye kadar yine elle veya süt çekerle me*me boşaltılmalı ve kaşıkla verilmelidir Sütünüz Az İse: Bebeğiniz, muntazaman emzirdiğiniz halde, ki*lo almıyor; memeden sonra ağlamaya devam ediyor ise büyük ih*timalle sütünüz az geliyor demektir Sütün az gelişi, beslenme ye*tersizliğinden kaynaklandığı gibi; ruhsal durumunuzla da yakından ilgilidir Sağlığımız yerinde, beslenmeniz de normal ise; ailede ruhsal gerginliğe sebep olan bir geçimsizlik söz konusudur Ne Yapmalı? Anne beslenmesine dikkat etmeli, mümkün mertebe ruhsal gerginliklerden uzak durmalıdır Sütü az bile olsa, bebeğini emzirmeye devam etmeli; geriye kalan eksikliği sulandırılmış inek sütü ile tamamlamaktır İnek sütü, deliği küçük bir biberonla verilmeli ki, bebek rahat emişin*den dolayı biberonu tercih etmesin Bebeğin memeden vaz geçmemesi için en iyi usul, iki emzir*meden sonra bir biberonla takviye yapmaktır Doğumdan Hemen Sonra Süt Gelmezse: Normal şartlar altında, doğumun hemen arkasından memele*re süt gelmekte; ancak bazı durumlarda sütün gelişi 3-5 gün hat*ta iki hafta gecikebilmektedir Doğumdan hemen sonra sütü gelmeyen anneler telaşa ve hele üzüntüye hiç kapılmamak; sütü varmış gibi bebeğini emzirmeye devam etmelidir Ancak bu arada, gayet tabii ki bebeğin gerekli gıdayı alabilmesi için, deliği küçük açılmış bir biberonla beslen*melidir Çoğu anneler, "sütüm olmadığı halde, bebeğimi emzirmeye devam etmemin ne faydası var" diye soracaklardır Açıklaya*lım: Memedeki süt torbacıklarına sütün gelişi hormonlar tarafın*dan başlatılmakta ve devam ettirilmektedir Hormon salgılayan bezler, meme uçlarındaki sinirlere bağlı olduklarından bu sinirler tarafından uyarılmayı beklerler Bu uyarı haberi ise, ancak bebe*ğin meme uçlarını emmesi ile doğar Bebek uzun zaman meme emmediği takdirde, hormon salgılayan bezler hiçbir uyarıcı haber alamayacaklarından hormon salgılamayacaklardır Hormon sal*gısı olmadan meme içindeki süt torbacıkları süt imâl edemezler İşte, ilk günlerde sütü olmadığı halde, anneye bebeğini emzirme*ye devam etmesini söylememizin sebebi budur |
#7
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Anne, mümkün olduğu kadar, ya da istediği kadar uzun süre bebeğini emzirmelidir Ancak anne sütü altıncı ayda doğum ağırlığının 2 katı olmuş bebeğe yetmez Genellikle anne (bazı istisnalar dışında), ancak altıncı aya kadar bebeğin normal büyüme ve gelişmesini sağlayacak kadar süt üretir Ayrıca, çok uzun süre yalnız anne memesiyle beslenen bebek memeye bağlanır, kaşıkla yemek istemez, değişik besinlerin tadına ve kıvamına alışması zor olur Anne sütü tek başına büyüyen bebeğe yetmez, bebek diğer besinleri de almak istemeyince büyüme ve gelişmesi yavaşlar, hatta zamanla büyüme durur ve çocuk hastalanır Unutmayalım anne sütü ancak 6 aya kadar çocuğun tek besinidir6 aydan sonra 2 yaşına gelene kadar uygun ek gıdalar ile birlikte anne sütü vermeye devam etmelisiniz
Bebeği ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslemek ne kadar önemli ise, zamanında uygun ek gıdalara başlamak da bebeğinizin sağlıklı gelişimi için çok önemlidir Anne sütünün besleyici ve koruyucu özellikleri 1 yaştan sonra da devam etmektedir Dünya Sağlık Örgütü ve Unicef, 2 yaşa kadar emzirmenin sürmesini önermektedirler Bu şekilde, bebek yaşama sağlıklı bir başlangıç yapacaktır |
