#1
|
|||
|
|||
Genito üriner enfeksiyonlar
JİNEKOLOJİK ENFEKSİYONLAR
Kadın üreme sağlığını korumanın en önemli basamaklarından biri genital organlardaki enfeksiyonların erken tanı ve tedavisidir. Yaygın olarak görülen bu enfeksiyonlar kadına büyük rahatsızlık vermenin yanı sıra, kalıcı hasarlar vererek ileride infertilite (kısırlık) gibi istenmeyen sonuçlar doğurur. GENİTAL HİJYEN VE ENFEKSİYONLAR Genital hijyenin sağlanması, kadın sağlığı ve üreme sağlığının korunmasında ki en önemli basamaktır. Sağlıklı bir genç kızda genital organlar flora olarak adlandırılan bir çok mikroorganizmayı içerir. Bu mikroorganizmalar arasındaki dengenin bozulması enfeksiyonlara yol açarak üreme sağlığına zarar verebilir. Genital temizlik nasıl yapılmalı? -Tuvalet sonrası temizlik mutlaka önden arkaya doğru yapılmalı. -Temizlik yapıldıktan sonra genital bölge mutlaka kurulanmalı. -Banyo yaptıktan ve havuza girdikten sonra da genital bölge mutlaka kurulanmalı. -Pamuklu iç çamaşırları kullanılmalı. -İç çamaşırları sık değiştirilmeli ve yıkandıktan sonra ütülenmeli. -Dar, sıkı ve bedene uygun olmayan iç çamaşırları ve pantolon giyilmemeli. -Kokusuz ve renksiz tuvalet kağıdı kullanılmalı. -Vajinal duş, sabun, pudra ve sprey kullanımından kaçınılmalı. Adet kanaması sırasında genital temizlik nasıl yapılmalı? -Kullanılan pedlerin kokusuz ve renksiz olmasına dikkat edilmeli. -Pedler sık değiştirilmeli. Kullanılmamış pedler poşetlerinde veya temiz bir yerde kapalı tutulmalıdır. Açıkta duran ve kirli ellerinizle ellenen pedler mikrop taşıyarak enfeksiyonlara neden olabilir. -Belli bir cins ped kullanımından sonra kaşıntı, kızarıklık ve yanma gibi problemler olduğunda farklı bir ped denenerek sizde yakınmalara yol açmayan bir ürünü tercih edilmelidir. -Bu dönemde yıkanmanızda hiçbir sakınca yoktur. Küvete sıcak su doldurarak yıkanmaktan kaçınmalısınız. En uygun olanı ayakta duş alınmasıdır. -Adet döneminde kötü kokulardan kaçınmak için fazla miktarda parfüm, kolonya vs kullanmanın yararı yoktur. Özellikle genital bölgenize kolonya veya parfüm sürmekten ve kokulu pedler kullanmaktan kaçınmalısınız. VAJİNAL ENFEKSİYONLAR Vajinit nedir? Vajinanın akıntı, koku, iritasyon (tahriş) ve kaşıntı ile karakterize iltihabi bir durumudur. Enfeksiyonlar,vajinal duş,sprey, kondom ve spermisidal (sperm öldürücü maddeler) gibi kimyasal maddeler içeren ürünlerin kullanılması ve östrojen (kadınlık hormonu) eksikliği vajinite neden olur. Sağlıklı vajina nasıl olmalıdır? Östrojen vajinanın üst tabakasındaki hücrelerin kalınlaşmasını sağlayarak kadınları vajinal enfeksiyonlardan korur. Sağlıklı bir kadında vajina, vajinal florayı oluşturan birçok mikroorganizma içerir. Normal vajinal salgılar kokusuz ve renksizdir. Cinsel aktivite, yaş, menstrual siklusun dönemi, genel sağlık durumu ve beslenme vajinal salgıda değişikliklere yol açabilir. Vajinal enfeksiyon nedir? Vajinal florada yer alan mikroorganizmalar arasındaki denge bozulduğunda bu mikroorganizmalardan biri veya birkaçı fazla çoğalarak enfeksiyonlara yol açar. Vajinal enfeksiyonlarda vajinal salgının miktarı, rengi ve kokusu değişir. Vajinal enfeksiyonlar hangi yakınmalara yol açar? Vajiniti