#1
|
|||
|
|||
islam
Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur.
Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. Bazı insanlar nazardan korunmak için birtakım çarelere başvurmaktadır. Nazar boncuğu, iğde dalı v.b. takmak ve bulundurmak, nazara karşı kurşun döktürmek bu yanlış çarelerden yalnızca birkaçıdır. Nazara uğrayan kişi, kuşkulandığı insanın saçından, ayakkabısından veya elbisesinden habersiz bir parça kesip yakarak dumanı ile tütsülenirse nazarı geçer inancı da yine nazara karşı başvurulan yanlış çarelerdendir. Nazar değmesi veya diğer bir ifadeyle “göz değmesi” halk arasında da bilindiği gibi kıskançlıktan ötürü bir kimsenin birisine bakması ve bu esnada bakılan kişi de baş ağrısı gibi birtakım rahatsızlıkların meydana gelmesiyle olur. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir hadislerinde “göz değmesi gerçektir.” Buhari buyurmuşlardır. Hz. Aişe (r.a.)’ ın rivayet ettiği bir hadiste göz değmesine karşı Resulullah’ ın (s.a.s.) dua okumayı emrettiği görülmektedir. Okunacak dualar ise Fatiha, İhlas, Felak, Nas sureleri ve Ayetül-kürsi dediğimiz Bakara suresinin 255, ayetidir. Elmalılı Hamdi Yazır’ ın belirttiğine göre, bu tedavide asıl olan hastanın kendisinin okumasıdır. Peygamberimiz (s.a.s.) Felak ve Nas sureleri inmeden önce cinlerin ve insanların nazarlarından Allah’a sığınırdı. FElak ve Nas sureleri inince daha okuduklarını terk etti ve sadece bu sureleri okumaya devam etti. ( Tirmizi) nazara karşı yapmamız gereken iş, dinimizin tavsiye ettiği tedavi şekli belirtilen duaları okumak ve şifayı Allah’ tan beklemektir. Hal böyle iken halk arasında yaygın olarak nazar değmesin diye mavi boncuk, iğde dalı, kaplumbağa kabuğu vs. takmak; evlere binalara veya arabalara at nalı, at kafası, ayna, çeşitli muskalar asmak, tütsü yapmak, abralara göz resimleri yapıştırmak batıl inançlardır ve bir kısım hurafelerdir. |
Benzer Konular |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Lüfer Dolma | NevRa ♥ | Damak Tadınız | 0 | 24 January 2009 12:41 |
2009 Modası Nişan Kıyafetleri | HaZzAn | Moda Bakım Makyaj | 1 | 7 January 2009 18:06 |