#8
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
İlk 2 - 3 haftada bebek her istediğinde sık aralarla ve gece gündüz emzirilmelidir Böylece hem annenin süt yapımı artacak hem de bebek yeterince anne sütü alacaktır Daha sonraları emzirme araları kendiliğinden düzene girer
Beslenme sıklığı bebekten bebeğe değişir Bebek ağzını açarak, aranarak, sonunda da ağlayarak açlığını belli eder İlk aylarda, bebek uyandığında genellikle açtır ve emzirilmek ister İlk haftalarda emzirme aralıkları bir saat, iki saat gibi çok kısa olabilir Her emzirme sonrası, memede yapılan süt miktarı biraz daha artacağından, zamanla beslenme aralıkları uzayacaktır Bebekler, yenidoğan döneminde geceleri de emmek isterler Gece öğünlerinin kesilme zamanı bebekten bebeğe çok farklılık gösterir Genelde, ilk 1 - 2 aydan sonra gece emzirme sıklığı azalır Bebek annenin hemen yakınında ise geceleri emzirmek kolaylaşır ve anne için yorucu olmaz Gece beslemeleri sırasında bebeğin giysileri ıslak değilse, bebeğin altı değiştirilerek rahatsız edilmemelidir Eğer bebek ses ve ışıkla rahatsız edilmeden emzirilirse, beslenme sonunda hem anne hem de bebek kolayca uykularına devam edebilirler GECELERİ EMZİRME GEREKLİ Mİ? -Bebekler gereksinimlerini yalnızca gündüzleri beslenmekle karşılayabilecek duruma gelinceye kadar geceleri de emmek isterler -Gece öğünlerinin kesilme zamanı bebekten bebeğe farklılık gösterir Genelde ilk aylardan sonra gece emzirme aralıkları uzar -Gece emzirme süt yapımının artmasına yardımcı olur -Bebek annenin hemen yakınında ise geceleri emzirmek kolaylaşır ve anne için yorucu olmaz -Gece beslemelerinde bebeğin giysileri ıslak değilse bebeğin altı değiştirilerek rahatsız edilmemelidir Bebek yavaşça kaldırılıp uyandırılmadan emzirilebilir -Bebeğin giysilerine kadar ıslanmaması için geceleri daha kalın bezler kullanmak uygundur -Eğer bebek ses ve ışıkla rahatsız edilmeden emzirilirse, beslenme sonunda hem anne hem de bebek kolayca uykularına devam edebilirler |
#9
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Emzirmenin Anneye Ve Bebeğe Yararları
Anne sütünün yararları ve emzirmenin önemi saymakla bitmez Emzirme son derecede sağlıklı ve doğal bir yöntemdir Her memeli canlı gibi insanlar da yavrusunu doğumdan hemen sonra emzirmelidir İşte yapılan bilimsel çalışmalar sonucu ortaya çıkan ve önemi her geçen gün artan emzirmenin yararları: 1Dünya Hekimleri, WHO ve UNICEF emzirmeyi öneriyor Anne sütü ister prematüre, ister hasta doğmuş olsun, tüm yeni doğanlarda tercih edilmesi gereken beslenme şeklidir Amerikan Çocuk Hekimleri Akademisi'ne göre emzirme en az 12 ay devam etmelidir, bu süreden sonra isteğe bağlı olarak emzirme devam edilebilir Özellikle doğumdan sonra ilk 6 ayda, bebekler anne sütü haricinde hiç bir ek gıdaya gereksinim duymazlar 2 Emzirme kadınlara özel bir durumdur ve anne ile bebek arasında güçlü bir duygusal bağ oluşmasını sağlar Bu güven bağı çocukluk dönemine kadar devam eder Emzirme ile anne vücudundan "oksitosin" isimli hormon salgılanır Bu hormon hem sütün memelerden dışarı atılmasından sorumludur hem de doğum sonrası rahmin toparlanmasını kolaylaştırır Aynı zamanda annelik güdüsünün gelişmesine yardımcı