olan kadınların en önemli yakınmaları, kaşıntı, hassasiyet, koyu renkli ve kötü kokulu akıntı, idrar yaparken yanma ve cinsel ilişki sırasında ağrıdır. Vajinal enfeksiyonlara hangi mikroorganizmalar neden olur? Mantarlar, bakteriler ve bazı parazitler vajinal enfeksiyonlara yol açabilir. Yakınmalar ortaya çıktığında hemen hekime başvurulursa muayene ve akıntı örneğinden yapılacak incelemeler ile enfeksiyona yol açan mikroorganizma tespit edilerek tedaviye başlanır. Bakteriyel vajinozisin (bakterilerin yol açtığı vajinal enfeksiyonların) bulguları ve tedavisi nedir? Bakteriyal vajinozis üreme çağındaki kadınlarda, cinsel aktivite veya vajinal duşların kullanımı ile vajinal florada meydana gelen değişikliklere bağlı olarak sık görülür. Vajinal asiditenin azalmasına yol açan bakteriler, kötü kokulu akıntıya neden olur. Akıntıdan alınan örneklerden yapılan inceleme ile hastalığın tanısı konur ve antibiyotik tedavisi ile yakınmalar geçer. Bakteriyal vajinozis tedavi edilmezse ileride pelvik inflamatuvar hastalığa yol açarak infertilite ve dış gebeliğe neden olabilir. Gebelik sırasında geçirilen bakteriyal vajinozis tedavi edilmediğinde erken doğuma ve düşük ağırlıklı bebeklerin doğmasına yol açabilir. Trikomonas vajinalis yol açtığı vajinal enfeksiyonların bulguları ve tedavisi nedir? Trikomonas vajinalis adı verilen parazit hem erkek hem de kadınlarda genital enfeksiyonlara yol açar. Erkeklerde genellikle herhangi bir yakınmaya neden olmayan bu parazit, kadınlarda kötü kokulu ve yeşil renkli akıntıya, idrar yaparken yanma, kaşıntı ve tahrişe yol açar. Bu enfeksiyon tespit edildiğinde mutlaka eşlerin beraber tedavi edilmesi gerekir. Cinsel ilişki sırasında kondom kullanılması enfeksiyonun bulaşma riskini azaltır. Vajinal mantar enfeksiyonlarının bulguları ve tedavisi nedir? Vajinitlerin en sık görülen nedeni mantar enfeksiyonlarıdır. Kadınların %75'I yaşamları boyunca en az bir defa mantar enfeksiyonu geçirir. Candida albicans olarak adlandırılan mantar vajinal florada yer alan mikroorganizmalardan biridir. Bu mantarlar kontrolsüz olarak çoğaldıklarında vajinal enfeksiyon ve yakınmalara yol açar. En sık görülen yakınma genital bölgede şiddetli kaşıntı ve yanmadır. Beyaz peynirimsi bir akıntıya neden olan bu enfeksiyonun tanısı akıntı örneğinde mantarların görülmesi ile konur. Bu enfeksiyonlar antifungal krem, tablet veya vajinal ovüller (mantarlara etkili olan ilaçlar) ile tedavi edilebilir. Hangi durumlarda mantar enfeksiyonları daha sık görülür? Gebelik, antibiyotik tedavisi, menstruasyon (adet kanaması), cinsel ilişki, şeker hastalığı, çok dar ve sıkı iç çamaşırları, vajinal duşlar bu enfeksiyonların görülmesini arttırır. Vajinal mantar enfeksiyonları nasıl önlenir? -Pamuklu ve emici iç çamaşırlar giyilmesi. -Hijyenik kurallara dikkat ederek genital bölgenin temizliğini önden arkaya doğru yapılması. -Havalanmayı engelleyen dar, sıkı çamaşır ve pantolonlar giyilmemesi. -Genital bölgenin nemli ve ıslak bırakılmaması. -Cinsel ilişkiden sonra genital bölgenin temizlenmesi ( meni alkali ortam yaratarak vajinal floranın dengesini bozabilir). -Kokulu tuvalet kağıtları, vajinal duş ve sprey gibi