#1
|
|||
|
|||
Hizmet Bakımından Yerinden Yönetim Teşkilatı
HİZMET BAKIMINDAN YERİNDEN YÖNETİM TEŞKİLATI
Bir ülkede genel kamu hizmetleri merkez tarafından, bölgesel nitelikli kamu hizmetleri komün idareleri tarafından ve bazı kamu hizmetleri ise sadece bu iş için hizmet veren kişiler tarafından yapılır. Kamu kurumları ilk zamanlar tamamıyla özel kişiler tarafından hizmet verirken zamanla devletin denetimi altına girmişlerdir. Buna en iyi örnek üniversitelerdir. Üniversiteler önceleri özel kişiler veya vakıflar tarafından kurulup yönetilirken daha sonraları devletin denetimini sıklaştırması bu kurumların zamanla bir devlet müessesesi haline gelmesini sağlamıştır. Bir kamu kurumunun kurulması için öncelikle bir bütçenin ve yasanın çıkarılması gerekmektedir. Kamu kurumları faaliyetlerinin sınırı ve bağlı oldukları kamu kuruluşu bakımından genel ve özel kamu kurumları diye ikiye ayrılır: Genel kurumlar bütün ülke içinde ve yurt dışındaki vatandaşları da kapsayan faaliyetler gösteren kurumlardır. Özel kamu kurumları ise belli bir alanda faaliyet gösteren ve mahalli idarelere bağlı olan kurumlardır. Bazı kamu kuruluşları tamamıyla özel kişiler tarafından yönetilirler. Bunlar kendi bütçelerini ve organlarını kendileri düzenlerler. Ticaret odaları, sanayi odaları bu şekildedir. Bazı kurumlar ise doğrudan merkeze bağlıdır. Bu kurumlardaki atamalar devlet tarafından yapılır ve hiyerarşik düzene sokulur. ÖZEL NİTELİKTEKİ KAMU KURULUŞLARI I. ÜNİVERSİTELER Üniversitelerin başlangıç devri Ortaçağ olarak kabul edilmektedir. Bilim adamları üniversitelerin bu çağda başlamalarını iki temel sebebe dayandırmaktadırlar. Birinci sebep batının Arap medeniyetiyle bu dönemde temasa geçmiş olması. İkinci sebep ise dini kurumların bir araya gelerek araştırma yapan ve bilgi transferinde bulunan kurumlar haline gelmesidir. Bu kurumların ilki İtalya’da 11. yüzyılda ortaya çıkan Salerno Tıp Fakültesi ile 10. yüzyılda yine aynı ülkede kurulan Bologna Hukuk Fakültesidir. Başlangıçta üniversitelerin genel amacı kültürü geliştirmek ve yaymaktı. Fakat daha sonraları çeşitli meslekler için teknik bilgiler sağlamak ve bilimsel araştırmalar yapmakta üniversitelerin amaçları arasına katılmıştır. Türk üniversiteleri; bilimsel ve idari özgürlüklerini ve tüzel kişiliklerini 1946 yılında yayınlanan Üniversiteler Kanunu ile elde etmişlerdir. 1961 Anayasası ile üniversitelerin devlet tarafından kurulacak ve tüzel kişiliğe sahip idari ve bilimsel özgürlüğü olan kamu kurumları olduğu kabul edilmiştir. Buna göre üniversitenin öğretim üyeleri ve yardımcıları üniversite dışındaki kişiler tarafından görevlerinden uzaklaştırılamazlar. Bugün çeşitli ülkelerde üniversiteler farklı şekillerde yönetilmektedirler. Bazı ülkelerin farklı üniversiteleri farklı şekilde yönetilebilmektedirler. Üniversitelerin ister özel olsun ister vakıf veya devlet tarafından kurulmuş olsun vazgeçemeyecekleri temel ilke akademik özgürlüktür. Bu ilke üniversitelerin öğretim görevlilerinin gerçek olduğuna inandıkları düşüncelerini rahatça yazmalarını ve yayınlamalarını sağlamaktadır. Akademik özgürlük ilkesi sayesinde görevliler uygulayacakları konuları dışarıdan herhangi bir makam tarafından denetlenmeden yapabilmektedirler. Bugün artık bu düşünce öğrenme ve öğretme özgürlüğü olarak tanımlanmakta ve üniversitelerin işleyiş biçimini göstermektedir. Üniversitelerin amaçlarından biri bilimsel araştırmalar yapmak olduğuna göre bilim adamlarının düşüncelerini özgürce dile getirmeleri gerekmektedir. Çünkü bilim ancak özgür düşüncenin bulunduğu ortamlarda gelişir. Ayrıca bilimin gelişmesi bilim adamının menfaatinden çok toplumun yararına olacaktır. II. TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU Günümüzde radyo ve televizyon çok