olur ve anne ile bebek arasında güçlü bir bağ gelişmesini sağlar 3 Emzirme bebeğin duygusal gereksinimlerini karşılar Tüm bebekler kucaklanmayı ister Çalışmalar kucakta tutulmayan prematür bebeklerde ölüm riskinin daha fazla olduğunu göstermektedir Bir bebek için, kaç aylık olursa olsun emzirme esnasındaki pozisyonundan daha rahat bir duruş şekli yoktur Bu bebeğin ruhsal gelişimi için son derece önemlidir 4 Anne sütü bebek için mükemmel bir besin maddesidir Anne sütü türe özgü bir salgıdır ve başka hiçbir besin maddesi anne sütünün bebeğe sağladığı yararları sağlayamaz 5 Emzirmemek annede meme kanseri riskini arttırır Yapılan çalışmalarda emzirmenin meme kanseri riskini azalttığı saptanmıştır En az 24 ay emzirenlerde bu azalma % 25 oranında olmaktadır Emzirmeye genç yaşlarda başlayanlarda bu azalma daha fazla olmaktadır 6 Anne sütü her zaman hazırdır 7 Anne sütünün sindirilmesi daha kolaydır Bebekler annelerinin sütünü diğer memeli hayvanların sütüne göre daha rahat sindirebilirler Bunun muhtemel nedeni anne sütünün içerdiği türe özgü bir enzimdir İnek sütünde daha fazla protein olmasına karşın sindirimi daha zordur ve bebekler bütün bu proteinleri kullanamazlar 8 Mama ile beslenme kız bebeklerin ileride meme kanseri olma riskini arttırmaktadır Bebekliklerinde anne sütü yerine mama ile beslenen kız çocukların ileriki yaşamlarında meme kanserine yakalanma riski anne sütü alanlara göre %25 artmaktadır 9 Anne sütü mekonyumun atılmasını kolaylaştırır Bebekler barsaklarında “mekonyum” adı verilen koyu kıvamlı yapışkan bir madde ile doğarlar Anne sütü mekonyumun barsaklardan atılmasını kolaylaştırır 10 Mama ile beslenme daha düşük zeka düzeyi ile bağlantılıdır Yapılan araştırmalarda bebekliklerinde anne sütü ile beslenen gençlerin mama ile beslenenlere göre zeka düzeylerinin daha yüksek olduğu ve okulda daha çok başarı gösterdikleri saptanmıştır 11 Emzirme Crohn hastalığına karşı koruma sağlar Emzirme ciddi bir barsak hastalığı olan “Crohn hastalığı”na karşı koruyucudur Crohn hastalığı barsakların enflamatuar bir rahatsızlığıdır 12 Emzirme sayesinde annenin doğum sonrası kilo vermesi kolaylaşır Emziren anneler günde 500 kalori fazladan harcarlar Bu da kilo vermeyi kolaylaştıran bir etkendir 13 Emzirme doğum sonrası kanamaları azaltır Emzirme ile salgılanan oksitosin hormonu rahmin kasılmasını sağlarken açık olan kan damarlarının da kapanmasına yardımcı olur ve bu sayede doğum sonrası kanamalar azalır 14 Emzirme doğum sonrası annenin rahminin küçülmesini kolaylaştırır Emzirmeyen annelerin rahimleri doğum öncesindeki boyutlarına asla dönemez Her zaman eskisinden biraz daha büyük kalır 15 Pre-term süt özellikle erken doğan bebekler için tasarlanmıştır Zamanından önce doğum yapan annelerin sütü, miadında doğum yapanlardan daha farklıdır Bu dönemde süt "ağız" adı da verilen ilk süte yani "kolostruma" benzer ve erken doğan bebeğin sağlığı için gereklidir Mikroplara karşı antikor ve protein deposu olan kolostrum bebeğin adeta bir “ilk aşısı” dır 16 Anne sütü bağışıklık ile ilgili maddeler içerir ve bebeğin bağışıklık sisteminin gelişimini kolaylaştırır 17 Mama ile beslenen bebeklerde tip 1 diabet riski artar Yapılan çalışmalarda çocukluk döneminde fazla miktarda inek sütü