kimyasal maddeler içeren ürünlerin kullanımından kaçınılması. -Antibiyotik kullanıldığı süre içinde bol yoğurt yenmesi ve günde iki kez vajinaya bir çay kaşığı yoğurt sürülmesi (yoğurt vajinal floranın düzelmesine yardımcı olur). -Karbonhidratların , özellikle şekerli gıdaların tüketiminin azaltılması. Yukarıda bahsedilen önlemler alınarak hijyenik kurallara uyulması vajinal enfeksiyonların görülme sıklılığını azaltır. SERVİKAL ENFEKSİYONLAR (Rahim Ağzında Görülen Enfeksiyonlar) Hangi mikroorganizmalar servikal enfeksiyonlara yol açar? Klamidya, Üreoplazma ve Mikoplazma, Gonore ve Herpes enfeksiyonları rahim ağzında sık görülür. Bu enfeksiyonların, tedavileri geciktiğinde yol açtıkları kalıcı hasarlar nedeni ile erken tanı ve tedavileri çok önemlidir. KLAMİDYA ENFEKSİYONLARI Klamidya enfeksiyonları hangi yakınmalara yol açar? Klamidya enfeksiyonları cinsel temas yolu ile geçen hastalıkların en sık görülen ve en önemli olanlarından biridir. Enfeksiyonu alan kadınların %85'inde herhangi bir yakınma görülmez. Hiç bulgu vermeden ilerleyerek tüplerde tıkanıklık ve yapışıklıkların meydana gelmesine yol açan bu enfeksiyon ileride infertilite ve dış gebeliğe de neden olabilir. Klamidya enfeksiyonunun bulguları; -kokusuz sarı renkli vajinal akıntı, -menstrual siklusların ortasında kanama, -sık sık idrara çıkma ve idrar yaparken yanma, -cinsel ilişki sırasında ağrı, -karın ağrısı'dır. Bu enfeksiyon erkeklerde de penisten açık renkli bir akıntıya, idrar yaparken yanmaya, testislerde şişlik ve hassasiyete yol açabilir. Klamidya enfeksiyonları nasıl bulaşır? Cinsel temas yolu ile bulaşan Klamidya enfeksiyonları doğum sırasında da anneden bebeğe geçebilir.Hastalık herhangi bir yakınmaya neden olmadan ilerleyebildiği için hem çabuk ve kolay yayılır hem de ciddi komplikasyonlara neden olur. Klamidya enfeksiyonlarının tanısı nasıl konur? Klamidya enfeksiyonlarının tanısı; -jinekolojik muayene ile serviksin incelenmesi, -kadınlarda servikal sürüntü örneğinde, erkeklerden ise penis ve üretradan (idrar kanalından) alınan örneklerde klamidya antijenleri tespit edilmesi, -idrar örneklerinin incelenmesi ile konur. Klamidya enfeksiyonları nasıl tedavi edilir? Klamidya enfeksiyonlarının tedavisi kolaydır. Çiftlerin beraberce tedavi edilmeleri gerekir. Yakınmalar geçse dahi verilen tedavinin kesilmeden uygulanması önemlidir. İlerlemiş vakalarda laparoskopi ile tüplerde tıkanıklık tespit edildiğinde çocuk sahibi olabilmeleri için tüp bebek tedavisi önerilir. Klamidya enfeksiyonlarının yayılması nasıl engellenir? Aktif cinsel hayatı olan kişilerin cinsel ilişkiye girerken kondom kullanması cinsel temas yolu ile bulaşan birçok enfeksiyonun yayılmasını engeller. Eşlerin mutlaka beraber tedavi edilmeleri ve tedavi tamamlanana dek cinsel ilişkide bulunmamaları gerekir. Cinsel temas yolu ile bulaşan diğer enfeksiyonları olan kişilerde klamidya enfeksiyonu görülme ihtimali daha yüksektir. Gebelik döneminde geçirilen Klamidya enfeksiyonu bebeği nasıl etkiler? Tedavi edilmeyen gebelerin bebeklerinde konjuktuvit (gözlerde iltihabi hastalık) ve pnömoni (zatürre) görülebilir. Bu gebelerde erken doğum ve bebeğin doğum kilosunun düşük