#1
|
|||
|
|||
BiR GöZyAsII DAhAA BıRaKtmm
Bir gün bir kız chat´ten bir oğlan ile tanışır. Bu kız oğlan ile haftalarca chatleşir, sabaha kadar! Konular açıldıkça açılır.
Kız bu oğlandan öyle hoşlanırkı, o oğlana aşık olur. Her gün okuldan geldikten sonra bilgisayarın başına geçer ve oğlanın gelmesini bekler. Bazı günler olur, sabaha kadar chatleşirler, sabah olunca sevimli cümleler yazdıktan sonra okula gider. Bütün gün onu düşünür, eve gitmeyi sabırsızlıkla bekler. Ama Aşkını bir türlü itiraf edemez, çok utanır. Bir gün var gücünü toplayarak bilgisayarın başına geçer ve e-mail ile bir aşk mektubu yazmaya karar verir. "Ercan, senden kaç zamandır hoşlanıyorum, ama bunu sana bir türlü yazamıyorum. Senin buna karşı bir tepki vermenden çok korkuyorum ki bilemezsin. Ama burada bir gerçek var. Seninle yazışırken, bambaşka bir dünyada oluyorum. Her satırını sabırsızlıkla bekliyorum. Ercan Seni seviyorum." Ardından 5 dakika geçmez e-maile cevap gelir. Ve kız e-maili titreyerek açar. Açması ile kapatması bir olur. Kız adeta şoka girer ve kendine 10 dakika gelemez. Kendine geldikten sonra bir kere daha açıp maili bir kere daha okur. Aynen şu cevap gelmiştir: "Aylin, ben seni sevmiyorum, benden uzak dur. Artık bir daha bana yazma ve unut beni" Kızın gözlerinden yaşlar akmaya başlar, gözü yaştan bir şey göremez olur. Banyoya gider, dolaptan uyku hapı alır ve odasına döner. Bir ufak not bırakarak tüm hapları yutup bilgisayarın başında ölür! Notta şunlar yazar: "Ben sevdim ama sevilmedim. Bu hayata ELVEDA deyip ayrılıyorum. Ercan seni çok Seviyorum. ELVEDA!" Akşam kızı ölü halinde bulurlar, annesinin birden gözü bilgisayara takılır. Bir e-mail!!!! Ercandan!!!! Ercan şu maili göndermiş: "Aylin senden çok özür diliyorum, benim ufak kardeşim sana bu saçma maili göndermiş. Ben sana bu sözleri asla yazamam. Çünkü...............ben..........seni SEVİYORUM!! Ercan!" birgozyasi daha biraktim Yarım kalan bir besteyi tamamladım bu gece Ve hiç dinmeyen bir sızıyı kapatmaya çalıştım, Beceremedim. Kalbim zayıftı sanırım ve ruhum toz bulutlarına dönüşmüştü. Sessizce bir çığlık attım sadece gökyüzünde ve acılı ruhlarda duyulan Sustum yine, belki de bu benim son susuşumdu ve bir daha Hiç konuşmayışım… Senin kokundu benim her şeyimi erteleyişim olan şimdi o da yok. Bir sabah aynaya baktığımda NEDEN dedim, neden bıraktım ben onu Hem de her şeyin tam doruğuna gelmişken Susuyorum işte yine ne adımı an artık ne de kalbimi acıt. Ve sana verdiklerimi de geri ver bana… Ama her şeyden önce kalbimi istiyorum. Taşlaşmış ruhuna sor nereye koydun onu… Gözlerimden gelen yaşlar kan oldu süzüldüler avuçlarıma Ağlamıyorum sevgilim ağlamıyorum korkma. Sadece üzülüyorum kırık oyuncak gibi atılmış duygularıma Ağlamadan ve sızlamadan başım dik yürüyorum şimdi uzaklara, çok uzaklara Hayat soruyorum sana nereye saklıyorsun kırgın mutsuzluğumu Çok geçmeden ver bana Ver ki; biraz daha öleyim, ver ki; biraz daha körelteyim kalbimin diğer yarısını da… Kedim bile terk etti beni, sokaklara vurdum kendimi. Ve yalnızlığımı sadece sokak kedileri biliyor. Gözlerimin içine bakarak onlarda yaş döküyor bana Her sabah pencereme gelen kuşlar gelmez oldu ve artık Seninle uyandığım masmavi gökyüzü simsiyah bana… Eğer bir gün aklına gelirsem kalbini aç orada bir gözyaşı daha bıraktım |