Eşşek deyip geçmeyin...

#1 19 December 2008, 20:49

İnsanoğluna araba çekmeden aser taşımaya

tarla işlerine kadar çok çeşitli alanlarda hizmet veriyor ama yine de yaranamıyor.

Çocukların bir numaralı sevgilisi ve eğlencenin vazgeçilmezi. Kısacası eşek her davranışıyla her efsanesiyle her özelliğiyle sıradışı bir canlı.

Eşekler en az susayan havyanlardandır. Yazın sıcak günlerinde 20-24 saatte

kışın ise inanamayacaksınız ama 3-4 günde bir kez su içmeleri yeterlidir.

Eşek çöl kökenli bir hayvan olduğu için günün sıcak saatlerinde değil

geceleir terliyor.

Terleme yoluyla

ağırlğının yüzde 35'ini kaybedip yine su içerek ağırlığının yüzde 20'sini 5 dakikada yeniden kazanırken en küçük bir rahatsızlık yaşamıyor.

Bu metabolizmayı kendisine takdir edilen en güzel tasarımla

tiroit bezleriyle dengeliyor.

Ağırlığının yüzde 10'unu terleyerek yitiren eşek önce karnını doyuruyor. Ağırlık azalması yüzde 17'yi geçtiğinde ise işe su içerek başlıyor ve daha sonra karnını doyuruyor.

Yenilsin veya yenilmesin eşek her bitkinin kokusunu tanır. Algılama mesafesi de bulunduğu arazinin engebeli durumuna ve hava şartlarına bağlıdır.

Bitkilerden yola çıkarak rahatlıkla suyun bulunduğu yeri tespit edebilir.

Alnı geniştir. Bu alın yapısı

hayvanın iki gözüne de 70 derecelik bir açıyla görme kapasitesi sağlıyor. Böylece bir çok hayvandan farklı olarak eşeğin gözlerinin ölü noktası çok küçük.

Eşeğin patikalarda yürürken yere sağlam basmasının sebebi de bu. Hayvan başı öne doğru iken boynunu çevirmeden arkasında kalan bir metrekarelik alanı rahatlıkla görebilecek tasarımla inşa edilmiş.