olma ihtimali artar. Gebelik döneminde klamidya enfeksiyonlarının tedavisi için mutlaka hekime danışılmalıdır. Üreoplazma ve Mikoplazma enfeksiyonları nedir? Kadın ve erkekte genellikle herhangi bir bulguya yol açmayan bu mikroorganizmaların gebe kadınlarda düşük riskini arttırdığı bilinmektedir. Laboratuar incelemeleri ile tespit edilen bu enfeksiyonlar antibiyotik ile tedavi edilebilir. Gonore (Bel Soğukluğu) nedir? Cinsel temas yolu ile bulaşan önemli enfeksiyonlardan biridir. Vajinal akıntı, bel ağrısı, idrar yaparken yanma ve adet düzensizliklerine neden olan bu enfeksiyon bazen hiç bir bulgu vermeyebilir. Tedavi edilmeyen enfeksiyonlar, tüplerde tıkanıklık ve yapışıklıklar oluşturarak infertiliteye neden olabilir. Erkeklerde penisten beyaz akıntıya neden olan bu enfeksiyon tedavi edilmezse erkeklerde de infertiliteye yol açabilir. Gonore enfeksiyonu geçiren bir gebe doğum sırasında enfeksiyonu bebeğe bulaştırabilir. Gonore bebeklerde göz enfeksiyonlarına ve menenjite (beyin zarların iltihabı) yol açar. Hastalık teşhis edildikten sonra antibiyotikler ile tedavisi kolaydır. HERPES ENFEKSİYONLARI Herpes nedir? Herpes (uçuk), Herpes Simpleks 1 (HSV-1) ve Herpes Simpleks 2 (HSV-2) virüsü olarak adlandırılan virüslerin yol açtığı enfeksiyondur. Ağız ve genital bölgede enfeksiyonlara yol açan bu virüsler toplumda oldukça yaygındır. Enfeksiyon ağız çevresinde olduğu zaman oral herpes, genital bölgede olduğunda ise genital herpes olarak adlandırılır. Genital Herpes'in bulguları nelerdir? Virüs bulaştıktan sonra 10 gün içinde genital bölgede sivilceler çıkar. Bu sivilceler kaşınır ve bir süre sonra ağrılı ülserler haline gelir. Yorgunluk, ateş, ağrı, idrar yaparken yanma ve vajinal akıntı da bu bulgulara eşlik edebilir. Herpes enfeksiyonları bazen hiçbir bulgu vermez ve kişi Herpes virüsü taşıdığını bilmeyebilir. İlk atak iyileştikten haftalar veya aylar sonra enfeksiyon tekrarlar. Erişkinler yılda 5-8 Herpes atağı geçirebilir. Herpes nasıl yayılır? Dokunma ile vücudun bir bölgesinden diğerine yayılır. Cinsel ilişki eşler arasında hastalığın yayılmasına yol açar. Virüsün en kolay bulaştığı dönem Herpes lezyonlarının (uçuk yaralarının) aktif olduğu dönemdir. Herpes virüsünün enfeksiyonun aktif olmadığı dönemde de bulaşması mümkündür. Özellikle ağız, gözler ve genital organlar gibi nemli olan bölgelere virüs kolay bulaşır. Herpes enfeksiyonları her zaman tekrarlar mı? Enfeksiyonu almış olan kişilerin %50'sinde Herpes tekrarlar. Herpes lezyonlarının ilk görüldüğü yerlerde yeni lezyonlar çıkar. Tekrarlayan ataklardaki yakınmalar daha hafiftir. Bağışıklık sisteminin baskılandığı durumlar, başka enfeksiyonların varlığı, stres, cerrahi işlemler, derinin tahriş olması, menstruasyon (adet kanaması) ve cinsel ilişkide bulunmak ataklara yol açabilir. Herpes enfeksiyonlarının tanısı nasıl konur? Muayene sırasında görülen Herpes lezyonlarından alınan örneklerden virüs kültürü yapılarak veya kanda virüse karşı üretilmiş antikorlar tespit edilerek enfeksiyonun tanısı kesinleştirilir. Gebelikte geçirilen Herpes enfeksiyonları bebeği nasıl etkiler? Herpes virüsünü taşıyan gebelerin çok az bir kısmı enfeksiyonu