içen kişilerde bu süte karşı antikorların yüksek olduğu ve bu durumun da insüline bağımlı diabet riskini arttırdığı bulunmuştur 18 Emzirme “endometriozis” gelişimini azaltır 19 Emzirme annede yumurtalık kanseri riskini azaltır Araştırmalar emziren annelerin ileriki yaşamlarında over kanserine yakalanma riskinin emzirmeyenlere göre daha düşük olduğunu göstermektedir 20 Emzirmeme annede endometrium kanseri riskini arttırır Araştırmalar emziren annelerin ileriki yaşamlarında over kanserine yakalanma riskinin emzirmeyenlere göre daha düşük olduğunu göstermektedir 21 Mama bebekte alerji gelişme şansını arttırır Mama ile beslenen bebekler anne sütü ile beslenenlere göre daha yüksek oranda alerjik bünyeye sahiptirler 22 Mama "ani bebek ölümü sendromu" riskini arttırabilir Hiçbir sebep olmadan bebeklerin aniden ölümü "ani bebek ölümü sendromu" olarak adlandırılır Mama ile beslenen bebeklerde bu risk daha yüksek bulunmuştur 23 Anne sütü bebekte kulak enfeksiyonları sıklığını azaltır 24 Anne sütü bebekte astım ve diğer alerjik hastalıkların görülme riskini ve sıklığını azaltır 25 Anne sütü bebeği ishale karşı korur 26 Anne sütü bebeği "bakteriyel menenjite" karşı korur 27 Anne sütü bebeği "solunum sistemi enfeksiyonlarına" karşı korur 28 Anne sütü bebeği bazı "lenfoma" türlerine karşı korur 29 Anne sütü bebeği "juvenil eklem romatizma"sına karşı korur 30 İnek sütü barsaklar açısından irritandır (tahriş edici etkide) 31 Anne sütü bedavadır 32 Mama ile beslenen bebekler ileriki yaşantılarında şişmanlık açısından daha fazla risk altındadır 33 Anne sütü bebeği bazı "görme kusurlarına" karşı korur Bangladeş’de yapılan bir çalışmada emzirmenin, hem kırsal hem de kentsel alanda yaşayanlarda gece körlüğüne karşı koruyucu bir faktör olduğu saptanmıştır Bebeğin yaşantısının ilk 24 ayında en önemli A vitamini kaynağı annesinin sütüdür 34 Anne sütü aşıların etkinliğini arttırır Anne sütü ile beslenen bebeklerde, aşılardan sonra görülen bağışıklık cevabının daha güçlü olduğu saptanmıştır 35 Emzirme doğal bir gebelikten korunma yöntemidir Uygun şekilde yapılan bir emzirme gebelikten en az 3 ay süreyle gebelikten korunmayı sağlar 36 Anne sütü ile beslenen bebekler daha az doktora gider Anne sütü ile beslenen bebekler genel olarak daha sağlıklı oldukları için daha az doktora gitme gereksinimi görülür 37 Emzirme annede ileride kemik erimesi şansını azaltır Bulgular emzirmeyen kadınlarda kemik erimesinin 4 kat fazla görüldüğünü ortaya koymuştur 38 Anne sütü daha iyi sosyal gelişim sağlar Anne sütü ile beslenen bebeklerin psikomotor ve sosyal gelişimi mama ile beslenenlere göre belirgin derecede daha iyidir 39 Anne sütü her zaman uygun konsantrasyonda besin maddesi içerir 40 Anne sütü bebek için doğal bir sakinleştiricidir Anne sütünün içerdiği bazı kimyasal maddeler bebeğin daha kolay uykuya dalmasına yardımcı olur Sinirli bebekler daha kolay sakinleşir 41 Emzirmek mama hazırlamaya göre kolaydır 42 Anne sütü çevre ile barışıktır Emzirme, şişe, kutu, paket gibi atık maddeler içermediğinden çevre ile dosttur 43 Anne sütü ağrı kesicidir Anne sütü içerisinde bulunan “endorfinler” bebek için doğal bir ağrı kesici görevi görür 44 Anne sütü her zaman temizdir 45 Emzirme bebeğin diş sağlığı için