önemli bir kitle haberleşme aracı haline gelmiştir. Bunun için radyo ve televizyonlar koydukları yayın kuralları bakımından ülkeden ülkeye farklılık gösterirler. Bazı ülkelerde radyo ve televizyon devletin tekelinde bulunurken bazı ülkelerde ise tamamıyla özel girişimcilere bırakılmıştır. Bazı ülkelerde ise radyo ve televizyon bir eğitim aracı olarak kullanılmakta ve devlet bunu bir kamu hizmeti olarak saymaktadır. Ayrıca bu ülkelerde devlet yayınların tarafsız bir şekilde sürdürülebilmesi için gerekli olan tedbirleri almıştır. Türkiye’de radyo ve televizyon bir kamu hizmeti sayılmaz ve devletin tekelinde toplanmıştır. Fakat yönetim tamamıyla özel girişimcilerin elindedir. Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’nun Görevleri : A.Anayasanın sözüne ve ruhuna bağlı olmak; devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü, millî egemenliği, cumhuriyeti, kamu düzenini korumak ve kollamak. B.Atatürk ilke ve inkılâplarına uymak ve Türkiye Cumhuriyetinin çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkması için çaba göstermek. C.Devletin milli ve ekonomik menfaatlerine uygun hareket etmek. D.Dil, din, mezhep ayrımı yaratmak isteyen veya yeni bir devlet rejimi kurmak isteyen kişilerin rejim ve ideolojilerini desteklememek. E.Genel ahlâkın gereklerini yerine getirmek. F.Türk Milli Eğitiminin temel görüş, amaç ve ilkelerine uymak. G.Herkesin anlayabileceği güzel bir Türkçe ile yayın yapmak. H.Toplumun ruh sağlığına zarar verecek yayınlar yapmamak. İ.Haberlerin yayınlanmasında tarafsızlık, doğruluk ve çabukluk ilkeleri ile çağdaş habercilik anlayışına bağlı kalmak. J.Haberler ve yorumları ayırmak ve kaynakları açıklamak. K.Kamuoyunu ilgilendiren konularda tarafsız ve yeterli yayın yapmak. Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu’nun Organları A.Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu : Bu kurulun görevi yurt içinde yapılacak radyo ve televizyon yayınlarının koyulan kurallara göre yapılmasını sağlamak; bu yayınların gözetim, denetim ve değerlendirmesini yapmaktır. Radyo ve Televizyon Yüksek kurulu on iki üyeden meydana gelmiştir. Bu üyelerden üçü Cumhurbaşkanı, üçü Bakanlar Kurulu tarafından atanır. Bir üye Milli Güvenlik Kurulu tarafından seçilerek Bakanlar Kurulu tarafından atanır. İki üye Yüksek Öğretim Kurulu tarafından gösterilecek dört aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanır. Üç üye de yine Cumhurbaşkanı tarafından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından seçilen adaylar arasından atanır. B.Yönetim Kurulu : Yönetim Kurulu kurumun karar verme organıdır. Kurul üyeleri ekonomik, siyasi, kültürel ve teknik olarak eğitim almış kişiler arasından seçilen altı üye ve genel müdürden oluşur. Kurul üyeleri Radyo Televizyon Yüksek Kurulu tarafından teklif edilen on iki üye arasından seçilir ve Bakanlar Kurulu tarafından atanır. Görev süresi dört yıldır. C.Genel Müdür : Genel Müdür Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu tarafından teklif edilen üç aday arasından seçilir ve Bakanlar Kurulu tarafından atanır. Görev süresi dört yıldır. Dört yılın sonunda yeniden atanabilir. Genel Müdür memur olma niteliğine aykırı hareketler yaptığı zaman ve bu haller gerekçeli olarak belirtildiği zaman Bakanlar Kurulu kararı ile görevden alınabilir. D.Koordinasyon Kurulu : Bu kurulun görevi kurumun çeşitli hizmetleri arasında işbirliğini sağlamak, bütçe tasarılarını incelemektir. Koordinasyon kurulu; genel müdür, müdür yardımcıları, Baş Hukuk Müşaviri, Genel Sekreter, Personel Dairesi Başkanı ve Eğitim Dairesi başkanından oluşur. KLASİK KAMU KURUMLARI Klasik kamu kurumlarının başında doğrudan devlet tarafından atanan genel müdür ve yine devlet tarafından atanan memurlar vardır. Bu kamu kurumlarında kuruluşu denetleyecek herhangi bir organ bulunmadığından merkezin sıkı denetimi altındadırlar. Bunlar iç teşkilatları bakımından daha çok yetki genişliğine dayalı kurumlardır. Bu kurumlarda da karar verme organı olan yönetim kurulları vardır. Klasik kamu kurumlarının bütçeleri çok sınırlıdır ve genellikle ek bütçe ile yönetilirler. Ülkemizde klasik kamu kurumlarına en iyi örnek Vakıflar Umum Müdürlüğüdür. Genel Müdürlüğün iki organı vardır. Yönetim Kurulu ve Genel Müdürlük. Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri devlet işlerinde bilgi ve görgüleriyle tanınmış olanlar arasından Başbakanın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanının onayıyla seçilir. Vakıflar Genel Müdürlüğünün Görev ve Yetkileri : ØYönetim Kurulu, her yıl yapılacak bütçe ve kesin hesap ve tasarıları inceler ve ona göre değiştirir ve tamamlar. ØYönetim Kurulu bir denetim organı sayılmış olup geniş yetkilere sahiptir. Kullanılması yasaya uygun olmayan veya işe yaramaz bir hale gelen vakıfların tahsis edilmesi için Bakanlar kuruluna teklifte bulunmak, başka taşınmaz mallar ile değiştirilmesine karar vermek yönetim kurulunun yetkileri içindedir. ØGenel Müdürlük, vakıfları yönetir ve temsil eder ve vakıf mallarını muhafaza eder. Kanun ve tüzüklerle kendisine verilen görevleri yapar. ØVakıflar Genel müdürlüğü katma bütçe ile yönetilir. Vakıflar Genel Müdürlüğü bağımsız bir idari teşkilatı, bir kamu kurumu olmak itibarı ile önemli kararlar alabilir. MESLEK KURUMLARI ŞEKLİNDEKİ KAMU KURUMLARI Ticaret Odaları, Sanayi Odaları Borsalar, Barolar, Hekim, Mimar ve Ziraat Odaları bu guruba girerler. Bu kurumlar devlet tarafından yararlı olduklarına inanılması ve kamu yararına yönelik faaliyetler yapması ihtiyacından doğmuştur. Anayasanın 135. ci maddesinde bunlar güvence altına alınmıştır. Buna göre belli bir mesleğe yönelik faaliyet gösteren birbirleriyle ve halkla ilişkilerini güven altına almak amacıyla yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu kuruluşlarıdır. Meslek kuruluşları kuruluş amaçları doğrultusunda faaliyet gösterirler, siyasetle uğraşamazlar ve ortak hareket edemezler. Amaçları dışında faaliyet gösteren meslek kuruluşlarının yöneticilerinin görevlerine mahkeme kararı ile son verilir ve yerlerine yenileri seçilir. Kökenleri bakımından bu tür kamu kurumlarından bir kısmı özel bir meslek kuruluşu halinde iken kanunla şekilleri biraz değiştirilmiş ve kamu kurumuna dönüştürülmüşlerdir. Ticaret ve Sanayi Odaları : Ticaret ve Sanayi Odalarının başlıca görevleri şunlardır: qMeslek ahlakını ve dayanışmayı korumak, ticaret ve sanayinin gelişmesini sağlamak. qTicaret ve Sanayii ilgilendiren haberleri derleyerek ilgililere ulaştırmak. qTicaret ve sanayiye ait belgeleri tasdik etmek, iktisadi, ticari faaliyetlerle ilgili istatistikler yapmak. qEkonomi ve Ticaret Bakanlığınca verilecek görevleri yapmak. qMeslek faaliyetlerine ait konular hakkında Bakanlıklara, illere ve belediyelere tekliflerde bulunmak. qTicaret ve sanayi ile uğraşanların uyması zorunlu olan mesleki kararlar almak. qTicaret ve sanat kursları açabilirler, stajyer bulundurabilirler. qİlgililerin isteği halinde ticari uyuşmazlıklarda hakem olurlar. Ticaret Borsaları : Bunlar faaliyet alanları bulundukları şehirlerin sınırları olan ve borsaya dahil maddelerin alım ve satımı, fiyatların tespit ve ilanıyla meşgul olmak üzere kurulan kamu kurumlarıdır. Ticaret Borsaları üç organdan oluşur : Meslek Komiteleri : Beş ve yedi üyeden kurulur. Aynı sayıda yedek üye seçilir. Komite kendi arasından bir başkan ve başkan vekili seçer. Bu komitenin süresi üç yıldır. Komitenin görevi : üBorsa yönetim kurulunu seçmek, amaçların gerçekleşmesini sağlamak. üYönetim Kurulu veya meslek komiteleri tarafından