bebeklerine geçirir. Gebeliğin son döneminde Herpes virüsü ile ilk kez karşılaşan anne adaylarının virüsü doğum sırasında bebeklerine geçirme riski %30-50'dir. Bu bebeklerde beyin iltihabı ve körlük görülebilir. Aktif enfeksiyon geçiren gebelerde erken doğum riski de artar. Gebeliğin erken dönemlerinde geçirilen Herpes enfeksiyonları düşüklere yol açar. Gebelik sırasında tekrarlayan Herpes enfeksiyonlarının bebeğe geçme olasılığı daha düşüktür. Yeni doğan bebekleri Herpes enfeksiyonlarından korumak için ne gibi önlemler alınmalıdır? Siz veya eşiniz bugüne kadar Herpes virüs enfeksiyonu geçirdiyseniz hekiminizi bilgilendirmeniz gerekir. Eşiniz virüsü taşıyorsa mutlaka kondom kullanarak cinsel ilişkide bulunmanız gerekir. Herpes virüsünü taşıyan anne adaylarının sezaryen ile doğum yapması önerilir. Herpes enfeksiyonları nasıl tedavi edilir? Herpes enfeksiyonları antiviral ilaçlar (virüslere karşı etkili olan ilaçlar) ile tedavi edilir. Bu ilaçlar atağın süresini ve yakınmaların şiddetini azaltır. Yılda altıdan fazla atak geçiren kişilere düşük dozda ve sürekli ilaç kullanmaları önerilir, bu uygulama atakların sıklığını azaltır.Rahat ve pamuklu iç çamaşırlarının giyilmesi, ılık banyo alınması,lezyonların üzerine soğuk kompres ve buz uygulanması ve ağrı kesicilerin kullanulması yakınmaları azaltabilir. Herpes enfeksiyonları kansere yol açar mı? Herpes enfeksiyonları, tek başına kansere yol açmaz fakat Papilloma virüsü ile enfekte olan kişilerde rahim ağzı kanseri görülme ihtimalini arttırır. Cinsel temas yolu ile bulaşan enfeksiyonları geçiren tüm kadınların rahim ağzı kanseri yönünden düzenli olarak kontrol edilmesi gerekir. Herpes enfeksiyonlarından korunmak ve enfeksiyonların yayılmasını engellemek için ne gibi önlemler alınması gerekir? -Aktif enfeksiyon olduğu sırada cinsel ilişkide bulunulmamalıdır. -Herpes virüsünü taşıyan kişilerin cinsel ilişkide bulunurken kondom kullanmalıdır. -Uçuk lezyonlarına dokunulmaması, dokunulduğunda elleri mutlaka çok iyi yıkanması gerekir. GENİTAL SİĞİLLER Genital siğiller nasıl oluşur? Cinsel temas yolu ile bulaşan Human Papilloma Virüs (HPV) olarak adlandırılan virüsler genital siğillere yol açar. Bu virüs alındığında; -Herhangi bir lezyona neden olmadan inaktif olarak kalabilir. -Genital siğillere neden olabilir. -Rahim ağzındaki hücrelerde değişikliklere ve rahim ağzı kanserine neden olabilir. HPV enfeksiyonlarını önemsemeli miyim? HPV enfeksiyonları oldukça yaygındır. Pap Smear olarak adlandıran, rahim ağzından alınan örneğin patolojik incelemesinde atipik hücrelerin (bozuk hücrelerin) görülmesine en sık yol açan durum HPV enfelsiyonlarıdır.Human Papilloma virüsün 70'den fazla değişik tipi vardır.Bazı tipleri rahim ağzı kanserine neden olur.Rahim ağzı kanseri kadınlarda en sık görülen ikinci kanserdir.Papilloma virüslerinin bazı tipleri de dış genital organ (vulva), anüs (makat) ve erkeklerde penis kanseri gelişmesine neden olur. HPV enfeksiyonlarının bulguları nelerdir? Genital siğiller vajina dışında veya içinde, rahim ağzında, anüs (makat) etrafında erkeklerde ise penis ve anüs etrafında oluşur. Genellikle kümeler halinde oluşan siğiller bazen çok büyüyebilir.HPV