yararlıdır Memeden emmek, biberondan emmeye göre bebeğin diş ve çene gelişimi için daha uygundur Memeden emerken biberona göre 60 kat fazla enerji harcayan bebeğin çene kasları daha kuvvetli olur Düzgün gelişen bir çenede çıkan dişler daha düzgün ve sağlıklı olur 46 Anne sütü alan bebeklerde "reflü" daha az görülür Emziren annelerin bebeklerinde mide içeriğinin yemek borusuna kaçması (reflü) daha kısa süreli ve daha az olur 47 Emzirme annenin kendine olan saygısını güçlendirir 48 Anne sütü her zaman uygun sıcaklıktadır 49 Anne sütü sentetik hormonlar içermez, tamamen doğaldır EMZİRME NE ŞEKİLDE YAPILMALIDIR? Emzirmeye, doğum şekli normal veya sezaryen olsun, mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanmalıdır Çünkü saatler süren doğum eylemi sonrası dünyaya gelen bebek yorgundur ve acıkmıştır Her gebe kadının vücudunda, hamilelik süresinde bebeğini emzirebilmesi için gerekli değişimler olmaktadır Bu yüzden her anne emzirme yeteneğine sahiptir Önemli olan bu yeteneğini uygun şekilde kullanabilmektir Loğusalıkta annenin dikkat etmesi gereken iki önemli konu vardır Bunlardan birisi sık olarak sıvı tüketmek, bir diğeri ise emzirmek… Sütün bol ve uzun süreli gelebilmesi için bebek her istedikçe ve de sık sık emzirilmelidir Emzirmede her iki göğüs birden kullanılmalıdır Daima bir önceki emzirmede kullanılan son göğüsten başlanmalıdır Emzirmede en rahat pozisyon seçilmeli ve bebeğin başı ve gövdesi tam olarak anneye dönük olmalıdır Emzirme meme başından değil, meme başı çevresindeki koyu renkli kısmı kaplayacak şekilde yaptırılmalıdır Göğüs temizliğinde sık sık sabun kullanılmasından kaçınılmalıdır Bebekler doğduklarında hayatlarının ilk 4 gününde kendilerine yetecek kadar vücutlarında yedek su ile birlikte doğarlar Bu nedenle anne sütü bollaşana kadar dışardan su veya diğer içeceklerin verilmesine gerek yoktur Gereksiz yere başlanan ek gıdalar sonucunda bebekler kısa sürede anne sütünü bırakabilirler İlk 4 ay içerisinde bebeklere anne sütü dışında su dahil hiçbir ek gıda verilmemelidir "Her açıdan sağlıklı bir anne ve sağlıklı bir bebek sahibi olmak için bebeğinizi düzenli olarak emzirin" |
#10
|
|||
|
|||
Cvp: Anne Sütü Hakkında Herşey
Emzirme, tümüyle doğal bir olay olmasına rağmen, bir takım güçlükler içerir
Özellikle ilk birkaç hafta, hem siz, hem de bebeğiniz için yorucudur Anne ile bebek arasında iyi bir emzirme ilişkisinin kurulması haftalar sürebilirİlk yapılacak şey, emzirmeyi gerçekten istemek ve sabırlı olmaktır Sizin için bir kaç ipucu: Bebeğinizi emzirmek için ideal duruş şeklinizi bulun, gevşeyin, bebeğiniz emmeye başlarken derin nefes alıp verin Bebeğini uzun süre başarıyla emzirmiş annelerle, hatta kendi annenizle konuşun Bebek bakım deneyimi olan bakıcılarla, bebek hemşireleriyle, çocuk hekimleriyle görüşün, önerilerini alın Tüm bunlara karşın, başarılı bir emzirmenin olamamasının tedavi gerektiren kimi tıbbi nedenleri de vardır Bunları özetlersek; -Göğüslerin aşırı dolması ve şişmesi -Meme başında ağrı -Meme başında çatlaklar -Meme iltihabı (mastit) -Meme ucu sorunları -Mantar -Bebekte dudak ve damak yarığı -Bebeğin memeyi reddetmesi Göğüslerin aşırı dolması ve şişmesi Doğumdan 2-3 gün sonra, göğüslerinize daha çok kan gelmesi sonucu