yapılacak teklifleri inceleyerek karara bağlamak. üDisiplini sağlamak, uyumsuzlukları gidermek, ihtisas komisyonları kurmak. Yönetim Kurulları : Yönetim Kurullarının başlıca görevleri şunlardır : üMevzuat ve meclis kararları dairesinde borsa işlerini yürütmek, bütçeyi ve kesin hesabı meclise vermek, disiplin cezalarını uygulamak, hakem ve bilirkişi listelerini hazırlamak ve tasdik etmek. üYönetim kurulu lüzumlu hallerde yetkilerinden bir kısmını yönetim kurulu üyelerinden birine veya bir kaçına devredebilir. İKTİSADİ DEVLET TEŞEKKÜLLERİ ve KAMU İKTİSADİ KURULUŞLARI Çağımızın gerekleri, sosyal ve ekonomik gereksinmeler ve güvenlik ihtiyaçları nedeniyle devletlerin görev ve sorumluluk alanları genişlemiştir. Bunun sonucu olarak özerk kurumlar ortaya çıkmakta ve hızla çoğalmaktadırlar. Toplum eğitim veya sağlık hizmetlerinin ve bu tür ihtiyaçlarının karşılanmasını devletten beklemektedirler. Ekonomik bakımdan kalkınmış ülkeler bu hizmetleri devlet tarafından yerine getirirken, bazı ülkelerde ise özel girişimin yetersizliği nedeniyle devlet tarafından bu hizmetler verilmektedir. Bugün Avustralya, Manada ve Güney Afrika Birliği gibi ülkelerde ekonomik hizmetler Kamu İktisadi Teşebbüsleri yoluyla yapılmaktadır. Yine bugün dünyada özel teşebbüsün kaçındığı konularda devlet işin başına geçmekte ve yönetmektedir. Devletçilik kamu yönetimi yönünden olaylara devlet müdahalesi olarak ele alır. Bu üç şekilde ortaya çıkabilir. Düzenlemek, ayrıcalık tanımak, devletleştirmek. Birinci şekilde devlet bu kurumlarda herhangi bir suistimal veya taşkınlığın olmaması için kanun, kararname, tüzük ve yönetmelik yapmakla yetinir ve böylece bu kurumları denetimi altına alır. İkinci şekilde devlet tarafından bir kişi veya kuruma imtiyaz verilmesidir. Ayrıcalıkların verilmesi ekonomik esastır. Devlet herhangi bir gelir kaynağı elde edecekse ve ulusal ekonominin menfaatleri söz konusu olduğu zaman böyle imtiyazlar verebilir. Müdahaleciliğin üçüncü şekli devletleştirmektir. Burada devlet eğitici ve yardımcı rolünü aşarak bizzat kendisi kurumu ele alıp yönetir. İktisadi Devlet Teşekkülleri : Sermayelerinin tamamı devlete ait olan ve ticari esaslara göre faaliyet gösteren ve kanunla kurulan kamu iktisadi kuruluşlarıdır. Bir iktisadi devlet teşebbüsünün kurulmasında veya herhangi bir kurumun iktisadi devlet teşebbüsü haline getirilmesinde ekonomik ihtiyaçlar gözönünde bulundurulur. Yeni bir kurulun kurulmasında Koordinasyon Kurulu’nun görüşü alınır ve kurumun kuruluş konusunda ilgili Bakanlık belirtilir. İktisadi Devlet Teşekküllerinin organları; Yönetim Kurulları ve Genel Müdürlerdir. Yönetim Kurulu en yetkili organ olup bir Başkan ve dört üyeden oluşur. Yönetim Kurulu üyelerinden üçü ilgili Bakanca, biri Maliye Bakanınca önerilir, Başbakan, Maliye Bakanı ve ilgili bakanın imzalarını taşıyan ortak kararname ile atanırlar. Yönetim Kurul üyelerinin görev süreleri üç yıl olup tekrar atanabilirler. Kamu İktisadi Kuruluşları : Sermayelerinin tamamı devlete ait olan ve tekel niteliğindeki temel mal ve hizmetleri üretmek ve pazarlamak üzere yasayla kurulan ve kamu hizmeti niteliği ağır basan kamu iktisadi teşebbüsleridir. Bunların bağlı bulunacağı Bakanlıklar kuruluş kanunlarında belirtilir. Koordinasyon Kurulu: İktisadi Devlet Teşekkülleri ve Kamu İktisadi Kuruluşlarının birbirleriyle olan ilişkilerinde genel koordinasyonun sağlanması ve karar alınması görevini Ekonomik İşler Yüksek Koordinasyon Kurulu yapar. Görevleri : Parasal veya fiziksel hedeflerin belirlenmesini sağlamak, teşebbüslerin ortak sorunlarına çözüm getirmek, personel sorunlarıyla ilgili karar almak, kanuna aykırı hareket eden memurlar hakkında soruşturma açmak, Bakanlar Kurulu tarafından verilen kararları yerine getirmek. |