enfeksiyonları rahim ağzı hücrelerinde değişikliğe ve ileride rahim ağzı kanserine neden olabilir. HPV enfeksiyonlarının tanısı nasıl konur? Muayene sırasında siğiller görülebilir. Pap Smear incelemesi için rahim ağzından alınan örneklerde virüse ait genetik materyal de tespit edilerek HPV enfeksiyonlarının tanısı kesinleştirilebilir. Pap Smear incelemelerinde anormal hücreler saptanırsa rahim ağzından biyopsi örneği alınarak kanser yönünden araştırılır. HPV enfeksiyonlarını arttıran risk faktörleri nelerdir? Birden fazla cinsel eşi olanlar, erken yaşta cinsel aktiviteye başlayanlar ve cinsel temas yolu ile bulaşan diğer enfeksiyonları taşıyanlarda HPV enfeksiyonları daha sık görülür. HPV enfeksiyonlarının önlenmesinde cinsel ilişki sırasında kondom kullanılması önemlidir. HPV enfeksiyonları tedavi edilebilir mi? Genital siğiller yerleşim ve büyüklüklerine göre değişik yöntemlerle tedavi edilir. Genital siğiller tedavi ile kaybolmasına rağmen virüs vücuttan atılamaz. Genital siğillerin tedavisinde değişik kremler kullanılabilir veya kriyoterapi (dondurularak), elektrokoter (yakılarak) ve lazer tedavisi ile siğiller çıkartılabilir. HPV enfeksiyonunu almış olan kadınların rahim ağzı kanseri yönünden düzenli kontrollerinin yapılması gerekir. HPV enfeksiyonları gebelik döneminde nelere yol açar? Gebelik kadınların bağışıklık sisteminin baskılandığı bir dönemdir. Gebe kadınlarda HPV enfeksiyonları alevlenebilir. Doğum sonrası enfeksiyon yatışır. Doğum sırasında enfeksiyon bebeğe geçerek boğazında lezyonlar oluşmasına neden olabilir. PELVİK İNFLAMATUVAR HASTALIK Pelvik inflamatuvar hastalık nedir? Pelvik inflamatuvar hastalık kadın üreme organlarının ciddi bir enfeksiyonudur. Bu enfeksiyonların %90-95'inden cinsel temas yolu ile geçen mikroorganizmalar sorumludur. Hastalık mikroorganizmaların vajinadan tüplere, yumurtalıklara, rahim ağzı ve rahme yayılması ile ortaya çıkar. Kürtaj gibi cerrahi girişimlerden sonra da görülebilen bu enfeksiyon doğum kontrol yöntemi olarak rahim içi araç kullanan kadınlarda daha sık görülür. Pelvik inflamatuvar hastalığa hangi mikroorganizmalar neden olur? Pelvik inflamatuvar hastalık en sık Klamidya ve Gonore enfeksiyonlarından sonra görülür. Bu hastalık doğum kontrol yöntemi olarak rahim içi araç kullanan kadınların yanında vajinal duşları sık kullanan ve birden fazla cinsel eşi olan kadınlarda da sık görülür. Kürtaj gibi cerrahi girişimlerden sonra da görülebilen bu enfeksiyon bazen hiç bulgu vermeyebilir. Pelvik inflamatuvar hastalık hangi yakınmalara yol açar? -Karın ve kasık ağrısı -Kötü kokulu vajinal akıntı -Düzensiz menstrual kanamalar -Cinsel ilişki sırasında ağrı -Sırt ağrısı -Ateş, halsizlik, ishal ve kusma Pelvik inflamatuvar hastalığın tanı ve tedavisi nasıl yapılır? Pelvik inflamatuvar hastalığın tanısı jinekolojik muayene ve vajinal akıntı örneğinin mikrobiyolojik incelemesi ile konur. Tedavi birden fazla antibiyotiğin kullanılması ile yapılır. Eğer bulgular birkaç gün içinde azalmazsa tedaviye hastanede devam edilmesi gerekebilir. Hastalığın tekrarlamasını önlemek için mutlaka eşlerin beraber tedavi edilmeleri ve enfeksiyon tamamen iyileşene dek