Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi
 

Go Back   Seversintabi.com Türkiye'nin En Büyük Forumu Bence Seversin Tabi > Yaşamın İçinden > Hikayeler
Yardım Topluluk Takvim Bugünki Mesajlar Arama

gaziantep escort gaziantep escort
youtube beğeni hilesi
Cevapla

 

LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 14 November 2008, 18:10
Banned
 
Kayıt Tarihi: 1 November 2008
Mesajlar: 32
Konular:
Aldığı Beğeni: 0 xx
Beğendiği Mesajlar: 0 xx
Standart AŞk'tan Mektup...

Sevgili insanlar, yıllarca benim peşimde koştunuz; beni anlamayısa, beni tanımlamayısa çalıştınız; birçok kez beni bulduğunuzu zannettiniz; bana sahip olmayısa çalıştınız; birbirinize ve kendinize zarar verdiniz; acı çektiniz. Ama beni hiç fark etmediniz. Evet! Beni hiç fark etmediniz diyorum size.

İki kedinin öyküsünü bilir misiniz? Küçük kedi durmadan kuyruğunu kovalıyormuş. Yakalayamadıkça da sinirlenmiş, daha da hırsla atılmış. Bunu gören büyük kedi, küçük kediye sormuş: 'Neden kuyruğunu yakalamak istiyorsun? ' Küçük kedi cevap vermiş: 'Bana, kuyruğu mu yakalarsam mutluluğu bulacağımı söylediler de ondan? ' Büyük kedi gülmüş ve demiş ki: 'Yıllar önce ben de senin gibiydim, kovaladım, kovaladım, ama yakalayamadım. Bir gün kovalamaktan vazgeçtim ve yürümeye başladım. O benim peşimden geldi.'

Benim sırrım buradadır işte. Siz beni kovaladıkça ben kaçıyorum. Çünkü sizden korkuyorum. Siz bana sahip olmak istiyorsunuz; ama ben özgürlükte varım; yoksa var olamam. Bir kelebeğe benzerim. Sizi hazır hissedince gelip konarım. Çoğunuz ilk başlarda benim tadımı çıkartır. İnanılmaz duygular yaşar. Ben de yaşarım, sizin mutluluğunuz arttıkça ben de büyürüm. Taa ki, yaradılışınızda var olan sahiplenme dürtüsü devreye girene dek. O dürtü ki, kelebekleri çivileyip duvarlarına asıyor: Sahip olmaktan haz duyuyor. Bu duyguyu hissedince ben hemen uçarım. Gördüğünüz gibi, ben çok ürkeğimdir.

Sahiplenme duygunuzun ve bunun sonucunda oluşan korkularınızın, kıskançlıklarınızın, öfkenizin, kavgalarınızın olduğu yerde ben yokum. Yoo! Üzülmeyin, onlar bana zarar veremezler, çünkü ben ölümsüzüm; sadece öyle ortamlarda var olamam ve kaçarım. Ve onlar gittiğinde, tekrar gelirim.

Beni en çok, 'Artık içimdeki aşk tamamen öldü' ya da 'Bir daha aşkı asla yaşamayısacağım' gibisinden düşünenler üzüyor. Ben asla ölmem, sadece siz, benim size gelmemi engellersiniz. Korku, endişe, umutsuzluk, sahiplenme duygusu, kıskançlık' bunlar da sizin duygularınızdır. Hatta biliyor musunuz, bunlar başlangıçta iyi duygulardı. Fakat çeşitli nedenlerle engellenince asileştiler ve sizinle mücadeleye başladılar. Ve yine biliyor musunuz ki, siz beni yaşarken, inanılmaz mutluyken; birazdan bunlar da gelir? Çünkü onlar da mutlu olmayısı istiyorlardır. Onlar da sizin yaşadığınız gibi, özgürce mutluluğu yaşamak istiyorlardır. Ama siz ne yaparsınız? Suçluluk hissedip, onlarla mücadele edersiniz? Aklınızda, 'Ben şu anda çok mutluyum, neden bunlarla karşılaşıyorum? ' düşüncesi vardır. Bastırırsınız, onlar direnir ve sonuçta gerilim gelir ve ben giderim. Lütfen, böyle bir durumda onları serbest bırakın. Nasıl mı? Onları dinleyin, ama direnmeyin. Sadece ne dediklerini dinleyin ve izleyin. Onlar ilk başta ne idiler ve neden bu hale geldiler? Unutmayısın, onlar bir zamanlar sizin saf duygularınızdı. Bir şekilde engellendiler ve şu an çok mutsuzlar. Belki de ailenizden veya çevrenizden gelen tepkiyle engellediniz onları, ama artık serbest bırakma zamanı. Onları dinleyin, nedenleri öğrenin ve serbest bırakın. Böylece bana daha geniş bir iniş alanı bırakırsınız.

Aşk acısı

Bir de beni hep suçluyorsunuz: 'Aşk acısı' diyorsunuz buna. Ben size asla acı çektirmem. Siz, sahip olma tutkularınızla kendinize acı çektirirsiniz. Süreç şöyledir: Beraberizdir, bir varlıkta somutlaşmışımdır, mutlusunuzdur, her şeyden büyük zevk alıyorsunuzdur ve birden korkmayısa başlarsınız: Ya bu mutluluğunuz gelecekte de devam etmezse... Kendinizi garantiye almak istersiniz, bunun için bana sahip olmak istersiniz; üzülerek sizi terk ederim. Kırgınlık, öfke yaşarsınız; beni tekrar yakalamak için planlar, stratejiler oluşturursunuz; güzel sözler, hoş armağanlar, harika davranışlar kullanırsınız, ama maalesef bu davranışlarınız sadece sempati toplar; beni var etmez. Belki bu davranışlarınızla, somutlaştığım varlığı tekrar kazanırsınız, ama bir şey eksik değil midir? Ben. Onu tekrar kazanana kadar yaşadığınız yürek çarpıntısına ne oldu? İstediniz ve elde ettiniz, değil mi? Yanlış anlamayısın, sizi suçlamıyorum: Siz, içinizden geleni yaptınız ve başarmanın mutluluğunu tadıyorsunuz. Ben sadece size şunu anlatmak istiyorum: Kendinizi ve onu serbest bırakın. Özgürleştirin birbirinizi. Ben sadece özgür ortamlarda var olabilirim. Ve beni tekrar yaşayabilmenin yolu özgür olmak ve özgür bırakabilmektir. Yoo! Kaybetmekten asla korkmayısın. Benim tadımı bilen asla kaybetmez. Ve aslında bir gün şunu fark edersiniz, benim A veya B varlığında somutlaşmam önemli değildir, önemli olan tek şey: Sizin beni hissedebilme gücünüzdür... Bir gün fark edeceksiniz, umarım kendinize çok fazla eziyet etmeden yaşarsınız bunu'.

Sizlere veda etmeden önce, son bir şey ifade etmeye çalışacağım: Sizlerle beraber olmak harika, lütfen kendinizi özgür bırakın ve sizinle beraber olalım. Sizleri seviyorum'...
Alıntı ile Cevapla
Cevapla




Saat: 11:33


Telif Hakları vBulletin® v3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
gaziantep escort bayan gaziantep escort
antalya haber sex hikayeleri Antalya Seo tesbih aresbet giriş vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort eryaman escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort
mecidiyeköy escort

Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 PL2