süt üretimi başlar Bunun sonucunda da,göğüsleriniz şiş, gergin, rahatsız edici derecede dolgun bir hal alır Kuşkusuz bu olay, her annede farklı düzeydedir Kimisinde hafif bir şişkinlik olurken, kimi annelerde göğüsler şaşırtıcı ölçülerde büyür ve zonklama tarzında bir ağrı hissedilir Bazen şişlik kola doğru yayılır Bu durum, annelerde aşırı tedirginliğe yolaçar, süt kanallarının tıkandığı duygusuna kapılır anneler Bebeğin emmesi, kısa sürede rahatlama sağlar Bu durumda yapılacak ilk iş bebeğinizi olabildiğince emzirmektir Sağlıklı bir emzirme sonucunda şişlik 24- 48 saat içinde normale döner Emzirmezseniz, büyük ihtimalle sorun daha da ciddileşecektir Bu durumda ikinci seçenek, süt pompası ile göğüsleri boşaltmaktır Gergin ve dolu göğsün yarattığı rahatsızlık nasıl giderilebilir? Öncelikle şunu aklınızdan çıkarmayın ki, göğüslerin şişmesi olumlu bir durumdur Bebeğiniz için süt üretimine başladınız, ve kısa süre sonra bu üretim miktar olarak da ihtiyaca göre ayarlanacaktır! O halde: Gece gündüz göğüslerinizi destekleyen bir emzirme sütyeni kullanın, çok sıkmamasına dikkat edin En geç 2-3 saatte bir emzirin Her seferinde her iki göğsünüzü, her birini 10-20 dakika olmak üzere emzirin Bunun için gerekirse bebeğinizi uyandırın Meme başınız ve etrafındaki kahverengi alan areola- sertken emzirmekten kaçının, aksi halde zorlamanız meme başı çatlaklarına neden olacaktır Göğüs ucunuzu yumuşatmak için ellerinizi kullanarak bir miktar süt sağmanız süt akışını başlatacaktır Bunun yeterli olmadığı durumda ılık bir duş alınabilir Areolayı yumuşatmak amacı yada bebeğin emmeyi ısrarla reddetmesi durumları dışında süt pompası kullanmaktan kaçının! Aşırı- sürakli pompa kullanımı, süt üretimini çok fazla artıracak, bu da göğüslerinizdeki dolgunluk hisi ve ağrının artmasına neden olacaktır Bebek emerken, emdiği memeye yavaşça masaj yaparak süt akışını kolaylaştırın Ağrı hissinin azalması ve şişliğin inmesi için, emzirme sonrası meme üzerine buz torbası uygulayın Bunun yetmediği durumlarda, paracetamol türü ağrı kesiciler kullanın Göğüslerinize doğrudan sıcak uygulamaktan kaçının(sıcak bez, sıcak su şişesi, termofor gibi) Bu tür yaklaşım, tam tersi sonuç verecek, şikayetlerinizi artıracaktır Meme Uçlarında Ağrı Bebeğin memeyi hatalı tutmasından dolayı meme ucunda ağrı oluşur Bebeğin sadece meme ucunu ağzına alarak emmesi durumunda ağrılar meydana gelir Meme ucu ağrılı olan anne daha az ve kısa süreli meme emzirir Bu durum süt yapımının azalmasına neden olur Bebek sık sık ağlar ve emmek ister Anne meme ucu acıdığı için emzirmek istemez Doğru emzirme için bebeğin göğüs ucu etrafındaki aerola bölgesinin de bir kısmını ağzına alarak emmesi gerekir Emzirme sırasında memenin doğru tutulmasıyla meme ucundaki ağrı geçer Meme sabunla yıkanmamalı, krem veya ilaç kullanılmamalı Meme başı karbonatlı su ile silinmemeli Meme zorla bebeğin ağzından çekilmemeli Emzirme sonunda bebeğin memeyi bırakması beklenmeli veya anne parmağını bebeğin ağzına sokarak memeyi çıkarması sağlanmalı Meme Uçlarında Çatlaklar Memede çatlak, soyulmaların nedeni ve zedelenmelerin oluşması, bebeğin memeyi yanlış pozisyonda emmesinden kaynaklanır Bu çatlaklardan memeye mikroplar geçebilir ve meme iltihapları oluşabilir