cinsel ilişkide bulunulmamaları gerekir. Pelvik inflamatuvar hastalık tedavi edilmezse ne gibi komplikasyonlara yol açar? Pelvik inflamatuvar hastalık tüplerde nedbe dokusunun gelişmesine ve abseler oluşmasına yol açar. Bu durum kronik kasık ağrısına neden olur. Bu hastalığıgeçiren kadınların %20'sinde ileride infertilite problemi görülür. Çok sık görülen bir diğer problem ise dış gebeliktir. Pelvik inflamatuvar hastalığın tekrarladığıvakalarda infertilite ve dış gebelik ihtimali artar. İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI İdrar yolu enfeksiyonlarına neler yol açar? İdrar sterildir, herhangi bir mikroorganizma içermez. İdrar yolu enfeksiyonları mikroorganizmaların üretradaki (idrar kanalı) açıklıktan girerek çoğalmaları sonucu meydana gelir. Enfeksiyonların birçoğunda etken E.Coli basili olarak adlandırılan bakteridir. Bu bakteri barsak florasında bulunan bir bakteridir. Uretradan girerek mesaneye ulaşır ve sistite yol açar. İdrar yolu enfeksiyonları tedavi edilmezse bakteriler böbreklere kadar ilerleyerek nefrite (böbrek iltihabı) yol açabilir. İdrar yollarında Klamidya ve Mikoplazma enfeksiyonları da görülebilir, fakat bu enfeksiyonlar böbreklere ilerlemez. İdrar yolu enfeksiyonlarını arttıran risk faktörleri nelerdir? Bazı kişilerde idrar yolu enfeksiyonları daha sık görülür. Böbrek taşları, kateter uygulamaları, diabet ve bağışıklık sisteminin baskılanması idrar yolu enfeksiyonlarının görülme sıklığını arttırır. Her beş kadından biri hayatı boyunca en az bir kez idrar yolu enfeksiyonu geçirir. Kadınlarda üretra kısa olduğundan vajina ve barsaklardaki bakteriler kolaylıkla buraya bulaşıp ilerleyebilir. Cinsel ilişkide bulunmak da kadınlarda idrar yolu enfeksiyonlarının görülmesini arttıran nedenlerden biridir. İdrar yolu enfeksiyonlarının görülme sıklığı yaşla birlikte artar. İdrar yolu enfeksiyonlarınının bulguları nelerdir? Sık sık ve çok az miktarda idrara çıkmak ve idrar yaparken yanma en sık görülen bulgulardır. İdrar bulanık ve kanlı olabilir. Halsizlik ve kasık bölgesinde ağrı da bu yakınmalara eşlik edebilir. Enfeksiyon böbreklere ilerlerse ateş, bulantı, kusma, bel ve sırt ağrısı görülür. İdrar yolu enfeksiyonlarınının tanısı nasıl konur? İdrar örneğinin mikroskopik incelemesi ve idrar kültürü yapılarak enfeksiyona yol açan mikroorganizma belirlenir. Enfeksiyona yol açan mikroorganizma belirlendikten sonra enfeksiyon uygun antibiyotikler kullanılarak tedavi edilebilir. İdrar yolu enfeksiyonları gebelik döneminde daha mı sık görülür? Gebe kadınların %2-4'ünde idrar yolu enfeksiyonları görülür. Gebelik döneminde geçirildiğinde bu enfeksiyonlarının yayılma ihtimali daha fazladır. İdrar yolu enfeksiyonları erken doğuma yol açabilir. İdrar yolu enfeksiyonlarının tekrarlaması nasıl önlenebilir? İdrar yolu enfeksiyonu geçiren kadınların %20'sinde enfeksiyon tekrarlar. Bol su içmek, idrarı tutmamak, tuvalette genital bölgeyi önden arkaya doğru temizlenmek, su dolu küvette banyo yapmak yerine duş almayı tercih etmek, cinsel ilişki öncesinde genital bölgeyi temizlemek, vajinal duş ve spreyleri kullanmaktan kaçınmak idrar yolu enfeksiyonlarının tekrarlamasını önleyebilir. |