Meme derisi kızarır ve sızlar Anne emzirme sırasında acı çeker Çatlakları engellemek için; Emzirirken iyi yerleşmek ve bebeğin memenin etrafındaki kahverengi kısmı tümüyle ağzına alıp emzirme boyunca ağzında tutması sağlanmalıdır Emzirmelerde temizliğe özen göstermelisiniz Göğüse değen herşey temiz olmalıdır Meme mümkün olduğu kadar hava ile temas etmelidir Her emzirmeden sonra memenizi kurulayın Sızlayan memeyi bir gün için elle boşaltabilirsiniz Emzirmeden sonra meme su ile yıkanıp kurulanmalı ve memeden bir iki damla süt akıtarak kendiliğinden kuruması sağlanmalıdır Pamuklu sütyen kullanınız Sentetik sütyenler çatlakların oluşmasına yol açar Meme İltihabı-Mastit Meme iltihabı nedir? Tıkanmış süt kanallarının yada mikroorganizmaların neden olduğu bir hastalıktır Belki de anneler için en rahatsız edici durumdur meme iltihabı Ateş, halsizlik, yorgunluk, memede ağrı ve kızarıklık gibi belirtileri vardır Meme iltihabının nedenleri nelerdir? Mastit bebeğini emziren-emzirmeyen her 20 anneden birinde görülür Enfeksiyon, genellikle meme başında bulunan çatlaklardan süt kanallarına doğru yayılır Emzirmeyen annelerde göğüslerin şişmesi de mastite yol açabilir Diğer nedenler arasında, emzirme yoluyla göğüslerin yeterince boşaltılamaması hastalıklara karşı azalan direnç sayılabilir Nitekim yeni doğum yapmış annelerin çoğu aşırı bir yorgunluk ve stres altındadırlar ve yeterince beslenememektedirler Meme başlarının hassaslığı nedeniyle ilk doğum yapan annelerde mastit biraz daha sık görülür, ne var ki bu ikinci, üçüncü doğumlardan sonra görülmeyeceği anlamına gelmez Mastitin en sık görüldüğü dönem, doğumdan sonra 10-28 günler arasıdır Mastit olup olmadığınızı nasıl anlarsınız? Genellikle soğuk algınlığı geçiriyor gibi hissedersiniz Belirtiler arasında, bir yada iki göğüste kızarıklık, sertlik, sıcaklık, ağrı, ve enfeksiyon olan süt kanallarında şişlik sayılabilir Ateş ve halsizlik, durumun daha ciddi olduğunu düşündürür Mastit, birden fazla sayıda olabilen bir durumdur, ama aynı anda iki göğüste birden gelişmez Bu durumda ne yapılmalı? Hemen doktorunuzla görüşün Muhtemelen antibiyotik tedavisine başlanacaktır Bu durumda emziriyorsanız, kullandığınız ilaçların bebeğe zarar vermeyeceğini özellikle açıklığa kavuşturun Antibiyotik etkisi başlar başlamaz, belirgin bir rahatlama hissedeceksiniz Mastit sırasında bebeğimi emzirebilir miyim? Evet Mastit sırasında emzirmek, çok acı verir Ancak, gerek biran önce iyileşmek, gerekse süt kanallarınızın boşalarak yeni tıkanıklıklar olmaması ve sütünüzün kesilmemesi için emzirmeniz gerekir Emzirmeden bir kaç dakika önce sıcak kompres, acı duymanızı bir ölçüde azaltır Eğer bebeğiniz emerek iltihaplı göğsünüzü tam boşaltamıyorsa, yada aşırı acı hissi nedeniyle emziremiyorsanız, göğsünüzü bir süt pompasıyla boşaltmanız gerekir Sağdığınız sütü biberonla bebeğinize verebilirsiniz Şunu hiç unutmayın, göğsünüzü boşaltmak için en iyi pompa, bizzat bebeğinizdir! Hasta göğüsten emme sonucu bebeğim hastalanabilir mi? Hayır! Zaten sizi hasta eden mikroplar, muhtemelen bebeğinizin ağzı yoluyla bulaşmıştır, ve kendi mikroplarının ona geri verilmesinin bir zararı yoktur Mastit kendiliğinden geçebilir mi? Mastit kendi haline bırakılırsa ilerler, ve daha ciddi sonuçlar -komplikasyonlar- oluşur En sık görüleni meme absesidir, yoğun antibiyotik tedavisi, belki de cerrahi yolla absenin boşaltılması gerekir Bu durumda bebeğiniz sizi ememez Çoğu zaman olduğu gibi, mastit de erken teşhis edilirse, kolayca tedavisi olan bir durumdur Meme Ucu Kısa, İçe Dönük veya Küçük Olan Anneler Değişik şekilde ve boyutta göğüs vardır, aynı şekilde düz - içe dönük göğüs ucuna sahip olan anneler olabilir Yenidoğan bebek emmek için göğüs ucu olması gerekmese de ucu olan göğsü daha rahat emer Bebek çökük olan anne memesinin ucunu tutup emebilirse, bir kaç haftada bu sorunun çözümlendiği görülür Mantar Meme ucu ve çevresinde kırmızı, parlak bir alan vardır Deride yara ve kasıntıya neden olan bu hastalık mantar yada pamukçuk tur Genellikle iltihap ya da başka rahatsızlık tedavisinde antibiyotik kullandıktan sonra görülüremzirmeden sonra da devam eden yanma ve iğne batması hissi vardır Bazen ağrı memenin derinliklerine kadar iner Memenin derinliklerine sis sokuluyormuş gibi hissedilir Deri kızarır, parlar ve pul pul olur Meme ucu ve çevresinin rengi açılabilir, bazen meme normal görülebilirMeme ucunda yaralar devam ediyorsa bebekte pamukçuk kontrolü yapılır Yanaklarının içinde ya da dilinde beyaz lekeler ya da poposunda döküntü olabilir Bebekte Dudak veya Damak Yarığı Üst dudağın veya damağın bölümlerinin birlikte gelişemediği durumlarda bazen hafif, bazen büyük bir yarık vardır Bazı bebekler yarık dudaklı yada damak problemli olarak doğarlar Bu bebekler doktorun uygun gördüğü bir süre sonra ameliyat ile tedavi olurlar Emme fonksiyonu genellikle zorlaştığından bebeğin beslenmesi ciddi bir sorun olabilir Genelde sağılmış anne sütü ile beslenmeleri uygundur Bu nedenle anne memelerini etkili bir sağım sistemi ile sağmasıyla sütün devamlılığını sağlamış olur Memenin Reddi Bebeğin emmeyi reddetmesi çok rastlanan bir durumdur Memeyi ret annede kaygı yaratır, kendini reddedilmiş hisseder ve hayal kırıklığına uğrar Geçici olarak memenin reddi görülebilir ve her zaman belli bir nedeni vardır En sık görülenleri şunladır; Bebek Memeyi Neden Reddeder? -Bebek hasta olduğu için eskisine göre daha az emebilir -Anne son zamanlarda sarımsaklı, baharatlı ya da lahana ve benzeri gibi güçlü tat ve kokuya sahip şeyler yiyorsa bu tür beslenmeden dolayı bebek rahatsız olabilir -Burnu tıkalı bebekler meme emerken ağızlarından nefes alamayacaklarından meme emme yerine soluk almayı tercih ederler Burun damlası kullanarak burnu açabilirsiniz -Diş çıkaran bebekler emzirildiğinde şişmiş damaklarına basınç uygulanacağından emme ağrılı hale gelebilir Damakları acıdığı için emmeyi bırakır -Kulak ağrısı varsa çeneye yayılır ve meme emerken durum daha da kötüleşir -Bebeğinizin ağzında pamukçuk (mantar) varsa emzirme ağrılı olabilir -Çok aç bir bebek sütün yavaş gelmesine dayanamaz ve meme ucunu iter Bunu önlemek için ona önceden biriktirdiğiniz sütü verin -Yeniden gebe kaldıysanız salgılanan hormonlar nedeniyle sütünüzün tadı değişebilir ve bebek sütünüzü reddedebilir -Endişeli veya gerginseniz emzirme sırasında bebek bu gerginliği hissedecektir ----Rahat olmaya çalışın -Memeyi reddeden büyükçe bir bebek artık meme istemiyor olabilir -Emzirme tekniğinde hatalar olabilir |